Öneri Formu
Hadis Id, No:
31047, İM003793
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ الْحُبَابِ أَخْبَرَنِى مُعَاوِيَةُ بْنُ صَالِحٍ أَخْبَرَنِى عَمْرُو بْنُ قَيْسٍ الْكِنْدِىُّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ بُسْرٍ أَنَّ أَعْرَابِيًّا قَالَ لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِنَّ شَرَائِعَ الإِسْلاَمِ قَدْ كَثُرَتْ عَلَىَّ فَأَنْبِئْنِى مِنْهَا بِشَىْءٍ أَتَشَبَّثُ بِهِ . قَالَ « لاَ يَزَالُ لِسَانُكَ رَطْبًا مِنْ ذِكْرِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir, ona Zeyd b. Hubab, ona Muaviye b. Salih, ona Amr b. Kays el-Kindî, ona Abdullah b. Büsr şöyle demiştir: "Bir bedevî, Hz. Peygamber'e, 'İslamın emrettikleri bana fazla gelmeye başladı. Onlardan bana, benim sarılabileceğim bir şey bildir.' dedi. Hz. Peygamber, 'Dilin devamlı Allah'ın zikriyle meşgul olsun.' buyurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Edeb 53, /608
Senetler:
1. Ebu Safvân Abdullah b. Büsr en-Nasrî (Abdullah b. Büsr b. Ebu Büsr)
2. Ebu Sevr Amr b. Kays el-Kindî (Amr b. Kays b. Sevr b. Mazin)
3. Ebu Hamza Muaviye b. Salih el-Hadramî (Muaviye b. Salih b. Hudeyr b. Said)
4. Ebu Huseyin Zeyd b. Hubab et-Temimi (Zeyd b. Hubab b. Reyyan)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Din, Ruhbanlıktan kaçınmak
KTB, ADAB
Zikir, mahlukatın Allah'ı zikretmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
139210, BS002479
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْحَسَنِ : عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ عَلِىٍّ الْمُقْرِئُ أَخْبَرَنَا الْحَسَنُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ حَدَّثَنَا يُوسُفُ بْنُ يَعْقُوبَ الْقَاضِى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ كَثِيرٍ عَنْ حَصِينٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ قَيْسٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الأَشْعَثِ قَالَ : دَخَلْتُ عَلَى عَائِشَةَ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهَا فَحَدَّثَتْنِى قَالَتْ : بَيْنَمَا أَنَا قَاعِدَةٌ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- جَاءَ ثَلاَثَةُ نَفَرٍ مِنَ الْيَهُودِ فَاسْتَأْذَنَ أَحَدُهُمْ. وَذَكَرَ الْحَدِيثَ وَفِيهِ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« تَدْرِينَ عَلَى مَا حَسَدُونَا ». قُلْتُ : اللَّهُ وَرَسُولُهُ أَعْلَمُ. قَالَ :« فَإِنَّهُمُ حَسَدُونَا عَلَى الْقِبْلَةِ الَّتِى هُدِينَا لَهَا وَضَلُّوا عَنْهَا ، وَعَلَى الْجُمُعَةِ الَّتِى هُدِينَا لَهَا وَضَلُّوا عَنْهَا ، وَعَلَى قَوْلِنَا خَلْفَ الإِمَامِ آمِينَ ».
