Giriş


    Öneri Formu
12190 D002143 Ebu Davud, Nikah, 40, 41


    Öneri Formu
12498 D002151 Ebu Davud, Nikah, 42, 43

Bize Muhammed b. Amr er-Râzî, ona Cerir, ona el-A'meş, ona Ebu Hazim, ona da Ebu Hureyre (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Bir erkek, karısını yatağına çağırır da kadın gelmekten imtina eder ve bu yüzden kocası ona kızgın olarak geceyi geçirirse, sabaha kadar melekler o kadına lânet okurlar."


Açıklama: “Yatağa çağırmak”, cinsî temastan kinayedir. Dolayısıyla bir erkek, karısıyla cinsî temasta bulunmak istediğinde, kadının meşru bir mazereti yoksa, kocasının bu isteğini karşılaması gerekir. Kocasının bu konudaki taleplerini devamlı reddeden bir kadın, zamanla kocasının yanlış yollara düşmesine sebep olabilir. "Kocası geceyi kızgın olarak geçirirse" ifadesi, kadının günaha düşmesini sadece bu şarta bağlamaktadır. Şayet kocası onu mazur görür veya talebinden vazgeçerse, kadın için de herhangi bir sorumluluk söz konusu değildir. İslâm’da lanet okumaktan ziyade, hidâyet ve rahmet dilemek ana ilkedir. Bu itibarla bu hadiste sözü edilen “meleklerin lâneti”, bazı âlimler tarafından bilinen lânet okuma şeklinde anlaşılmamış, meleklerin hoşnutsuzluğu ve yapılan işten duydukları rahatsızlık manasına hamledilmiştir. Belki de eşler arasındaki sevgi ve muhabbetin zedelendiğini gösteren bir ifâde tarzıdır.

    Öneri Formu
12187 D002141 Ebu Davud, Nikah, 39, 40

Bize Ubeydullah b. Ömer b. Meysera, ona Yezid b. Zürey', ona Said, ona Katade, ona Salih b. Ebu'l-Halil, ona Ebu Alkame el-Hâşimî, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra) rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Huneyn savaşı günlerinde Evtas mevkiine bir ordu göndermişti. Ordu orada düşmanla karşılaşmış, onlarla savaşmış, galip gelmiş ve pek çok da esir ele geçirmişti. Rasulullah'ın (sav) ashabından bazıları, esir aldıkları kadınların müşrik kocaları bulunması sebebiyle onlarla cinsel ilişkide bulunmanın sanki günah olacağından endişe etmişlerdi. Bunun üzerine Allah Teâlâ bu konuda, "sahip olduklarınız dışında bütün evli ve iffetli kadınlar size haram kılınmıştır" (Nisâ, 24) mealindeki ayeti indirdi. Yani iddetleri dolduğunda onlar size helâldir.


Açıklama: Savaşta esir alınan kadınlar cariye hükmünde olduğu için, sahibinin onunla cinsel ilişkide bulunması câizdir. Ancak bu kadınların müşriklerle evli olmaları ve kocalarının da halen hayatta bulunması sebebiyle onlarla ilişkide bulunmanın helâl olup olmadığında kuşkuya düşülmüş ve bunun üzerine yukarıda işaret edilen âyet-i kerîme nazil olmuştur. Buna göre, kadın hâmile ise doğum yapması, değilse ilişkiden önce bir hayız müddetini geçirmesi beklenmelidir.

    Öneri Formu
12502 D002155 Ebu Davud, Nikah, 43, 44

Bize en-Nüfeyl, ona Miskin, ona Şube, ona Yezid b. Humeyr, ona Abdurrahman b. Cübeyr b. Nüfeyr, ona babası, ona da Ebu'd-Derdâ'nın (ra) rivayet ettiğine göre; Rasulullah (sav) bir savaşta (esirler asında) doğumu yaklaşmış gözüken hâmile bir kadın gördü de "herhalde efendisi onunla ilişkide bulunmak istiyor," dedi. Yanındakiler evet dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber şunları söyledi: "Vallahi o adama, kendisiyle beraber kabre girecek olan bir lanet okumak geliyor içimden! Bu adam (o kadından) doğacak çocuğu mirasçı yapmak kendisine helâl olmadığı halde onu nasıl mirasçı yapacak? O çocuğu hizmetçi olarak kullanmak helâl olmadığı halde onu nasıl hizmetçi yapacak?"


