Öneri Formu
Hadis Id, No:
13552, D002270
Hadis:
حَدَّثَنَا خُشَيْشُ بْنُ أَصْرَمَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا الثَّوْرِىُّ عَنْ صَالِحٍ الْهَمْدَانِىِّ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ عَبْدِ خَيْرٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَرْقَمَ قَالَ
"أُتِىَ عَلِىٌّ - رضى الله عنه - بِثَلاَثَةٍ وَهُوَ بِالْيَمَنِ وَقَعُوا عَلَى امْرَأَةٍ فِى طُهْرٍ وَاحِدٍ فَسَأَلَ اثْنَيْنِ أَتُقِرَّانِ لِهَذَا بِالْوَلَدِ قَالاَ لاَ. حَتَّى سَأَلَهُمْ جَمِيعًا فَجَعَلَ كُلَّمَا سَأَلَ اثْنَيْنِ قَالاَ لاَ. فَأَقْرَعَ بَيْنَهُمْ فَأَلْحَقَ الْوَلَدَ بِالَّذِى صَارَتْ عَلَيْهِ الْقُرْعَةُ وَجَعَلَ عَلَيْهِ ثُلُثَىِ الدِّيَةِ."
[قَالَ فَذُكِرَ ذَلِكَ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَضَحِكَ حَتَّى بَدَتْ نَوَاجِذُهُ.]
Tercemesi:
Bize Huşeyş b. Esram, ona Abdürrezzak (b. Hemmam), ona (Süfyan) es-Sevrî, ona Salih (b. Salih), ona (Amir) eş-Şa'bî, ona da Abdu Hayr (b. Yezid), Zeyd b. Erkam'ın (ra) şöyle dediğini rivayet etti:
"Ali (ra) Yemen'de iken bir kadınla bir temizlik süresi içinde cinsi münasebette bulunan üç kişi getirildi. (Hz. Ali bunlardan) ikisine (üçüncüyü göstererek); çocuğun şuna ait olduğunu kabul ediyor musunuz? diye sordu, (Onlar da); hayır, diye cevap verdiler. (Bu şekilde) hepsine ikişer ikişer ve üçüncüyü göstererek, (çocuğun şuna ait olduğunu kabul ediyor musunuz? diye) sordu. Her iki kişiye soruşunda da (onlar) hayır diye cevap verdiler. Bunun üzerine aralarında kur'a çekti ve çocuğu kur'a isabet eden kişiye verdi. Diyet (yani cariyenin değerin)in üçte ikisini de bu adama yükledi."
[(Zeyd b. Ekram) dedi ki; bu (hadise) Hz. Peygamber'e (sav) anlatılınca ön dişleri görünecek şekilde gülümsedi.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 32, /528
Senetler:
1. Ebu Amr Zeyd b. Erkam el-Ensarî (Zeyd b. Erkam b. Zeyd b. Kays b. Numan)
2. Ebu Umare Abdu Hayr b. Yezid el-Hemdani (Abdu Hayr b. Yezid b. Havli b. Abdu Amr)
3. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
4. Ebu Hay Salih b. Salih es-Sevrî (Salih b. Salih b. Müslim b. Hay)
5. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
6. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
7. Huşeyş b. Esram en-Nesaî (Huşeyş b. Esram b. Esved)
Konular:
Çocuk, zina ile doğan
Nesep, nesebin önemi
Yargı, çocuk nesebini tayin etme/ belirleme
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13567, D002263
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ صَالِحٍ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى عَمْرٌو - يَعْنِى ابْنَ الْحَارِثِ - عَنِ ابْنِ الْهَادِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يُونُسَ عَنْ سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ سَمِعَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ حِينَ نَزَلَتْ آيَةُ الْمُتَلاَعِنَيْنِ
