5574 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Yahya, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Hammâd b. Seleme, ona Sâbit, ona Ebu Râfi', ona da Übey b. Kâ'b şöyle rivayet etmiştir: Nebî (sav), Ramazan'ın son on gününde itikafa girerdi. Bir sene (Ramazan'da) yolcukta bulundu da (bundan dolayı) gelecek sene yirmi gün itikafa girdi.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ya'lâ b. Ubeyd, ona Yahya b. Said, ona Amra, ona da Aişe (r.anha) şöyle rivayet etmiştir: Nebî (sav) itikafa girmek istediğinde sabah namazını kılar, ardından istediği yerde itikafa girerdi. Hz. Peygamber (sav) Ramazan'ın son on gününde itikafa girmek istedi ve emir buyurdu da kendisi için (mescitte) bir çadır kuruldu. Aişe de çadır kurulmasını emretti ve onun için de kuruldu. (Ardından) Hafsa da çadır kurulmasını emretti ve onun için de kuruldu. Zeynep ikisinin çadırlarını görünce o da çadır kurulmasını emretti ve onun için de (bir çadır) kuruldu. Rasulullah (sav) bu (manzarayı) görünce "(Bu şekilde davranarak gerçekten) Allah'a ibadet etmek mi istiyorsunuz?!" buyurup Ramazan ayında itikafa girmedi. Şevvâl'in (ilk) on gününde itikafa girdi.
Bize Ahmed b. Amr b. Serh, ona Abdullah b. Vehb, ona Yunus, ona Nâfi', ona da Abdullah b. Ömer şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Ramazanın son on günü itikafa girerdi. [Nâfi', 'Abdullah b. Ömer, Rasulullah'ın itikafa girdiği yeri bana gösterdi' demiştir.]
Bize İbrahim b. Münzir el-Hizâmî, ona Ömer b. Osman b. Ömer b. Musa b. Ubeydullah b. Ma'mer, ona babası Osman b. Ömer, ona İbn Şihâb, ona da Ali b. Hüseyin, Hz. Peygamber'in (sav) eşi Safiyye bt. Huyey'den şöyle nakletmiştir: "Ramazan ayının son on gününde mescitte itikafta bulunduğu sırada Safiyye, Hz. Peygamber'i ziyarete gelmişti. Akşam vakti bir süre sohbet edip evine dönmek üzere kalktığında, Hz. Peygamber de onu götürmek için kalktı. Mescidin Hz. Peygamber'in eşi Ümmü Seleme'nin odasının yanındaki kapısına ulaştıkları sırada, yanlarından ensârdan iki adam geçti. Hemen Hz. Peygamber'e (sav) selam verip aceleyle gitmeye çalıştılar. Hz. Peygamber (sav) onlara 'Durun bakalım! Bu, eşim Safiyye bt. Huyey'dir' buyurdu. Onlar 'Sübhanallah, ey Allah'ın Rasulü!' dediler. Hz. Peygamber'in böyle bir açıklamada bulunması onlara ağır gelmişti. Bunu gören Hz. Peygamber (sav) onlara 'Şeytan insanoğlunun damarlarında kanın aktığı gibi dolaşır. Ben de onun kalplerinize bir şey (vesvese) atmasından endişelendim' buyurdu.
Bize Ubeydullah b. Abdülkerim, ona Muhammed b. Ümeyye, ona İsa b. Musa el-Buhârî, ona Abîde el-Ammî, ona Ferkad es-Sebehî, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas, Hz. Peygamber'in (sav) itikafa giren kimse hakkında şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "İtikâf günahları engeller ve tüm iyilikleri yapan kimse gibi itikâfa giren kimseye iyilikler yazılır.
Bize Muhammed b. Yahya el-Ezdî, ona Musa b. Dâvud ve Halid b. Ebu Yezîd, onlara Ebu Bekir el-Medenî, ona Hişam b. Urve, ona babası [Urve b. Zübeyr el-Esedî], ona da Aişe, Rasul-i Ekrem’in (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: “Bir kimse, bir kavme (misafir veya davetli olarak) gittiği zaman, onların izni olmadıkça oruç tutmasın.”
Bize Hasan b. Muhammed b. Sabbâh, ona Affân, ona Yezid b. Zürey', ona Hâlid el-Hazzâ, ona İkrime, ona da Aişe şöyle rivayet etmiştir: Hanımlarından biri Rasulullah (sav) ile birlikte itikafa girdi. (O hanımı kanında) kırmızılık ve sarılık görür ve bazen de (akan kandan dolayı) altına leğen koyardı.
Açıklama: ''وَشَدَّ الْمِئْزَرَ'' ifadesinde ihtilaf edilmiştir. Hz. Peygamber'in, ibadetlerinde daha ciddi davrandığı ifade edildiği gibi, hanımlarından uzak durduğu da kaydedilmiştir.