5574 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ali b. Muhammed, onlara Vekî, ona Süfyân, ona da Ebu Bekir b. Ebu’l-Cehm b. Suhayr el-Adevî, Fatıma bt. Kays'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Allah'ın Elçisi (sav) bana: 'İddetin bittiği zaman beni haberdar et' buyurmuştu. (İddeti bitince) Fatıma Rasulullah'a (sav) haber verdi. (O esnada) Fatımaya Muâviye, Ebu’l-Cehm b. Suhayr ile Üsâme b. Zeyd (evlenmek üzere) talip olmuştu. Rasulullah (sav): “Muâviye, hiç malı olmayan fakir bir adamdır. Ebu’l-Cehm, kadınları çokça döven bir adamdır. Fakat Üsâme (ile evlenmeni tavsiye ederim)” buyurdu. Fatıma eliyle şöyle yaptı ve 'Üsâme, Üsâme (mi)?' karşılığını verdi. Bunun üzerine Allah Rasulü (sav) ona: “Allah’a ve Rasulü’ne itaat senin için hayırlıdır” buyurdu. Fatıma şöyle demiştir: 'Ben de onunla evlendim ve (bundan dolayı) bana gıpta edilir oldu'.
Açıklama: İddet, Evliliği sona eren kadının yeniden evlenebilmesi için beklemesi gereken süreye denir. (Acar, Halil İbrahim, "İddet", DİA, XXI, 466-471.)
Bize Yahya b. Hakîm, ona Yahya b. Said, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Nâfi', ona da Abdullah b. Ömer rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Bir kimse, kardeşinin (müsbet/menfi henüz sonuçlanmamış) evlilik teklifi üzerine teklifte bulunmasın."
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona, Yezid b. Harun, ona Yahya b. Said, ona Kasım b. Muhammed, ona da Ensârdan olan Abdurrahmân b. Yezîd ile Mücemmî’ b. Yezîd şöyle rivayet etmişlerdir: Ensar'dan Hizâm adında bir adam kızını evlendirdi, ama kızı evliliği istemedi ve Rasulullah'a (sav) gelip şikayette bulundu. Rasulullah (sav) da babasının yaptığı bu nikahı iptal etti. Sonra bu kız, Ebu Lubabe b. Abdülmunzir'le evlendi. Râvi Yahya o kızın dul olduğunu ifade etmiştir.
Bize Süveyd b. Said, ona Ali b. Müshir, ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyir), ona da Âişe (r.anha) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) bana nikah kıydığında altı yaşında idim. Ardından Medine’ye hicret edip Hâris b. Hazrec oğullarının yurdunda konakladık. Orada ben sıtmaya tutuldum, saçım döküldü, sonra tekrar gürleşip uzayarak omuzlarıma kadar döküldü. Bir gün, kız arkadaşlarımla beraber salıncakta oynarken annem Ümmü Rûmân gelip beni çağırdı, ben de yanına vardım. Annemin isteğinden habersiz bir şekilde, annem elimi tuttu, nefes nefese kalmış bir şekilde, evin kapısının önüne vardık, annem nefes alışverişim yatışıncaya kadar beni orada durdurdu, sonra biraz su alarak onunla yüzümü ve başımı sildi, ardından beni eve soktu. Evde Ensârdan bir grup kadın ile karşılaştım. Annem “hayır ve bereket üzerine, nasibin en hayırlısına” diyen bu gruba beni teslim etti. Onlar da benim üstümü başımı düzelttiler. Sonra kuşluk vakti birdenbire Rasulullah'ı (sav) karşımda görünce sıkıldım. Kadınlar beni O'na teslim ettiler. O gün ben dokuz yaşında bir kız idim.
Açıklama: Elbani bu hadisin zayıf ve şaz olduğunu ifade etmiştir