6730 Kayıt Bulundu.
Bize Hasan b. Ali, ona Abdürrezzak, ona Ma'mer, ona da Zührî, bu hadisi mana olarak nakletmiştir. Zührî hadise şöyle bir ilavede bulunmuştur: "Bu durum, sadece ona özel bir ruhsattı. Bugün biri bunu yapacak olsa, muhakkak keffaret ödemesi gerekir." [Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadisi Leys b. Sa'd, Evzâî, Mansur b. Mu'temir ve İrâk b. Mâlik; İbn Uyeyne'nin rivayet ettiği hadisin manasına uygun şekilde nakletmişlerdir. (İçlerinden) Evzâî, hadise 'Allah'tan bağışlanma dile' ilavesinde bulunmuştur.]
Bize Müsedded ve Muhammed b. İsa, onlara Süfyan, ona Zührî, ona Humeyd b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Bir adam Nebî'ye (sav) gelip 'Helak oldum' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'Ne oldu?' buyurunca, 'Ramazan'da hanımımla beraber oldum' dedi. Rasulullah (sav) 'Azat edeceğin bir köle bulabilir misin? buyurdu. Adam 'Hayır' dedi. Nebî (sav) 'İki ay peş peşe oruç tutabilir misin?' buyurdu. Adam 'Hayır' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'Peki altmış fakiri doyurabilir misin?' buyurdu. Adam yine 'Hayır' dedi. Rasulullah (sav) (adama) 'Otur' buyurdu. Derken, Nebî'ye (sav) içerisinde hurma olan bir sepet getirildi. O da adama 'Al, bunu infak et' buyurdu. Adam 'Ya Rasulallah! Medine'nin şu iki taşlığı arasında bizden daha fakir bir aile yok ki' deyince, Rasulullah (sav) ön dişleri gözükene dek güldü ve 'O halde, onu ailene yedir' buyurdu. [Müsedded, başka bir rivayette 'azı dişleri (gözükene dek)' demiştir.]
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona Humeyd b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Bir adam Ramazan'da orucunu bozdu da Rasulullah (sav) ondan, köle azat etmesini veya iki ay peş peşe oruç tutması ya da altmış fakiri doyurmasını istedi. Adam 'Hiçbirine de imkan bulamam' deyince, Hz. Peygamber (sav) 'Otur bakalım' dedi. O esnada Rasulullah'a (sav) içerisinde hurma olan bir sepet getirildi. O da adama 'Al bunu, infak et' buyurdu. Adam 'Ya Rasulallah! Benden daha muhtaç biri yok ki' deyince, Rasulullah (sav) azı dişlerini görünecek şekilde güldü ve adama 'Öyleyse sen ye' buyurdu." [Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadisi İbn Cüreyc, Zührî'den, Malik rivayetinin lafzına uygun olarak 'Bir adam orucunu bozdu' diyerek aktarmış, ancak hadisi 'Ya köle azat edersin veya iki ay oruç tutarsın ya da altmış fakiri doyurursun' şeklinde (muhatap sıyga ile) nakletmiştir.]
Bize Süleyman b. Davud el-Mehri, ona İbn Vehb, ona Amr b. Hâris, ona Abdurrahman b. Kasım, ona Muhammed b. Cafer b. Zübeyr, ona Abbâd b. Abdullah b. Zübeyr, ona da Nebî'nin (sav) hanımı Aişe şöyle rivayet etmiştir: "Bir adam ramazan ayında mescitte Rasulullah'ın (sav) yanına gelip 'Ya Rasulallah! Yandım' dedi. Nebî (sav), adama ne olduğunu sordu. Adam '(Oruçlu iken) hanımımla beraber oldum' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'İnfakta bulunmalısın' buyurdu. Adam 'Vallahi benim bir şeyim yoktur! O dediğine de güç yetiremem' dedi. Rasulullah (sav) 'Otur' buyurunca o da oturdu. Adam bu hâlde iken, üzerinde yiyecek olan bir eşeği sürerek bir adam çıkageldi. Nebî (sav) 'Az önce yandım diyen nerede?' buyurunca, adam hemen kalktı. Hz. Peygamber (sav) 'Al, bunları infak et' buyurdu. Adam 'Ya Rasulallah! Bizden başkasına mı (infak edeyim)? Vallahi, biz açız. Yiyecek hiçbir şeyimiz yoktur' dedi. Rasulullah (sav) '(O zaman) onu siz yiyin' buyurdu."
Bize Humeyd b. Mes'ade, ona Süfyân b. Habîb; (T) Bize Cebele ehlinden Yezid b. Kays, ona Velîd, onlara Sevr b. Yezîd, ona Halid b. Ma'dân, ona Abdullah b. Büsr es-Sülemî, ona da kız kardeşi (Nehime bt. Büsr), -ravi Yezid, bu kişinin es-Sammâ olduğunu söylemiştir- Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Size farz kılınanlar dışında, cumartesi günleri oruç tutmayın. Sizden biri (o günde) sadece üzüm çöpü veya bir dal parçası bulsa dahi onu ağzında emsin (orucunu bozsun)." [Ebû Davud şöyle demiştir: 'Bu, mensûh bir hadistir.']
Bize Şeybân b. Ferrûh, ona Ebu Hilal er-Râsibî, ona İbn Sevâde el-Kuşeyrî, ona da Benû Kuşeyr'in kardeşlerinden olan Abdullah b. Ka'b oğullarından olan Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'ın bir süvarisi bize baskın yapmıştı. Ben de bunun için Hz. Peygamber'in (sav) yanına geldim -râvilerden biri bu ifadeyi 'yanına vardım' şeklinde söylemiştir. Yemek yiyordu. 'Otur, yemeğimizden ye' buyurdu. 'Ben oruçluyum' deyince, Nebî (sav) 'Otur da sana namaz ve oruçtan bahsedeyim' dedi ve 'Allah teâlâ, namazın bir kısmını -ravilerden biri şüpheye düşüp yarısını demiştir- ve orucun farziyetini, yolcudan, emzikli ve hamile kadından kaldırmıştır' buyurdu. Enes 'Vallahi! Bu son ikisini ya birlikte söyledi veya sadece birini söyledi. Rasulullah'ın (sav) yemeğinden yemediğim için çok pişman oldum' demiştir."
Bize Hasan b. Ali, ona Vehb, ona Musa b. Ali; (T) Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Vekî, ona Musa b. Ali, ona babası (Ali b. Rabâh), ona da Ukbe b. Âmir, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Arefe, kurban ve teşrîk günleri, biz müslümanların bayram günleridir. O günler, yeme ve içme günleridir."