6233 Kayıt Bulundu.

Verdana Times New Roman Tahoma

24

50 20 10

151 --> 160 / 6233

وَلاَ تَجْعَلُوا اللّهَ عُرْضَةً لِّأَيْمَانِكُمْ أَن تَبَرُّوا وَتَتَّقُوا وَتُصْلِحُوا بَيْنَ النَّاسِ وَاللّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Yeminlerinizden dolayı Allah'ı (O'nun adını), iyilik etmenize, O'ndan sakınmanıza ve insanların arasını düzeltmenize engel kılmayın. Allah işitir ve bilir.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 53766, KK2/224 Hadis: وَلاَ تَجْعَلُوا اللّهَ عُرْضَةً لِّأَيْمَانِكُمْ أَن تَبَرُّوا وَتَتَّقُوا وَتُصْلِحُوا بَيْنَ النَّاسِ وَاللّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ Tercemesi: Yeminlerinizden dolayı Allah'ı (O'nun adını), iyilik etmenize, O'ndan sakınmanıza ve insanların arasını düzeltmenize engel kılmayın. Allah işitir ve bilir. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Bakara 2/224, / Senetler: ()
Konular: Yemin, hayırlı işler için yemini bozmak
Yemin, yeminle istenileni vermek

53766 KK2/224 Bakara, 2, 224

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Bakara 2/224, /

Senedi ve Konuları

• Yemin, hayırlı işler için yemini bozmak
• Yemin, yeminle istenileni vermek

لاَّ يُؤَاخِذُكُمُ اللّهُ بِاللَّغْوِ فِيَ أَيْمَانِكُمْ وَلَكِن يُؤَاخِذُكُم بِمَا كَسَبَتْ قُلُوبُكُمْ وَاللّهُ غَفُورٌ حَلِيمٌ

Allah sizi kasıtsız yeminlerinizden sorumlu tutmaz. Lâkin kasıtlı yaptığınız yeminlerinizden dolayı sizi sorumlu tutar. Allah gafûrdur, halîmdir.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 53767, KK2/225 Hadis: لاَّ يُؤَاخِذُكُمُ اللّهُ بِاللَّغْوِ فِيَ أَيْمَانِكُمْ وَلَكِن يُؤَاخِذُكُم بِمَا كَسَبَتْ قُلُوبُكُمْ وَاللّهُ غَفُورٌ حَلِيمٌ Tercemesi: Allah sizi kasıtsız yeminlerinizden sorumlu tutmaz. Lâkin kasıtlı yaptığınız yeminlerinizden dolayı sizi sorumlu tutar. Allah gafûrdur, halîmdir. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Bakara 2/225, / Senetler: ()
Konular: Niyet, ameller niyetlere göre değerlendirilir
Yemin, yeminle istenileni vermek

53767 KK2/225 Bakara, 2, 225

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Bakara 2/225, /

Senedi ve Konuları

• Niyet, ameller niyetlere göre değerlendirilir
• Yemin, yeminle istenileni vermek

وَإِنْ عَزَمُوا الطَّلاَقَ فَإِنَّ اللّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Eğer (müddeti içinde dönmeyip kadınlarını) boşamaya karar verirlerse (ayrılırlar). Biliniz ki, Allah işitir ve bilir.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 53771, KK2/227 Hadis: وَإِنْ عَزَمُوا الطَّلاَقَ فَإِنَّ اللّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٌ Tercemesi: Eğer (müddeti içinde dönmeyip kadınlarını) boşamaya karar verirlerse (ayrılırlar). Biliniz ki, Allah işitir ve bilir. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Bakara 2/227, / Senetler: ()
Konular: Boşanma, boşama yetkisi ve kullanımı
Zıhar, keffareti

53771 KK2/227 Bakara, 2, 227

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Bakara 2/227, /

Senedi ve Konuları

• Boşanma, boşama yetkisi ve kullanımı
• Zıhar, keffareti

حَافِظُوا عَلَى الصَّلَوَاتِ والصَّلاَةِ الْوُسْطَى وَقُومُوا لِلّهِ قَانِتِينَ

Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah'a saygı ve bağlılık içinde namaz kılın.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 53786, KK2/238 Hadis: حَافِظُوا عَلَى الصَّلَوَاتِ والصَّلاَةِ الْوُسْطَى وَقُومُوا لِلّهِ قَانِتِينَ Tercemesi: Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah'a saygı ve bağlılık içinde namaz kılın. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Bakara 2/238, / Senetler: ()
Konular: Kulluk, Allah'a içten bağlılık
Kulluk, Allah'a karşı saygılı olmak
Namaz, Farziyeti
Namaz, ikindi namazı

