Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, o ikisine Ubeydullah b. Musa, ona Şeyban, ona Firas, ona Atıyye, ona da Ebu Said el-Hudrî'den rivayet edildiğine göre; Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Allah yolunda cihâd eden (müslüman) kimse, Allah'ın (şu) garantisi altındadır: Allah ya onu mağfiretine ve rahmetine katar veya onu sevap ve ganimetle (evine selâmetle) geri döndürür. Allah yolunda cihâd eden (müslüman) kimse, (evine) dönünceye kadar durumu, (bu sürece) gevşeklik etmeksizin (gündüzleri) oruçlu ve (geceleyin) ibâdete devamlı kimsenin durumu gibidir."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276416, İM002754-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَأَبُو كُرَيْبٍ قَالاَ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُوسَى عَنْ شَيْبَانَ عَنْ فِرَاسٍ عَنْ عَطِيَّةَ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « الْمُجَاهِدُ فِى سَبِيلِ اللَّهِ مَضْمُونٌ عَلَى اللَّهِ إِمَّا أَنْ يَكْفِتَهُ إِلَى مَغْفِرَتِهِ وَرَحْمَتِهِ وَإِمَّا أَنْ يَرْجِعَهُ بِأَجْرٍ وَغَنِيمَةٍ وَمَثَلُ الْمُجَاهِدِ فِى سَبِيلِ اللَّهِ كَمَثَلِ الصَّائِمِ الْقَائِمِ الَّذِى لاَ يَفْتُرُ حَتَّى يَرْجِعَ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, o ikisine Ubeydullah b. Musa, ona Şeyban, ona Firas, ona Atıyye, ona da Ebu Said el-Hudrî'den rivayet edildiğine göre; Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Allah yolunda cihâd eden (müslüman) kimse, Allah'ın (şu) garantisi altındadır: Allah ya onu mağfiretine ve rahmetine katar veya onu sevap ve ganimetle (evine selâmetle) geri döndürür. Allah yolunda cihâd eden (müslüman) kimse, (evine) dönünceye kadar durumu, (bu sürece) gevşeklik etmeksizin (gündüzleri) oruçlu ve (geceleyin) ibâdete devamlı kimsenin durumu gibidir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 1, /447
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Ebu Hasan Atiyye b. Sa'd el-Avfî (Atiyye b. Sa'd b. Cünade)
3. Ebu Yahya Firas b. Yahya el-Hemdanî (Firas b. Yahya)
4. Ebu Muaviye Şeyban b. Abdurrahman et-Temimi (Şeyban b. Abdurrahman)
5. Ubeydullah b. Musa el-Absi (Ubeydullah b. Musa b. Bazam)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Cihad, cihada teşvik
Açıklama: "Muhakkak" ifadesi, "لَغَدْوَةٌ" kelimesindeki "ل" harfinden dolayı tercümeye yansıtılmıştır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
29950, İM002757
Hadis:
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ الْجَهْضَمِىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ الثَّقَفِىُّ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لَغَدْوَةٌ أَوْ رَوْحَةٌ فِى سَبِيلِ اللَّهِ خَيْرٌ مِنَ الدُّنْيَا وَمَا فِيهَا » .
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali el-Cahdamî ve Muhammed b. Müsennâ, onlara Abdülvehhâb es-Sekafî, ona Humeyd, ona da Enes, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Muhakkak Allah yolundaki sabah veya gece yürüyüşü dünyadan ve içindekilerden daha hayırlıdır.
