6725 Kayıt Bulundu.
Bize İsmail b. Bişr b. Mansur, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Abdullah b. Mübarek, ona da Hayve b. Şurayh şöyle rivayet etmiştir: Ukbe b. Müslim ile karşılaştım ve ona, bana ulaştığına göre Abdullah b. Amr b. Âs sana Hz. Peygamber'den (sav) şöyle rivayet etmiş (öyle mi?) diye sordum. Bunun üzerine Ukbe şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) mescide girdiğinde 'kovulmuş şeytandan yüce Allah'a, onun kerîm zâtına, ezelî kudretine sığınırım' diye dua ederdi." Ukbe bana, sadece bu kadar mı duydun? diye sordu. Ben, evet dedim. O devamını şöyle aktardı: Kişi bunu söylediği zaman 'şeytan, günün geri kalan kısmında benden emin oldu' der.
Bize Ubeydullah b. Ömer el-Cüşemî, ona Abdullah b. Yezid, ona Hayve b. Şurayh, ona Ebu Esved Muhammed b. Abdurrahman b. Nevfel, ona Şeddâd'ın azatlısı Ebu Abdullah, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kaybettiği hayvanını (yahut eşyasını) bulmak için mescitte duyuru yapan birini işiten kişi ona, Allah vere de onu bulamasan! desin. Zira mescitler bu maksatla inşa edilmemiştir."
Bize Ka'neb, ona Malik, ona Amir b. Abdullah b. Zübeyr, ona Amr b. Süleym ez-Zürakî, ona da Ebu Katade, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Sizden biri mescide geldiğinde oturmadan önce iki rekât namaz kılsın."
Açıklama: Bu uygulama salatu'l-mescid olarak, ancak bir mescidi ilk ziyarette kılınacak şekilde uygulama bulmuştur.
Bize Kuteybe b. Said, ona Bekir b. Mudar, ona Amr b. Haris, ona Bükeyr, ona da Nafi' şöyle rivayet etmiştir: "Ömer (ra), kadınlara ait kapıdan mescide girilmesini yasaklardı."
Bize Muhammed b. Osman ed-Dımaşkî, ona Abdülaziz ed-Derâverdî, ona Rabî'a b. Ebu Abdurrahman, ona Abdülmelik b. Said b. Süveyd, ona da Ebu Humeyd ya da Ebu Üseyd el-Ensari'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizden biri mescide girdiğinde Nebi'ye (sav) salat-u selam getirsin, ardından Allah'ım, rahmetinin kapılarını bana aç! diye dua etsin. Mescitten çıkarken de Allah'ım, senin fazlından istiyorum diye dua etsin."
Bize Müsedded, ona Abdülvahid b. Ziyad, ona Ebu Umeys Utbe b. Abdullah b. Âmir b. Abdullah b. Zübeyr, ona Züreyk oğullarından bir adam, ona da Ebu Katade, Nebi'den (sav) bir öncekine benzer bir hadis rivayet etti ve şunu ilave etti: "Sonra ister otursun ister çıkıp işine gücüne baksın."
Bize Ka'neb, ona Malik, ona Ebu Zinad, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Melekler, sizden birine, abdestini bozmadan ya da yerinden kalkmadan namaz kıldığı yerde durduğu müddetçe Allah'ım onu bağışla, Allah'ım ona merhamet et! diye dua ederler."
Bize Ka'neb, ona Malik, onu Ebu Zinad, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Sizden biri, namaz kendisini alıkoyduğu müddetçe (sevap bakımından) namazda gibidir. Zira onu ailesine dönmekten alıkoyan sadece namazdır."
Bize Hişam b. Ammar, ona Sadaka b. Halid, ona Osman b. Ebu Âtike el-Ezdî, ona Umeyr b. Hani el-Ansî, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Mescide kim, ne niyetle gelirse nasibi ondan ibarettir."
Bize Müslim b. İbrahim, ona Hişam, Şube ve Ebân, onlara Katade, ona da Enes b. Malik, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Mescitte (yere) tükürmek günahtır. Keffareti ise onu toprağa gömüp gidermektir."