10631 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe, ona da İbn Abbas (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Ramazan'da Mekke'ye sefere çıktı ve Kedîd mevkiine varıncaya kadar orucunu bozmadı. Burada orucunu bozdu, insanlar da oruçlarını bozdular. Ebu Abdullah der ki: Kedîd, Usfân ile Kudeyd arasında bir su kaynağıdır.
Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyân, ona Ebu İshak eş-Şeybânî, ona da İbn Ebu Evfâ (ra) şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) ile beraber bir yolculuktaydık: Hz. Peygamber (sav) bir adama "Bineğinden in de bana karışımından (içecek) hazırla" buyurdu. Adam, 'Ya Rasulallah! Güneş (henüz batmadı)' dedi. Hz. Peygamber (sav) tekrar "Bineğinden in de bana karışımından (içecek) hazırla" buyurdu. Adam, 'Ya Rasulallah! Güneş (henüz batmadı)' dedi. Hz. Peygamber (sav) tekrar "Bineğinden in de bana karışımından (içecek) hazırla" buyurdu. Adam inip onun için içecek hazırladı. Nebi de (sav) onu) içti. Ardından eli ile şu tarafı (doğuyu) gösterdi. Sonra da "Geceyi (karanlığı) şuradan gelirken gördüğünüzde oruçlu iftar yapabilir" buyurdu. Cerir ve Ebu Bekir b. Ayyâş, Süfyân'a mütâbaatta bulunup hadisi eş-Şeybânî'den, o da İbn Ebu Evfâ'dan 'Hz. Peygamber (sav) ile beraber bir seferdeydim' şeklinde nakletmiştir.
Bize Musa b. İsmail, ona Ebu Avâne, ona Mansûr, ona Mücâhid, ona Tâvûs, ona da İbn Abbas (r.anhuma) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Medine'den Mekke'ye sefere çıkıp Usfân mevkiine varıncaya kadar orucunu bozmadı. Ardından su isteyip insanlara göstermek için eliyle onu kaldırıp orucunu bozdu. Nihayet Mekke'ye geldi. Bu sefer Ramazanda idi. İbn Abbas şöyle derdi: Rasulullah (sav), (seferi iken) orucunu tuttuğu da olmuş, bozduğu da. Bu yüzden isteyen oruç tutar, isteyen tutmaz.
Bize Müsedded, ona Bişr b. Mufaddal, ona da Hâlid b. Zekvân, Rübeyyi bt. Mu'avviz'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Nebî (sav) aşure günü sabahı Ensâr köylerine ulak gönderip şöyle buyurdu: 'Bugün oruçsuz olarak sabahlayanlar gününün kalanını oruçlu tamamlasın. Oruçlu olarak sabahlayanlar da oruçlarına devam etsinler.' O günden sonra bizler, aşure orucunu tuttuk ve çocuklarımıza da tutturduk. Onlara yünden oyuncak yapardık. Biri yemek için ağladığında, iftar vakti oluncaya dek o oyuncağı verirdik."