Öneri Formu
Hadis Id, No:
11561, D001941
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ عُقْبَةَ حَدَّثَنَا حَمْزَةُ الزَّيَّاتُ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى ثَابِتٍ عَنْ عَطَاءٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ
"كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُقَدِّمُ ضُعَفَاءَ أَهْلِهِ بِغَلَسٍ وَيَأْمُرُهُمْ يَعْنِى لاَ يَرْمُونَ الْجَمْرَةَ حَتَّى تَطْلُعَ الشَّمْسُ."
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona el-Velid b. Ukbe, ona Hamza ez-Zeyyât, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Ata, ona da İbn Abbas'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav) ailesinin güçsüz kimselerini gece karanlığında (Minâ'ya) önden gönderir ve onlara güneş doğuncaya kadar da Cemrelere taş atmamalarını emrederdi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 66, /453
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
3. Habib b. Ebu Sabit el-Esedî (Habib b. Kays b. Dinar)
4. Ebu Umare Hamza b. Habib ez-Zeyyât (Hamza b. Habib b. Umare)
5. Velid b. Ukbe eş-Şeybani (Velid b. Ukbe b. Muğira)
6. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Hac, Mina
Hac, Müzdelifede vakfe ve telbiye
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى فُدَيْكٍ عَنِ الضَّحَّاكِ - يَعْنِى ابْنَ عُثْمَانَ - عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّهَا قَالَتْ
"أَرْسَلَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم بِأُمِّ سَلَمَةَ لَيْلَةَ النَّحْرِ فَرَمَتِ الْجَمْرَةَ قَبْلَ الْفَجْرِ ثُمَّ مَضَتْ فَأَفَاضَتْ وَكَانَ ذَلِكَ الْيَوْمُ الْيَوْمَ الَّذِى يَكُونُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم - تَعْنِى - عِنْدَهَا."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11562, D001942
Hadis:
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى فُدَيْكٍ عَنِ الضَّحَّاكِ - يَعْنِى ابْنَ عُثْمَانَ - عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّهَا قَالَتْ
"أَرْسَلَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم بِأُمِّ سَلَمَةَ لَيْلَةَ النَّحْرِ فَرَمَتِ الْجَمْرَةَ قَبْلَ الْفَجْرِ ثُمَّ مَضَتْ فَأَفَاضَتْ وَكَانَ ذَلِكَ الْيَوْمُ الْيَوْمَ الَّذِى يَكُونُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم - تَعْنِى - عِنْدَهَا."
Tercemesi:
Bize Harun b. Abdullah, ona İbn Ebu Füdeyk, ona ed-Dahhak –yani İbn Osman-, ona Hişam b. Urve, ona babası, Aişe'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Nebi (sav) (Kurban Bayramı birinci) günü gecesi fecirden önce Ümmü Seleme'yi gönderdi. Daha sonra o, yoluna devam etti ve ifada tavafını yaptı, o gün de Rasulullah'ın (sav) onun yanında olacağı gün idi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 66, /453
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Osman Dahhak b. Osman el-Hizami (Dahhak b. Osman b. Abdullah b. Halid b. Hizam)
5. Ebu İsmail Muhammed b. Ebu Füdeyk ed-Dîlî (Muhammed b. İsmail b. Müslim b. Ebu Füdeyk)
6. Harun b. Abdullah el-Bezzâz (Harun b. Abdullah b. Mervan)
Konular:
Hac, Müzdelifede vakfe ve telbiye
Hac, Şeytan taşlama
Hac, Tavaf, Kabe'yi tavaf etmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11565, D001945
Hadis:
حَدَّثَنَا مُؤَمَّلُ بْنُ الْفَضْلِ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ حَدَّثَنَا هِشَامٌ - يَعْنِى ابْنَ الْغَازِ - حَدَّثَنَا نَافِعٌ عَنِ ابْنِ عُمَرَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَقَفَ يَوْمَ النَّحْرِ بَيْنَ الْجَمَرَاتِ فِى الْحَجَّةِ الَّتِى حَجَّ فَقَالَ
"أَىُّ يَوْمٍ هَذَا." قَالُوا يَوْمُ النَّحْرِ . قَالَ
"هَذَا يَوْمُ الْحَجِّ الأَكْبَرِ."