53786 KK2/238 Bakara, 2, 238

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Bakara 2/238, /

Senedi ve Konuları

• Kulluk, Allah'a içten bağlılık
• Kulluk, Allah'a karşı saygılı olmak
• Namaz, Farziyeti
• Namaz, ikindi namazı

وَإِن كُنتُمْ عَلَى سَفَرٍ وَلَمْ تَجِدُوا كَاتِبًا فَرِهَانٌ مَّقْبُوضَةٌ فَإِنْ أَمِنَ بَعْضُكُم بَعْضًا فَلْيُؤَدِّ الَّذِي اؤْتُمِنَ أَمَانَتَهُ وَلْيَتَّقِ اللّهَ رَبَّهُ وَلاَ تَكْتُمُوا الشَّهَادَةَ وَمَن يَكْتُمْهَا فَإِنَّهُ آثِمٌ قَلْبُهُ وَاللّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ عَلِيمٌ

Yolculukta olur da, yazacak kimse bulamazsanız (borca karşılık) alınmış bir rehin de yeterlidir. Birbirinize bir emanet bırakırsanız, emanet bırakılan kimse emaneti sahibine versin ve (bu hususta) Rabbi olan Allah'tan korksun. Şahitliği bildiklerinizi gizlemeyin. Kim onu gizlerse, bilsin ki onun kalbi günahkârdır. Allah yapmakta olduklarınızı bilir.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 53848, KK2/283 Hadis: وَإِن كُنتُمْ عَلَى سَفَرٍ وَلَمْ تَجِدُوا كَاتِبًا فَرِهَانٌ مَّقْبُوضَةٌ فَإِنْ أَمِنَ بَعْضُكُم بَعْضًا فَلْيُؤَدِّ الَّذِي اؤْتُمِنَ أَمَانَتَهُ وَلْيَتَّقِ اللّهَ رَبَّهُ وَلاَ تَكْتُمُوا الشَّهَادَةَ وَمَن يَكْتُمْهَا فَإِنَّهُ آثِمٌ قَلْبُهُ وَاللّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ عَلِيمٌ Tercemesi: Yolculukta olur da, yazacak kimse bulamazsanız (borca karşılık) alınmış bir rehin de yeterlidir. Birbirinize bir emanet bırakırsanız, emanet bırakılan kimse emaneti sahibine versin ve (bu hususta) Rabbi olan Allah'tan korksun. Şahitliği bildiklerinizi gizlemeyin. Kim onu gizlerse, bilsin ki onun kalbi günahkârdır. Allah yapmakta olduklarınızı bilir. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Bakara 2/283, / Senetler: ()
Konular: Allah İnancı, Allah'ın ilmi, ilm-i ezeli
Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
Müslüman, Eman vermek/Emanete riayet
Ticaret, Rehin, vermek/almak
Yargı, Şahitliğe teşvik

53848 KK2/283 Bakara, 2, 283

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Bakara 2/283, /

Senedi ve Konuları

• Allah İnancı, Allah'ın ilmi, ilm-i ezeli
• Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
• Müslüman, Eman vermek/Emanete riayet
• Ticaret, Rehin, vermek/almak
• Yargı, Şahitliğe teşvik

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا تَدَايَنتُم بِدَيْنٍ إِلَى أَجَلٍ مُّسَمًّى فَاكْتُبُوهُ وَلْيَكْتُب بَّيْنَكُمْ كَاتِبٌ بِالْعَدْلِ وَلاَ يَأْبَ كَاتِبٌ أَنْ يَكْتُبَ كَمَا عَلَّمَهُ اللّهُ فَلْيَكْتُبْ وَلْيُمْلِلِ الَّذِي عَلَيْهِ الْحَقُّ وَلْيَتَّقِ اللّهَ رَبَّهُ وَلاَ يَبْخَسْ مِنْهُ شَيْئًا فَإن كَانَ الَّذِي عَلَيْهِ الْحَقُّ سَفِيهًا أَوْ ضَعِيفًا أَوْ لاَ يَسْتَطِيعُ أَن يُمِلَّ هُوَ فَلْيُمْلِلْ وَلِيُّهُ بِالْعَدْلِ وَاسْتَشْهِدُوا شَهِيدَيْنِ من رِّجَالِكُمْ فَإِن لَّمْ يَكُونَا رَجُلَيْنِ فَرَجُلٌ وَامْرَأَتَانِ مِمَّن تَرْضَوْنَ مِنَ الشُّهَدَاء أَن تَضِلَّ إْحْدَاهُمَا فَتُذَكِّرَ إِحْدَاهُمَا الأُخْرَى وَلاَ يَأْبَ الشُّهَدَاء إِذَا مَا دُعُوا وَلاَ تَسْأَمُوْا أَن تَكْتُبُوْهُ صَغِيرًا أَو كَبِيرًا إِلَى أَجَلِهِ ذَلِكُمْ أَقْسَطُ عِندَ اللّهِ وَأَقْومُ لِلشَّهَادَةِ وَأَدْنَى أَلاَّ تَرْتَابُوا إِلاَّ أَن تَكُونَ تِجَارَةً حَاضِرَةً تُدِيرُونَهَا بَيْنَكُمْ فَلَيْسَ عَلَيْكُمْ جُنَاحٌ أَلاَّ تَكْتُبُوهَا وَأَشْهِدُوْا إِذَا تَبَايَعْتُمْ وَلاَ يُضَآرَّ كَاتِبٌ وَلاَ شَهِيدٌ وَإِن تَفْعَلُوا فَإِنَّهُ فُسُوقٌ بِكُمْ وَاتَّقُوا اللّهَ وَيُعَلِّمُكُمُ اللّهُ وَاللّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ

