Giriş

Ebu Abdullah (el-Buhârî) der ki: Bana İbrahim, ona Hişâm, ona İbn Cüreyc, ona İbn Ebu Müleyke, ona da İbn Ömer'in azatlısı Nâfi şöyle rivayet etmiştir: ِِِِAşı yapılmış bir hurma ağacı, meyvesi söylenmeden satılırsa, meyve o ağaca aşıyı yapmış olan kimseye aittir. Mal sahibi köle de ve ekilmiş tarla da böyledir. Nâfi, İbn Cüreyc'e bu üç şeyi (meyveyi, köleyi ve ekini) saymıştır.


    Öneri Formu
15168 B002203 Buhari, Büyu', 90


    Öneri Formu
11334 B002073 Buhari, Büyu', 15


    Öneri Formu
11337 B002074 Buhari, Büyu', 15

Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Yahya b. Said, ona İbn Eflah, ona Ebu Katâde'nin mevlası Ebu Muhammed ona da Ebu Katâde (ra) şöyle rivayet etmiştir: Biz Huneyn senesinde Resulullah'la (sav) beraber sefere çıkmıştık. Resulullah (sav), Ebu Katâde'ye bir zırh vermiş ve o da zırhı satmıştı. Ben o zırhı Beni Seleme yurdunda parçalanmış bir şekilde satın aldım. İşte o zırh İslam döneminde elde ettiğim ilk maldır.


    Öneri Formu
13011 B002100 Buhari, Büyu', 37

Bize Ebu Asım, ona İbn Cüreyc, ona Amr b. Dinâr, ona Ebu Minhâl şöyle dedi: Ben sarraf olarak ticaret yapardım. Zeyd b. Erkam'a (ra) sordum. O, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu... dedi. (T) Bize Fadl b. Yakup, ona Haccâc b. Muhammed, ona İbn Cüreyc, ona Amr b. Dinar ve Amir b. Musab, onlara Ebu Minhâl'i şöyle söylemiştir: Ben Berâ b. Âzib'e ve Zeyd b. Erkam'a sarf (paranın parayla değişimi) konusunu sordum. İkisi de şöyle dediler: Biz Rasulullah zamanında iki tacir idik. Rasulullah'a sarraflıktan sorduk. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Peşin olarak verilir alınırsa sakınca yoktur. Eğer vadeli olursa uygun olmaz."


    Öneri Formu
279109 B002060-2 Buhari, Büyu', 8

Bize Muhammed b. Sinân, ona Füleyh, ona Hilâl, ona da Atâ b. Yesâr şöyle demiştir: Abdullah b. Amr b. Âs ile karşılaştım ve ona "Allah Rasûlü'nün (sav) Tevrat'ta geçen sıfatını bana bildirsen" dedim. Amr cevaben şöyle dedi: "Evet, vallahi Hz. Peygamber, (sav) Kur'ân'da geçen sıfatlarının bir kısmıyla Tevrat'ta da şöyle nitelendirilmiştir. 'Ey Peygamber, hiç şüphesiz biz seni bir şahit, bir müjdeci, bir korkutucu ve ümmîlere bir koruyucu olarak gönderdik. Sen benim ku­lum ve peygamberimsin. Ben sana "Mütevekkil" adını verdim. Bu peygam­ber kötü huylu, katı kalpli, çarşılarda bağıra, çağıra konuşan biri değildir. O kötülüğe, kötülükle değil af ve bağışlama ile karşılık verir.. Eğri yola sapmış bu millet "lâ ilâhe illallah" diyerek doğru yola girmedikçe Allah onun canını almayacaktır. Allah kör gözleri, sağır kulakları, mühürlü kalpleri bu tevhîd kelimesiy­le açacaktır.'" Abdulazîz b. Ebu Seleme, bu hadisi Hilâl ibn Ali’den rivayet etmiş ve bu rivayeti ile diğer râvî Fulayh’a mutâbaat etmiştir. Bu hadisi yine bize Saîd, ona Hilâl, ona Atâ, ona da İbn Selâm rivayet etmiştir. (Buhârî der ki:) Hadiste geçen "غُلْفٌ" kelimesi kılıf içinde olan her şey için kullanılır. (Kınında olan kılıç için) "سَيْفٌ أَغْلَفُ" ifadesi, kılıfı içinde olan yay için "قَوْسٌ غَلْفَاءُ" ve sünnet olmamış erkek için de "رَجُلٌ أَغْلَفُ" (Erkeklik organı kılıflı olan adam) ifadesi kullanılır.


    Öneri Formu
287149 B002125-2 Buhari, Büyu', 50

Bize Muhammed b. Sinân, ona Füleyh, ona Hilâl, ona da Atâ b. Yesâr şöyle demiştir: Abdullah b. Amr b. Âs ile karşılaştım ve ona "Allah Rasûlü'nün (sav) Tevrat'ta geçen sıfatını bana bildirsen" dedim. Amr cevaben şöyle dedi: "Evet, vallahi Hz. Peygamber, (sav) Kur'ân'da geçen sıfatlarının bir kısmıyla Tevrat'ta da şöyle nitelendirilmiştir. 'Ey Peygamber, hiç şüphesiz biz seni bir şahit, bir müjdeci, bir korkutucu ve ümmîlere bir koruyucu olarak gönderdik. Sen benim ku­lum ve peygamberimsin. Ben sana "Mütevekkil" adını verdim. Bu peygam­ber kötü huylu, katı kalpli, çarşılarda bağıra, çağıra konuşan biri değildir. O kötülüğe, kötülükle değil af ve bağışlama ile karşılık verir.. Eğri yola sapmış bu millet "lâ ilâhe illallah" diyerek doğru yola girmedikçe Allah onun canını almayacaktır. Allah kör gözleri, sağır kulakları, mühürlü kalpleri bu tevhîd kelimesiy­le açacaktır.'" Abdulazîz b. Ebu Seleme, bu hadisi Hilâl ibn Ali’den rivayet etmiş ve bu rivayeti ile diğer râvî Fulayh’a mutâbaat etmiştir. Bu hadisi yine bize Saîd, ona Hilâl, ona Atâ, ona da İbn Selâm rivayet etmiştir. (Buhârî der ki:) Hadiste geçen "غُلْفٌ" kelimesi kılıf içinde olan her şey için kullanılır. (Kınında olan kılıç için) "سَيْفٌ أَغْلَفُ" ifadesi, kılıfı içinde olan yay için "قَوْسٌ غَلْفَاءُ" ve sünnet olmamış erkek için de "رَجُلٌ أَغْلَفُ" (Erkeklik organı kılıflı olan adam) ifadesi kullanılır.


    Öneri Formu
287150 B002125-3 Buhari, Büyu', 50


    Öneri Formu
12995 B002096 Buhari, Büyu', 33


    Öneri Formu
13025 B002113 Buhari, Büyu', 46


    Öneri Formu
13072 B002137 Buhari, Büyu', 56