Öneri Formu
Hadis Id, No:
271300, İM002325-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ رَافِعٍ حَدَّثَنَا مَرْوَانُ بْنُ مُعَاوِيَةَ ح وَحَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ ثَابِتٍ الْجَحْدَرِىُّ حَدَّثَنَا صَفْوَانُ بْنُ عِيسَى قَالاَ حَدَّثَنَا هَاشِمُ بْنُ هَاشِمٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نِسْطَاسٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ حَلَفَ بِيَمِينٍ آثِمَةٍ عِنْدَ مِنْبَرِى هَذَا فَلْيَتَبَوَّأْ مَقْعَدَهُ مِنَ النَّارِ وَلَوْ عَلَى سِوَاكٍ أَخْضَرَ » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Rafi', ona Mervan b. Muaviye; (T) Bize Ahmed b. Sabit el-Cehderi, ona Safvan b. İsa, o ikisine Haşim, ona Abdullah b. Nistâs, ona da Câbir b. Abdullah'tan rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Kim, bir yeşil misvak için bile olsa benim şu minberin yanında bile bile yalan yere yemin ederse, ateşten oturağını hazırlasın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 9, /371
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Abdullah b. Nistâs el-Kindî (Abdullah b. Nistâs)
3. İbn Ebu Vakkas Haşim b. Haşim ez-Zührî (Haşim b. Haşim b. Hâşim b. Utbe b. Ebu Vakkas)
4. Ebu Abdullah Mervan b. Muaviye el-Fezârî (Mervan b. Muaviye b. Haris b. Esma b. Harice)
5. Ebu Hacer Amr b. Rafi el-Becelî (Amr b. Râfi' b. Furat b. Râfi')
Konular:
Yemin, Yalan yere
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271301, İM002326-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى وَزَيْدُ بْنُ أَخْزَمَ قَالاَ حَدَّثَنَا الضَّحَّاكُ بْنُ مَخْلَدٍ حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ يَزِيدَ بْنِ فَرُّوخَ - قَالَ مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى وَهُوَ أَبُو يُونُسَ الْقَوِىُّ - قَالَ سَمِعْتُ أَبَا سَلَمَةَ يَقُولُ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لاَ يَحْلِفُ عِنْدَ هَذَا الْمِنْبَرِ عَبْدٌ وَلاَ أَمَةٌ عَلَى يَمِينٍ آثِمَةٍ وَلَوْ عَلَى سِوَاكٍ رَطْبٍ إِلاَّ وَجَبَتْ لَهُ النَّارُ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya ve Zeyd b. Ahzem, o ikisine ed-Dahhâk b. Mahled, ona el-Hasan b. Yezid b. Ferruh, -Muhammed b.Yahya ve o Ebu Yunus el-Kavi-, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Yaş bir misvak için bile olsa bu minber yanında bile bile yalan yere yemin eden hiçbir köle ve hiçbir cariye yoktur ki ona cehennem vacip olmasın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 9, /372
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Yunus Hasan b. Yezid ed-Damrî (Hasan b. Yezid b. Ferrruh)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
5. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Yemin, Yalan yere
Açıklama: Said b. Ebu İmran ile Ali b. Ebu Talib arasında inkita' vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271288, İM002310-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا يَعْلَى وَأَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ عَمْرِو بْنِ مُرَّةَ عَنْ أَبِى الْبَخْتَرِىِّ عَنْ عَلِىٍّ قَالَ بَعَثَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِلَى الْيَمَنِ فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ تَبْعَثُنِى وَأَنَا شَابٌّ أَقْضِى بَيْنَهُمْ وَلاَ أَدْرِى مَا الْقَضَاءُ قَالَ فَضَرَبَ بِيَدِهِ فِى صَدْرِى ثُمَّ قَالَ « اللَّهُمَّ اهْدِ قَلْبَهُ وَثَبِّتْ لِسَانَهُ » . قَالَ فَمَا شَكَكْتُ بَعْدُ فِى قَضَاءٍ بَيْنَ اثْنَيْنِ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Muhammed, ona Ya'lâ ve Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Amr b. Mürre, ona Ebu'l-Bahterî, ona da Ali (b. Ebu Tâlib) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) beni Yemen'e (kadı olarak) gönderdi. (Beni göndereceği zaman) Ben: Ya Rasulullah! Beni gönderiyorsun. Halbuki ben (tecrübesiz) bir gencim, onlar arasında hükümler vereceğim, hüküm nedir, bilmem? dedim. Ali demiştir ki: Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (sav), mübarek elini göğsüme vurdu, sonra:
"Allah'ım! Bunun kalbine (hakkaniyetle hüküm etmek) hidâyetini ver ve dilini (doğru sözlülük üzerine) sabit kıl," buyurdu. Ali demiştir ki: Bu duadan sonra iki kişi arasında hüküm vermek hususunda hiçbir tereddüt duymadım.