Tercemesi:
Bize Müemmel b. el-Fadl, ona el-Velid, ona Hişam, -yani İbn el-Ğâz- ona Nafi', ona İbn Ömer'in rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) haccettiği Veda haccında Nahr (Kurban Bayramı birinci) gününde, Cemreler arasında durarak:
"Bugün hangi gündür?" buyurdu. Ashab: Nahr (Kurban Bayramı birinci) günüdür dediler. O:
"Bu (gün), Hacc-ı Ekber günüdür," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 67, /453
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ebu Abdullah Hişam b. Ğaz el-Cüraşi (Hişam b. Ğaz b. Rabî'a)
4. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
5. Ebu Said Müemmel b. Fadl el-Cezerî (Müemmel b. Fadl b. Mücahid b. Umeyr)
Konular:
Hac, Hacc-ı ekber
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11566, D001946
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى بْنِ فَارِسٍ أَنَّ الْحَكَمَ بْنَ نَافِعٍ حَدَّثَهُمْ حَدَّثَنَا شُعَيْبٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ حَدَّثَنِى حُمَيْدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَنَّ أَبَا هُرَيْرَةَ قَالَ
"بَعَثَنِى أَبُو بَكْرٍ فِيمَنْ يُؤَذِّنُ يَوْمَ النَّحْرِ بِمِنًى أَنْ لاَ يَحُجَّ بَعْدَ الْعَامِ مُشْرِكٌ وَلاَ يَطُوفَ بِالْبَيْتِ عُرْيَانٌ وَيَوْمُ الْحَجِّ الأَكْبَرِ يَوْمُ النَّحْرِ وَالْحَجُّ الأَكْبَرُ الْحَجُّ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya b. Fâris’in rivayet ettiğine göre el-Hakem b. Nafi', kendilerine, ona Şuayb, ona ez-Zührî, ona Humeyd b. Abdurrahman'ın rivayet ettiğine göre Ebu Hureyre dedi ki:
"Ebu Bekr, Nahr (Kurban Bayramı birinci) günü Minâ'da bu yıldan itibaren hiçbir müşrik haccedemeyecektir, çıplak hiçbir kimse Beyt'i tavaf edemeyecektir. Hacc-ı Ekber günü de Nahr günüdür. Hacc-ı Ekber haccın kendisidir diye ilan etmek üzere gönderdiği kimseler arasında beni de göndermiştir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 67, /453
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Abdurrahman Humeyd b. Abdurrahman ez-Zühri (Humeyd b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf b. Abd)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Şuayb b. Ebu Hamza el-Ümevi (Şuayb b. Dinar)
5. Ebu Yeman Hakem b. Nafi' el-Behrânî (Hakem b. Nafi')
6. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Hac, Hacc-ı ekber
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا عَامِرٌ أَخْبَرَنِى عُرْوَةُ بْنُ مُضَرِّسٍ الطَّائِىُّ قَالَ أَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِالْمَوْقِفِ - يَعْنِى بِجَمْعٍ قُلْتُ جِئْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ مِنْ جَبَلِ طَيِّئٍ أَكْلَلْتُ مَطِيَّتِى وَأَتْعَبْتُ نَفْسِى وَاللَّهِ مَا تَرَكْتُ مِنْ جَبَلٍ إِلاَّ وَقَفْتُ عَلَيْهِ فَهَلْ لِى مِنْ حَجٍّ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنْ أَدْرَكَ مَعَنَا هَذِهِ الصَّلاَةَ وَأَتَى عَرَفَاتٍ قَبْلَ ذَلِكَ لَيْلاً أَوْ نَهَارًا فَقَدْ تَمَّ حَجُّهُ وَقَضَى تَفَثَهُ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11570, D001950
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا عَامِرٌ أَخْبَرَنِى عُرْوَةُ بْنُ مُضَرِّسٍ الطَّائِىُّ قَالَ أَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِالْمَوْقِفِ - يَعْنِى بِجَمْعٍ قُلْتُ جِئْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ مِنْ جَبَلِ طَيِّئٍ أَكْلَلْتُ مَطِيَّتِى وَأَتْعَبْتُ نَفْسِى وَاللَّهِ مَا تَرَكْتُ مِنْ جَبَلٍ إِلاَّ وَقَفْتُ عَلَيْهِ فَهَلْ لِى مِنْ حَجٍّ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنْ أَدْرَكَ مَعَنَا هَذِهِ الصَّلاَةَ وَأَتَى عَرَفَاتٍ قَبْلَ ذَلِكَ لَيْلاً أَوْ نَهَارًا فَقَدْ تَمَّ حَجُّهُ وَقَضَى تَفَثَهُ."
