Öneri Formu
Hadis Id, No:
273137, D002732-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ وَيَحْيَى بْنُ مَعِينٍ قَالاَ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ الْفُضَيْلِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نِيَارٍ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ قَالَ يَحْيَى أَنَّ رَجُلاً مِنَ الْمُشْرِكِينَ لَحِقَ بِالنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم لِيُقَاتِلَ مَعَهُ فَقَالَ
"ارْجِعْ." ثُمَّ اتَّفَقَا فَقَالَ
"إِنَّا لاَ نَسْتَعِينُ بِمُشْرِكٍ."
Tercemesi:
Bize Müsedded (b. Müserhed) ve Yahya b. Main, onlara Yahya (b. Said el-Kattan), ona Malik b. Enes, ona Fudayl b. (Ebu Abdullah), ona Abdullah b. Dinar, ona da Urve b. Zübeyr, Aişe'nin (r.anha) (Yahya b. Main rivayetinde hadisin metni) şöyle dediğini rivayet etti: (Müslümanlar, Bedir savaşına çıktıklarında) Bir müşrik Hz. Peygamberle (sav) birlikte (düşmana karşı) savaşmak için yanına vardı. (Hz. Peygamber de onun bu teklifini reddederek)"geri dön" buyurdu. (Hadisin bundan) sonra (ki kısmını Yahya b. Main ile Müsedded) aynı lafızlarla rivayet ettiler. (Bu iki ravinin ittifakla rivayet ettiklerine göre Hz. Peygamber (sav) o müşrike şöyle buyurdu:
"Biz bir müşrikten yardım istemeyiz."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 153, /633
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Abdullah b. Dinar el-Eslemî (Abdullah b. Dinar b. Mükrim)
4. İbn Ebu Abdullah Fudayl b. Ebu Abdullah el-Ma'merî (Fudayl b. Ebu Abdullah)
5. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
6. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
7. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Siyer, Bedir Savaşı
Yardım, kafirlerden yardım isteme veya kafirlere yardım etme
Yardımseverlik, yardımlaşma
Bize Ahmed b. Ebu Meryem, ona amcası Said b. Hakem, ona Leys b. Sa'd, ona Ukayl, ona İbn Şihab, ona Urve b. Zübeyr, ona da Mervan ve Misver b. Mahreme şöyle rivayet etmişlerdir:
Hevâzin Kabilesi heyeti Müslüman olarak Rasullah'a (sav) gelip mallarının kendilerine geri verilmesini istediler. Hz. Peygamber (sav) onlara "Şüphesiz benim beraberimde şu görmekte olduğunuz insanlar vardır. Bana, sözün en hoş geleni doğru olanıdır. Tercih sizin; ya esirleri ya da malları seçin" buyurdu. Onlar da “esirlerimizi tercih ediyoruz” dediler. Nebî (sav) kalkıp Allah'ı övdü, ardından şöyle buyurdu: "Şimdi bu kardeşleriniz tövbekâr olarak geldiler. Ben, onlara esirleri vermeyi uygun buluyorum. Sizden bunu gönül hoşnutluğu ile yapacak olan yapsın. Her kim de kendi hissesinin karşılığını arzu ederse, Allah'ın bize ihsan edeceği ilk ganimet malından payını ona vermek üzere bunu yapsın." İnsanlar “ey Allah'ın Rasulü, bunu gönül hoşnutluğu ile yerine getiririz” dediler. Hz. Peygamber (sav) "sizden kimin izin verip kimin vermediği bilemiyoruz. Dönün de akil kimselerinizin görüşünü bize bildirin" buyurdu. İnsanlar da dönüp akil kimseleri ile konuştular. Onlar da bunu kabul edip izin verdiklerini bildirdiler.