Açıklama:
"Muhakkak" ifadesi, "لَغَدْوَةٌ" kelimesindeki "ل" harfinden dolayı tercümeye yansıtılmıştır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 2, /447
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
3. Ebu Muhammed Abdülvehhab b. Abdülmecid es-Sakafî (Abdulvehhab b. Abdulmecid b. Salt)
4. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Cihad, cihada teşvik
Öneri Formu
Hadis Id, No:
29916, İM002746
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَكَّارِ بْنِ بِلاَلٍ الدِّمَشْقِىُّ أَنْبَأَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رَاشِدٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ مُوسَى عَنْ عَمْرِو بْنِ شُعَيْبٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « كُلُّ مُسْتَلْحَقٍ اسْتُلْحِقَ بَعْدَ أَبِيهِ الَّذِى يُدْعَى لَهُ ادَّعَاهُ وَرَثَتُهُ مِنْ بَعْدِهِ فَقَضَى أَنَّ مَنْ كَانَ مِنْ أَمَةٍ يَمْلِكُهَا يَوْمَ أَصَابَهَا فَقَدْ لَحِقَ بِمَنِ اسْتَلْحَقَهُ وَلَيْسَ لَهُ فِيمَا قُسِمَ قَبْلَهُ مِنَ الْمِيرَاثِ شَىْءٌ وَمَا أَدْرَكَ مِنْ مِيرَاثٍ لَمْ يُقْسَمْ فَلَهُ نَصِيبُهُ وَلاَ يَلْحَقُ إِذَا كَانَ أَبُوهُ الَّذِى يُدْعَى لَهُ أَنْكَرَهُ وَإِنْ كَانَ مِنْ أَمَةٍ لاَ يَمْلِكُهَا أَوْ مِنْ حُرَّةٍ عَاهَرَ بِهَا فَإِنَّهُ لاَ يَلْحَقُ وَلاَ يُورَثُ وَإِنْ كَانَ الَّذِى يُدْعَى لَهُ هُوَ ادَّعَاهُ فَهُوَ وَلَدُ زِنًا لأَهْلِ أُمِّهِ مَنْ كَانُوا حُرَّةً أَوْ أَمَةً » . قَالَ مُحَمَّدُ بْنُ رَاشِدٍ يَعْنِى بِذَلِكَ مَا قُسِمَ فِى الْجَاهِلِيَّةِ قَبْلَ الإِسْلاَمِ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya, ona Muhammed b. Bekkar b. Bilal ed-Dımeşkî, ona Muhammed b. Raşid, ona Süleyman b. Musa, ona Amr b. Şuayb, ona babası, ona da Amr b. Şuayb'ın dedesinden (Abdullah b. Amr b. el-As) rivayet edildiğine göre: Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Nisbet edildiği babasının ölümünden sonra ilhak edilmesi istenen çocuk, babası olduğu söylenen adamın Ölümünden sonra mirasçılarının ilhak iddiasında bulundukları kimsedir." Resül-i Ekrem (sav) (bu konuda) şöyle hükmetti:
"Adamın cinsel ilişkide bulunduğu zaman mâliki bulunduğu bir cariyeden doğma kimse, onun adamın çocuğu olduğunu iddia eden (mirasçılara) katılmış olur. Fakat ilhak iddiasından önce (adamın mirasçıları arasında) taksim edilmiş olan miras malından o kimseye bir şey yoktur. Henüz taksim edilmemiş mirastan yetiştiği miktardan hissesi kendisinedir. Nisbet edildiği babası (hayatta iken) onu inkâr etmiş (yâni çocuğu olmadığını söylemiş) olduğu zaman, artık (mirasçılar ilhak iddiasında bulunsa bile) o kimse mirasçılara katılmaz (ve adamın çocuğu sayılamaz). Eğer çocuk, adamın (cinsel ilişkide bulunduğu zaman) mâlik olmadığı bir cariyeden veya zina ettiği hür bir kadından olsa, (adamın mirasçıları ilhak iddiasında bulunsa bile) çocuk adamın evlâdından sayılamaz ve çocuğa mirasçı olunamaz. Kendisine nisbet edilen adam, çocuğun kendisinden olduğunu iddia etse bile hüküm böyledir. Çünkü o, bir zina çocuğudur, hür veya câriye olan annesinin mirasçılarına katılır." (Râvi) Muhammed b. Râşid demiştir ki: Hadisteki 'İlhaktan önce taksim edilen miras' sözü ile İslâm'dan önce, cahiliyet devrinde mirasçılar arasında taksim edilmiş olan mal kastedilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ferâiz 14, /445
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Şuayb b. Muhammed es-Sehmi (Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