"أَيُّمَا امْرَأَةٍ أَدْخَلَتْ عَلَى قَوْمٍ مَنْ لَيْسَ مِنْهُمْ فَلَيْسَتْ مِنَ اللَّهِ فِى شَىْءٍ وَلَنْ يُدْخِلَهَا اللَّهُ جَنَّتَهُ وَأَيُّمَا رَجُلٍ جَحَدَ وَلَدَهُ وَهُوَ يَنْظُرُ إِلَيْهِ احْتَجَبَ اللَّهُ مِنْهُ وَفَضَحَهُ عَلَى رُءُوسِ الأَوَّلِينَ وَالآخِرِينَ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Salih, ona (Abdullah) b. Vehb, ona Amr -b. Haris-, ona (Yezid) b. Hâd el-Leysî, ona Abdullah b. Yunus, ona Said (b. Ebu Said) el-Makburî, ona da Ebu Hureyre (ra) Rasulullah'ın (sav) liân yapan eşlerle ilgili ayet (ler) indiği zaman şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Bir kavme o kavimden olmayan bir çocuğu dahil eden bir kadının Allah (ın dini) ile hiçbir alakası yoktur ve Allah onu kesinlikle cennetine koymayacaktır. Bile bile çocuğunu kabul etmeyen bir erkeği de Allah kendisinden uzaklaştıracak (kıyamet gününde) önceki ve sonraki (ümmet) lerin gözü önünde kepaze edecektir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 29, /526
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Abdullah b. Yunus el-Hicazi (Abdullah b. Yunus)
4. Ebu Abdullah Yezid b. Hâd el-Leysî (Yezid b. Abdullah b. Üsame b. Hâd)
5. Amr b. Haris el-Ensarî (Amr b. Haris b. Yakub)
6. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
7. Ebu Cafer Ahmed b. Salih el-Mısrî (Ahmed b. Salih)
Konular:
Boşanma, Liân-mülâane
Çocuk, zina ile doğan
Nesep, nesebin önemi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13569, D002265
Hadis:
حَدَّثَنَا شَيْبَانُ بْنُ فَرُّوخَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رَاشِدٍ ح
وَحَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رَاشِدٍ - وَهُوَ أَشْبَعُ - عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ مُوسَى عَنْ عَمْرِو بْنِ شُعَيْبٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ قَالَ إِنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَضَى أَنَّ كُلَّ مُسْتَلْحَقٍ اسْتُلْحِقَ بَعْدَ أَبِيهِ الَّذِى يُدْعَى لَهُ ادَّعَاهُ وَرَثَتُهُ فَقَضَى
"أَنَّ كُلَّ مَنْ كَانَ مِنْ أَمَةٍ يَمْلِكُهَا يَوْمَ أَصَابَهَا فَقَدْ لَحِقَ بِمَنِ اسْتَلْحَقَهُ وَلَيْسَ لَهُ مِمَّا قُسِمَ قَبْلَهُ مِنَ الْمِيرَاثِ شَىْءٌ وَمَا أَدْرَكَ مِنْ مِيرَاثٍ لَمْ يُقْسَمْ فَلَهُ نَصِيبُهُ وَلاَ يُلْحَقُ إِذَا كَانَ أَبُوهُ الَّذِى يُدْعَى لَهُ أَنْكَرَهُ وَإِنْ كَانَ مِنْ أَمَةٍ لَمْ يَمْلِكْهَا أَوْ مِنْ حُرَّةٍ عَاهَرَ بِهَا فَإِنَّهُ لاَ يُلْحَقُ بِهِ وَلاَ يَرِثُ وَإِنْ كَانَ الَّذِى يُدْعَى لَهُ هُوَ ادَّعَاهُ فَهُوَ وَلَدُ زِنْيَةٍ مِنْ حُرَّةٍ كَانَ أَوْ أَمَةٍ."