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273123, D002693-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ أَبِى مَرْيَمَ حَدَّثَنَا عَمِّى - يَعْنِى سَعِيدَ بْنَ الْحَكَمِ - قَالَ أَخْبَرَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ عُقَيْلٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ وَذَكَرَ عُرْوَةُ بْنُ الزُّبَيْرِ أَنَّ مَرْوَانَ وَالْمِسْوَرَ بْنَ مَخْرَمَةَ أَخْبَرَاهُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ حِينَ جَاءَهُ وَفْدُ هَوَازِنَ مُسْلِمِينَ فَسَأَلُوهُ أَنْ يَرُدَّ إِلَيْهِمْ أَمْوَالَهُمْ فَقَالَ لَهُمْ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَعِى مَنْ تَرَوْنَ وَأَحَبُّ الْحَدِيثِ إِلَىَّ أَصْدَقُهُ فَاخْتَارُوا إِمَّا السَّبْىَ وَإِمَّا الْمَالَ." فَقَالُوا نَخْتَارُ سَبْيَنَا فَقَامَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَثْنَى عَلَى اللَّهِ ثُمَّ قَالَ
"أَمَّا بَعْدُ فَإِنَّ إِخْوَانَكُمْ هَؤُلاَءِ جَاءُوا تَائِبِينَ وَإِنِّى قَدْ رَأَيْتُ أَنْ أَرُدَّ إِلَيْهِمْ سَبْيَهُمْ فَمَنْ أَحَبَّ مِنْكُمْ أَنْ يُطَيِّبَ ذَلِكَ فَلْيَفْعَلْ وَمَنْ أَحَبَّ مِنْكُمْ أَنْ يَكُونَ عَلَى حَظِّهِ حَتَّى نُعْطِيَهُ إِيَّاهُ مِنْ أَوَّلِ مَا يُفِىءُ اللَّهُ عَلَيْنَا فَلْيَفْعَلْ." فَقَالَ النَّاسُ قَدْ طَيَّبْنَا ذَلِكَ لَهُمْ يَا رَسُولَ اللَّهِ. فَقَالَ لَهُمْ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّا لاَ نَدْرِى مَنْ أَذِنَ مِنْكُمْ مِمَّنْ لَمْ يَأْذَنْ فَارْجِعُوا حَتَّى يَرْفَعَ إِلَيْنَا عُرَفَاؤُكُمْ أَمْرَكُمْ." فَرَجَعَ النَّاسُ فَكَلَّمَهُمْ عُرَفَاؤُهُمْ فَأَخْبَرُوهُمْ أَنَّهُمْ قَدْ طَيَّبُوا وَأَذِنُوا.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Ebu Meryem, ona amcası Said b. Hakem, ona Leys b. Sa'd, ona Ukayl, ona İbn Şihab, ona Urve b. Zübeyr, ona da Mervan ve Misver b. Mahreme şöyle rivayet etmişlerdir:
Hevâzin Kabilesi heyeti Müslüman olarak Rasullah'a (sav) gelip mallarının kendilerine geri verilmesini istediler. Hz. Peygamber (sav) onlara "Şüphesiz benim beraberimde şu görmekte olduğunuz insanlar vardır. Bana, sözün en hoş geleni doğru olanıdır. Tercih sizin; ya esirleri ya da malları seçin" buyurdu. Onlar da “esirlerimizi tercih ediyoruz” dediler. Nebî (sav) kalkıp Allah'ı övdü, ardından şöyle buyurdu: "Şimdi bu kardeşleriniz tövbekâr olarak geldiler. Ben, onlara esirleri vermeyi uygun buluyorum. Sizden bunu gönül hoşnutluğu ile yapacak olan yapsın. Her kim de kendi hissesinin karşılığını arzu ederse, Allah'ın bize ihsan edeceği ilk ganimet malından payını ona vermek üzere bunu yapsın." İnsanlar “ey Allah'ın Rasulü, bunu gönül hoşnutluğu ile yerine getiririz” dediler. Hz. Peygamber (sav) "sizden kimin izin verip kimin vermediği bilemiyoruz. Dönün de akil kimselerinizin görüşünü bize bildirin" buyurdu. İnsanlar da dönüp akil kimseleri ile konuştular. Onlar da bunu kabul edip izin verdiklerini bildirdiler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 131, /622
Senetler:
1. Ebu Abdulmelik Mervan b. Hakem el-Kuraşi (Mervan b. Hakem b. Ebu As b. Ümeyye)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Said b. Ebu Meryem el-Cümehî (Said b. Hakem b. Muhammed b. Salim b. Meryem)
7. Ebu Cafer Ahmed b. Ebu Meryem el-Cümehi (Ahmed b. Sad b. Hakem b. Muhammed b. Salim)
Konular:
Fe'y ve Ganimet
Savaş, esirler
Bize Muhammed b. Müsenna, ona Muaz b. Muaz; (T)
Bize Harun b. Abdullah, ona Ravh, ona Said, ona Katade, ona Enes, ona da Ebu Talha şöyle rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav), bir kavmi mağlup ettiğinde, savaş meydanında üç gün kalırdı."
