6725 Kayıt Bulundu.
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Hüseyin b. İsa el-Hanefî, ona Hakem b. Eban, ona İkrime, ona da İbn Abbas, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "En hayırlınız ezan okusun, Kur'an'ı güzel okuyanınız da imam olsun."
Bize el-Ka'neb, ona Malik, ona Ebu Zinad, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Ezan okunduğunda şeytan, ezanı duyamayacağı yere kadar yellenerek kaçar, ezan bittiğinde ise geri gelir. Kamet getirildiğinde de kaçar, bittiğinde yine gelir. Kişi ile nefsi arasına girip aklında olmayan şeyleri ona hatırlatmaya çalışır; şunu düşün, şunu hatırla der. Nihayet kişi kaç rekât namaz kıldığını bilemez."
Bize Amr b. Avn, ona Hüşeym, ona Avf, ona Yezid el-Fârisî, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir: Osman b. Affan'a dedim ki; Enfâl Suresi, Mesâniden; Berâe Süresi de minû'dan olduğu halde, ne diye ikisini birden yedi uzun sure içerisine koydunuz ve aralarına besmeleyi yazmadınız? Osman (ra) şöyle cevap verdi: Peygamber'e (sav) bazı ayetler nazil olunca, kâtiplerden birini çağırır ve "şu âyeti şu olayların anlatıldığı sureye koy" derdi. Başka bir veya iki ayet nazil olunca da aynı şekilde "bunları da falan olayların zikredildiği sureye koyun" derdi. [Enfal suresi Peygamber'e (sav) Medine'de nazil olan (surelerin) ilki idi. Berâe de Kur'ân (surelerin)in sonuncusu idi. Enfal konuları da Berae'nin konularına benzerdi. (Bu bakımdan) ben Berâe suresini, Enfal Suresinden zannettim ve ikisini birden yedi uzun sure içine koydum ve aralarına besmele yazmadım.]
Bize Ziyad b. Eyyüb, ona Mervan b. Muaviye, ona Avf el-A'râbî, ona Yezid el-Farisî, ona da İbn Abbas "mana bakımından aynı hadisi rivayet edip Rasulullah (sav), Tevbe suresinin Enfal suresinden olup (olmadığını) açıklayamadan irtihal etti bilgisini nakletmiştir." [Ebu Davud şöyle demiştir: Şâ'bî, Ebu Malik, Katade ve Sabit b. Umare, Nebi'nin (sav), Neml suresi inene dek bismillahirrahmanirrahim yazmadığını rivayet etmişlerdir. İşte bu, hadisin manasıdır. Ayrıca bu tarikler, mürseldir.]
Bize Yahya b. Habib, ona Halid b. Haris, ona Muhammed b. Aclân, ona Ubeydullah b. Miksem, ona da Cabir şöyle rivayet etmiştir: Kendisi Muaz kıssasını nakledip Nebi'nin (sav) bir gence "ey kardeşimin oğlu! Namaz kıldığında nasıl dua ediyorsun" dediğini aktarmış. (Genç), Fatiha suresini okuyorum, Allah'tan cenneti istiyorum, cehennemden de ona sığınıyorum. Ben, senin ve Muaz'ın dualarını ise bilmiyorum' demiş. Rasulullah (sav) ise, "ben ve Muaz, bu ikisine benzer şeyler (söylüyoruz)" buyurmuş. Ya da buna benzer bir şey demiştir.
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona Kays b. Sa'd ve Umare b. Meymun ve Habib, onlara Ata b. Ebu Rabah, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Her namazda (Kur'an) okunur. Rasulullah'ın (sav) bize işittirdiğini biz de sizlere işittiriyoruz. Bize gizli (olarak okuduğunu) biz de size gizli (olarak okuyoruz)."
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Affân, ona Hemmâm, ona Muhammed b. Cuhâde, ona bir ravi (racül), ona da Abdullah b. Ebu Evfâ şöyle rivayet etmiştir: "Nebi (sav), öğle namazının ilk rekatında ayak sesi kesilinceye kadar kıyamda dururdu."