6745 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Osman, ona Bakiyye, ona Safvan, ona Şureyh b. Ubeyd, ona Zübeyr b. Velid, ona da Abdullah b. Ömer şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) yolculuğa çıktığında ve gece olduğunda şöyle dua ederdi: Ey yeryüzü! Benim de senin de Rabbimiz Allah'tır. Senin şerrinden, içinde olanların şerrinden, senin içinde yaratılanların şerrinden ve üzerinde yürüyenlerin şerrinden Allah'a sığınırım. Aslandan, büyük yılanlardan, yılan ve akrepten, şu belde sakinlerinden, ata ve evlat her türlü insanoğlundan sana sığınırım."
Açıklama: "وَمِنْ وَالِدٍ وَمَا وَلَدَ" ifadesinin, "İblis ve şeytanlardan sana sığınırım " şeklinde anlaşılabileceğine dair bk. Âzîmâbâdî, Avnu'l-Ma'bûd, VII, 189.
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Muhammed b. Aclân, ona Said el-Makburî, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) yolculuğa çıktığında şöyle dua ederdi: "Allah’ım, bu yolculuğumuzda sahibimiz, geride bıraktığımız hane halkımıza vekilimiz Sensin. Allah’ım, yolculuğun meşakkatinden, dönüşün üzüntüsünden, (dönüşte kötü bir durumla karşılaşmaktan), ailemizde ve malımızda kötü bir manzarayla karşılaşmaktan Sana sığınırım. Allah'ım! Yeryüzünü bizim için dür, yolculuğu bize kolaylaştır!"
Bize Müsedded, ona Abdullah b. Davud, ona Abdulaziz b. Ömer, ona İsmail b. Cerir, ona da Kaza'a şöyle rivayet etmiştir: "İbn Ömer bana 'Gel de seni, Rasulullah'ın (sav) beni uğurladığı gibi uğurlayayım' dedi ve 'Dinin, emanetin ve amelinin sonuçları (hakkında) seni Allah'a ısmarlıyorum' dedi."
Bize Hasan b. Ali, ona Abdürrezzak, ona İbn Cüreyc, ona Ebu Zübeyr, ona Ali el-Ezdî ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) yolculuğa çıkmak üzere devesine binip yerleştiğinde üç defa tekbir getirir, ardından "bunu bizim hizmetimize veren Allah eksikliklerden münezzehtir. Yoksa, biz ona güç yetiremezdik. Ve biz kuşkusuz rabbimize geri döneceğiz (Zuhruf, 43/13-14). Allah'ım! Bu yolculuğumuzda senden iyilik, takva ve razı olacağın ameli istiyorum! Allah'ım! Bu yolculuğumuzu bize kolaylaştır. Allah'ım! Uzak (mesafeyi) bize dür (de yakın olsun). Allah'ım! Yolculuğumuzda bizim sahibimiz, ailemizin ve malımızın vekili sensin!" diye dua ederdi. (Yolculuktan) döndüğünde de bunları (tekrar) söyler ve "Allah'a dönenler, tövbe edenler, Rabbimize kulluk edenler ve hamd edenleriz" ilavesinde bulunurdu. Nebî (sav) ve orduları tepelere çıktıklarında tekbir getirirler, (düzlüğe ya da alçak bir yere) indiklerinde de (subhanallah demek suretiyle) tesbihte bulunurlardı. Namaz da buna göre düzenlenmiştir (rükû ve secdelerde tesbih, kalkma esnasında ise tekbir getirilir).
Bize Hasan b. Ali, ona Yahya b. İshak es-Seylehînî, ona Hammâd b. Seleme, ona Ebu Cafer el-Hatmî, ona Muhammed b. Ka'b, ona da Abdullah el-Hatmî şöyle rivayet etmiştir: "Nebî (sav) orduyu uğurlamak istediğinde 'Dininiz, emanetiniz ve amellerinizin sonuçları (hakkında) sizi Allah'a ısmarlıyorum' derdi."