Açıklama: Burada söz konusu edilen kadın, hâmile iken esir alınmış ve doğumu da yaklaşmış biriydi. Buna rağmen efendisi onunla ilişkide bulunmak istiyormuş. Halbuki hâmile iken esir alınan bir kadın doğum yapmadan, yeni efendisinin onunla cinsel ilişkide bulunması helâl değildir. Bundan dolayıdır ki Hz. Peygamber, o insanın kıyamete kadar lanete müstahak olduğunu söylemiştir. Efendisi, doğumdan önce kadınla ilişkide bulunduğu gerekçesiyle, doğacak çocuğun kendisinden olduğunu ve birbirlerine vâris olduklarını iddia edebilir. Halbuki bu doğru değildir, çünkü kadın başkasından hâmile kalmıştır. Başkasının çocuğunu kendi nesebine katmak ve kendine mirasçı yapmak câiz değildir. Dolayısıyla adamın böyle bir tasarrufu helâl değildir.

    Öneri Formu
12503 D002156 Ebu Davud, Nikah, 43, 44

Bize en-Nüfeyl, ona Muhammed b. Seleme, ona Muhammed b. İshak, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Ebu Merzûk, ona Haneş es-San'ani, ona da Ruveyfi b. Sabit el-Ensarî'nin rivayet ettiğine göre; kendisi bir gün kalkıp insanlara şöyle hitap etmiş: Dikkat ediniz! Ben size Huneyn'de Rasulullah'tan (sav) işittiğim sözlerden başka bir şey nakletmiyorum. O gebe olan cariyelere yaklaşmayı kastederek buyurdu ki: "Allah'a ve ahiret gününe inanan bir mü'minin, kendi suyu ile başkasının ekinini -hâmile alınan esir kadınlarla ilişkiyi kastediyor- sulaması helal değildir. Allah'a ve âhiret gününe iman eden bir mü'minin esir aldığı bir kadına temizlenmesini beklemeden yaklaşması helâl değildir. Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir mü'minin taksim edilmeden ganimet malını satması helâl değildir."


Açıklama: Burada esir alınan ve câriye hükmünde olan kadınlarla ilişkide bulunmak durumunda nesebin karışmasını önlemek için gösterilen hassasiyeti görmekteyiz. Esir olan câriye kadınlarla belli bir süre ilişkide bulunmak haramdır. Bu süre de hâmile olan ve olmayan kadınlarda ayrı ayrıdır. Hâmilelerde doğum yapana kadar, hâmile olmayanlarda da bir hayız müddetidir. Ganimet malları konusundaki ifadeler son derece açıktır. Henüz taksim edilmemiş olan ganimet malı, devlete aittir, kimsenin kendi mülkü değildir; dolayısıyla insan kendi mülkiyetinde olmayan, başkasının mülkü olan bir malda tasarrufta bulunması câiz olmaz.

    Öneri Formu
12505 D002158 Ebu Davud, Nikah, 43, 44

Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan, ona Yunus b. Ubeyd, ona Amr b. Saîd, ona Ebu Zür'a, ona da Cerir rivayet etmiştir: Ben Rasulullah'a (sav) kadınlara bakmayı sordum, "gözünü başka tarafa çevir" buyurdu.


    Öneri Formu
12198 D002148 Ebu Davud, Nikah, 42, 43

Bize İsmail b. Musa el-Fezârî, ona Şerik, ona Ebu Rabî'a el-Eydî, ona İbn Büreyde, ona da babasının rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) Hz. Ali'ye şöyle demiş: "Ya Ali! Bir kadına peş peşe bakma! Her ne kadar ilk bakış senin ise de ikincisi değildir."


    Öneri Formu
12199 D002149 Ebu Davud, Nikah, 42, 43

Bize Kuteybe b. Said, ona el-Leys, ona İbn Aclân, ona el-Ka'ka' b. Hakîm, ona Ebû Salih, ona da Ebu Hureyre (ra) önceki hadisi Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiş ve "kulağın zinası da dinlemektir" buyurduğunu da eklemiştir.


    Öneri Formu
12501 D002154 Ebu Davud, Nikah, 42, 43

Bize Amr b. Avn, ona Şerik, ona Kays b. Vehb, ona Ebu'l-Veddâk, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra) merfu olarak rivayet ettiği bir hadise göre Rasulullah (sav) Evtas esirleri hakkında şöyle buyurmuştur: "Hâmile olarak esir alınan bir kadınla, çocuğunu doğurmadan cinsi münasebette bulunulamaz. Gebe olmayan kadınla da bir defa hayız görmeden cinsî münasebette bulunulamaz."


    Öneri Formu
12504 D002157 Ebu Davud, Nikah, 43, 44