Ey iman edenler! Belirlenmiş bir süre için birbirinize borçlandığınız vakit onu yazın. Bir kâtip onu aranızda adaletle yazsın. Hiçbir kâtip Allah'ın kendisine öğrettiği gibi yazmaktan geri durmasın; (her şeyi olduğu gibi) yazsın. Üzerinde hak olan kimse (borçlu) da yazdırsın, Rabbinden korksun ve borcunu asla eksik yazdırmasın. Şayet borçlu sefih veya aklı zayıf veya kendisi söyleyip yazdıramayacak durumda ise, velisi adaletle yazdırsın. Erkeklerinizden iki de şahit bulundurun. Eğer iki erkek bulunamazsa rıza göstereceğiniz şahitlerden bir erkek ile -biri yanılırsa diğerinin ona hatırlatması için- iki kadın (olsun). Çağırıldıkları vakit şahitler gelmemezlik etmesin. Büyük veya küçük, vâdesine kadar hiçbir şeyi yazmaktan sakın üşenmeyin. Böyle yapmanız Allah nezdinde daha adaletli, şehadet için daha sağlam, şüpheye düşmemeniz için daha uygundur. Ancak aranızda yapıp bitirdiğiniz peşin bir ticaret olursa, bu durum farklıdır. Bu durumda onu yazmamanızda sizin için bir sakınca yoktur. (Genellikle) alışveriş yaptığınızda şahit tutun. Ne yazan, ne de şahit zarara uğratılsın. Eğer bunu yaparsanız (zarar verirseniz) şüphe yok ki bu, sizin yoldan çıkmanız demektir. Allah'tan korkun. Allah size gerekli olanı öğretiyor. Allah her şeyi bilmektedir.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 53847, KK2/282 Hadis: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا تَدَايَنتُم بِدَيْنٍ إِلَى أَجَلٍ مُّسَمًّى فَاكْتُبُوهُ وَلْيَكْتُب بَّيْنَكُمْ كَاتِبٌ بِالْعَدْلِ وَلاَ يَأْبَ كَاتِبٌ أَنْ يَكْتُبَ كَمَا عَلَّمَهُ اللّهُ فَلْيَكْتُبْ وَلْيُمْلِلِ الَّذِي عَلَيْهِ الْحَقُّ وَلْيَتَّقِ اللّهَ رَبَّهُ وَلاَ يَبْخَسْ مِنْهُ شَيْئًا فَإن كَانَ الَّذِي عَلَيْهِ الْحَقُّ سَفِيهًا أَوْ ضَعِيفًا أَوْ لاَ يَسْتَطِيعُ أَن يُمِلَّ هُوَ فَلْيُمْلِلْ وَلِيُّهُ بِالْعَدْلِ وَاسْتَشْهِدُوا شَهِيدَيْنِ من رِّجَالِكُمْ فَإِن لَّمْ يَكُونَا رَجُلَيْنِ فَرَجُلٌ وَامْرَأَتَانِ مِمَّن تَرْضَوْنَ مِنَ الشُّهَدَاء أَن تَضِلَّ إْحْدَاهُمَا فَتُذَكِّرَ إِحْدَاهُمَا الأُخْرَى وَلاَ يَأْبَ الشُّهَدَاء إِذَا مَا دُعُوا وَلاَ تَسْأَمُوْا أَن تَكْتُبُوْهُ صَغِيرًا أَو كَبِيرًا إِلَى أَجَلِهِ ذَلِكُمْ أَقْسَطُ عِندَ اللّهِ وَأَقْومُ لِلشَّهَادَةِ وَأَدْنَى أَلاَّ تَرْتَابُوا إِلاَّ أَن تَكُونَ تِجَارَةً حَاضِرَةً تُدِيرُونَهَا بَيْنَكُمْ فَلَيْسَ عَلَيْكُمْ جُنَاحٌ أَلاَّ تَكْتُبُوهَا وَأَشْهِدُوْا إِذَا تَبَايَعْتُمْ وَلاَ يُضَآرَّ كَاتِبٌ وَلاَ شَهِيدٌ وَإِن تَفْعَلُوا فَإِنَّهُ فُسُوقٌ بِكُمْ وَاتَّقُوا اللّهَ وَيُعَلِّمُكُمُ اللّهُ وَاللّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ Tercemesi: Ey iman edenler! Belirlenmiş bir süre için birbirinize borçlandığınız vakit onu yazın. Bir kâtip onu aranızda adaletle yazsın. Hiçbir kâtip Allah'ın kendisine öğrettiği gibi yazmaktan geri durmasın; (her şeyi olduğu gibi) yazsın. Üzerinde hak olan kimse (borçlu) da yazdırsın, Rabbinden korksun ve borcunu asla eksik yazdırmasın. Şayet borçlu sefih veya aklı zayıf veya kendisi söyleyip yazdıramayacak durumda ise, velisi adaletle yazdırsın. Erkeklerinizden iki de şahit bulundurun. Eğer iki erkek bulunamazsa rıza göstereceğiniz şahitlerden bir erkek ile -biri yanılırsa diğerinin ona hatırlatması için- iki kadın (olsun). Çağırıldıkları vakit şahitler gelmemezlik etmesin. Büyük veya küçük, vâdesine kadar hiçbir şeyi yazmaktan sakın üşenmeyin. Böyle yapmanız Allah nezdinde daha adaletli, şehadet için daha sağlam, şüpheye düşmemeniz için daha uygundur. Ancak aranızda yapıp bitirdiğiniz peşin bir ticaret olursa, bu durum farklıdır. Bu durumda onu yazmamanızda sizin için bir sakınca yoktur. (Genellikle) alışveriş yaptığınızda şahit tutun. Ne yazan, ne de şahit zarara uğratılsın. Eğer bunu yaparsanız (zarar verirseniz) şüphe yok ki bu, sizin yoldan çıkmanız demektir. Allah'tan korkun. Allah size gerekli olanı öğretiyor. Allah her şeyi bilmektedir. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Bakara 2/282, / Senetler: ()
Konular: Allah İnancı, Allah'ın ilmi, ilm-i ezeli
Borç, borç vermek, vadeli
Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
Borç, vermek/almak
Haklar, Her Hakkı Sahibine Vermek, Adalet
Takva, Allah'tan korkmak
Ticaret, yazılı belge/sözleşme
Yargı, Şahitliğe teşvik

