6745 Kayıt Bulundu.
Bize Yusuf b. Musa, ona Cerir, ona Yezid b. Ebu Ziyad, ona Mücâhid, ona da Abdullah b. Abbas (ra) "hacda Rabbinizin lütfundan talepte bulunmanız size günah değildir" (Bakara, 2/198) mealindeki ayeti okudu, sonra şöyle dedi: İnsanlar Mina'da ticaret yapmazlardı. Bunun üzerine Arafat'tan (Mina'ya) dönünce ticaret yapmalarına izin verildi."
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Hammad b. Mes'ade, ona İbn Ebu Zi'b, ona Atâ b. Ebu Reabah, ona Ubeyd b. Umeyr, ona da Abdullah b. Abbas (ra) şöyle demiştir: "İnsanlar haccın ilk zamanlarında, hac mevsimlerinde Mina'da, Arafat'ta ve Sûku'l-Mecâz'da alış-veriş yaparlardı. Sonra ihramlı olarak alışveriş yapmaktan korktular. Bunun üzerine noksan sıfatlardan münezzeh olan Allah, (Hac mevsimlerinde) Rabbinizin lütfundan talepte bulunmanız size günah değildir (Bakara, 2/198) mealindeki ayeti gönderdi. [(Ravi İbn Ebu'z-Zi'b) dedi ki: Ubeyd b. Umeyr'in bana haber verdiğine göre İbn Abbas, Kur'ân'da bu (hac mevsimleri) ayetini mushaftan okurmuş.]
Bize Müsedded, ona Abdülvahid b. Ziyad, ona el-Ala b. el-Müseyyeb, ona da Ebu Ümame et-Teymî demiştir ki: Ben şu (hac) yolunda (hayvanımı) kiraya vererek insan taşıyan biri idim. İnsanlar bana senin haccın olmuyor diyorlardı. Bir gün İbn Ömer’e rastladım, dedim ki: Ey Ebu Abdurrahman; ben şu (hac) yolunda (hayvanımı) ücretle kiraya veren biriyim. İnsanlar bana, senin haccın olmuyor diyorlar. İbn Ömer, ihrama girip telbiye getirmiyor musun? Kâbe'yi tavaf etmiyor musun? Arafat’ta vakfe yapıp dönmüyor musun? Cemreleri atmıyor musun? diye sordu. Ben evet dedim. Öyleyse senin haccın, hactır. Bir adam Hz. Peygamber'e (sav) gelip aynen senin bana sorduğunu sormuştu. Rasulullah (sav) sustu ona cevap vermedi, nihâyet "hac'da Rabbinizin lütfundan talepte bulunmanız size günah değildir (Bakara, 2/198)" mealindeki ayet geldi. Rasulullah (sav) adama haber gönderip çağırdı, kendisine bu ayeti okudu ve "senin haccın, hactır," buyurdu.
Bize el-Ka'neb, ona da Malik; (T) Bize Ahmed b. Yunus, ona Malik, ona Nafi', ona da İbn Ömer (ra) rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) Medine halkı için Zulhuleyfe'yi, Şamlılar için Cuhfe'yi, Necid halkı için Karn'ı mîkat yeri olarak tayin etti. Bana haber verildiğine göre Yemen halkı için de Yelemlem'i mîkat tayin etmiş."
Bize Hişam b. Behrân el-Medâinî, ona el-Muâfa b. İmran, ona Eflah b. Humeyd, ona el-Kasım b. Muhammed, ona da Hz. Aişe'nin (r.anha) rivayet ettiğine göre; "Rasulullah (sav) Irak halkı için Zât-ı Irk'ı mikat yeri tayin etti."
Bize Ahmed b. Muhammed b. Hanbel, ona Veki', ona Süfyan, ona Yezid b. Ebu Ziyad, ona Muhammed b. Ali b. Abdullah b. Abbas, ona da İbn Abbas'ın (ra) rivayet ettiğine göre; "Rasulullah (sav) doğu halkı için Akîk'i mîkat yeri tayin etti."
Bize Ahmed b. Salih, ona İbn Ebu Fudeyk, ona Abdullah b. Abdurrahman b. Yuhannes, ona Yahya b. Ebu Süfyan b. el-Ahnesî, ona ninesi Hakîme, ona da Nebi’nin (sav) zevcesi Ümmü Seleme’nin rivayet ettiğine göre o, Rasulullah ’ı (sav) şöyle buyururken dinlemiştir: "Her kim bir hac yapmak yahut bir umre yapmak maksadıyla, Mescid-i Aksa’dan itibaren Mescid-i Haram’a kadar telbiye getirip ihrama girerse onun geçmiş ve gelecek günahları bağışlanır yahut ona cennet vacip olur." [(Yahya b. Ebu Süfyân el-Ahnesî’nin) bunların hangisini söylediği hususunda şüphe eden ise Abdullah (b. Abdurrahman)dır. ] [Ebû Davud dedi ki: Allah Veki'e rahmet buyursun, o, Beytü’l-Makdis’ten –yani Mekke’ye gitmek üzere- ihrama girmiştir.]
Açıklama: Hammâd rivayetinin iki tariki vardır. Bunlardan birincisi Amr b. Dinar-Tavus- İbn Abbas-Hz. Peygamber şekline olan müsned olan tarik. Diğeri Abdullah b. Tavus-Tavus Hz. Peygamber şeklinde mürsel olan tarik. Sehârenfûrî, Bezlü'l-Mechûd, (Hindistan: 2006), 7: 37.