Tercemesi:
Bize Şeyban b. Ferruh, ona Muhammed b. Raşid; (T)
Bize Hasan b. Ali, ona Yezid b. Harun, ona Muhammed b. Raşid,- Bu isnadla gelen metin daha tamdır.- ona Ebu Davud Süleyman b. Musa, ona Amr b. Şuayb, ona da babası (Şuayb b. Muhammed), dedesinin (Abdullah b. Amr) (r.anhüma) şöyle dediğini rivayet etti: Peygamber (sav), baba olduğu iddia edilen kimsenin ölümünden sonra (o babanın) mirasçılarının (sözü geçen babanın olduğu gerekçesiyle onun nesebine) nisbet edilmesi için davacı oldukları kimse(ler) hakkında şöyle hüküm verdi;
"Bir kimsenin mülkünde olduğu bir günde kendisiyle cima ettiği cariyeden doğan ve (cima eden kimse tarafından nesebinin kendine ait olduğu) reddedilmeyen bir çocuğu (babasının ölümünden sonra) vârisleri kendilerine katmak için dava ederlerse (bu çocuk) onlara katılır. (Fakat) bu çocuğa nesebe katılmadan önce (nesebine katıldığı babasına ait) taksim edilmiş olan mirastan bir pay yoktur. (Ancak) taksim edilmeden önce erişmiş olduğu mirastan bir payı vardır. (Fakat) kendisine nispet edilmekte olduğu babası (sağlığında) bu çocuğun kendisine ait olduğunu kabul etmemişse (varislerin istemeleriyle bu çocuk o babanın nesebine) katılamaz. Eğer bu çocuk (bu adamın ilişkide bulunduğu ve) mülkünde olmayan bir cariyeden veya kendisiyle zina ettiği hür bir kadından dünyaya gelmişse bu çocuk onun nesebine katılamaz ve o kimseye varis olamaz. İsterse oğlu diye çağırılan kişiyi, (oğlumdur diye) kendisi dava etmiş olsun. Çünkü o çocuk hür bir kadından veya bir cariyeden (dünyaya gelen) bir zina çocuğudur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 30, /526
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Şuayb b. Muhammed es-Sehmi (Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
3. Ebu İbrahim Amr b. Şuayb el-Kuraşi (Amr b. Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
4. Ebu Davud Süleyman b. Musa el-Kuraşî (Süleyman b. Musa)
5. Muhammed b. Raşid el-Huza'i (Muhammed b. Raşid)
6. Şeyban b. Ebu Şeybe el-Habati (Şeyban b. Ferruh)
Konular:
Miras, kimlere ve ne kadar düştüğü
Nesep, nesebin önemi
Yargı, çocuk nesebini tayin etme/ belirleme
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13571, D002267
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ وَعُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ - الْمَعْنَى - وَابْنُ السَّرْحِ قَالُوا حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ دَخَلَ عَلَىَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ مُسَدَّدٌ وَابْنُ السَّرْحِ يَوْمًا مَسْرُورًا وَقَالَ عُثْمَانُ يُعْرَفُ أَسَارِيرُ وَجْهِهِ فَقَالَ
"أَىْ عَائِشَةُ أَلَمْ تَرَىْ أَنَّ مُجَزِّزًا الْمُدْلِجِىَّ رَأَى زَيْدًا وَأُسَامَةَ قَدْ غَطَّيَا رُءُوسَهُمَا بِقَطِيفَةٍ وَبَدَتْ أَقْدَامُهُمَا فَقَالَ إِنَّ هَذِهِ الأَقْدَامَ بَعْضُهَا مِنْ بَعْضٍ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ كَانَ أُسَامَةُ أَسْوَدَ وَكَانَ زَيْدٌ أَبْيَضَ.]
Tercemesi:
Bize Müsedded b. Müserhed, ona Süfyan b. Uyeyne, ona Muhammed b. Şihab ez-Zührî, ona da Urve b. Zübeyr, Aişe'nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) yanıma geldi.
Müsedded ile İbnu Serh (bu hadisi Hz. Aişe'den:) Rasulullah (sav) bir gün (yanıma) sevinçli bir şekilde (geldi) rivayet etti(ler). Osman da (bu hadisi Hz. Aişe'den şu şekilde) rivayet etti: (Rasulullah sav) sevinci yüz hatlarına yansımış olarak (neşeli bir halde yanıma) geldi. (Hadisin geri kalanını bu raviler Hz. Aişe'den şu şekilde naklettiler Hz. Peygamber) dedi ki;
"Ey Aişe, haberin yok mu? Mücezziz el-Müdlicî, Zeyd ile (oğlu) Üsame'yi gördü üzerlerinde bir kadife vardı onunla başlarını örtmüşler ayakları açıktı." (Mücezziz); Bu ayaklar birbirlerinden (meydana gelmiş) dir dedi.
