12 Kayıt Bulundu.
Açıklama: Hadis mütabileriyle birlikte sahih li ğayrihidir.
Bize Muhammed b. Süfyan el-Ubullî, ona Habban b. Hilal Ebu Habib, ona Mehdi b. Meymun, ona Amr b. Malik, ona Ebu Cevzâ şöyle demiştir: Bana sahabeden biri -onun Abdullah b. Amr olduğu rivayet edilir- tahdis etti ve dedi ki: Hz. Peygamber (sav); "Yarın gel de sana ikramda, ihsanda ve bağışta bulunayım," buyurdu. Ben, gerçekten bana bir bağışta bulunacak sandım. (Ertesi gün gidince); "Güneş zevâl vaktini geçince, kalk ve dört rekât namaz kıl..." dedi, diyerek önceki hadiste geçen sözleri rivayet etti. Sonra Hz. Peygamber şunları söyledi: "...Sonra başını ikinci secdeden kaldırıp oturursun ve on defa tesbîh, on defa tehlîl, on defa tahmîd, on defa da tekbîr getirmeden ayağa kalkmazsın. Sonra bunları dört rekâtta da tekrar edersin. Sen, dünyanın en büyük günahını işlesen dahi, bu sayede affedilirsin." O saatte bunu kılamazsam ne olur? diye sordum. "Gece veya gündüzün bir vaktinde kıl!" buyurdu. [Ebû Davud dedi ki: Habban b. Hilal, Hilal er-Râî'nin dayısıdır.] [Yine Ebû Davud şöyle dedi: Bunu el-Müstemir b. er-Reyyân, Ebu'l-Cevzâ'dan, o da Abdullah b. Amr'dan mevkûf olarak rivayet etti. Onu, Ravh b. el-Müseyyeb ile Cafer b. Süleyman da Amr b. Mâlik en-Nükrî'den, o Ebu'l-Cevzâ'dan, o da İbn Abbas'tan kendi sözü olarak rivâyet ettiler. Ravh'ın rivâyetinde de İbn Abbas, ben bunu Hz. Peygamber'den (sav) naklediyorum, dedi.]
Açıklama: Enbiyâ suresi 104. ayette (o gün, yazılı kâğıtların tomarını dürer gibi göğü toplayıp düreriz) geçen 'sicil' kelimesinin 'yazılı sahife', 'melek' veya Rasulullah'ın (sav) kâtibi olduğu söylenmiştir. İbnü'l-Esîr onun hakkında 'Rasulullah'ın (sav) kâtibi, meçhuldür' ifadesini kullanmaktadır. İbn Hacer ise İsâbe'sinde onun Rasulullah'ın (sav) kâtibi olduğundan bahisle hem buna hem de Habeşli bir adam olduğuna dair birtakım rivayetlere yer vermiştir. İbn Kayyim ise Rasulullah'ın (sav) sahabesi arasında böyle bir isimde kimsenin bulunmadığını, O'nun kâtiplerinin belli olduğunu, onların içinde bu isimle maruf birinin olmadığını söylemiş, söz konusu ayetin Mekke'de nazil olduğunu ve Mekke döneminde Hz. Peygamber'in kâtibinin bulunmadığını belirtmiştir.
Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır. Müellif ile Amr b. Malik arasında inkıta' vardır.