İbn Müsenna ise şöyle rivayet etmiştir:
"Hz. Peygamber (sav) bir kavmi mağlup ettiğinde onların yerlerinde üç kalmayı severdi."
[Ebu Davud der ki: Yahya b. Said el-Kattan bu hadisi tenkit ederdi. Çünkü (bu hadis), Said'in önceki rivayetlerinden değildir. Zira (Said), (yüz) kırk beş senesinde ihtilata maruz kalmıştır. Bu hadisi de ömrünün sonunda nakletmiştir. Ebu Davud der ki: Söylendiğine göre Veki, Said'in ihtilata uğradığı dönemde Said'den hadis almıştır.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273124, D002695-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى قَالَ حَدَّثَنَا مُعَاذُ بْنُ مُعَاذٍ ح وَحَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ حَدَّثَنَا رَوْحٌ قَالَ حَدَّثَنَا سَعِيدٌ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسٍ عَنْ أَبِى طَلْحَةَ قَالَ
"كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا غَلَبَ عَلَى قَوْمٍ أَقَامَ بِالْعَرْصَةِ ثَلاَثًا." قَالَ ابْنُ الْمُثَنَّى "إِذَا غَلَبَ قَوْمًا أَحَبَّ أَنْ يُقِيمَ بِعَرْصَتِهِمْ ثَلاَثًا".
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ كَانَ يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ يَطْعَنُ فِى هَذَا الْحَدِيثِ لأَنَّهُ لَيْسَ مِنْ قَدِيمِ حَدِيثِ سَعِيدٍ لأَنَّهُ تَغَيَّرَ سَنَةَ خَمْسٍ وَأَرْبَعِينَ وَلَمْ يُخْرِجْ هَذَا الْحَدِيثَ إِلاَّ بِأَخَرَةٍ. قَالَ أَبُو دَاوُدَ يُقَالُ إِنَّ وَكِيعًا حَمَلَ عَنْهُ فِى تَغَيُّرِهِ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna, ona Muaz b. Muaz; (T)
Bize Harun b. Abdullah, ona Ravh, ona Said, ona Katade, ona Enes, ona da Ebu Talha şöyle rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav), bir kavmi mağlup ettiğinde, savaş meydanında üç gün kalırdı."
İbn Müsenna ise şöyle rivayet etmiştir:
"Hz. Peygamber (sav) bir kavmi mağlup ettiğinde onların yerlerinde üç kalmayı severdi."