Açıklama:
Said b. Ebu İmran ile Ali b. Ebu Talib arasında inkita' vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 1, /369
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Bahterî Said b. Ebu İmran et-Taî (Said b. Feyruz)
3. Amr b. Mürre el-Muradî (Amr b. Mürre b. Abdullah b. Tarık)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Yusuf Ya'lâ b. Ubeyd et-Tenâfisî (Ya'lâ b. Ubeyd b. Ebû Ümeyye)
6. Ali b. Muhammed el-Kûfî (Ali b. Muhammed b. İshak)
Konular:
Ehl-i Beyt, Hz. Ali
Hz. Peygamber, gençlerle ilişkisi
Yargı, yargıçlığa talip olmamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271223, İM002262-5
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ بْنِ حَبِيبٍ وَسُفْيَانُ بْنُ وَكِيعٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ عُبَيْدِ بْنِ ثَعْلَبَةَ الْحِمَّانِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ عُبَيْدٍ الطَّنَافِسِىُّ حَدَّثَنَا عَطَاءُ بْنُ السَّائِبِ أَوْ سِمَاكٌ - وَلاَ أَعْلَمُهُ إِلاَّ سِمَاكًا - عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ كُنْتُ أَبِيعُ الإِبِلَ فَكُنْتُ آخُذُ الذَّهَبَ مِنَ الْفِضَّةِ وَالْفِضَّةَ مِنَ الذَّهَبِ وَالدَّنَانِيرَ مِنَ الدَّرَاهِمِ وَالدَّرَاهِمَ مِنَ الدَّنَانِيرِ . فَسَأَلْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ « إِذَا أَخَذْتَ أَحَدَهُمَا وَأَعْطَيْتَ الآخَرَ فَلاَ تُفَارِقْ صَاحِبَكَ وَبَيْنَكَ وَبَيْنَهُ لَبْسٌ » .
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ حَكِيمٍ حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ إِسْحَاقَ أَنْبَأَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ سِمَاكِ بْنِ حَرْبٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ .
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim b. Haaabib ve Süfyan b. Veki' ve Muhammed b. Ubeyd b. Sa'lebe el-Himanî, onlara Ömer b. Ubeyd et-Tenafisi, ona Ata b. es-Sâib veya Simak -Ben onu sadece Simak olarak biliyorum.- ona Said b. Cübeyr, ona da (Abdullah) b. Ömer şöyle demiştir: Ben deve satardım. (Bazen deve bedeli olan): gümüş yerine altın alırdım. (Bazen deve bedeli olan) altın yerine gümüş alırdım. (Bazen) dirhemler yerine dinarlar ve (bazen) dinarlar yerine dirhemler alırdım. Sonra (bu durumu) Peygamber'e (sav) sordum. O:
"Sen altın ve gümüşten birisini alıp diğerini verdiğin zaman senin ile (alışveriş ettiğin) arkadaşın arasında (alınıp, verilenden ötürü) bir karışıklık (yani Ödenmemiş bir şey) varken sakın ondan ayrılma," buyurdu.