[Ebû Davud dedi ki; Üsame siyah (tenli, babası) Zeyd'de beyaz (tenli) idi.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 31, /527
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Bilgi, ilim, ilimde tecrübenin önemi
Hz. Peygamber döneminde bilgi (nesep, arrafe, kıyafe, şiir, vb.)
Hz. peygamber, Tecrübî bilgiyi kullanması
NESEB BİLGİSİ
Soya çekim/ İrsiyet, belirleme ve önemi
Yargı, çocuk nesebini tayin etme/ belirleme
حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُعَاذٍ حَدَّثَنَا أَبِى حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ سَلَمَةَ سَمِعَ الشَّعْبِىَّ عَنِ الْخَلِيلِ أَوِ ابْنِ الْخَلِيلِ قَالَ
"أُتِىَ عَلِىُّ بْنُ أَبِى طَالِبٍ - رضى الله عنه - فِى امْرَأَةٍ وَلَدَتْ مِنْ ثَلاَثٍ نَحْوَهُ لَمْ يَذْكُرِ الْيَمَنَ وَلاَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَلاَ قَوْلَهُ طِيبَا بِالْوَلَدِ."
Bize Ubeydullah b. Muaz, ona babası, ona Şube, ona Seleme, ona eş-Şa'bî, ona el-Halil -yahut İbnu'l-Halil- rivayet etmiştir:
"Üç kişiden (birinden) çocuk dünyaya getiren (fakat çocuğun hangisinden olduğunu bilmeyen) bir kadın hakkında Hz. Ali'ye (ra) baş vuruldu... Sonra öncekine benzer bir rivayet zikredildi. Yalnız Yemen kelimesinden, Hz. Peygamberin gülümsemesinden ve çocuğun gönül hoşluğu ile falana veriniz sözünden bahsetmedi."
Açıklama: Hz. Ali, Rasulullah (sav) tarafından Yemen’e vali olarak gönderilmişti. Yukarıda işaret edilen olay da bu sırada cereyan etmiştir.
Sözü edilen cariye ile ilişkide bulunan üç kişi, onun kendi cariyesi olduğunu düşünerek kendisiyle birlikte olmuşlardı. Aksi halde “çocuk döşeğin sahibine aittir” ilkesi uyarınca hiç tartışmaya gerek kalmayacak ve çocuk, cariyenin efendisine verilecekti. Zikredilen üç kişi aynı temizlik süresinde cariye ile ilişkide bulunmuşlar, her biri çocuğun kendisinden olduğunu iddia ediyor ve çocuğun kendisine verilmesini istiyordu. Anlaşma sağlanamayınca, Hz. Ali kura çekerek çocuğu onlardan birine vermişti.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13574, D002271
Hadis:
حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُعَاذٍ حَدَّثَنَا أَبِى حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ سَلَمَةَ سَمِعَ الشَّعْبِىَّ عَنِ الْخَلِيلِ أَوِ ابْنِ الْخَلِيلِ قَالَ
"أُتِىَ عَلِىُّ بْنُ أَبِى طَالِبٍ - رضى الله عنه - فِى امْرَأَةٍ وَلَدَتْ مِنْ ثَلاَثٍ نَحْوَهُ لَمْ يَذْكُرِ الْيَمَنَ وَلاَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَلاَ قَوْلَهُ طِيبَا بِالْوَلَدِ."
Tercemesi:
Bize Ubeydullah b. Muaz, ona babası, ona Şube, ona Seleme, ona eş-Şa'bî, ona el-Halil -yahut İbnu'l-Halil- rivayet etmiştir:
"Üç kişiden (birinden) çocuk dünyaya getiren (fakat çocuğun hangisinden olduğunu bilmeyen) bir kadın hakkında Hz. Ali'ye (ra) baş vuruldu... Sonra öncekine benzer bir rivayet zikredildi. Yalnız Yemen kelimesinden, Hz. Peygamberin gülümsemesinden ve çocuğun gönül hoşluğu ile falana veriniz sözünden bahsetmedi."