[Ebu Davud der ki: Yahya b. Said el-Kattan bu hadisi tenkit ederdi. Çünkü (bu hadis), Said'in önceki rivayetlerinden değildir. Zira (Said), (yüz) kırk beş senesinde ihtilata maruz kalmıştır. Bu hadisi de ömrünün sonunda nakletmiştir. Ebu Davud der ki: Söylendiğine göre Veki, Said'in ihtilata uğradığı dönemde Said'den hadis almıştır.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 132, /623
Senetler:
1. Ebu Talha el-Ensarî (Zeyd b. Sehl b. Esved b. Haram b. Amr)
2. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Ebu Nadr Said b. Ebu Arûbe el-Adevî (Saîd b. Mihrân)
5. Ebu Muhammed Ravh b. Ubade el-Kaysî (Ravh b. Ubade b. Alâ b. Hasan b. Amr b. Mersed)
6. Harun b. Abdullah el-Bezzâz (Harun b. Abdullah b. Mervan)
Konular:
Sünnet, ele geçen topraklarda Resulullah'ın sünneti
حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ حَمَّادٍ الْمِصْرِىُّ وَقُتَيْبَةُ قَالَ قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِى سَعِيدٍ أَنَّهُ سَمِعَ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ بَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَيْلاً قِبَلَ نَجْدٍ فَجَاءَتْ بِرَجُلٍ مِنْ بَنِى حَنِيفَةَ يُقَالُ لَهُ ثُمَامَةُ بْنُ أُثَالٍ سَيِّدُ أَهْلِ الْيَمَامَةِ فَرَبَطُوهُ بِسَارِيَةٍ مِنْ سَوَارِى الْمَسْجِدِ فَخَرَجَ إِلَيْهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ
"مَاذَا عِنْدَكَ يَا ثُمَامَةُ." قَالَ عِنْدِى يَا مُحَمَّدُ خَيْرٌ إِنْ تَقْتُلْ تَقْتُلْ ذَا دَمٍ وَإِنْ تُنْعِمْ تُنْعِمْ عَلَى شَاكِرٍ وَإِنْ كُنْتَ تُرِيدُ الْمَالَ فَسَلْ تُعْطَ مِنْهُ مَا شِئْتَ. فَتَرَكَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَتَّى إِذَا كَانَ الْغَدُ ثُمَّ قَالَ لَهُ
"مَا عِنْدَكَ يَا ثُمَامَةُ." فَأَعَادَ مِثْلَ هَذَا الْكَلاَمِ فَتَرَكَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَتَّى كَانَ بَعْدَ الْغَدِ فَذَكَرَ مِثْلَ هَذَا فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"أَطْلِقُوا ثُمَامَةَ."
[فَانْطَلَقَ إِلَى نَخْلٍ قَرِيبٍ مِنَ الْمَسْجِدِ فَاغْتَسَلَ فِيهِ ثُمَّ دَخَلَ الْمَسْجِدَ فَقَالَ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ. وَسَاقَ الْحَدِيثَ.]
[قَالَ عِيسَى أَخْبَرَنَا اللَّيْثُ وَقَالَ ذَا ذِمٍّ.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273120, D002679-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ حَمَّادٍ الْمِصْرِىُّ وَقُتَيْبَةُ قَالَ قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِى سَعِيدٍ أَنَّهُ سَمِعَ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ بَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَيْلاً قِبَلَ نَجْدٍ فَجَاءَتْ بِرَجُلٍ مِنْ بَنِى حَنِيفَةَ يُقَالُ لَهُ ثُمَامَةُ بْنُ أُثَالٍ سَيِّدُ أَهْلِ الْيَمَامَةِ فَرَبَطُوهُ بِسَارِيَةٍ مِنْ سَوَارِى الْمَسْجِدِ فَخَرَجَ إِلَيْهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ
"مَاذَا عِنْدَكَ يَا ثُمَامَةُ." قَالَ عِنْدِى يَا مُحَمَّدُ خَيْرٌ إِنْ تَقْتُلْ تَقْتُلْ ذَا دَمٍ وَإِنْ تُنْعِمْ تُنْعِمْ عَلَى شَاكِرٍ وَإِنْ كُنْتَ تُرِيدُ الْمَالَ فَسَلْ تُعْطَ مِنْهُ مَا شِئْتَ. فَتَرَكَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَتَّى إِذَا كَانَ الْغَدُ ثُمَّ قَالَ لَهُ
"مَا عِنْدَكَ يَا ثُمَامَةُ." فَأَعَادَ مِثْلَ هَذَا الْكَلاَمِ فَتَرَكَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَتَّى كَانَ بَعْدَ الْغَدِ فَذَكَرَ مِثْلَ هَذَا فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"أَطْلِقُوا ثُمَامَةَ."
[فَانْطَلَقَ إِلَى نَخْلٍ قَرِيبٍ مِنَ الْمَسْجِدِ فَاغْتَسَلَ فِيهِ ثُمَّ دَخَلَ الْمَسْجِدَ فَقَالَ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ. وَسَاقَ الْحَدِيثَ.]
[قَالَ عِيسَى أَخْبَرَنَا اللَّيْثُ وَقَالَ ذَا ذِمٍّ.]