Bu hadis ikinci bir senetle de yine İbn Ömer vasıtasıyla Peygamber'den (sav) rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ticârât 51, /361
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Ebu Zeyd Ata b. Saib es-Sekafî (Ata b. Saib b. Malik)
4. Ebu Hafs Ömer b. Ubeyd et-Tenafisi (Ömer b. Ubeyd b. Ebu Ümeyye)
5. İshak b. İbrahim eş-Şehidi (İshak b. İbrahim b. Habib b. Şehid)
Konular:
Ticaret, altın ve gümüşün alım satımı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271265, İM002294-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا أَبِى وَأَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ مَسْرُوقٍ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِذَا أَنْفَقَتِ الْمَرْأَةُ - وَقَالَ أَبِى فِى حَدِيثِهِ إِذَا أَطْعَمَتِ الْمَرْأَةُ - مِنْ بَيْتِ زَوْجِهَا غَيْرَ مُفْسِدَةٍ كَانَ لَهَا أَجْرُهَا وَلَهُ مِثْلُهُ بِمَا اكْتَسَبَ وَلَهَا بِمَا أَنْفَقَتْ وَلِلْخَازِنِ مِثْلُ ذَلِكَ مِنْ غَيْرِ أَنْ يَنْقُصَ مِنْ أُجُوِرِهِمْ شَيْئًا » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Ebu Vâil, ona Mesruk, ona da Aişe'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Kadın, israf etmeyerek (örf ve âdeta uygun olarak) kocasının evinden (onun rızasıyla) infak (ve ikram) ettiği zaman, (ravi Muhammed dedi ki: Babam –Abdullah- kendi rivayetinde: 'Kadın yedirdiği zaman' ifadesini söyledi.) kadının sevabı kendisine olur. Kocası da bu malı kazandığı için o kadar sevap kazanır. Kadın İse infak ettiği için sevap kazanır. Hizmetçiye de bu kadar sevap olur. Allah bunların sevaplarından hiçbir şey eksiltmez (veya kocanı sevabı, karısının ve hizmetçinin sevaplarından bir şey eksiltmez.)"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ticârât 65, /366
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ebu Aişe Mesruk b. Ecda' (Mesruk b. Ecda' b. Malik b. Ümeyye b. Abdullah)
3. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
6. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
İnfak, kadının kocasının malından harcaması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271291, İM002316-3
Hadis:
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يَزِيدَ وَأَحْمَدُ بْنُ ثَابِتٍ الْجَحْدَرِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ عُمَيْرٍ أَنَّهُ سَمِعَ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ أَبِى بَكْرَةَ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ يَقْضِى الْقَاضِى بَيْنَ اثْنَيْنِ وَهُوَ غَضْبَانُ » . قَالَ هِشَامٌ فِي حَدِيثِهِ لاَ يَنْبَغِى لِلْحَاكِمِ أَنْ يَقْضِىَ بَيْنَ اثْنَيْنِ وَهُوَ غَضْبَانُ .