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Salât 2479, 3/441
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Muhammed b. Eşas el-Kindi (Muhammed b. Eş'as b. Kays b. Ma'dikerib b. Muaviye)
3. Ebu Sevr Amr b. Kays el-Kindî (Amr b. Kays b. Sevr b. Mazin)
4. Ebu Said Husayn el-Himyerî (Husayn b. Abdurrahman)
5. Ebu Davud Süleyman b. Kesir el-Abdî (Süleyman b. Kesir)
6. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
7. Yusuf b. Yakub el-Kâdı (Yusuf b. Yakub b. İsmail b. Hammad b. Zeyd)
8. Hasan b. Muhammed el-Ezherî (Hasan b. Muhammed b. İshak b. İbrahim b. Ezher)
9. Ali b. Muhammed el-Mukrî (Ali b. Muhammed b. Ali b. Humeyd)
Konular:
Cuma Namazı, Cuma namazı
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
KTB, KIBLE
Namaz, âmin demenin fazileti
Bize Harun b. Abdullah, ona Hasan b. Sevvâr, ona Leys b. Sa'd, ona Muaviye b. Salih, ona Amr b. Kays Kindî, ona Asım b. Humeyd, Avf b. Malik'in şöyle dediğini rivayet etti:
Rasulullah (sav) ile birlikte kalktım; önce misvak kullandı, sonra abdest aldı, sonra namaza durdu. Bakara suresini okumaya başladı, rahmet ayetine geldiğinde durur, rahmet dilerdi. Azap ayeti geçince yine durur ve Allah’a sığınırdı. Sonra rükuya gider, kıyamda kaldığı kadar da rükuda kalırdı. Rükuda: “Sübhâne zi'l-ceberûti ve'l-melekûti ve'l-kibriyâi ve'l-azameti (Kudret, hükümranlık, büyüklük ve yücelik sahibini tüm noksanlıklardan tenzih ederim)” der sonra secdeye varırdı. Secdesi de rükusu kadar uzun olurdu, secde de ise yine: “Sübhâne zi'l-ceberûti ve'l-melekûti ve'l-kibriyâi ve'l-azameti (Kudret, hükümranlık, büyüklük ve yücelik sahibini tüm noksanlıklardan tenzih ederim)” der, sonra ikinci rekata kalkar Âl-i İmrân suresini okur, sonra başka bir sure, (daha) sonra başka bir sure daha okur ve tüm rekatlarda da aynen böyle yapardı.
Açıklama: " سُبْحَانَ ذِى الْجَبَرُوتِ وَالْمَلَكُوتِ وَالْكِبْرِيَاءِ وَالْعَظَمَةِ (Kudret, hükümranlık, büyüklük ve yücelik sahibini tüm noksanlıklardan tenzih ederim)" dua cümlesi, hem rükuda hem secdede söylenebilir.
Ebu Dâvûd, Salat, 153.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
25374, N001133
Hadis:
أَخْبَرَنِى هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ سَوَّارٍ قَالَ حَدَّثَنَا لَيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ مُعَاوِيَةَ بْنِ صَالِحٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ قَيْسٍ الْكِنْدِىِّ أَنَّهُ سَمِعَ عَاصِمَ بْنَ حُمَيْدٍ يَقُولُ سَمِعْتُ عَوْفَ بْنَ مَالِكٍ يَقُولُ قُمْتُ مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَبَدَأَ فَاسْتَاكَ وَتَوَضَّأَ ثُمَّ قَامَ فَصَلَّى فَبَدَأَ فَاسْتَفْتَحَ مِنَ الْبَقَرَةِ لاَ يَمُرُّ بِآيَةِ رَحْمَةٍ إِلاَّ وَقَفَ وَسَأَلَ وَلاَ يَمُرُّ بِآيَةِ عَذَابٍ إِلاَّ وَقَفَ يَتَعَوَّذُ ثُمَّ رَكَعَ فَمَكَثَ رَاكِعًا بِقَدْرِ قِيَامِهِ يَقُولُ فِى رُكُوعِهِ « سُبْحَانَ ذِى الْجَبَرُوتِ وَالْمَلَكُوتِ وَالْكِبْرِيَاءِ وَالْعَظَمَةِ » . ثُمَّ سَجَدَ بِقَدْرِ رُكُوعِهِ يَقُولُ فِى سُجُودِهِ « سُبْحَانَ ذِى الْجَبَرُوتِ وَالْمَلَكُوتِ وَالْكِبْرِيَاءِ وَالْعَظَمَةِ » . ثُمَّ قَرَأَ آلَ عِمْرَانَ ثُمَّ سُورَةً ثُمَّ سُورَةً فَعَلَ مِثْلَ ذَلِكَ .
