5574 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Küreyb, ona Ebu Üsâme, ona Davud b. Kays, ona İyâz b. Abdullah, ona Ebu Said el-Hudri’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) bayram günü dışarı çıkar, insanlara iki rekât namaz kıldırır, sonra selam verirdi, sonra insanlar oturduğu halde kendisi ayakları üzerine dikilerek onlara döner ve: “Sadaka verin, sadaka verin” buyururdu. En çok sadaka verenler ise, küpelerini, yüzüklerini ve kendilerine ait bir şeyleri veren kadınlar oluyordu. Eğer herhangi bir ihtiyacı olup, bir tarafa bir askerî birlik göndermek istiyorsa, onu onlara söylerdi, değilse ayrılıp giderdi.
Açıklama: Dipnot; Taklis: Def çalgısı eşliğinde nağmeyle söz söylemektir. (bk. Haydar Hatipoğlu, Sünen-i İbn Mace Tercemesi ve Şerhi, İstanbul 1983 IV, 71 -M. Beşir Eryarsoy-
Bize Muhammed b. es-Sabbâh, ona Süfyan, ona Eyyûb, ona İbn Sirin, ona da Ümmü Atiyye Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: “Yetişkin kadınları da örtüleri arkasında saklı olan genç kadınları da dışarı çıkartın, bayrama ve müslümanların duasına tanık olsunlar! Ancak ay hali olanlar cemaatin namaz kıldıkları yerden kenarda dursunlar.”
Bize Muhammed b. Rumh, ona el-Leys b. Sa’d, ona Ebû’z-Zübeyr, ona -zannederim- Süfyan b. Abdullah, ona da Asım b. Süfyan es-Sakafî rivâyet etti: "Müslümanlar, Selâsil gazasına çıkmışlardı, ancak savaş vuku bulmadı. Ordu bir müddet orada bekledikten sonra halife Muâviye’nin (ra) yanına döndüler. O sırada Muâviye'nin yanında Ebû Eyyub (ra) ile Ukbe b. Âmir (ra) de vardı. Asım; “- Ey Ebû Eyyub! Bu yıl gazadan mahrum kaldık. Bize, 'Dört mescitte namaz kılanın günahı af olunur' diye haber verilmişti” dedi. Ebû Eyyub cevaben; “- Ey kardeşimin oğlu, sana bundan daha kolayını sana söyleyeyim mi? Ben Rasûlullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim" dedi: “Emredildiği gibi abdest alan ve emrolunduğu gibi namazı kılanın daha önceki işlediği günahları bağışlanır." Ebû Eyyub, yanında bulunan Ukbe'ye dönerek; "- Öyle değil mi, ya Ukbe?” diye sordu. O da; “- Evet” diye karşılık verdi.