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Yahya, ona İsmail, ona Amir, ona Urve b. Mudarris et-Taî’nin şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah'a (sav) vakfe yerinde iken –yani Müzdelife'de bulunuyorken- varıp dedim ki: Ey Allah'ın Rasulü, ben Tay dağlarından geliyorum, bineğimi de kendimi de oldukça yordum. Vallahi üzerinde vakfe yapıp durmadığım hiçbir dağ tepe bırakmadım. Bu durumda benim hacdan bir payım oldu mu? dedi. Rasulullah (sav):
"Bizimle bu namaza yetişen, bundan önce de gece ya da gündüz Arafat'a gelmiş kimsenin haccı tamam olur ve artık o, (ihramdan çıkıp) temizliğini de yapar," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 69, /454
Senetler:
1. Urve b. Mudarris et-Taî (Urve b. Mudarris b. Evs b. Harise b. Lâm)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Hac, Arafat'ta Vakfe
Hac, Arefe gününün
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنْ حُمَيْدٍ الأَعْرَجِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ التَّيْمِىِّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ مُعَاذٍ عَنْ رَجُلٍ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ خَطَبَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم النَّاسَ بِمِنًى وَنَزَّلَهُمْ مَنَازِلَهُمْ فَقَالَ
"لِيَنْزِلِ الْمُهَاجِرُونَ هَا هُنَا." وَأَشَارَ إِلَى مَيْمَنَةِ الْقِبْلَةِ
"وَالأَنْصَارُ هَا هُنَا." وَأَشَارَ إِلَى مَيْسَرَةِ الْقِبْلَةِ
"ثُمَّ لْيَنْزِلِ النَّاسُ حَوْلَهُمْ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11571, D001951
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنْ حُمَيْدٍ الأَعْرَجِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ التَّيْمِىِّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ مُعَاذٍ عَنْ رَجُلٍ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ خَطَبَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم النَّاسَ بِمِنًى وَنَزَّلَهُمْ مَنَازِلَهُمْ فَقَالَ
"لِيَنْزِلِ الْمُهَاجِرُونَ هَا هُنَا." وَأَشَارَ إِلَى مَيْمَنَةِ الْقِبْلَةِ
"وَالأَنْصَارُ هَا هُنَا." وَأَشَارَ إِلَى مَيْسَرَةِ الْقِبْلَةِ
"ثُمَّ لْيَنْزِلِ النَّاسُ حَوْلَهُمْ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Abdürrezzak, ona Mamer, ona Humeyd el-A'rec, ona Muhammed b. İbrahim et-Teymî, ona Abdurrahman b. Muaz, ona Nebi'nin (sav) ashabından bir adamın şöyle dediğini rivayet etti: Nebi (sav) insanlara Minâ'da hitap etti, onları yerlerine yerleştirerek: "Muhacirler işte buraya konsun" buyurarak kıblenin sağ tarafını işaret etti. "Ensar da buraya" buyurarak kıblenin sol tarafını işaret etti, "sonra da diğer insanlar onların etrafına yerleşsinler," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 70, /455
Senetler:
1. Racul Min Ashabi'n-Nebi (Racul Min Ashabi'n-Nebi)
2. Abdurrahman b. Muaz et-Teymî (Abdurrahman b. Muaz b. Osman b. Amr b. Ka'b b. Sa'd el-Kureşî)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. İbrahim et-Teymî el-Kuraşî (Muhammed b. İbrahim b. Hâris b. Hâlid)
4. Ebu Safvan Humeyd b. Kays el-A'rec (Humeyd b. Kays)
5. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
6. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