Tercemesi:
Bize Hişam b. Ammar ve Muhammed b. Abdullah b. Yezid ve Ahmed b. Sabit el-Cehderi, onlara Süfyan b. Uyeyne, ona Abdülmelik b. Umeyr, ona Abdurrahman b. Ebu Bekre, ona da babası Ebu Bekre'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav):
"Hâkim sinirli bir halde iken iki kimse arastada bükten (etmesin)," buyurdu. Hişâm'ın rivayetinde hadisin metni şöyledir:
"Sinirli bir halde iken Hâkim'in iki kimse arasında hükmü münasip olmaz."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 4, /370
Senetler:
1. Ebu Bekre Nüfey' b. Mesruh es-Sekafî (Nüfey' b. Haris b. Kelde)
2. Ebu Bahr Abdurrahman b. Ebu Bekre es-Sekafî (Abdurrahman b. Nüfey b. Haris)
3. Abdülmelik b. Umeyr el-Lahmî (Abdülmelik b. Umeyr b. Süveyd)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Bekir Ahmed b. Sabit el-Cahderî (Ahmed b. Sabit)
Konular:
İnsan, kızgınlık
Yargı, Hakimin Hüküm Verirken Kızgın olmaması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271294, İM002322-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ وَعَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ وَأَبُو مُعَاوِيَةَ قَالاَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ شَقِيقٍ عَنِ الأَشْعَثِ بْنِ قَيْسٍ قَالَ كَانَ بَيْنِى وَبَيْنَ رَجُلٍ مِنَ الْيَهُودِ أَرْضٌ فَجَحَدَنِى فَقَدَّمْتُهُ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَلْ لَكَ بَيِّنَةٌ » . قُلْتُ لاَ . قَالَ لِلْيَهُودِىِّ « احْلِفْ » . قُلْتُ إِذًا يَحْلِفَ فِيهِ فَيَذْهَبَ بِمَالِى . فَأَنْزَلَ اللَّهُ سُبْحَانَهُ ( إِنَّ الَّذِينَ يَشْتَرُونَ بِعَهْدِ اللَّهِ وَأَيْمَانِهِمْ ثَمَنًا قَلِيلاً ) إِلَخ الآيَةَ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr ve Ali b. Muhammed, o ikisine Veki' ve Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Şakik, ona da el-Eş'as b. Kays şöyle demiştir: Benimle yahudilerden bir adam arasında bir arazi vardı. Yahudi benim hakkımı inkâr etti. Ben onu Peygamber'in (sav) huzuruna götürdüm. Bunun üzerine Rasulullah (sav) bana:
"Senin şahidin var mı?" buyurdu. Ben: 'Hayır,' dedim. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem yahudiye:
"Yemin et" buyurdu. Ben: 'Yemin ona düşünce o yemin eder ve malımı götürür,' dedim. Bunun Üzerine Allah Teâlâ:
"Allah'ın ahdini ve kendi yeminlerini az bir değerle değişenlerin, işte onların ahirette hiçbir nasibi yoktur. Allah kıyamet günü onlara hitap (iltifat) etmeyecek, onlara bakmayacak, onları temize çıkarmayacaktır. Elem verici azap da onlar içindir." ayetini indirdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 7, /371
Senetler:
1. Ebu Muhammed Eş'as b. Kays el-Kindi (Eş'as b. Kays b. Madikerb b. Muaviye b. Cebele)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Kur'an, nuzül sebebi
Yahudilik, yahudi kültürü
Yargı, Davalıdan yemin veya şahit istenmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271298, İM002323-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ وَأَبُو مُعَاوِيَةَ قَالاَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ شَقِيقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ وَهُوَ فِيهَا فَاجِرٌ يَقْتَطِعُ بِهَا مَالَ امْرِئٍ مُسْلِمٍ لَقِىَ اللَّهَ وَهُوَ عَلَيْهِ غَضْبَانُ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Veki', ona Ebu Muaviye, o ikisine el-A'meş, ona Şakik, ona da Abdullah b. Mes'ûd'dan rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Kim, müslüman bir adamın malını koparmak amacıyla bile bile yalancı olarak bir şey üzerine yemin ederse Allah'ın gazabına uğradığı bir halde O’nun huzuruna gider."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 8, /371
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Yargı, Şahidlik Yapmak
Yemin, Yalan yere
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271296, İM002322-3