Tercemesi:
Bize İsa b. Hammad el-Mısrî ve Kuteybe, onlara Leys b. Sa'd, ona Said b. Ebu Said, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Necd tarafına süvariler gönderdi. (Süvariler), Benî Hanîfe kabilesinden olup kendisine Sümâme b. Üsâr denilen ve Yemâme'lilerin reisi olanbir adamı (esir alıp) getirdiler. Onu mescidin direklerinden birine bağladılar. Rasulullah (sav) onun yanına çıkıp "Ey Sümâme! Ne umuyorsun?" buyurdu. O, Ey Muhammed! hayır umuyorum. Eğer beni öldürürsen kanı değerli birini öldürmüş olursun, ihsanda bulunursan teşekkür etmesini bilen birine ihsanda bulunmuş olursun. Mal istersen de iste, ondan dilediğin (kadarı) sana verilir dedi. Hz. Peygamber (sav) onu (kendi haline) bıraktı. Ertesi gün olduğunda Hz. Peygamber (sav) ona; "Ey Sümâme! ne umuyorsun?" buyurdu. O da dediklerini tekrarladı. Nebî (sav) de onu (olduğu hâl üzere) bıraktı. Ertesi gün olduğunda, (hadisin ravilerinden biri) buna benzer (diyaloğun söz konusu olduğunu) zikretti. (Sonra) Hz. Peygamber (sav); "Sümâme'yi serbest bırakın!" buyurdu.
[Sümâme mescidin yakınındaki hurmalığa gidip orada boy abdesti aldı. Ardından mescide girip Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in onun kulu ve Rasulü olduğuna şehadet ederim dedi. (Ardından ravi) hadisi (n kalanını) sevk etti.]
[İsa, senette Leys'i zikrederken babasının adını zikretmedi ve hürmet gören ibaresini kaydetti.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 124, /618
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
4. İsa b. Hammad et-Tücibi (İsa b. Hammad b. Müslim b. Abdullah)
Konular:
İnanç, inanç hürriyeti
Sahabe, Sümame, müslüman oluşu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273125, D002699-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سُلَيْمَانَ الأَنْبَارِىُّ وَالْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ - الْمَعْنَى - قَالاَ حَدَّثَنَا ابْنُ نُمَيْرٍ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ
"ذَهَبَ فَرَسٌ لَهُ فَأَخَذَهَا الْعَدُوُّ فَظَهَرَ عَلَيْهِمُ الْمُسْلِمُونَ فَرُدَّ عَلَيْهِ فِى زَمَنِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم. وَأَبَقَ عَبْدٌ لَهُ فَلَحِقَ بِأَرْضِ الرُّومِ فَظَهَرَ عَلَيْهِمُ الْمُسْلِمُونَ فَرَدَّهُ عَلَيْهِ خَالِدُ بْنُ الْوَلِيدِ بَعْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Süleyman el-Enbarî ve Hasan b. Ali, -rivayetlerinin manası aynıdır- onlara İbn Nümeyr, ona Ubeydullah, ona Nafi', ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir:
"Kendisine ait bir atı kaçmış, düşman da onu ele geçirmiş. Müslümanlar düşmanı mağlup etmişler. Hz. Peygamber (sav) zamanında (o atı) kendisine iade edilmiş. (Aynı şekilde) kendisine ait bit köle Bizans topraklarına iltica etmiş, müslümanlar düşmana galip gelmişler ve Halid b. Velid, Hz. Peygamber'in (sav) vefatından sonra (gerçekleşen bu hadisede o atı) kendisine iade etmiştir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 135, /624
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
4. Ebu Hişam Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî (Abdullah b. Nümeyr b. Abdullah b. Ebu Hayye)
5. Muhammed b. Süleyman el-Enbari (Muhammed b. Süleyman)
Konular:
Fe'y ve Ganimet
Köle, düşman topraklarına kaçan köle
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273127, D002708-2
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ وَعُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ - الْمَعْنَى - قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَأَنَا لِحَدِيثِهِ أَتْقَنُ - قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِى حَبِيبٍ عَنْ أَبِى مَرْزُوقٍ مَوْلَى تُجَيْبٍ عَنْ حَنَشٍ الصَّنْعَانِىِّ عَنْ رُوَيْفِعِ بْنِ ثَابِتٍ الأَنْصَارِىِّ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"مَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَبِالْيَوْمِ الآخِرِ فَلاَ يَرْكَبْ دَابَّةً مِنْ فَىْءِ الْمُسْلِمِينَ حَتَّى إِذَا أَعْجَفَهَا رَدَّهَا فِيهِ وَمَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَبِالْيَوْمِ الآخِرِ فَلاَ يَلْبَسْ ثَوْبًا مِنْ فَىْءِ الْمُسْلِمِينَ حَتَّى إِذَا أَخْلَقَهُ رَدَّهُ فِيهِ."