53847 KK2/282 Bakara, 2, 282

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Bakara 2/282, /

Senedi ve Konuları

• Allah İnancı, Allah'ın ilmi, ilm-i ezeli
• Borç, borç vermek, vadeli
• Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
• Borç, vermek/almak
• Haklar, Her Hakkı Sahibine Vermek, Adalet
• Takva, Allah'tan korkmak
• Ticaret, yazılı belge/sözleşme
• Yargı, Şahitliğe teşvik

لِّلَّذِينَ يُؤْلُونَ مِن نِّسَآئِهِمْ تَرَبُّصُ أَرْبَعَةِ أَشْهُرٍ فَإِنْ فَآؤُوا فَإِنَّ اللّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Kadınlarına yaklaşmamaya yemin edenler dört ay beklerler. Eğer (bu müddet içinde) kadınlarına dönerlerse, şüphesiz Allah çokça bağışlayan ve esirgeyendir.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 53769, KK2/226 Hadis: لِّلَّذِينَ يُؤْلُونَ مِن نِّسَآئِهِمْ تَرَبُّصُ أَرْبَعَةِ أَشْهُرٍ فَإِنْ فَآؤُوا فَإِنَّ اللّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ Tercemesi: Kadınlarına yaklaşmamaya yemin edenler dört ay beklerler. Eğer (bu müddet içinde) kadınlarına dönerlerse, şüphesiz Allah çokça bağışlayan ve esirgeyendir. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Bakara 2/226, / Senetler: ()
Konular: Allah İnancı, bağışlaması, affediciliği
Zıhar, keffareti

