5560 Kayıt Bulundu.
Bize Ali b. el-Munzir, ona İbn Fudayl, ona Ata b. es-Sâib, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona İbn Mesud’un rivayet ettiğine göre Nebi (sav) şöyle buyurdu: "Allah'ım! Kovulmuş Şeytanın çarpmasından (ruh ve beden sağlığına zarar veren etkilerinden), üflemesinden (vesvese ve bâtıl sözlerle bizi etkilemesinden) ve üfürmesinden (kibir ve gurur duygularını içimize üflemesinden) Sana sığınırım." [Ravi der ki: Şeytanın çarpması (هَمْزِ) sara nöbeti, ölüm nöbeti, ruhsal sıkıntı; üflemesi (نَفْثِ) şiir (batıl söz); üfürmesi (نَفْخِ) de kibirdir.]
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Nasr b. Ali onlara Veki', ona Mis'ar ve Süfyan, onlara Osman b. el-Muğire es-Sekafî, ona Ali b. Rabia el-Vâlibî, ona Esma b. el-Hakem el-Fezârî, o Ali b. Ebu Talib’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Ben Rasulullah’dan (sav) bir hadis işittiğim zaman Allah da dilediği kadar beni ondan yararlandırırdı. Ama bana bir başkası ondan bir hadis naklettiği zaman ona yemin ettiririm, yemin ederse onun doğru söylediğini kabul ederim. Şüphesiz Ebu Bekir de –ki Ebu Bekir doğru söylemiştir- bana hadis rivayet edip şöyle demiştir: Rasulullah (sav): “Bir adam bir günah işledikten sonra güzel bir şekilde abdest alır sonra da iki rekât namaz kılarsa –Mis'ar: sonra namaz kılarsa demiştir- sonra Allah’tan mağfiret dilerse Allah da mutlaka ona günahını bağışlar” buyurdu.
Açıklama: Elbani bu hadisin bu metinle mevzu olduğunu, وَلاَ يَعْوِى lafzı olmadan ise sahih olduğunu ifade etmiştir