Tercemesi:
Bize Harun b. Abdullah, ona Hasan b. Sevvâr, ona Leys b. Sa'd, ona Muaviye b. Salih, ona Amr b. Kays Kindî, ona Asım b. Humeyd, Avf b. Malik'in şöyle dediğini rivayet etti:
Rasulullah (sav) ile birlikte kalktım; önce misvak kullandı, sonra abdest aldı, sonra namaza durdu. Bakara suresini okumaya başladı, rahmet ayetine geldiğinde durur, rahmet dilerdi. Azap ayeti geçince yine durur ve Allah’a sığınırdı. Sonra rükuya gider, kıyamda kaldığı kadar da rükuda kalırdı. Rükuda: “Sübhâne zi'l-ceberûti ve'l-melekûti ve'l-kibriyâi ve'l-azameti (Kudret, hükümranlık, büyüklük ve yücelik sahibini tüm noksanlıklardan tenzih ederim)” der sonra secdeye varırdı. Secdesi de rükusu kadar uzun olurdu, secde de ise yine: “Sübhâne zi'l-ceberûti ve'l-melekûti ve'l-kibriyâi ve'l-azameti (Kudret, hükümranlık, büyüklük ve yücelik sahibini tüm noksanlıklardan tenzih ederim)” der, sonra ikinci rekata kalkar Âl-i İmrân suresini okur, sonra başka bir sure, (daha) sonra başka bir sure daha okur ve tüm rekatlarda da aynen böyle yapardı.
Açıklama:
" سُبْحَانَ ذِى الْجَبَرُوتِ وَالْمَلَكُوتِ وَالْكِبْرِيَاءِ وَالْعَظَمَةِ (Kudret, hükümranlık, büyüklük ve yücelik sahibini tüm noksanlıklardan tenzih ederim)" dua cümlesi, hem rükuda hem secdede söylenebilir.
Ebu Dâvûd, Salat, 153.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Tatbîk 73, /2160
Senetler:
1. Ebu Amr Avf b. Malik el-Eşcaî (Avf b. Malik)
2. Asım b. Humeyd es-Sekûnî (Asım b. Humeyd)
3. Ebu Sevr Amr b. Kays el-Kindî (Amr b. Kays b. Sevr b. Mazin)
4. Ebu Hamza Muaviye b. Salih el-Hadramî (Muaviye b. Salih b. Hudeyr b. Said)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Ala Hasan b. Sevvar el-Beğavî (Hasan b. Sevvar)
7. Harun b. Abdullah el-Bezzâz (Harun b. Abdullah b. Mervan)
Konular:
Abdest, abdest alırken misvak kullanmak
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, misvak kullanmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
6704, D000873
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ صَالِحٍ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ حَدَّثَنَا مُعَاوِيَةُ بْنُ صَالِحٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ قَيْسٍ عَنْ عَاصِمِ بْنِ حُمَيْدٍ عَنْ عَوْفِ بْنِ مَالِكٍ الأَشْجَعِىِّ قَالَ قُمْتُ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَيْلَةً فَقَامَ فَقَرَأَ سُورَةَ الْبَقَرَةِ لاَ يَمُرُّ بِآيَةِ رَحْمَةٍ إِلاَّ وَقَفَ فَسَأَلَ وَلاَ يَمُرُّ بِآيَةِ عَذَابٍ إِلاَّ وَقَفَ فَتَعَوَّذَ - قَالَ - ثُمَّ رَكَعَ بِقَدْرِ قِيَامِهِ يَقُولُ فِى رُكُوعِهِ
"سُبْحَانَ ذِى الْجَبَرُوتِ وَالْمَلَكُوتِ وَالْكِبْرِيَاءِ وَالْعَظَمَةِ." ثُمَّ سَجَدَ بِقَدْرِ قِيَامِهِ ثُمَّ قَالَ فِى سُجُودِهِ مِثْلَ ذَلِكَ - ثُمَّ قَامَ فَقَرَأَ بِآلِ عِمْرَانَ ثُمَّ قَرَأَ سُورَةً سُورَةً .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Salih, ona İbn Vehb, ona Muaviye b. Salih, ona Amr b. Kays, ona Asım b. Humeyd, ona da Avf b. Malik el-Eşcâî (ra) (Rasulullah'la birlikte kıldığı namazı) şöyle rivayet etmektedir:
Allah Rasulüne (sav) (tabi olarak arkasında) onunla birlikte bir gece namaz kıldım. Allah Rasulü (sav) Kalktı (ilk rekâtta) Bakara suresini okudu. Her rahmet ayetine geldiğinde durdu (ve Allah'ın rahmetini) istedi. Her azap ayetine geldiğinde (aynı şekilde) durdu (ve Allah'a) sığındı. Sonra "Sübhâne zi'l-ceberûti ve'l-kibriyâi vel-azameti (kudret, izzet, saltanat ve azamet sahibi olan (Allah'ı) tesbih ederim)" (dualarını) okuyarak kıyamdaki süre kadar rükûda kaldı, sonra da kıyamda kaldığı zaman kadar secdede kaldı. Secdede iken iken de (rükûdaki dualara) dualara benzer dualar okudu. Sonra (ikinci rekâta) kalktı ve (ikinci rekâtta) Âl-i İmrân suresini okudu. Sonra (üçüncü rekâtta) bir sure (dördüncü rekâtta) bir sure okudu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 152, /205