Açıklama:
Hz. Ali, Rasulullah (sav) tarafından Yemen’e vali olarak gönderilmişti. Yukarıda işaret edilen olay da bu sırada cereyan etmiştir.
Sözü edilen cariye ile ilişkide bulunan üç kişi, onun kendi cariyesi olduğunu düşünerek kendisiyle birlikte olmuşlardı. Aksi halde “çocuk döşeğin sahibine aittir” ilkesi uyarınca hiç tartışmaya gerek kalmayacak ve çocuk, cariyenin efendisine verilecekti. Zikredilen üç kişi aynı temizlik süresinde cariye ile ilişkide bulunmuşlar, her biri çocuğun kendisinden olduğunu iddia ediyor ve çocuğun kendisine verilmesini istiyordu. Anlaşma sağlanamayınca, Hz. Ali kura çekerek çocuğu onlardan birine vermişti.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 32, /528
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Abdullah b. Halil el-Hadrami (Abdullah b. Halil b. Ebu Halil)
3. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
4. Seleme b. Küheyl el-Hadramî (Seleme b. Küheyl b. Husayn)
5. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
6. Ebu Müsenna Muaz b. Muaz el-Anberî (Muaz b. Muaz b. Nasr b. Hassan b. Hur b. Malik)
7. Ebu Amr Ubeydullah b. Muaz el-Anberî (Ubeydullah b. Muaz b. Muaz b. Nasr)
Konular:
Yargı, çocuk nesebini tayin etme/ belirleme
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13577, D002274
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ أَخْبَرَنَا حُسَيْنٌ الْمُعَلِّمُ عَنْ عَمْرِو بْنِ شُعَيْبٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ قَالَ قَامَ رَجُلٌ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّ فُلاَنًا ابْنِى عَاهَرْتُ بِأُمِّهِ فِى الْجَاهِلِيَّةِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"لاَ دِعْوَةَ فِى الإِسْلاَمِ ذَهَبَ أَمْرُ الْجَاهِلِيَّةِ الْوَلَدُ لِلْفِرَاشِ وَلِلْعَاهِرِ الْحَجَرُ."
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona Yezid b. Harun, ona Hüseyin (b. Zekvan) el-Muallim, ona Amr b. Şuayb, ona da babası (Şuayb b. Muhammed, dedesinin (Abdullah b. Amr) şöyle dediğini rivayet etti: Adamın biri ayağa kalkarak Ey Allah'ın Rasulü (sav)! Falan kimse benim oğlumdur. (Çünkü ben) Cahiliye döneminde onun annesiyle zina etmiştim dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav):
"İslam'da bir kimse için nikâhı altında olmayan bir kadının doğurduğu çocuğun kendisine ait olduğunu iddia etme (hakkı) yoktur. Cahiliye dönemi ile ilgili hüküm (ler yürürlekten) kalkmıştır. Çocuk döşek (sahibi) nindir. Zina eden kimse için mahrumiyet vardır," buyurdu.
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
الْوَلَدُ لِلْفِرَاشِ ، وَلِلْعَاهِرِ الْحَجَرُ
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 34, /529
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Şuayb b. Muhammed es-Sehmi (Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
3. Ebu İbrahim Amr b. Şuayb el-Kuraşi (Amr b. Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
4. Hüseyin b. Zekvan el-Muallim (Hüseyin b. Zekvan)
5. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
6. Ebu Hayseme Züheyr b. Harb el-Haraşî (Züheyr b. Harb b. Eştâl)
Konular:
Çocuk, zina ile doğan
Hz. Peygamber, ayrıcalığı
NESEB BİLGİSİ
Yargı, çocuk nesebini tayin etme/ belirleme
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13568, D002264
Hadis:
حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا مُعْتَمِرٌ عَنْ سَلْمٍ - يَعْنِى ابْنَ أَبِى الذَّيَّالِ - حَدَّثَنِى بَعْضُ أَصْحَابِنَا عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ أَنَّهُ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"لاَ مُسَاعَاةَ فِى الإِسْلاَمِ مَنْ سَاعَى فِى الْجَاهِلِيَّةِ فَقَدْ لَحِقَ بِعَصَبَتِهِ وَمَنِ ادَّعَى وَلَدًا مِنْ غَيْرِ رِشْدَةٍ فَلاَ يَرِثُ وَلاَ يُورَثُ."