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ وَعَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ وَأَبُو مُعَاوِيَةَ قَالاَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ شَقِيقٍ عَنِ الأَشْعَثِ بْنِ قَيْسٍ قَالَ كَانَ بَيْنِى وَبَيْنَ رَجُلٍ مِنَ الْيَهُودِ أَرْضٌ فَجَحَدَنِى فَقَدَّمْتُهُ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَلْ لَكَ بَيِّنَةٌ » . قُلْتُ لاَ . قَالَ لِلْيَهُودِىِّ « احْلِفْ » . قُلْتُ إِذًا يَحْلِفَ فِيهِ فَيَذْهَبَ بِمَالِى . فَأَنْزَلَ اللَّهُ سُبْحَانَهُ ( إِنَّ الَّذِينَ يَشْتَرُونَ بِعَهْدِ اللَّهِ وَأَيْمَانِهِمْ ثَمَنًا قَلِيلاً ) إِلَخ الآيَةَ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr ve Ali b. Muhammed, o ikisine Veki' ve Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Şakik, ona da el-Eş'as b. Kays şöyle demiştir: Benimle yahudilerden bir adam arasında bir arazi vardı. Yahudi benim hakkımı inkâr etti. Ben onu Peygamber'in (sav) huzuruna götürdüm. Bunun üzerine Rasulullah (sav) bana:
"Senin şahidin var mı?" buyurdu. Ben: 'Hayır,' dedim. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem yahudiye:
"Yemin et" buyurdu. Ben: 'Yemin ona düşünce o yemin eder ve malımı götürür,' dedim. Bunun Üzerine Allah Teâlâ:
"Allah'ın ahdini ve kendi yeminlerini az bir değerle değişenlerin, işte onların ahirette hiçbir nasibi yoktur. Allah kıyamet günü onlara hitap (iltifat) etmeyecek, onlara bakmayacak, onları temize çıkarmayacaktır. Elem verici azap da onlar içindir." ayetini indirdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 7, /371
Senetler:
1. Ebu Muhammed Eş'as b. Kays el-Kindi (Eş'as b. Kays b. Madikerb b. Muaviye b. Cebele)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Kur'an, nuzül sebebi
Yahudilik, yahudi kültürü
Yargı, Davalıdan yemin veya şahit istenmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271297, İM002322-4
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ وَعَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ وَأَبُو مُعَاوِيَةَ قَالاَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ شَقِيقٍ عَنِ الأَشْعَثِ بْنِ قَيْسٍ قَالَ كَانَ بَيْنِى وَبَيْنَ رَجُلٍ مِنَ الْيَهُودِ أَرْضٌ فَجَحَدَنِى فَقَدَّمْتُهُ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَلْ لَكَ بَيِّنَةٌ » . قُلْتُ لاَ . قَالَ لِلْيَهُودِىِّ « احْلِفْ » . قُلْتُ إِذًا يَحْلِفَ فِيهِ فَيَذْهَبَ بِمَالِى . فَأَنْزَلَ اللَّهُ سُبْحَانَهُ ( إِنَّ الَّذِينَ يَشْتَرُونَ بِعَهْدِ اللَّهِ وَأَيْمَانِهِمْ ثَمَنًا قَلِيلاً ) إِلَخ الآيَةَ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr ve Ali b. Muhammed, o ikisine Veki' ve Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Şakik, ona da el-Eş'as b. Kays şöyle demiştir: Benimle yahudilerden bir adam arasında bir arazi vardı. Yahudi benim hakkımı inkâr etti. Ben onu Peygamber'in (sav) huzuruna götürdüm. Bunun üzerine Rasulullah (sav) bana:
"Senin şahidin var mı?" buyurdu. Ben: 'Hayır,' dedim. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem yahudiye:
"Yemin et" buyurdu. Ben: 'Yemin ona düşünce o yemin eder ve malımı götürür,' dedim. Bunun Üzerine Allah Teâlâ:
"Allah'ın ahdini ve kendi yeminlerini az bir değerle değişenlerin, işte onların ahirette hiçbir nasibi yoktur. Allah kıyamet günü onlara hitap (iltifat) etmeyecek, onlara bakmayacak, onları temize çıkarmayacaktır. Elem verici azap da onlar içindir." ayetini indirdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 7, /371
Senetler:
1. Ebu Muhammed Eş'as b. Kays el-Kindi (Eş'as b. Kays b. Madikerb b. Muaviye b. Cebele)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ali b. Muhammed el-Kûfî (Ali b. Muhammed b. İshak)
Konular:
Kur'an, nuzül sebebi
Yahudilik, yahudi kültürü
Yargı, Davalıdan yemin veya şahit istenmesi