Tercemesi:
Bize Said b. Mansur ve Osman b. Ebu Şeybe, -rivayetlerinin manası aynıdır ve ben, Osman'ın rivayetini daha iyi biliyorum- onlara Ebu Muaviye, ona Muhammed b. İshak, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Ebu Merzûk Mevla Tucibî, ona Haneş es-San'ani, ona da Ruveyfi' b. Sabit el-Ensari, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Allah'a ve Ahiret Günü'ne iman eden, müslümanların ganimetinden bir bineği zayıflatıncaya kadar binip de onu (ganimet mallarına) iade etmesin! Allah'a ve Ahiret Günü'ne iman eden, müslümanların ganimetinden bir elbiseyi yıpratana dek giyip de onu (ganimet mallarına) iade etmesin!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 141, /626
Senetler:
1. Ruveyfi b. Sabit el-Ensarî (Ruveyfi b. Sabit b. Seken)
2. Ebu Rişdîn Haneş es-San'ani (Haneş b. Abdullah b. Amr b. Hanzala b. Fehd)
3. Ebu Merzûk Rabî'a b. Süleym et-Tucibî (Habib b. eş-Şehid)
4. İbn Ebu Habib Yezid b. Kays el-Ezdî (Yezid b. Süveyd)
5. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
6. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
7. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Ganimet, taksim edilmeden kullanımı
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ أَنَّ يَحْيَى بْنَ سَعِيدٍ وَبِشْرَ بْنَ الْمُفَضَّلِ حَدَّثَاهُمْ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ يَحْيَى بْنِ حَبَّانَ عَنْ أَبِى عَمْرَةَ عَنْ زَيْدِ بْنِ خَالِدٍ الْجُهَنِىِّ أَنَّ رَجُلاً مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم تُوُفِّىَ يَوْمَ خَيْبَرَ فَذَكَرُوا ذَلِكَ لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ
"صَلُّوا عَلَى صَاحِبِكُمْ." فَتَغَيَّرَتْ وُجُوهُ النَّاسِ لِذَلِكَ فَقَالَ
"إِنَّ صَاحِبَكُمْ غَلَّ فِى سَبِيلِ اللَّهِ." فَفَتَّشْنَا مَتَاعَهُ فَوَجَدْنَا خَرَزًا مِنْ خَرَزِ يَهُودَ لاَ يُسَاوِى دِرْهَمَيْنِ.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273128, D002710-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ أَنَّ يَحْيَى بْنَ سَعِيدٍ وَبِشْرَ بْنَ الْمُفَضَّلِ حَدَّثَاهُمْ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ يَحْيَى بْنِ حَبَّانَ عَنْ أَبِى عَمْرَةَ عَنْ زَيْدِ بْنِ خَالِدٍ الْجُهَنِىِّ أَنَّ رَجُلاً مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم تُوُفِّىَ يَوْمَ خَيْبَرَ فَذَكَرُوا ذَلِكَ لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ
"صَلُّوا عَلَى صَاحِبِكُمْ." فَتَغَيَّرَتْ وُجُوهُ النَّاسِ لِذَلِكَ فَقَالَ
"إِنَّ صَاحِبَكُمْ غَلَّ فِى سَبِيلِ اللَّهِ." فَفَتَّشْنَا مَتَاعَهُ فَوَجَدْنَا خَرَزًا مِنْ خَرَزِ يَهُودَ لاَ يُسَاوِى دِرْهَمَيْنِ.
