24 Kayıt Bulundu.
Açıklama: İbn Lehia'nın zaafından dolayı bu isnad zayıftır.
Bize Abdülmelik b. Şuayb b. el-Leys, ona İbn Vehb, ona el-Leys, ona Yahyâ b. Saîd, ona Hâlid b. Ebu İmrân, ona Abdurrahman el-Beylemanî, ona Abdurrahman b. Hürmüz, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Sağır, dilsiz ve kör bir fitne ortaya çıkacak; kim ona yaklaşırsa, fitne de onu kendine doğru çeker. O dönemde dilini kullanmak da kılıç kullanmak gibidir."
Açıklama: “Sağır, dilsiz ve kör” ifadesi, fitneye karışan insanların ortak vasfıdır, o insanların vasfı ile fitne tavsif edilmiştir. Buna göre o insanlar hakka kulak vermezler, hakkı konuşmazlar ve hakkı görmezler. Kör bir taassup onların bütün varlıklarını kuşatmıştır. İyi ile doğruyu, hak ile bâtılı, güzel ile çirkini ayırt edemezler. Hak ve adâlet namına ağızlarından güzel bir söz çıkmaz.
Bize Muhammed b. İshak es-Sağânî, ona Ebu Seleme el-Huzâî Mansur b. Seleme, ona Hallâd b. Süleyman, ona Seleme ki o Allah'tan çok korkanlardan idi, ona Halid b. Ebu İmran, ona Urve, ona da Hz. Aişe şöyle demiştir: Rasulullah (sav) bir mecliste oturur yahut namaz kılarsa bazı sözler söylerdi. Aişe (r.anha) bu sözlerin ne olduğunu sorunca Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Eğer hayır konuştuysa bu sözler de söylediklerine kıyamete kadar tabi olur. Şayet bunun dışında (hayır/iyi olmayan şeyler) konuşmuşsa bu sözler (ağzından çıkanlara) kefaret olur. (O sözler şunlardır:) Ey tüm noksanlıklardan münezzeh olan Allah'ım! Sana hamd ederim. Senden bağışlanma ister ve sana tövbe ederim."
Açıklama: İbn Ömer ile Halid b. Ebu İmran arasında inkıta bulunmaktadır.