3. Ebu İbrahim Amr b. Şuayb el-Kuraşi (Amr b. Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
4. Ebu Davud Süleyman b. Musa el-Kuraşî (Süleyman b. Musa)
5. Muhammed b. Raşid el-Huza'i (Muhammed b. Raşid)
6. Muhammed b. Bekkar el-Amili (Muhammed b. Bekkar b. Bilal)
7. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Miras, çocuk için
Öneri Formu
Hadis Id, No:
29942, İM002752
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ عُمَرَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَوْهَبٍ قَالَ سَمِعْتُ تَمِيمًا الدَّارِىَّ يَقُولُ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا السُّنَّةُ فِى الرَّجُلِ مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ يُسْلِمُ عَلَى يَدَىِ الرَّجُلِ قَالَ « هُوَ أَوْلَى النَّاسِ بِمَحْيَاهُ وَمَمَاتِهِ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Veki', ona Abdülaziz b. Ömer, ona Abdullah b. Mevheb, ona da Temim ed-Dârî şöyle demiştir: Ben (bir defa): Yâ Rasulullah! (Müslüman) adamın elleri üzerine Müslümanlığı kabul eden Ehl-i Kitap'tan olan adam hakkındaki sünnet (şer'i hüküm) nedir? diye sordum. Resûl-i Ekrem (sav) buyurdular ki:
"(Müslüman) adam, Müslümanlığı kabul edene, hayatında ve ölümünde herkesten evlâ (fazla yakın)dır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ferâiz 18, /446
Senetler:
1. Temim ed-Dârî (Temim b. Evs b. Harice b. Sûd b. Cezime)
2. Abdullah b. Mevhib el-Hemezani (Abdullah b. Mevhib)
3. Ebu Muhammed Abdulaziz b. Ömer el-Kuraşi (Abdulaziz b. Ömer b. Abdulaziz b. Mervan)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Miras, feraiz
Öneri Formu
Hadis Id, No:
29947, İM002755
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَعِيدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو خَالِدٍ الأَحْمَرُ عَنِ ابْنِ عَجْلاَنَ عَنْ أَبِى حَازِمٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « غَدْوَةٌ أَوْ رَوْحَةٌ فِى سَبِيلِ اللَّهِ خَيْرٌ مِنَ الدُّنْيَا وَمَا فِيهَا » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Abdullah b. Said, onlara Hâlid el-Ahmer, ona İbn Aclân, ona Ebu Hâzim, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Allah yolundaki sabah veya gece yürüyüşü dünyadan ve içindekilerden daha hayırlıdır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 2, /447
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Hazim Selman Mevla Azze (Selman)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Aclân el-Kuraşî (Muhammed b. Aclân)
4. Ebu Halid Süleyman b. Hayyan el-Caferî (Süleyman b. Hayyan)
5. Ebu Said Abdullah b. Saîd el-Kindî (Abdullah b. Saîd b. Husayn b. Adî)
Konular:
Cihad, cihada teşvik
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنَا زَكَرِيَّا بْنُ مَنْظُورٍ حَدَّثَنَا أَبُو حَازِمٍ عَنْ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ السَّاعِدِىِّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « غَدْوَةٌ أَوْ رَوْحَةٌ فِى سَبِيلِ اللَّهِ خَيْرٌ مِنَ الدُّنْيَا وَمَا فِيهَا » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
29949, İM002756
Hadis:
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنَا زَكَرِيَّا بْنُ مَنْظُورٍ حَدَّثَنَا أَبُو حَازِمٍ عَنْ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ السَّاعِدِىِّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « غَدْوَةٌ أَوْ رَوْحَةٌ فِى سَبِيلِ اللَّهِ خَيْرٌ مِنَ الدُّنْيَا وَمَا فِيهَا » .
