47 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Mansur, ona Ali b. Ayyâş, ona Şuayb [b. Ebu Hamza], ona Muhammed b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah'ın aktardığına göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim ezanı dinler [ardından], 'Allâhumme rabbe hâzihi'd-da'veti't-tâmme, ve's-salâti'l-kâime, âti Muhammedeni'l-vesîlete ve'l-fazîle, veb'ashü makâmen mahmûdenillezî vaadteh' (Allahım, Ey bu tam davetin ve kılınmak üzere olan bu namazın Rabbi! Muhammed'e vesileyi ve fazileti ihsan et. Ve O'nu, kendisine vadettiğin Makam-ı Mahmud'a ulaştır) diye dua ederse, o kişiye kıyamet günü şefaatim ulaşır."
Bize Ali b. Ayyâş, ona Şuayb b. Ebu Hamza, ona Nâfi, ona da Abdullah b. Ömer Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Üç kişi bir arada iken, iki kişi, üçüncüden ayrı bir şekilde, kendi aralarında fısıldaşmasın. Bir kişi kardeşini oturduğu yerden kaldırıp sonra da onun yerine oturmasın."
Bize Amr b. Mansur, ona Ali b. Ayyaş, ona Şuayb [b. Dinar], ona Muhammed b. Münkedir, ona Cabir b. Abdullah şöyle demiştir: "Rasulullah'ın (sav) son olarak yaptığı iki şeyden bir tanesi ateşte pişen yemekten yedikten sonra abdest almayı terk etmek oldu."
Bize Muhammed b. Yahya, Abbas b. Velid ed-Dımeşkî ve Muhammed b. Ebu Hüseyin, onlara Ali b. Ayyaş el-Elhânî, ona Şuayb b. Ebu Hamza, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Ezanı işittiğinde kim, 'Allâhumme rabbe hâzihi'd-da'veti't-tâmme, ve's-salâti'l-kâime, âtî muhammedeni'l-vesîle ve'l-fazile, veb'ashu makâmen mahmûden ellezî vaadteh' (Allah'ım! Ey bu tam davetin ve kılınacak olan namazın Rabb'i, Muhammed'e (sav) vesileyi ve fazileti ver, O'nu kendisine vaadettiğin Makam-ı Mahmud'a ulaştır), diye dua ederse kıyamet gününde kendisine şefaat etmek vacip olur."