7. Ebu Abdullah Ahmed b. Hanbel eş-Şeybanî (Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal b. Esed)
Konular:
Hac, Mina
Hz. Peygamber, hitabeleri
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ حَدَّثَنِى بُكَيْرُ بْنُ عَطَاءٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى يَعْمَرَ الدِّيلِىِّ قَالَ أَتَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ بِعَرَفَةَ فَجَاءَ نَاسٌ - أَوْ نَفَرٌ - مِنْ أَهْلِ نَجْدٍ فَأَمَرُوا رَجُلاً فَنَادَى رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَيْفَ الْحَجُّ فَأَمَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَجُلاً فَنَادَى
"الْحَجُّ الْحَجُّ يَوْمُ عَرَفَةَ مَنْ جَاءَ قَبْلَ صَلاَةِ الصُّبْحِ مِنْ لَيْلَةِ جَمْعٍ فَتَمَّ حَجُّهُ أَيَّامُ مِنًى ثَلاَثَةٌ فَمَنْ تَعَجَّلَ فِى يَوْمَيْنِ فَلاَ إِثْمَ عَلَيْهِ وَمَنْ تَأَخَّرَ فَلاَ إِثْمَ عَلَيْهِ." قَالَ ثُمَّ أَرْدَفَ رَجُلاً خَلْفَهُ فَجَعَلَ يُنَادِى بِذَلِكَ.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَكَذَلِكَ رَوَاهُ مِهْرَانُ عَنْ سُفْيَانَ قَالَ "الْحَجُّ الْحَجُّ." مَرَّتَيْنِ وَرَوَاهُ يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ الْقَطَّانُ عَنْ سُفْيَانَ قَالَ "الْحَجُّ." مَرَّةً .]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11569, D001949
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ حَدَّثَنِى بُكَيْرُ بْنُ عَطَاءٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى يَعْمَرَ الدِّيلِىِّ قَالَ أَتَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ بِعَرَفَةَ فَجَاءَ نَاسٌ - أَوْ نَفَرٌ - مِنْ أَهْلِ نَجْدٍ فَأَمَرُوا رَجُلاً فَنَادَى رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَيْفَ الْحَجُّ فَأَمَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَجُلاً فَنَادَى
"الْحَجُّ الْحَجُّ يَوْمُ عَرَفَةَ مَنْ جَاءَ قَبْلَ صَلاَةِ الصُّبْحِ مِنْ لَيْلَةِ جَمْعٍ فَتَمَّ حَجُّهُ أَيَّامُ مِنًى ثَلاَثَةٌ فَمَنْ تَعَجَّلَ فِى يَوْمَيْنِ فَلاَ إِثْمَ عَلَيْهِ وَمَنْ تَأَخَّرَ فَلاَ إِثْمَ عَلَيْهِ." قَالَ ثُمَّ أَرْدَفَ رَجُلاً خَلْفَهُ فَجَعَلَ يُنَادِى بِذَلِكَ.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَكَذَلِكَ رَوَاهُ مِهْرَانُ عَنْ سُفْيَانَ قَالَ "الْحَجُّ الْحَجُّ." مَرَّتَيْنِ وَرَوَاهُ يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ الْقَطَّانُ عَنْ سُفْيَانَ قَالَ "الْحَجُّ." مَرَّةً .]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan, ona Bükeyr b. Ata, ona Abdurrahman b. Ebu Ya'mer ed-Dilî'nin şöyle dediğini rivayet etti: Nebi'nin (sav) yanına vardım, kendisi Arafat'taydı. Necidlilerden bazı kimseler –ya da bir topluluk- geldi ve bir kişiye verdikleri emir üzerine Rasulullah'a (sav): Hac nasıl olur, diye seslendi. Rasulullah da (sav) bir adama verdiği emir üzerine şöyle seslendi:
"Hac, hac, Arefe günü demektir. Müzdelife gecesi sabah namazından önce (Arafat'a) gelen kimsenin haccı tamam olur. Minâ'da kalma günleri üçtür. Kim acele ederek iki günde ayrılırsa onun üzerine bir vebal olmadığı gibi sonraya kalan (üç güne tamamlayan) için de günah yoktur."Bundan sonra (öyle seslenen adamın) arkasından bir başka adam daha gönderdi, o da aynı sözleri yüksek sesle ilan etti.