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Yahya b. Said (el-Kattan), ve Bişr b. Mufaddal, onlara Yahya b. Said (el-Ensârî), ona Muhammed b. Yahya b. Habban, ona Ebu Amra, ona da Zeyd b. Halid el-Cüheni şöyle rivayet etmiştir:
Nebî'nin (sav) ashabından biri Hayber günü vefat etti. (Ashab) bu (durumu) Rasulullah'a (sav) bildirdi. Nebî de (sav); "arkadaşınızın cenaze namazını kılın!" buyurdu. Bundan dolayı insanların yüzleri değişti! Hz. Peygamber (sav); "arkadaşınız Allah yolunda (ganimetten) çaldı!" buyurdu. Bizler onun eşyasını araştırdık da iki dirheme (bile) karşılık gelmeyen Yahudi takılarından bir takı bulduk.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 143, /627
Senetler:
1. Zeyd b. Halid el-Cühenî (Zeyd b. Halid)
2. Ebu Amra el-Cühenî (Ebu Amra)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Yahya el-Ensarî (Muhammed b. Yahya b. Habban b. Münkiz)
4. Ebu Said Yahyâ b. Saîd el-Ensârî (Yahyâ b. Saîd b. Kays b. Amr)
5. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
6. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Yolsuzluk, ganimet malından çalanın hali
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273133, D002713-2
Hadis:
حَدَّثَنَا النُّفَيْلِىُّ وَسَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ مُحَمَّدٍ - قَالَ النُّفَيْلِىُّ الأَنْدَرَاوَرْدِىُّ - عَنْ صَالِحِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ زَائِدَةَ - قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَصَالِحٌ هَذَا أَبُو وَاقِدٍ - قَالَ دَخَلْتُ مَعَ مَسْلَمَةَ أَرْضَ الرُّومِ فَأُتِىَ بِرَجُلٍ قَدْ غَلَّ فَسَأَلَ سَالِمًا عَنْهُ فَقَالَ سَمِعْتُ أَبِى يُحَدِّثُ عَنْ عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"إِذَا وَجَدْتُمُ الرَّجُلَ قَدْ غَلَّ فَأَحْرِقُوا مَتَاعَهُ وَاضْرِبُوهُ." قَالَ فَوَجَدْنَا فِى مَتَاعِهِ مُصْحَفًا فَسَأَلَ سَالِمًا عَنْهُ فَقَالَ بِعْهُ وَتَصَدَّقْ بِثَمَنِهِ.
Tercemesi:
Bize en-Nüfeyl ve Said b. Mansur, onlara Abdülaziz b. Muhammed el-Derâverdî, ona da Ebu Vâkid Salih b. Muhammed b. Zaide şöyle rivayet etmiştir: Meseleme ile Bizans topraklarına (gazâ için) girdik. Ganimetten çalmış biri huzura getirildi. (Mesleme), Salim'e onun hükmünü sordu. (Salim), Babamı, Ömer b. Hattab vasıtasıyla Nebî'den naklederken işittiğime göre Hz. Peygamber (sav); "ganimetten çalmış birini bulduğunuzda eşyasını yakıp kendisini dövün" buyurmuştur dedi. Bizler onun eşyasında bir mushaf bulduk. (Mesleme), Salim'e onun da hükmünü sordu. (Salim), Onu sat ve ederini bağışta bulun (tasadduk et)! dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 145, /628
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
4. Ebu Vâkid Salih b. Muhammed el-Leysi (Salih b. Muhammed b. Zaide)
5. Ebu Muhammed Abdülaziz b. Muhammed ed-Derâverdî (Abdülaziz b. Muhammed b. Ubeyd b. Ebu Ubeyd)
6. Ebu Cafer Abdullah b. Muhammed el-Kudâ'î (Abdullah b. Muhammed b. Ali b. Nüfeyl)
Konular:
Yolsuzluk, ganimet malından çalanın hali
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273135, D002721-2
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ عَيَّاشٍ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ عَمْرٍو عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ جُبَيْرِ بْنِ نُفَيْرٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَوْفِ بْنِ مَالِكٍ الأَشْجَعِىِّ وَخَالِدِ بْنِ الْوَلِيدِ
"أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَضَى بِالسَّلَبِ لِلْقَاتِلِ وَلَمْ يُخَمِّسِ السَّلَبَ."
