8 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bişr Bekir b. Halef ve Muhammed b. Beşşâr, onlara Yahya b. Sa’id, ona Abdulhamid b. Ca’fer, ona babası, ona Hakim b. Eflah ona Ebu Mes’ud Rasul-i Ekrem’in şöyle dediğini rivayet etti: "Müslümanın Müslüman üzerindeki hakkı dörttür: Aksırdığında Allah sana merhamet etsin demek, davet ettiğinde icabet etmek, öldüğünde cenazesine katılmak, hastalandığında da ziyaret etmektir."
Açıklama: Hakim b. Eflah makbul bir ravidir.
Bize Yahya b. Saîd, ona Abdulhamîd b. Cafer, ona babası (Cafer b. Abdullah), ona Hakim b. Eflah, ona da Ebu Mes'ûd, Hz. Peygamber’in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Mülümanın Müslüman üzerinde dört hakkı vardır. (Bunlar) davet ettiği zaman davetine icabet etmek, aksırdığında (elhumdulillah derse) (yerhamukellah diyerek) hayır duasında bulunmak, hastalandığında ziyaret etmek ve vefat ettiğinde cenaze törenine katılmaktır."
Açıklama: Hakim b. Eflah hakkında tenkit vardır. (İbn Hacer, Lisan, IX, 287)
Bize Ebu Bişr b. Halef ve Muhammed b. Beşşâr, bu ikisine Yahya b. Sa’id, ona Abdulhamid b. Cafer, ona babası, ona Hakim b. Eflah ona Ebu Mes’ud Resulullahın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Müslümanın, Müslüman üzerindeki hakkı dörttür: Aksırdığında (Yerhamukellah diyerek) hayır duada bulunmak, davet ettiğinde icabet etmek, öldüğünde cenazesine katılmak, hastalandığında ziyaret etmek."
Açıklama: Hakim b. Eflah makbul bir ravidir.
Açıklama: Bu bölümün başında geçen hadîs-i şerifte müslümanın müslüman üzerinde 6 hakkı bulunduğu rivayet edilmişti. Bu rivayette dört hak zikredilmekte ve bunlardan biri teşmît'in müslüman kardeşe karşı yerine getirilmesi gereken bir vazife olduğudur. Bu vazifelerin yerine getirilmesi halinde büyük sevab ve manevî mükâfat vardır; ancak yapılmadıkları takdirde, haram işlenmiş olmaz. Sünnet ve fazilet terkedildiğinden sevabdan mahrumiyet olur. Cenaze işi ayrı bir hususiyet taşır. Bir kısım müslümanların cenazede bulunup namazı kılmalarıyle diğer bulunmayanlar üzerinden bu farziyyet düşer ve bunlar sorumlu olmazlar. Fakat bir müslümanın cenazesini müslümanlardan kimse kılmazsa, bütün müslümanlar farzı terkettiklerinden günahkâr olurlar ve bu terkten dolayı haram işlemiş bulunurlar. Burada zikredilmeyen İki hakdan biri müslümana selâm vermek, diğeri de ona güzel öğüt vermektir.