[Ebû Davud dedi ki: Bu hadisi Mihrân da bu şekilde, Süfyan: "Hac, hac….dir" diye iki defa rivayet etmiştir. Yahya b. Said Kattan ise Süfyan'ın kendisine sadece bir defa: "Hac… dir" diye rivayet etmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 69, /454
Senetler:
1. Abdurrahman b. Ya'mer ed-Dilî (Abdurrahman b. Ya'mer)
2. Bükeyr b. Ata el-Leysî (Bükeyr b. Ata)
3. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
4. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
Hac, Arafat'ta Vakfe
Bize Müsedded, ona İsmail, ona Eyyüb, ona Muhammed, ona İbn Ebu Bekre, ona da Ebu Bekre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) Veda haccında halka bir hutbe irad edip şöyle buyurdu:
"Şüphe yok ki zaman, Allah'ın gökleri ve yeri yarattığı günkü vaziyetine dönmüştür. Bir yıl, on iki aydır. Bunlardan dördü haram aylardır ki, üçü arka arkaya gelen Zilka'de, Zilhicce ve Muharrem aylarıdır. Mudar’ın ayı ise Receb'dir; o, Cumâde'l-Ahir ile Şaban arasındadır."
Açıklama: Bu hutbenin Mina’da irâd buyurulduğu rivayet edilmektedir. Hutbede Hz. Peygamber önce ay, yıl hesabından bahsetmiştir ki, bu husus o devirde can, mal ve namusun korunması ve dokunulmazlığı açısından fevkalâde önemlidir. Araplar çok eski zamandan beri “haram aylar” diye anılan dört aya hürmet etmişlerdir. Bu aylarda harp etmeyi, kan dökmeyi haram saymışlardır. Hac da bu aylarda eda edilir, panayırlar bu aylarda kurulurdu. Sonraları çapulculuk ve yağmacılık maksadıyla bazen bu ayların yeri değiştirilmiş, bazen de aylar on üçe çıkarılmıştır. İşte Hz. Peygamber, önce yılın on iki ay olduğunu tespit etmiş, sonra da haram ayları ismen belirtmiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11567, D001947
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ حَدَّثَنَا أَيُّوبُ عَنْ مُحَمَّدٍ عَنِ ابْنِ أَبِى بَكْرَةَ عَنْ أَبِى بَكْرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم خَطَبَ فِى حَجَّتِهِ فَقَالَ
"إِنَّ الزَّمَانَ قَدِ اسْتَدَارَ كَهَيْئَتِهِ يَوْمَ خَلَقَ اللَّهُ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضَ السَّنَةُ اثْنَا عَشَرَ شَهْرًا مِنْهَا أَرْبَعَةٌ حُرُمٌ ثَلاَثٌ مُتَوَالِيَاتٌ ذُو الْقَعْدَةِ وَ ذُو الْحِجَّةِ وَالْمُحَرَّمُ وَرَجَبُ مُضَرَ الَّذِى بَيْنَ جُمَادَى وَشَعْبَانَ."
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona İsmail, ona Eyyüb, ona Muhammed, ona İbn Ebu Bekre, ona da Ebu Bekre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) Veda haccında halka bir hutbe irad edip şöyle buyurdu:
"Şüphe yok ki zaman, Allah'ın gökleri ve yeri yarattığı günkü vaziyetine dönmüştür. Bir yıl, on iki aydır. Bunlardan dördü haram aylardır ki, üçü arka arkaya gelen Zilka'de, Zilhicce ve Muharrem aylarıdır. Mudar’ın ayı ise Receb'dir; o, Cumâde'l-Ahir ile Şaban arasındadır."
Açıklama:
Bu hutbenin Mina’da irâd buyurulduğu rivayet edilmektedir. Hutbede Hz. Peygamber önce ay, yıl hesabından bahsetmiştir ki, bu husus o devirde can, mal ve namusun korunması ve dokunulmazlığı açısından fevkalâde önemlidir. Araplar çok eski zamandan beri “haram aylar” diye anılan dört aya hürmet etmişlerdir. Bu aylarda harp etmeyi, kan dökmeyi haram saymışlardır. Hac da bu aylarda eda edilir, panayırlar bu aylarda kurulurdu. Sonraları çapulculuk ve yağmacılık maksadıyla bazen bu ayların yeri değiştirilmiş, bazen de aylar on üçe çıkarılmıştır. İşte Hz. Peygamber, önce yılın on iki ay olduğunu tespit etmiş, sonra da haram ayları ismen belirtmiştir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 68, /454
Senetler:
1. Ebu Bekre Nüfey' b. Mesruh es-Sekafî (Nüfey' b. Haris b. Kelde)
2. Ebu Bekir Muhammed b. Sirin el-Ensarî (Muhammed b. Sirin)
3. Eyyüb es-Sahtiyânî (Eyyüb b. Keysân)
4. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Hutbe, Hz. Peygamber'in veda hutbesi
Zaman, haram aylar
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan, ona Seleme b. Küheyl, ona el-Hasan el-Urani ona da İbn Abbas (ra) şöyle demiştir:
Müzdelife gecesinde Rasulullah (sav) biz Abdulmuttalib çocuklarını merkeplerle önden yola koydu. Bu sırada uyluklarımıza vuruyor ve şöyle diyordu:
"Yavrularım, güneş doğmadan cemreleri atmayınız."
