10635 Kayıt Bulundu.
Bize Sadaka, ona İbn Uyeyne, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Hind, ona da Ümmü Seleme; (T) Bize Amr ve Yahya b. Said, onlara ez-Zührî, ona Hind, ona da Ümmü Seleme şöyle rivayet etmiştir: Bir gece Nebî (sav) uyandı ve şöyle buyurdu: "Subhânallah, bu gece ne fitneler indirildi ve ne hazineler açıldı! Odalardaki hanımları uyandırın. Dünyada nice giyinik kadın, ahirette çıplaktır."
Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyân, ona Amr, ona Vehb b. Münebbih, ona kardeşi (Hemmâm b. Münebbih), ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Abdullah b. Amr hariç, Hz. Peygamber'in (sav) ashabı içerisinde benden daha fazla hadis bilen kimse yoktur. Abdullah hadisleri yazar, ben ise yazmazdım." [Mamer, bu hadisin Vehb'in Hemmâm vasıtasıyla Ebu Hureyre'den rivayetine mütabaatta bulunmuştur.]
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Mamer b. Raşid arasında inkita vardır.
Bize Ebu Ma'mer, ona Abdülvâris, ona Abdülaziz, ona da Enes şöyle rivayet etmiştir: "Beni, sizlere çok hadis rivayet etmekten Nebî (sav)'nin "kim bilerek bana yalan isnad ederse ateşteki yerine hazırlansın" sözü alıkoymaktadır.
Bize Musa, ona Ebu Âvâne, ona Ebu Husayn, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "İsmimle isimlenin ancak künyemle künyelenmeyin. Beni rüyada gören kimse, (gerçekte) görmüştür. Zira şeytan, benim suretime bürünemez. Benim adıma bilerek yalan söyleyen de ateşteki yerine hazırlansın."
Bize Muhammed b. Selâm, ona Vekî', ona Süfyân, ona Mutarrif, ona eş-Şa'bî, ona da Ebu Cuhayfe şöyle rivayet etmiştir: "Ali'ye, 'yanınızda (başka) bir kitab var mı?' dedim. O ise 'hayır, sadece Allah'ın kitabı ya da müslüman kimseye verilen anlayış yahut da bu sahifelerdekiler vardır' dedi. Ben, 'bu sahifelerde ne var' dedim. O da, 'diyet, esiri kurtarmak ve müslümanın kafire karşılık öldürülmeyeceğine dair (hükümler) var' dedi."
Bize Ebu Nu'aym Fadl b. Dükeyn, ona Şeybân, ona Yahya, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Huzâlılar, Leys oğullarından bir adamı kendi adamlarını öldürdükleri için Mekke'nin fethi gününde öldürdüler. Durum Hz. Peygamber'e (sav) intikal etti, (hemen) bineğine bindi, bir hutbe verip şöyle buyurdu: 'Şüphesiz Allah, Mekke'de cinayet işlemeye [Ebu Abdullah şüpheye düşüp] veya filin oraya girmesine [dedi] engel olmuş, Müşrikler üzerine Hz. Peygamber'i (sav) ve müminleri galip kılmıştır. Dikkat edin, Mekke'nin dokunulmazlığını ve saygınlığını (haremlik vasfını) ihlal etmek benden önce kimseye helal olmadığı gibi benden sonra da kimseye helal olmayacaktır. Dikkat edin, bana da sadece gündüzün bir vaktinde (savaş ve kan dökme) helal kılınmıştır. Dikkat edin, şimdi bana da haremdir, dokunulmazdır. Oranın dikeni koparılmaz, ağacı kesilmez, ilan etmek maksadı haricinde kayıp malı alınmaz. Kim de öldürülürse (ailesi) iki durum ile muhayyerdir; ya (ailesine) diyet verilir ya da öldürülenin ailesi için kısas talep edilir.' (Bu esnada) Yemen ahalisinden bir adam geliverdi ve 'Ey Allah'ın Rasulü, benim için (bu hutbeyi) kaydettir' dedi. O da 'Ebu Fulân için yazın' buyurdu. Yine Kureyş'ten bir adam, 'ey Allah'ın Rasulü, keşke izhir (otu) hariç tutulsa! Bizler onu evlerimizde ve kabirlerimizde kullanıyoruz' dedi. Nebî (sav) 'izhir hariç, izhir hariç' buyurdu." [Ebu Abdullah der ki: 'يُقَادَ' kelimesi Kaf harfi iledir. Ebu Abdullah'a, Hz. Peygamber (sav)'in ne yazdırdığı soruldu. O, 'bu hutbeyi yazdırdı' dedi.]
Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyân, ona Amr, ona Vehb b. Münebbih, ona kardeşi (Hemmâm b. Münebbih), ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Abdullah b. Amr hariç, Hz. Peygamber'in (sav) ashabı içerisinde benden daha fazla hadis bilen kimse yoktur. Abdullah hadisleri yazar, ben ise yazmazdım." [Mamer, bu hadisin Vehb'in Hemmâm vasıtasıyla Ebu Hureyre'den rivayetine mütabaatta bulunmuştur.]
Bize Yahya b. Süleyman, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ubeydullah b. Abdullah, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir: "Hastalığı iyice ağırlaştığında Hz. Peygamber (sav) 'bana bir sahife getirin, sizlere, ondan sonra sapmayacağınız bir şey yazdırayım' buyurdu. Hz. Ömer 'Hz. Peygamber'in (sav) hastalığı çok ilerledi, yanımızda Allah'ın kitabı vardır, o bize yeter' dedi. (Odadakiler) tartışmaya başladılar, derken sesler yükseldi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) de, 'yanımdan çekilin, huzurumda çekişmek yakışık almaz' buyurdu." İbn Abbâs dışarı çıkarken şöyle diyordu: “Gerçekten en büyük felâket, Rasulullah ile yazmak istediği şeyin arasına engel olunmasıydı.”