4875 Kayıt Bulundu.
Bize Ahmed b. Abde ed-Dabbî, ona Abdulvehhab es-Sekafî, ona Eyyub, ona İkrime, ona da İbn Abbas'ın (r.anhümâ) naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kötü örnek olmak bize yakışmaz. Bağışından dönen kimse, kusmuğunu tekrar yutan köpek gibidir." Tirmizî der ki: Bu konuya ilişkin İbn Ömer'in (r.anhumâ) Rasulullah'tan (sav) naklettiği "Hiç kimsenin bağışladığı bir şeyi geri alma hakkı yoktur. Ancak bir baba çocuğuna bağışladığı şeyi geri alabilir." hadisi de bulunmaktadır.
Açıklama: T001231 nolu hadiste Tirmizî "bir satış akdinde iki satış akdi" yapmanın ne anlama geldiğini açıklamıştır. Öte yandan hadisin metninde "ikinci tekil şahısa" (sen) yönelik emirler, daha uygun olacağı düşünüldüğünden "ikinci çoğul şahısa" (siz) yönelik emirler olarak tercüme edilmiştir.
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: إِنَّ لِصَاحِبِ الْحَقِّ مَقَال
Açıklama: Tirmizî her iki satış türünü de açıklamıştır.
Açıklama: Bazı alimler "muhâkale" türü satışı, "buğday karşılığı tarlayı kiraya/icar verme" diye, bazıları "ekinin belirli bir miktarına karşılık tarlayı kiraya verme" diye, bazıları "biçilmemiş buğdayı derilmiş içeri konulmuş hazır buğday karşılığı satmak" diye, bazıları da "olgunlaşmadan önce biçilmemiş buğdayı satmak" diye tarif etmişlerdir. (bkz. Azîmâbâdî, Avnu'l-ma'bûd (Şamile online arayüzü), IX, 188, 194.) Müzabene ise fukahanın çoğunluğuna göre dalındaki yaş hurmanın, kuruyunca ne kadar geleceğini tahminen kestirmek suretiyle belirlenen ölçüye denk miktarda kuru hurma karşılığı satılmasıdır. Diğer tarifler mutlaktır, hurma kaydı bulunmamaktadır. (bkz. el-Mevsûatu'l-fıkhiyye, Kuveyt: 1987, IX, 139.)"Muhabera" ise bazı alimlere göre tohum araziyi icar alan kişiye ait olmak üzere yapılan ürün ortaklığına dayalı akittir. Müzaraa ise tohum tarla sahibine ait olmak üzere yapılan ürün ortaklığına dayalı akittir. Bazı alimler ise ikisinin de aynı anlamda olduğunu savunmuşlardır. Böylece muhaberaya bir geniş bir de dar bir anlam yüklenmektedir. Ancak İmam Râfiî ve İmam Nevevî ikisinin farklı akitler olduğunu vurgulamışlardır. Mahsül ortaklığına dayalı arazi kiralamanın cevazına ilişkin farklı görüşler vardır. (bkz. Nevevî, Ravdatu't-tâlibîn ve umdetu'l-müftîn, Beyrut: el-Mektebu'l-İslâmî, 1991, V, 168.) "Muâveme" -bazı rivâyetlerde "beyu's-sinîn" diye de geçer- ise bir bahçenin henüz ortaya çıkmamış gelecek birkaç yıllık ürününü satmaktır.