10612 Kayıt Bulundu.
Bize Müslim b. İbrahim el-Ferahidi, ona Şube b. Haccâc, ona Abdülmelik b. Umeyr, ona Rib'î b. Hiraş, ona da Huzeyfe b. Yeman (ra) Nebi’nin (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Adamın biri vefat etti ve sorguya alındı, o da “ben insanlara mal satardım ve ticaretimde zengine mühlet tanır, fakire de kolaylık sağlardım” dedi. Bu sebepten bağışlandı." Ebu Mesud der ki: Bu hadisi Hz. Peygamber'den (sav) işittim.
Bize Ebu'l-Yemân, ona Şuayb b. Ebu Hamza, ona Zührî (T) Bize İsmail, ona kardeşi, ona Süleyman, ona Muhammed b. Ebu Atîk, ona İbn Şihâb, ona Urve, ona Hz. Aişe'nin (r.anha) söylediğine göre Rasulullah (sav) namazda selam verdikten sonra şöyle dua ederdi: "Allâhumme innî eûzu bike mine'l-me'semi ve'l-mağrami (Ey Allah'ım! Ben günahtan ve borçtan sana sığınırım!)" Bir kişi kendisine 'Ey Allah'ın Rasulü! Borçtan ne kadar da çok Allah'a sığınıyorsun' deyince Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz bir adam borçlu olduğu zaman yalan konuşur ve verdiği sözde de durmaz."
Bize Ahmed b. Şebîb b. Said, ona babası (Şebîb b. Said), ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Benim Uhud kadar altınım olsa, bir borç ödemek üzere hazırda tuttuğum hariç, o altından bir şeyler yanımda iken, (onu infak etmeden) üzerinden üç gün geçmiş olması beni huzursuz eder." [Bu hadisi Salih ve Ukayl, Zührî'den rivayet etmiştir.]
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Salih b. Keysân arasında inkıta vardır.
Bize Ahmed b. Şebîb b. Said, ona babası (Şebîb b. Said), ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Benim Uhud kadar altınım olsa, bir borç ödemek üzere hazırda tuttuğum hariç, o altından bir şeyler yanımda iken, (onu infak etmeden) üzerinden üç gün geçmiş olması beni huzursuz eder." Bu hadisi Salih ve Ukayl, Zührî'den rivayet etmiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Ukayl b. Halid arasında inkıta vardır.
Bize Ahmed b. Yunus, ona Ebu Şihâb, ona A'meş, ona Zeyd b. Vehb, ona da Ebu (ra) şöyle demiştir: Ben Peygamber (sav) birlikte idim. Uhud Dağını görünce "Uhud benim için altına dönüşse, borç ödemek için ayırdığım bir dinar hariç, o altından bir dinarın dahi üç günden fazla yanımda beklemesini arzu etmem." buyurdu. Sonra devamında "malı çok olan nice kimse vardır ki onlar aslında çok az şeye sahiptir. Ancak malını şöyle şöyle (iyilik yolunda) harcamış olanlar hariç" -Burada Râvî Ebu Şihâb önüne, sağına ve soluna işaret etti-. "Bunlar da pek azdır" buyurdu. Sonra Hz. Peygamber (sav) bana "yerinden ayrılma" buyurdu ve uzak olmayan bir yere gitti. Bu sırada ben bir ses işittim de Hz. Peygamber'in yanına gitmek istedim, ancak O'nun "Ben gelinceye kadar yerinde kal" sözünü hatırladım. Gelince "ey Allah'ın Rasulü, işittiğim şey ne idi" ya da "işittiğim o ses neydi?" diye sordum. Rasulullah (sav) "sen de işittin mi?" buyurdu. Ben de "evet" dedim. Rasulullah (sav) "yanıma Cibril (as) geldi ve bana 'ümmetinden her kim Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmayarak ölürse cennete girer' dedi" buyurdu. Ben "her ne günah işlerse de mi?" diye sordum. Rasulullah (sav) "evet" buyurdu.
Bize Ahmed b. Şebîb b. Said, ona babası (Şebîb b. Said), ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Benim Uhud kadar altınım olsa, bir borç ödemek üzere hazırda tuttuğum hariç, o altından bir şeyler yanımda iken, (onu infak etmeden) üzerinden üç gün geçmiş olması beni huzursuz eder." [Bu hadisi Salih ve Ukayl, Zührî'den rivayet etmiştir.]