53769 KK2/226 Bakara, 2, 226

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Bakara 2/226, /

Senedi ve Konuları

• Allah İnancı, bağışlaması, affediciliği
• Zıhar, keffareti

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اتَّقُوا اللّهَ وَذَرُوا مَا بَقِيَ مِنَ الرِّبَا إِن كُنتُم مُّؤْمِنِينَ

Ey iman edenler! Allah'tan korkun. Eğer gerçekten inanıyorsanız mevcut faiz alacaklarınızı terkedin.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 53843, KK2/278 Hadis: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اتَّقُوا اللّهَ وَذَرُوا مَا بَقِيَ مِنَ الرِّبَا إِن كُنتُم مُّؤْمِنِينَ Tercemesi: Ey iman edenler! Allah'tan korkun. Eğer gerçekten inanıyorsanız mevcut faiz alacaklarınızı terkedin. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Bakara 2/278, / Senetler: ()
Konular: Faiz, Riba
FAİZ, RİBA, TEFECİLİK
Takva, Allah'tan korkmak

53843 KK2/278 Bakara, 2, 278

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Bakara 2/278, /

Senedi ve Konuları

• Faiz, Riba
• FAİZ, RİBA, TEFECİLİK
• Takva, Allah'tan korkmak

فَإِن لَّمْ تَفْعَلُوا فَأْذَنُوا بِحَرْبٍ مِّنَ اللّهِ وَرَسُولِهِ وَإِن تُبْتُمْ فَلَكُمْ رُؤُوسُ أَمْوَالِكُمْ لاَ تَظْلِمُونَ وَلاَ تُظْلَمُونَ

Şayet (faiz hakkında söylenenleri) yapmazsanız, Allah ve Resûlü tarafından (faizcilere karşı) açılan savaştan haberiniz olsun. Eğer tevbe edip vazgeçerseniz, sermayeniz sizindir; ne haksızlık etmiş ne de haksızlığa uğramış olursunuz.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 53844, KK2/279 Hadis: فَإِن لَّمْ تَفْعَلُوا فَأْذَنُوا بِحَرْبٍ مِّنَ اللّهِ وَرَسُولِهِ وَإِن تُبْتُمْ فَلَكُمْ رُؤُوسُ أَمْوَالِكُمْ لاَ تَظْلِمُونَ وَلاَ تُظْلَمُونَ Tercemesi: Şayet (faiz hakkında söylenenleri) yapmazsanız, Allah ve Resûlü tarafından (faizcilere karşı) açılan savaştan haberiniz olsun. Eğer tevbe edip vazgeçerseniz, sermayeniz sizindir; ne haksızlık etmiş ne de haksızlığa uğramış olursunuz. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Bakara 2/279, / Senetler: ()
Konular: Faiz, Riba
Hak, haksızlık yapmak
İtaat, Allah'a ve Rasûlüne itaat veya isyan
KTB, TEVBE, İSTİĞFAR

53844 KK2/279 Bakara, 2, 279

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Bakara 2/279, /

Senedi ve Konuları

• Faiz, Riba
• Hak, haksızlık yapmak
• İtaat, Allah'a ve Rasûlüne itaat veya isyan
• KTB, TEVBE, İSTİĞFAR

وَإِن كَانَ ذُو عُسْرَةٍ فَنَظِرَةٌ إِلَى مَيْسَرَةٍ وَأَن تَصَدَّقُوا خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ

Eğer (borçlu) darlık içinde ise, eli genişleyinceye kadar ona mühlet vermek (gerekir). Eğer (gerçekleri) anlarsanız bunu sadakaya (veya zekâta) saymak sizin için daha hayırlıdır.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 53845, KK2/280 Hadis: وَإِن كَانَ ذُو عُسْرَةٍ فَنَظِرَةٌ إِلَى مَيْسَرَةٍ وَأَن تَصَدَّقُوا خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ Tercemesi: Eğer (borçlu) darlık içinde ise, eli genişleyinceye kadar ona mühlet vermek (gerekir). Eğer (gerçekleri) anlarsanız bunu sadakaya (veya zekâta) saymak sizin için daha hayırlıdır. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Bakara 2/280, / Senetler: ()
Konular: Borç, borca kolaylık sağlayanın, bir kısımını affedenin uhrevi durumu
Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
Borç, vadesinde ödenmeyen
İFLAS
Zekat, Sadaka, Fitre

53845 KK2/280 Bakara, 2, 280

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Bakara 2/280, /

Senedi ve Konuları

• Borç, borca kolaylık sağlayanın, bir kısımını affedenin uhrevi durumu
• Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
• Borç, vadesinde ödenmeyen
• İFLAS
• Zekat, Sadaka, Fitre