6725 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu İmran Musa b. Sehl er-Remli, ona Ali b. Ayyâş, ona Şuayb b. Ebu Hamza, ona Muhammed b. Münkedir, ona Cabir şöyle demiştir: "Rasûlullah'ın iki işinden sonuncusu, ateşin pişirdiği şeyden dolayı abdest almamasıdır." [Ebu Davud şöyle dedi: Bu rivayet, bir önceki hadisin kısaltılarak rivayet edilmişidir.]
Açıklama: Ulemaya göre bu iki işten kasıt, önceleri pişirilerek yenilen etten dolayı abdest alan Hz. Peygamber'in, sonraki dönemde bunu terkedip abdest almamasıdır. Bu hadise göre önceki uygulama nesh edilmiştir.
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik b. Zeyd b. Eslem, ona Ata b. Yesar, ona da İbn Abbas şöyle demiştir: "Hz. Peygamber koyunun bir butunu yedi ve abdest almadan namaz kıldı."
Bize Müsedded, ona Ebu Ahvas, ona Simak, ona İkrime, ona da İbn Abbas şöyle dedi: "Rasulullah (sav) koyunun bir butunu yedi. Sonra (eli) altında bulunan bir bez ile elini sildi. Sonra da kalkıp namaz kıldı."
Bize Hafs b. Ömer en-Nemerî, ona Hemmâm, ona Katade, ona Yahya b. Ya'mer, ona da İbn Abbas şöyle demiştir: "Rasulullah (sav), koyunun butundan ısırdı. Sonra abdest almadan namaz kıldı."
Bize İbrahim b. Hasan el-Has'amî, ona Haccac b. Muhammed, ona Abdulmelik b. Abdülaziz İbn Cüreyc, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah şöyle demiştir: "Rasulullah'a (sav) ekmek ve et ikram ettim o da yedi. Sonra abdest suyu istedi ve abdest aldı. Öğlen namazını kıldı. Sonra yemeğinin artığını isteyip yedi. Sonra kalkıp abdest almadan namaz kıldı."
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Şube, ona Ebu Bekir b. Hafs, ona Eğar, ona Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini nakletmiştir: "Ateşin pişirdiğinden dolayı abdest gerekir."
Bize Müslim b. İbrahim, ona Eban, ona Yahya -yani İbn Ebu Kesir-, ona Ebu Seleme, ona Ebu Süfyan b. Said b. Muğira şöyle demiştir: "Ümmü Habibe 'nin yanına girdim. O, Ebu Süfyan'a bir tas sevîk ikram etti. Ebu Süfyan su isteyip ağzını çalkaladı. Bunun üzerine Ümmü Habibe yeğenim, abdest almayacak mısın? Çünkü Rasulullah (sav) 'ateşin pişirdiği veya ateşin dokunduğu şeyden dolayı abdest alınız' buyurdu." [Ebu Davud şöyle dedi: Zührî hadisinde, erkek kardeşimin oğlu ifadesi yer almaktadır.]
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys, ona Akîl, ona Zührî, ona Ubeydullah b. Abdullah, ona İbn Abbas şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) süt içti. Sonrasında su isteyerek ağzını çalkaladı. Sonra 'muhakkak bunun yağı vardır', buyurdu."
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Süleyman -yani İbn Bilal-, ona Cafer, ona babası, ona Cabir şöyle dedi: Rasulullah (sav), Âliye denilen yerden gelip sahabeler eşliğinde çarşıya uğradı. Kulakları küçük ve ölü bir oğlağa rastladı. Onu eline alıp kulağını tuttu ve şöyle buyurdu: "Hanginiz bu oğlağın kendisinin olmasını ister?" [Cabir hadisi zikretti.]
Açıklama: Özürlü ve ölü olan bir oğlağın hiçbir işe yaramayacağı, dolayısıyla kimsenin ona sahip olmak için talepkar davranmayacağı açıktır. Bu örnek üzerinden Hz. Peygamber (sav), dünyalık malların değerini anlatmaya çalışmıştır. Nitekim Müslim'in [M007418] rivayetinde bu durum açık bir şekilde vurgulanmıştır. " فَوَاللَّهِ لَلدُّنْيَا أَهْوَنُ عَلَى اللَّهِ مِنْ هَذَا عَلَيْكُمْ / Allah nezdinde dünya bundan daha değersizdir" « فَوَاللَّهِ لَلدُّنْيَا أَهْوَنُ عَلَى اللَّهِ مِنْ هَذَا عَلَيْكُمْ » .
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir b. Abdülhamid, ona Asım Ahvel, ona İsa b. Hittan, ona Müslim b. Sellam, ona Ali b. Talk, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dediğini nakletmiştir: "Sizden biri namaz esnasında sessizce yellenirse ayrılıp abdest alsın ve namazı iade etsin."