Tercemesi:
Bize Yakub b. İbrahim, ona Mu'temir b. Süleyman, ona Selm b. Ebu Zeyyâl, ona Ba'du Ashabina, ona Said b. Cübeyr , ona da Abdullah b. Abbas (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"İslâm'da zina (ya izin) yoktur. Cahiliye döneminde bir kimse zina ettiyse, (bu zinadan doğan çocuk zina eden erkeğin) asabesine katılırdı. (Fakat İslamiyet geldikten sonra) kim, zina sonucu dünyaya gelen bir çocuğu (n kendisine ait olduğunu) iddia ederse (o kimse bu çocuğa) vâris olamaz, kendisine de (o çocuk tarafından) vâris olunamaz."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 30, /526
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Ba'du Ashabina (Ba'du Ashabina)
4. Selm b. Ebu Zeyyâl el-Basri (Selm b. Aclan)
5. Ebu Muhammed Mu'temir b. Süleyman et-Teymi (Mu'temir b. Süleyman b. Tarhân)
6. Ebu Yusuf Yakub b. İbrahim el-Abdî (Yakub b. İbrahim b. Kesir b. Zeyd b. Eflah)
Konular:
Çocuk, zina ile doğan
Zina, nikahsız, gayr-i meşru ilişki,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13570, D002266
Hadis:
حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ خَالِدٍ حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ رَاشِدٍ بِإِسْنَادِهِ وَمَعْنَاهُ زَادَ
"وَهُوَ وَلَدُ زِنًا لأَهْلِ أُمِّهِ مَنْ كَانُوا حُرَّةً أَوْ أَمَةً وَذَلِكَ فِيمَا اسْتُلْحِقَ فِى أَوَّلِ الإِسْلاَمِ فَمَا اقْتُسِمَ مِنْ مَالٍ قَبْلَ الإِسْلاَمِ فَقَدْ مَضَى."
Tercemesi:
Bize Mahmud b. Halid, ona babası (Halid b. Yezîd), ona da (Önceki hadîs) Muhammed b. Raşid'den önceki sened aynı kalmak şartıyla aynı manada bir daha rivayet olunmuştur. "(Ancak ravi Halid b. Yezid, bu hadise şunları da) ilâve etti. Bu çocuk (sâdece) annesinin ailesine (nispet edilebilen) bir veled-i zînâdır. (Annesinin ev halkı yakınlık bakımından veya) hür ya da köle hangi halde iseler, (bu çocuk da onlara ona göre nispet edilir). (Ölen bir kimsenin vârisleri tarafından onun nesebine) katılması istenen bir çocuk hakkındaki bu (hüküm) islâmın başlangıcında (geçerli) idi. Binâenaleyh (ölen akrabalarına ait olan ve) İslamiyet'ten önce paylaşılan mal (lar)dan (bu çocuğun bir payı yoktur çünkü geçen) geçmiştir. "
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 30, /526
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Şuayb b. Muhammed es-Sehmi (Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
3. Ebu İbrahim Amr b. Şuayb el-Kuraşi (Amr b. Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
4. Ebu Davud Süleyman b. Musa el-Kuraşî (Süleyman b. Musa)
5. Muhammed b. Raşid el-Huza'i (Muhammed b. Raşid)
6. Ebu Haşim Halid b. Yezid es-Sülemî (Halid b. Yezid)
7. Mahmud b. Halid es-Sülemî (Mahmud b. Halid b. Yezîd)
Konular:
Çocuk, zina ile doğan
Yargı, çocuk nesebini tayin etme/ belirleme
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13573, D002269
