4875 Kayıt Bulundu.
Bize Humeyd b. Mesade el-Basrî, ona Bişr b. Mufaddal, ona el-Cüreyrî, ona Abdurrahman b. Ebu Bekre, ona babası (Ebu Bekre) (ra) şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) “büyük günahların en büyüğünü size haber vereyim mi” buyurdu. Sahabe de “Evet, ey Allah'ın Rasulü” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) “Allah'a ortak koşmak ve anne-babaya isyan etmektir” buyurdu, ardından arkasına yaslanmış iken oturdu ve “bir de yalan yere şahitlik etmek ya da yalan söylemek” dedi. Bu son sözü o kadar çok tekrar etti ki, artık biz “keşke sükut buyursa” demeye başladık." [Ebu İsa der ki: Bu hadis hasen-garib-sahih bir hadistir.]
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Firâs, ona eş-Şa'bî, ona Abdullah b. Amr'ın söylediğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah'a ortak koşmak, anne-babaya isyan etmek" veya "yalan yere yemin etmek büyük günahlardandır." [Burada Şube veya diyerek tereddüt etmiştir. Tirmizî der ki: bu hadis hasen-sahih bir hadistir.]
Bize İbn Humeyd, ona Yunus b. Muhammed, ona Leys b. Sa'd, ona Muhammed b. Zeyd b. Muhacir, ona Kunfuz et-Teymî, ona Ebu Ümâme el-Ensârî, ona Abdullah b. Üneys el-Cühenî'nin söylediğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah'a ortak koşmak, anne-babaya isyan etmek, yalan yere yemin etmek büyük günahların en büyüklerindendir. Bir kimse Allah adına kesin bir yemin eder de o yeminin içerisine sivrisineğin kanadı kadar bir yalan bulaştırırsa bu kıyamete kadar o kişinin kalbinde bir leke olarak kalır." [Ebu İsa der ki: Ebu Umâme el Ensarî, Sa’lebe'nin oğludur ancak onun adını bilmiyoruz. O, Rasulullah'tan (sav) hadisler rivayet etmiştir. Ebu İsa der ki: Bu hadis hasen-garib bir hadistir.]
Bize Hennâd, ona Ebu’l-Ahvas, ona el-A’meş, ona İbrahim, ona Alkame, ona Abdullah şöyle demiştir: Rasulullah (sav) bana, kendisi minber üzerinde iken kendisine Kur’ân okumamı emir buyurdu. Ben de ona Nisa suresinden okumaya başladım. Nihayet "Her ümmetten (peygamberlerini) birer şahit getirip, bunlara karşı da seni şahit getireceğimiz zaman halleri nice olur!" (Nisa, 41) ayetine gelince, Rasulullah (sav) eliyle bana işaret etti. Ona baktığımda gözlerinden yaş akmakta olduğunu gördüm. Ebu İsa (Tirmizi) der ki: Ebu’l-Ahvas bu hadisi A’meş'ten, o İbrahim'den, o Alkame'den, o da Abdullah’tan bu şekilde rivayet etmiştir. Ancak gerçekte rivayet İbrahim'in Abîde'den, onun da Abdullah'tan rivayeti şeklindedir.
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed b. Cafer, ona da Abdullah b. Yezid şöyle rivayet etmiştir: "Zeyd b. Sabit (rav) “Size ne oluyor ki, münafıklar hakkında iki fırkaya ayrılıyorsunuz” (Nisa, 4/88) ayeti hakkında şöyle demiştir: Nebi’nin (sav) ashabından bazı kimseler Uhud Savaşından geri döndüler. İnsanlar da onlar hakkında iki gruba ayrıldı. Bir grup (Hz. Peygamber'e) “bunları öldür” diyor, diğer grup ise karşı çıkıyordu. Bunun üzerine “Size ne oluyor ki, o münafıklar hakkında iki fırkaya ayrıldınız” [Nisa, 4/88] ayeti indi ve Rasulullah (sav) “Burası (Medine), Taybe’dir. Burası, ateşin, demirin pisliğini gidermesi gibi pis insanları giderir (dışarı atar)” buyurdu." [Ebu İsa (Tirmizi) der ki: Bu, hasen sahih bir hadistir. Abdullah b. Yezid adındaki ravi ise el-Ensarî, el-Hatmî nisbetiyle bilinir ve sahabiliği vardır.]