Senetler:
1. Ebu Amr Avf b. Malik el-Eşcaî (Avf b. Malik)
2. Asım b. Humeyd es-Sekûnî (Asım b. Humeyd)
3. Ebu Sevr Amr b. Kays el-Kindî (Amr b. Kays b. Sevr b. Mazin)
4. Ebu Hamza Muaviye b. Salih el-Hadramî (Muaviye b. Salih b. Hudeyr b. Said)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Ebu Cafer Ahmed b. Salih el-Mısrî (Ahmed b. Salih)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, gece namazı ve kılınışı
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24986, N001050
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ مَنْصُورٍ - يَعْنِى النَّسَائِىَّ - قَالَ حَدَّثَنَا آدَمُ بْنُ أَبِى إِيَاسٍ قَالَ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ مُعَاوِيَةَ - يَعْنِى ابْنَ صَالِحٍ - عَنْ أَبِى قَيْسٍ الْكِنْدِىِّ - وَهُوَ عَمْرُو بْنُ قَيْسٍ - قَالَ سَمِعْتُ عَاصِمَ بْنَ حُمَيْدٍ قَالَ سَمِعْتُ عَوْفَ بْنَ مَالِكٍ يَقُولُ قُمْتُ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَيْلَةً فَلَمَّا رَكَعَ مَكَثَ قَدْرَ سُورَةِ الْبَقَرَةِ يَقُولُ فِى رُكُوعِهِ « سُبْحَانَ ذِى الْجَبَرُوتِ وَالْمَلَكُوتِ وَالْكِبْرِيَاءِ وَالْعَظَمَةِ » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Mansur en-Nesâî, ona Adem b. Ebu İyas, ona el-Leys, ona Muaviye b. Salih, ona Amr b. Kays el-Kindî, ona Asım b. Humeyd, ona da Avf b. Malik'ten (ra) rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: 'Bir gece Rasulullah (sav) ile birlikte gece namazı kılmaya kalktım, rükûa vardığında Bakara suresini okuyacak kadar bekliyor ve 'Sübhane zil ceberûti vel meleküti vel kibriyai vel azameti,' diyordu
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Tatbîk 12, /2155
Senetler:
1. Ebu Amr Avf b. Malik el-Eşcaî (Avf b. Malik)
2. Asım b. Humeyd es-Sekûnî (Asım b. Humeyd)
3. Ebu Sevr Amr b. Kays el-Kindî (Amr b. Kays b. Sevr b. Mazin)
4. Ebu Hamza Muaviye b. Salih el-Hadramî (Muaviye b. Salih b. Hudeyr b. Said)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Hasan Adem b. Ebu İyas (Adem b. Abdurrahman b. Muhammed b. Şuayb)
7. Ebu Said Amr b. Mansûr en-Nesâî (Amr b. Mansûr)
Konular:
Namaz, Ruku' ve secdede söylenecek ve okunacak şeyler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35930, DM000055
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ صَالِحٍ حَدَّثَنِى مُعَاوِيَةُ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ رُوَيْمٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ قَيْسٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« إِنَّ اللَّهَ أَدْرَكَ بِىَ الأَجَلَ الْمَرْحُومَ وَاخْتَصَرَ لِىَ اخْتِصَاراً ، فَنَحْنُ الآخِرُونَ وَنَحْنُ السَّابِقُونَ يَوْمَ الْقِيَامَةِ ، وَإِنِّى قَائِلٌ قَوْلاً غَيْرَ فَخْرٍ : إِبْرَاهِيمُ خَلِيلُ اللَّهِ ، وَمُوسَى صَفِىُّ اللَّهِ ، وَأَنَا حَبِيبُ اللَّهِ وَمَعِى لِوَاءُ الْحَمْدِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ ، وَإِنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ وَعَدَنِى فِى أُمَّتِى وَأَجَارَهُمْ مِنْ ثَلاَثٍ : لاَ يَعُمُّهُمْ بِسَنَةٍ ، وَلاَ يَسْتَأْصِلُهُمْ عَدُوٌّ ، وَلاَ يَجْمَعُهُمْ عَلَى ضَلاَلَةٍ ».