Tercemesi:
Bize Hişâm b. Ammâr, ona Zekeriyya b. Manzûr, ona Ebu Hâzim, ona Sehl b. Sa'd es-Sâ'dî, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Allah yolundaki sabah veya gece yürüyüşü dünyadan ve içindekilerden daha hayırlıdır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 2, /447
Senetler:
1. Sehl b. Sa'd es-Sâidi (Sehl b. Sa'd b. Malik b. Halid b. Sa'lebe)
2. Ebû Hazim Seleme b. Dînar (Seleme b. Dînar)
3. Zekeriyya b. Manzur el-Kurazî (Zekeriyya b. Manzur)
4. Hişam b. Ammar es-Sülemî (Hişam b. Ammar es-Sülemî)
Konular:
Cihad, cihada teşvik
Öneri Formu
Hadis Id, No:
29951, İM002758
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا يُونُسُ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا لَيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ يَزِيدَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْهَادِ عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ أَبِى الْوَلِيدِ عَنْ عُثْمَانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سُرَاقَةَ عَنْ عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « مَنْ جَهَّزَ غَازِيًا فِى سَبِيلِ اللَّهِ حَتَّى يَسْتَقِلَّ كَانَ لَهُ مِثْلُ أَجْرِهِ حَتَّى يَمُوتَ أَوْ يَرْجِعَ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Leys b. Sa'd, ona Yezid b. Abdullah el-Hâd, ona Velîd b. Ebu Velîd, ona Osman b. Abdullah b. Sürâka, ona da Ömer b. Hattâb, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Allah yolundaki gaziyi tam anlamıyla donatan(a), (gazi) ölene ya da (evine) dönene dek onun sevabı gibi (sevap vardır).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 3, /447
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Ebu Abdullah Osman b. Abdullah el-Kuraşî (Osman b. Abdullah b. Abdullah b. Sürâka b. Mu'temir)
3. Velid b. Ebu Velid el-Kuraşî (Velid b. Osman)
4. Ebu Abdullah Yezid b. Hâd el-Leysî (Yezid b. Abdullah b. Üsame b. Hâd)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Muhammed Yunus b. Muhammed el-Müeddib (Yunus b. Muhammed b. Müslim)
7. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Cihad, hazırlık
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276386, İM002724-4
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ السَّرْحِ الْمِصْرِىُّ أَنْبَأَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ أَنْبَأَنَا يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ حَدَّثَهُ عَنْ قَبِيصَةَ بْنِ ذُؤَيْبٍ ح وَحَدَّثَنَا سُوَيْدُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُثْمَانَ بْنِ إِسْحَاقَ بْنِ خَرَشَةَ عَنِ ابْنِ ذُؤَيْبٍ قَالَ جَاءَتِ الْجَدَّةُ إِلَى أَبِى بَكْرٍ الصِّدِّيقِ تَسْأَلُهُ مِيرَاثَهَا فَقَالَ لَهَا أَبُو بَكْرٍ مَا لَكِ فِى كِتَابِ اللَّهِ شَىْءٌ وَمَا عَلِمْتُ لَكِ فِى سُنَّةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم شَيْئًا فَارْجِعِى حَتَّى أَسْأَلَ النَّاسَ . فَسَأَلَ النَّاسَ فَقَالَ الْمُغِيرَةُ بْنُ شُعْبَةَ حَضَرْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَعْطَاهَا السُّدُسَ فَقَالَ أَبُو بَكْرٍ هَلْ مَعَكَ غَيْرُكَ فَقَامَ مُحَمَّدُ بْنُ مَسْلَمَةَ الأَنْصَارِىُّ فَقَالَ مِثْلَ مَا قَالَ الْمُغِيرَةُ بْنُ شُعْبَةَ فَأَنْفَذَهُ لَهَا أَبُو بَكْرٍ . ثُمَّ جَاءَتِ الْجَدَّةُ الأُخْرَى مِنْ قِبَلِ الأَبِ إِلَى عُمَرَ تَسْأَلُهُ مِيرَاثَهَا فَقَالَ مَا لَكِ فِى كِتَابِ اللَّهِ شَىْءٌ وَمَا كَانَ الْقَضَاءُ الَّذِى قُضِىَ بِهِ إِلاَّ لِغَيْرِكِ وَمَا أَنَا بِزَائِدٍ فِى الْفَرَائِضِ شَيْئًا وَلَكِنْ هُوَ ذَاكِ السُّدُسُ فَإِنِ اجْتَمَعْتُمَا فِيهِ فَهُوَ بَيْنَكُمَا وَأَيَّتُكُمَا خَلَتْ بِهِ فَهُوَ لَهَا .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Amr b. es-Serh el-Mısrî, ona Abdullah b. Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona da Kabîsa b.Züeyb şöyle demiştir: (Sahîh) cedde (Yâni ölünün anne annesi) Ebu Bekr es-Sıddîk'a müracaat ederek mîrasçılık hakkını sormuş, Ebu Bekr de kendisine: Allah'ın kitabında senin (mîrasçılık hakkın) için bir şey yoktur. Rasulullah'ın (sav) sünnetinde (hadîsinde) senin (mirasçılık hakkın) için bir şeyin bulunduğunu da bilmiyorum. Bu itibarla ben (durumu) sahâbilere soruncaya kadar sen git, diye cevap vermiş ve sonra (durumu) sahâbilere sormuştur. (Soruşturma neticesinde) el-Müğîre b. Şu'be: Rasulullah (sav) ona (yâni sahîh neneye) altıda bir hisse verirken ben O’nun huzurunda bulundum, demiş. Bunun üzerine Ebû Bekir, el-Müğîre'ye: Senin beraberinde başka şâhid, var mı? diye sorunca Muhammed b. Mesleme el-Ensâri ayağa kalkarak, el-Müğîre b. Şu'be'nin dediğinin mislini söylemiş. Sonra Ebu Bekr o neneye altıda bir miras hissesinin verilmesine hükmetmiştir. Daha sonra baba tarafından olan diğer nene (yâni ölünün baba annesi) Ömer'e başvurarak mîrasçılık hakkını sormuştur. Ömer de kendisine: Allah'ın kitabında senin (mirasçılık hakkın) için bir şey yoktur. (Peygamber (sav) ve Ebu Bekr devirlerinde) neneye altıda bir miras hissesine dâir verilen hüküm ancak senden başkası (yâni diğer nene) için idi. Ben miras paylarına bir şey ilâve edici de değilim. Ve lâkin (sahîh) nenenin miras hissesi o südüstür (altıda bir nisbetindeki paydır). Artık bu hissede ikiniz içtima ederseniz bu hisse ikiniz arasındadır (eşit bölüşürsünüz). İkinizden hangisi tek başına bu hisseye mirasçı olursa (yâni diğeriniz yok ise) bu hisse onadır, demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ferâiz 4, /441
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Mesleme el-Ensarî (Muhammed b. Mesleme b. Seleme b. Halid b. Adi)
2. Ebu İshak Kabisa b. Züeyb el-Huzaî (Kabîsa b. Züeyb b. Halhale b. Amr b. Küleyb)
3. Osman b. İshak el-Kuraşî (Osman b. İshak b. Hareşe)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
5. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
6. Ebu Muhammed Süveyd b. Saîd el-Herevî (Süveyd b. Saîd b. Sehl b. Şehriyâr)
Konular:
Hadis, hadis tenkidine örnekler
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276417, İM002755-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَعِيدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو خَالِدٍ الأَحْمَرُ عَنِ ابْنِ عَجْلاَنَ عَنْ أَبِى حَازِمٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « غَدْوَةٌ أَوْ رَوْحَةٌ فِى سَبِيلِ اللَّهِ خَيْرٌ مِنَ الدُّنْيَا وَمَا فِيهَا » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Abdullah b. Said, o ikisine Ebu Halid el-Ahmer, ona İbn Aclan, ona Ebu Hazim, ona da Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Sabahleyin veya akşamleyin herhangi bir vakitte Allah yolunda (cihâd için) bir kere yürüyüş, dünyadan ve dünyadaki şeylerin hepsinden hayırlıdır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 2, /447
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Hazim Selman Mevla Azze (Selman)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Aclân el-Kuraşî (Muhammed b. Aclân)
4. Ebu Halid Süleyman b. Hayyan el-Caferî (Süleyman b. Hayyan)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Cihad, cihada teşvik
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276418, İM002757-2
Hadis:
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ الْجَهْضَمِىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ الثَّقَفِىُّ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لَغَدْوَةٌ أَوْ رَوْحَةٌ فِى سَبِيلِ اللَّهِ خَيْرٌ مِنَ الدُّنْيَا وَمَا فِيهَا » .
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali el-Cehdamî ve Muhammed b. el-Müsenna, o ikisine Abdülvahhab es-Sekafî, ona Humeyd, ona da Enes b. Malik'ten rivayet edildiğine göre: Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Sabahleyin veya akşamleyin herhangi bir vakitte Allah yolunda (cihâd için) bir kere yürüyüş, şüphesiz dünyadan ve dünyadaki şeyhlerin hepsinden hayırlıdır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 2, /447
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
3. Ebu Muhammed Abdülvehhab b. Abdülmecid es-Sakafî (Abdulvehhab b. Abdulmecid b. Salt)
4. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
Cihad, cihada teşvik