Tercemesi:
Bize Said b. Mansur, ona İsmail b. Ayyaş, ona Safvan b. Amr, ona Abdurrahman b. Cübeyr b. Nüfeyr, ona babası (Cübeyr b. Nüfeyr), ona da Avf b. Malik el-Eşcaî ve Halid b. Velid şöyle rivayet etmişlerdir:
"Rasulullah (sav), (öldürülenin) eşyası hakkında (eşyanın) öldürene ait olacağına hükmetti ve (o) eşyayı beşte birlik taksime tâbi tutmadı."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 149, /630
Senetler:
1. Ebu Amr Avf b. Malik el-Eşcaî (Avf b. Malik)
2. Ebu Abdurrahman Cübeyr b. Nüfeyr el-Hadramî (Cübeyr b. Nüfeyr b. Malik b. Âmir)
3. Ebu Humeyd Abdurrahman b. Cübeyr el-Hadrami (Abdurrahman b. Cübeyr b. Nüfeyr b. Malik)
4. Safvan b. Amr es-Sekseki (Safvan b. Amr b. Herm)
5. Ebu Utbe İsmail b. Ayyâş el-Ansî (İsmail b. Ayyâş b. Süleym)
6. Said b. Mansur el-Horasânî (Ebû Osman Said b Mansur b. Şu'be)
Konular:
Ganimet, beşte bir hisse
Ganimet, savaşta, öldürülenin eşyasının öldürene ait olması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273136, D002728-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى بْنِ فَارِسٍ قَالَ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ خَالِدٍ - يَعْنِى الْوَهْبِىَّ - حَدَّثَنَا ابْنُ إِسْحَاقَ عَنْ أَبِى جَعْفَرٍ وَالزُّهْرِىُّ عَنْ يَزِيدَ بْنِ هُرْمُزَ قَالَ
"كَتَبَ نَجْدَةُ الْحَرُورِىُّ إِلَى ابْنِ عَبَّاسٍ يَسْأَلُهُ عَنِ النِّسَاءِ هَلْ كُنَّ يَشْهَدْنَ الْحَرْبَ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهَلْ كَانَ يُضْرَبُ لَهُنَّ بِسَهْمٍ قَالَ فَأَنَا كَتَبْتُ كِتَابَ ابْنِ عَبَّاسٍ إِلَى نَجْدَةَ قَدْ كُنَّ يَحْضُرْنَ الْحَرْبَ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَمَّا أَنْ يُضْرَبَ لَهُنَّ بِسَهْمٍ فَلاَ وَقَدْ كَانَ يُرْضَخُ لَهُنَّ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya b. Faris, ona Ahmed b. Halid el-Vehbî, ona İbn İshak, ona Ebu Cafer ve ez-Zührî, onlara da Yezid b. Hürmüz şöyle rivayet etmiştir:
"Necde el-Harûrî, İbn Abbâs'a bir mektup yazıp kadınların Hz. Peygamber (sav) ile savaşa katılıp katılmadıklarını ve onlara ganimet payı verilip verilmediğini sordu. İbn Abbas'ın mektubunu Necde'ye ben yazdım. (Mektupta), Kadınlar Rasulullah (sav) ile savaşa katılırlardı. Onlara ganimetten pay verilmesine gelince, pay verilmez ancak, onlara (hediye olsun diye) az bir şey verilirdi (yazılıydı)."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 152, /632
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdurrahman Yezid b. Hürmüz el-Leysî (Yezid b. Hürmüz)
3. Muhammed el-Bakır (Muhammed b. Ali b. Hüseyin b. Ali)
4. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
5. Ebu Said Ahmed b. Halid el-Vehbî (Ahmed b. Halid b. Musa)
6. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
İlim, Abdullah b. Abbas'ın sahip olduğu ilim
Kadın, sosyal hayatta
Köle, kölelik, cariyelik hukuku.