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Salih haber verip (dedi ki) bana Muâviye, Urve b. Ruveym'den, (o da) Amr b. Kays'dan (naklen) rivayet etti ki: Resûlullah (sav) şöyle buyurdu: Allah beni rahmetli vakte ulaştırmış ve benim için (konuşma kabiliyetimle veya tamamen kısa yolu tutmuştur. Bu sebeple biz (dünyada) sonuncularız. (Ama) kıyamet gününde öne geçen (birincileriz). Ben, övünmeksizin bir söz söyleyeceğim: İbrahim. Allah'ın dostu (Halilullah), Musa, Allah'ın seçkin kulu (Safiyyullah), ben ise Allah'ın sevdiği-seveni (Habîbullah)'ım. Kıyamet gününde Hamd Sancağı benim beraberimdedir. Allah -azze ve celle- ümmetim hakkında bana bir söz vermiş ve onları üç şeyden muhafaza etmiştir:Onları kıtlıkla toptan mahvetmeyecek, düşman onların kökünü kazıyıp (tamamen imha etmeyecek), onları sapıklık üzerinde birleştirmeyecek.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 8, 1/200
Senetler:
1. Ebu Sevr Amr b. Kays el-Kindî (Amr b. Kays b. Sevr b. Mazin)
2. Urve b. Ruveym el-Lahmî (Urve b. Ruveym)
3. Ebu Ravh Muaviye b. Yahya es-Sadefi (Muaviye b. Yahya)
4. Ebu Salih Abdullah b. Salih el-Cüheni (Abdullah b. Salih b. Muhammed b. Müslim)
Konular:
Cemaat, birlik olma
Hz. Peygamber, Livau'l-hamd
Hz. Peygamber, üstünlüğü
Hz. Peygamber, vasıfları, şemaili, hasaisi
Peygamberler, birbirine üstünlükleri?
Peygamberler, Hz. İbrahim ve ailesi
Peygamberler, Hz. Musa ve Ailesi
Ümmet, korunduğu şeyler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
66261, HM017832
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ عَيَّاشٍ حَدَّثَنَا حَسَّانُ بْنُ نُوحٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ قَيْسٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ بُسْرٍ قَالَ
أَتَى النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَعْرَابِيَّانِ فَقَالَ أَحَدُهُمَا مَنْ خَيْرُ الرِّجَالِ يَا مُحَمَّدُ قَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مَنْ طَالَ عُمْرُهُ وَحَسُنَ عَمَلُهُ وَقَالَ الْآخَرُ إِنَّ شَرَائِعَ الْإِسْلَامِ قَدْ كَثُرَتْ عَلَيْنَا فَبَابٌ نَتَمَسَّكُ بِهِ جَامِعٌ قَالَ لَا يَزَالُ لِسَانُكَ رَطْبًا مِنْ ذِكْرِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Busr el-Mazinî 17832, 6/73
Senetler:
1. Ebu Safvân Abdullah b. Büsr en-Nasrî (Abdullah b. Büsr b. Ebu Büsr)
2. Ebu Sevr Amr b. Kays el-Kindî (Amr b. Kays b. Sevr b. Mazin)
3. Ebu Muaviye Hassan b. Nuh en-Nasrî (Hassan b. Nuh)
4. Ebu Hasan Ali b. Ayyâş el-Elhânî (Ali b. Ayyâş b. Müslim)
Konular:
Soru, bedevilerin soruları, Rasulullah'a
Zikir, mahlukatın Allah'ı zikretmesi
Zikir, zamanı