[Ebû Davud dedi ki: Hadisteki letaha fiili hafifçe vurmak demektir.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11560, D001940
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ قَالَ حَدَّثَنِى سَلَمَةُ بْنُ كُهَيْلٍ عَنِ الْحَسَنِ الْعُرَنِىِّ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ قَدَّمَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَيْلَةَ الْمُزْدَلِفَةِ أُغَيْلِمَةَ بَنِى عَبْدِ الْمُطَّلِبِ عَلَى حُمُرَاتٍ فَجَعَلَ يَلْطَحُ أَفْخَاذَنَا وَيَقُولُ
"أُبَيْنِىَّ لاَ تَرْمُوا الْجَمْرَةَ حَتَّى تَطْلُعَ الشَّمْسُ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ اللَّطْحُ الضَّرْبُ اللَّيِّنُ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan, ona Seleme b. Küheyl, ona el-Hasan el-Urani ona da İbn Abbas (ra) şöyle demiştir:
Müzdelife gecesinde Rasulullah (sav) biz Abdulmuttalib çocuklarını merkeplerle önden yola koydu. Bu sırada uyluklarımıza vuruyor ve şöyle diyordu:
"Yavrularım, güneş doğmadan cemreleri atmayınız."
[Ebû Davud dedi ki: Hadisteki letaha fiili hafifçe vurmak demektir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 66, /452
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Hasan b. Abdullah el-Urani (Hasan b. Abdullah)
3. Seleme b. Küheyl el-Hadramî (Seleme b. Küheyl b. Husayn)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
Hac, Müzdelifede vakfe ve telbiye
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ أَبِى نَجِيحٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ رَجُلَيْنِ مِنْ بَنِى بَكْرٍ قَالاَ
"رَأَيْنَا رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَخْطُبُ بَيْنَ أَوْسَطِ أَيَّامِ التَّشْرِيقِ وَنَحْنُ عِنْدَ رَاحِلَتِهِ وَهِىَ خُطْبَةُ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الَّتِى خَطَبَ بِمِنًى."
Bize Muhammed b. el-Alâ, ona İbnu'l-Mübarek, ona İbrahim b. Nafi', ona İbn Ebu Necih, ona babası, ona da Bekiroğulları kabilesinden iki kişi rivayet etmiştir:
"Biz Rasulullah'ı (sav) teşrik günlerinin ortasındaki günde hutbe okurken gördük. Biz onun hayvanının yanında idik. Bu, Rasulullah'ın (sav) Minâ'da irad ettiği hutbe idi."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11572, D001952
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ أَبِى نَجِيحٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ رَجُلَيْنِ مِنْ بَنِى بَكْرٍ قَالاَ
"رَأَيْنَا رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَخْطُبُ بَيْنَ أَوْسَطِ أَيَّامِ التَّشْرِيقِ وَنَحْنُ عِنْدَ رَاحِلَتِهِ وَهِىَ خُطْبَةُ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الَّتِى خَطَبَ بِمِنًى."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. el-Alâ, ona İbnu'l-Mübarek, ona İbrahim b. Nafi', ona İbn Ebu Necih, ona babası, ona da Bekiroğulları kabilesinden iki kişi rivayet etmiştir:
"Biz Rasulullah'ı (sav) teşrik günlerinin ortasındaki günde hutbe okurken gördük. Biz onun hayvanının yanında idik. Bu, Rasulullah'ın (sav) Minâ'da irad ettiği hutbe idi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 71, /455
Senetler:
1. Racüleyn Min Benî Bekr (Racüleyn Min Benî Bekr)
2. Yesar el-Mekkî (Yesar)
3. Abdullah b. Ebu Necih es-Sekafi (Abdullah b. Yesar)
4. İbrahim b. Nafi' el-Mahzumi (Ebu İshak İbrahim b. Nafi')
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Hz. Peygamber, hitabeleri