10265 Kayıt Bulundu.
Bize Yahya b. Yahya, ona -arz yoluyla- Malik (b. Enes), ona (Muhammed) b. Şihab (ez-Zührî), ona Urve (b. Zübeyr), ona da Aişe (r.anha) şöyle rivayet etmiştir: "Peygamber (sav) hastalandığında kendine muavvizât surelerini (İhlas, Felak ve Nas ) okur ve üzerine üflerdi. (Kendisi sesli okuyamayacak kadar) ağrıları artınca, onun üzerine (bu sureleri) ben okuyordum ve bereketini umarak onun (sav) eliyle bedenini meshediyordum."
Bize Yahya b. Yahya, Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb -lafız Ebu Küreyb'e aittir-, onlara Ebu Muaviye, ona A'meş, ona Ebu Süfyan, ona da Cabir şöyle nakletmiştir: "Hz. Peygamber (sav), Übey b. Ka'b'a bir doktor gönderdi. Doktor (tedavi maksadıyla) onun bir damarını kesip dağladı."
Bize Sureyc b. Yunus ve Yahya b. Eyyub, onlara Abbad b. Abbad, ona Hişam b. Urve, ona babası ( Urve b. Zübeyr), ona da Aişe’nin (r.anha) rivayet ettiğine göre; "Rasulullah (sav) ailesinden biri hastalandığında Muavvizât surelerini (İhlas, Felak ve Nas) okur ve üflerdi. Kendisi vefatıyla neticelenen hastalığa yakalandığında (artık sesli bir şekilde bu sureleri okumadığında) ben ona (sureleri okumaya sonra) üzerine üfürmeye ve onun elleri benim ellerimden daha bereketli olduğundan onun (sav) eliyle (bedenini) sıvazlamaya başladım." Yahya b. Eyyub' rivayeti Muavvizât şeklinde (elif lâmsız olarak) şeklindedir.
Bize Ebu Küreyb, ona Ebu Üsame (T) Bize İshak b. İbrahim, ona İsa b. Yunus, onlara Hişam şu isnadla [babası, ona da Aişe (r.anha)] lafız olarak benzerini [Rasulullah (sav) (şifa amacıyla hastaya) şu rukyeyi okurmuş : "Ey insanların Rabbi! Rahatsızlığı gider. Şifa senin elindedir. Onu senden başka çözecek (giderecek) yoktur."] rivayet etti.
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ile Ebu Küreyb -lafız Ebu Küreyb'e aittir- o ikisine İbn Nümeyr, ona Hişam, ona babası, o da Aişe'nin (r.anha) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) (şifa amacıyla hastaya) şu rukyeyi okurmuş : "Ey insanların Rabbi! Rahatsızlığı gider. Şifa senin elindedir. Onu senden başka çözecek (giderecek) yoktur."
Bize Ebubekir b. Ebu Şeybe, Züheyr b. Harb ve İbn Ebu Ömer - hadisin lafzı İbn Ömer'e aittir-, ona Süfyan (b. Uyeyne), ona Abdurabbih b. Said, ona Amra (bt. Abdurrahman), ona da Aişe’nin (r.anha) rivayet ettiğine göre; Rasulullah (sav) birisi herhangi bir yerinden rahatsızlığını ifade ettiğinde yahut o şahısta yara veya yaralanma bulunduğunda (Peygamber sav) parmağı ile şöyle yapardı: Süfyan b. Uyeyne, şehâdet parmağını yere değdirip kaldırdı. "Allah'ın adıyla! Şu birimizin tükürüğü ile karışmış beldemizin toprağıdır. Rabbimizin izniyle, bununla hastamız şifalanır." İbn Ebu Şeybe, 'يُشْفَى /şifalanır'; Züheyr ise, ' لِيُشْفَى سَقِيمُنَا /hastamızın şifa olması için' şeklinde rivayet ettiler.
Bize Ebubekir b. Ebu Şeybe, Züheyr b. Harb ve İbn Ebu Ömer - hadisin lafzı İbn Ömer'e aittir-, ona Süfyan (b. Uyeyne), ona Abdurabbih b. Said, ona Amra (bt. Abdurrahman), ona da Aişe’nin (r.anha) rivayet ettiğine göre; Rasulullah (sav) birisi herhangi bir yerinden rahatsızlığını ifade ettiğinde yahut o şahısta yara veya yaralanma bulunduğunda (Peygamber sav) parmağı ile şöyle yapardı: Süfyan b. Uyeyne, şehâdet parmağını yere değdirip kaldırdı. "Allah'ın adıyla! Şu birimizin tükürüğü ile karışmış beldemizin toprağıdır. Rabbimizin izniyle, bununla hastamız şifalanır." İbn Ebu Şeybe, 'يُشْفَى /şifalanır'; Züheyr ise, ' لِيُشْفَى سَقِيمُنَا /hastamızın şifa olması için' şeklinde rivayet ettiler.