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنِ الأَجْلَحِ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْخَلِيلِ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَرْقَمَ قَالَ
"كُنْتُ جَالِسًا عِنْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَجَاءَ رَجُلٌ مِنَ الْيَمَنِ فَقَالَ إِنَّ ثَلاَثَةَ نَفَرٍ مِنْ أَهْلِ الْيَمَنِ أَتَوْا عَلِيًّا يَخْتَصِمُونَ إِلَيْهِ فِى وَلَدٍ وَقَدْ وَقَعُوا عَلَى امْرَأَةٍ فِى طُهْرٍ وَاحِدٍ فَقَالَ لاِثْنَيْنِ مِنْهُمَا طِيبَا بِالْوَلَدِ لِهَذَا . فَغَلَيَا ثُمَّ قَالَ لاِثْنَيْنِ طِيبَا بِالْوَلَدِ لِهَذَا. فَغَلَبَا ثُمَّ قَالَ لاِثْنَيْنِ طِيبَا بِالْوَلَدِ لِهَذَا. فَغَلَبَا فَقَالَ أَنْتُمْ شُرَكَاءُ مُتَشَاكِسُونَ إِنِّى مُقْرِعٌ بَيْنَكُمْ فَمَنْ قُرِعَ فَلَهُ الْوَلَدُ وَعَلَيْهِ لِصَاحِبَيْهِ ثُلُثَا الدِّيَةِ . فَأَقْرَعَ بَيْنَهُمْ فَجَعَلَهُ لِمَنْ قُرِعَ فَضَحِكَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَتَّى بَدَتْ أَضْرَاسُهُ أَوْ نَوَاجِذُهُ."
Tercemesi:
Bize Müsedded b. Müserhed, ona Yahya (b. Said el-Kattan), ona Eclah (b. Abdullah), ona (Amir) eş-Şa'bî, ona da Abdullah b. Halil, Zeyd b. Erkam'ın (ra), şöyle dediğini rivayet etti:
"Ben bir gün Peygamber'in (sav) yanında oturuyordum. Yemen'den bir adam gelip dedi ki; Yemen halkından üç kişi Ali'nin yanına gelerek bir temizlik süresi içinde kendisiyle cinsi münasebette bulundukları cariyeden doğan bir erkek çocuk hakkında davacı oldular. Onlardan ikisine (üçüncü şahsı göstererek); bunu şu kimseye gönüllü olarak veriniz dedi. Kabul etmediler. (Sonra bunlardan diğer) ikisine (diğer üçüncü kişiyi göstererek); Bu çocuğu kendi gönlünüzle şu kişiye bağışlayınız dedi. (Onlar da) kabul etmediler. Sonra (diğer) ikisine (üçüncü kişiyi göstererek); Bu çocuğu kendi arzunuzla bağışlayınız dedi. (Onlar da) kabul etmediler. Bunun üzerine; siz ihtilafa düşen ortaklarsınız. Ben aranızda kur'a çekeceğim. Kur'a kime çıkarsa çocuk onundur ve o kadının değerinin üçte birisini (diğer iki arkadaşına) ödemekle mükelleftir dedi ve onlar arasında kur'a çekti. Kur'a sonunda çocuğu kendisine kur'a çıkan kimseye verdi. Rasulullah da (sav) (Yemenliden bu haberi duyunca) azı dişleri yahut da ön dişleri görülünceye kadar gülümsedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 32, /527
Senetler:
1. Ebu Amr Zeyd b. Erkam el-Ensarî (Zeyd b. Erkam b. Zeyd b. Kays b. Numan)
2. Abdullah b. Halil el-Hadrami (Abdullah b. Halil b. Ebu Halil)
3. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
4. Ebu Huceyye Eclah b. Abdullah el-Kindi (Eclah b. Abdullah b. Huceyye)
5. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
6. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Çocuk, zina ile doğan
Yargı, çocuk nesebini tayin etme/ belirleme
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13578, D002275
