6731 Kayıt Bulundu.
Açıklama: Mezkûr ibadetlerin gazâ süresince eda edilen ibadetler ve rivayetin senedinde yer alan Zebbân ve Sehl'in zayıf râviler olduğuna dair bk. Avnu'l-Ma'bûd, VII, 126).
Bize Süleyman b. Davud el-Atekî, ona Hammâd b. Zeyd, ona Yahya b. Said, ona Muhammed b. Yahya b. Habbân, ona da Enes b. Malik, Ümmü Süleym'in kız kardeşi Ümmü Haram bt. Milh'an'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) bizim yanımızda öğle uykusuna yatmıştı. Bir süre sonra gülerek uyandı. 'Ya Rasulullah! Neden gülüyorsun?' dediğimde, 'Rüyamda, denizde tahtlarına kurulmuş krallar gibi yolculuk yapan bir topluluk gördüm' dedi. Ümmü Haram 'Ya Rasullulah! Allah'a dua edin de beni onlardan kılsın' diye talep etti, Hz. Peygamber de (sav) 'Şüphesiz sen onlardansın' buyurdu. Ümmü Haram, Hz. Peygamber'in (sav) sonra tekrar uykuya daldığını ve yine gülerek uyandığını haber verdi. Ümmü Haram 'Ya Rasulullah! Neden gülüyorsun?' diye sorduğunda, Rasulullah (sav) öncekine benzer şeyler söyledi. Ümmü Haram 'Ya Rasulullah! Allah'a dua edin de beni onlardan kılsın' diye talepte bulunduğunda, 'Sen birinci topluluktansın' buyurdu. Enes b. Malik şunu da nakletmiştir: Ubade b. Samit, Ümmü Haram ile evlendi. Bir süre sonra deniz savaşına katılıp beraberinde hanımını da götürmüştü. Deniz savaşından dönünce, hanımı Ümmü Haram'a binmesi için bir katır getirildi. Katır, Ümmü Haram'ı üzerinden attı ve bu sebeple boynu kırılarak vefat etti."
Bize Ka'nebî, ona Mâlik, ona da İshak b. Abdullah b. Ebu Talha, Enes b. Malik'i şöyle derken duyduğunu rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sab), Kuba'ya gittiğinde, Ümmü Haram bt. Milhân'a da uğrardı. Ümmü Haram o zaman Ubâde b. Sâmit'in nikahı altında idi. Yine bir gün onu ziyaret etti, o da Hz. Peygamber'e yemek yedirdi, sonra yanına oturdu ve başındaki bitleri ayıkladı. Ravi (Enes), hadisin geri kalan kısmını da aktarmıştır." [Ebû Davud, Ümmü Haram bt. Milhân'ın Kıbrıs'ta vefat ettiğini belirtmiştir.]
Bize Yahya b. Main, ona Hişam b. Yusuf, ona Ma'mer, ona Zeyd b. Eslem, ona Atâ b. Yesâr, ona da Ümmü Süleym'in kız kardeşi Rümeysa şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) uyumuş, Rümeysa başını yıkarken de gülerek uyanmıştı. Rümseysa 'Ya Rasulullah! Başımı yıkadığım için mi gülüyorsun?' dediğinde, Rasulullah (sav) 'Hayır' dedi." [Râvi, bu hadisi bazı fazlalık ve eksiklerle rivayet etmiştir. Ebu Davud da Rümseysa'nın Ümmü Süleym'in süt kardeşi olduğunu söylemiştir.]
Bize Abdusselam b. Atik, ona Ebu Müshir, ona İsmail b. Abdullah b. Semâ'a, ona Evzaî, ona Süleyman b. Habib, ona da Ebu Ümame el-Bahili, Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Üç sınıf insan vardır ki bunların tümü Allah'a emanettir. (Birincisi) Allah yolunda savaşa çıkan kimsedir. Bu kişi Allah, ruhunu alıp cennete koyuncaya veya elde ettiği sevap ve ganimetle (onu evine) geri döndürünceye kadar Allah'a emanettir. (İkincisi) mescide giden kimsedir. Bu kişi de Allah, ruhunu alıp cennete koyuncaya veya kazandığı sevap ve ganimetle (onu evine) döndürünceye kadar Allah'a emanettir. (Üçüncüsü de) Evine selam vererek giren kimsedir. Bu kimse de Allah'a emanettir."
Bize Muhammed b. Sabbâh el-Bezzâz, ona İsmail b. Cafer, ona Alâ, ona babası (Abdurrahman b. Yakub), ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kafir ile (savaşta) onu öldüren müslüman, cehennemde bir araya asla gelmez."
Bize Musa b. İsmail ve Ka'neb, onlara Süleyman, ona Humeyd - yani İbn Hilal- ona Abdullah b. Muğaffel şöyle demiştir: "Hayber savaşında (dolu) bir yağ tulumu atılmıştı. Gidip onu kucağıma aldım. Sonra bugün bundan kimseye bir şey vermeyeceğim dedim. Arkama dönünce Rasulullah'ın (sav) bana bakıp gülümsediğini gördüm."
Açıklama: ''((Sınır boylarında)'' ifadesi için bk. Avnu'l-Ma'bûd, VII, 128). ''...kabir fitnelerinden...'' ifadesi, Münker ve Nekîr meleklerinin sorgusu, yine bu iki meleğin murabıtın kabrine gelmeyip onu sorguya çekmemeleri ya da murabıtın kabrine gelip ona zarar vermemeleri olarak anlaşılmıştır (Avnu'l-Ma'bûd, VII, 128).