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا مَهْدِىُّ بْنُ مَيْمُونٍ أَبُو يَحْيَى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى يَعْقُوبَ عَنِ الْحَسَنِ بْنِ سَعْدٍ مَوْلَى الْحَسَنِ بْنِ عَلِىِّ بْنِ أَبِى طَالِبٍ - رضى الله عنه - عَنْ رَبَاحٍ قَالَ زَوَّجَنِى أَهْلِى أَمَةً لَهُمْ رُومِيَّةً فَوَقَعْتُ عَلَيْهَا فَوَلَدَتْ غُلاَمًا أَسْوَدَ مِثْلِى فَسَمَّيْتُهُ عَبْدَ اللَّهِ ثُمَّ وَقَعْتُ عَلَيْهَا فَوَلَدَتْ غُلاَمًا أَسْوَدَ مِثْلِى فَسَمَّيْتُهُ عُبَيْدَ اللَّهِ ثُمَّ طَبَنَ لَهَا غُلاَمٌ لأَهْلِى رُومِىٌّ يُقَالُ لَهُ يُوحَنَّهْ فَرَاطَنَهَا بِلِسَانِهِ فَوَلَدَتْ غُلاَمًا كَأَنَّهُ وَزَغَةٌ مِنَ الْوَزَغَاتِ فَقُلْتُ لَهَا مَا هَذَا فَقَالَتْ هَذَا لِيُوحَنَّهْ . فَرَفَعْنَا إِلَى عُثْمَانَ أَحْسِبُهُ قَالَ مَهْدِىٌّ قَالَ فَسَأَلَهُمَا فَاعْتَرَفَا فَقَالَ لَهُمَا أَتَرْضَيَانِ أَنْ أَقْضِىَ بَيْنَكُمَا بِقَضَاءِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"قَضَى أَنَّ الْوَلَدَ لِلْفِرَاشِ."
[وَأَحْسِبُهُ قَالَ فَجَلَدَهَا وَجَلَدَهُ وَكَانَا مَمْلُوكَيْنِ.]
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Mehdi b. Meymun, ona Muhammed b. Ebu Yakub, ona da Hasan b. Sa'd, Rabah el-Kufî’nin şöyle dediğini rivayet etti:
Ailem beni, kendilerine ait, Rum diyarından bir câriye ile evlendirmişti. Ben onunla birlikte oldum. O da benim gibi siyah çocuk dünyaya getirdi. O'na ismini verdim. Sonra (bir defa daha) cinsel birlikteliğim oldu. Benim gibi siyah bir erkek çocuk (daha) dünyaya getirdi. Onun adını da Ubeydullah koydum. Sonra (yine) aileme ait olan Yuhanna isimli bir köle onun üzerine saldırıp kendi diliyle bir şeyler söyleyip ona sahip olmuş. Derken (cariye) keler gibi (boz renkli) bir erkek çocuk dünyaya getirdi. Cariyeye; Bu nedir? dedim. Bu (çocuk) Yuhanna'nındır. diye cevap verdi. (Aramızda çıkan anlaşmazlığı Hazret-i) Osman'a ilettik. Ravi, Mehdi dedi ki: Muhammed b. Abdullah hadisin bundan sonraki kısmını şöyle) rivayet etti; (Hz. Osman cariye ile Yuhanna'-nın) ikisine de soru(lar) sordu. (İkisi de suçlarını) itiraf ettiler. Bunun üzerine (Hz. Osman) onlara; aranızda Rasulullah'ın (sav) hükmüyle hüküm vermemi ister misiniz? Rasulullah (sav) "çocuk döşek (sahibi) içindir" buyurdu" dedi.
[(Mehdi b. Meymûn) dedi ki, (öyle zannediyorum ki Muhhammed b. Abdullah bu hadisin sonunda şunları da) söyledi; Bunun üzerine (Osman) cariyeye (elli) sopa vurdu. Yuhanna'ya (da elli) sopa vurdu. (Çünkü) İkisi de köle idiler.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 34, /529
Senetler:
1. Ebu Amr Osman b. Affân (Osman b. Affân b. Ebu Âs b. Ümeyye b. Abdüşems)
2. Rabah el-Kufî (Rabah)
3. Hasan b. Sa'd el-Haşimi (Hasan b. Sa'd b. Ma'bed)
4. Muhammed b. Ebu Yakub et-Temimi (Muhammed b. Abdullah b. Ebu Yakub)
5. Ebu Yahya Mehdi b. Meymun el-Ezdî (Mehdi b. Meymun)
6. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Çocuk, zina ile doğan
KTB, NİKAH
NESEB BİLGİSİ
Nikah, kölenin
Yargı, çocuk nesebini tayin etme/ belirleme