حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ شَوْكَرٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ ابْنُ عُلَيَّةَ حَدَّثَنَا الْحَجَّاجُ بْنُ أَبِى عُثْمَانَ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ أَنَّ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَهُمْ قَالَ
"كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَتَخَلَّفُ فِى الْمَسِيرِ فَيُزْجِى الضَّعِيفَ وَيُرْدِفُ وَيَدْعُو لَهُمْ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15975, D002639
Hadis:
حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ شَوْكَرٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ ابْنُ عُلَيَّةَ حَدَّثَنَا الْحَجَّاجُ بْنُ أَبِى عُثْمَانَ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ أَنَّ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَهُمْ قَالَ
"كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَتَخَلَّفُ فِى الْمَسِيرِ فَيُزْجِى الضَّعِيفَ وَيُرْدِفُ وَيَدْعُو لَهُمْ."
Tercemesi:
Bize Hasan b. Şevker, ona İsmail b. Uleyye, ona Haccac b. Ebû Osman, ona Ebu Zübeyr, ona da Cabir b. Abdullah şöyle rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav) yolculukta geriden gelir; zayıflara yardım eder, onları bineklere bindirir ve onlara hayır duada bulunurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 103, /608
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Zübeyr Muhammed b. Müslim el-Kuraşi (Muhammed b. Müslim b. Tedrus)
3. Ebu Salt Haccac b. Ebû Osman es-Savvâf (Haccac b. Meysera)
4. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
5. Ebu Ali Hasan b. Şevker el-Bağdadi (Hasan b. Şevker)
Konular:
Ahlak, Hz. Peygamber'in ahlakı
Bize Ebu Salih, ona Mahbûb b. Musa, ona Ebu İshâk el-Fezârî, ona Musa b. Ukbe, ona Ebu Nadr Salim Mevla Ömer b. Ubeydullah b. Ma'mer şöyle rivayet etmiştir:
Kendisinin yanında bir mektup vardı. Abdullah b. Ebu Evfâ, kendisi Harîciler'e karşı savaşa çıkacağında Rasulullah'ın (sav) düşmanla karşılaştığı bir savaşında, "Ey İnsanlar! Düşmanla karşılaşmayı temenni etmeyin! Allah Teâlâ'dan afiyet isteyin! Onlarla karşılaştığınızda da sabır gösterin ve biliniz ki cennet, kılıçların gölgesi altındadır" buyurduğunu, ardından "Kitâb'ı indiren, bulutu sevk eden, düşmanları hezimete uğratan Allah'ım! Onları hezimete uğrat ve onlara karşı bize yardım et!" diye dua ettiği ile alakalı bir mektup yazdı.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15961, D002631
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو صَالِحٍ مَحْبُوبُ بْنُ مُوسَى أَخْبَرَنَا أَبُو إِسْحَاقَ الْفَزَارِىُّ عَنْ مُوسَى بْنِ عُقْبَةَ عَنْ سَالِمٍ أَبِى النَّضْرِ مَوْلَى عُمَرَ بْنِ عُبَيْدِ اللَّهِ - يَعْنِى ابْنَ مَعْمَرٍ وَكَانَ كَاتِبًا لَهُ - قَالَ كَتَبَ إِلَيْهِ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَبِى أَوْفَى حِينَ خَرَجَ إِلَى الْحَرُورِيَّةِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى بَعْضِ أَيَّامِهِ الَّتِى لَقِىَ فِيهَا الْعَدُوَّ قَالَ
"يَا أَيُّهَا النَّاسُ لاَ تَتَمَنَّوْا لِقَاءَ الْعَدُوِّ وَسَلُوا اللَّهَ تَعَالَى الْعَافِيَةَ فَإِذَا لَقِيتُمُوهُمْ فَاصْبِرُوا وَاعْلَمُوا أَنَّ الْجَنَّةَ تَحْتَ ظِلاَلِ السُّيُوفِ." ثُمَّ قَالَ
"اللَّهُمَّ مُنْزِلَ الْكِتَابِ وَمُجْرِىَ السَّحَابِ وَهَازِمَ الأَحْزَابِ اهْزِمْهُمْ وَانْصُرْنَا عَلَيْهِمْ."
Tercemesi:
Bize Ebu Salih, ona Mahbûb b. Musa, ona Ebu İshâk el-Fezârî, ona Musa b. Ukbe, ona Ebu Nadr Salim Mevla Ömer b. Ubeydullah b. Ma'mer şöyle rivayet etmiştir:
Kendisinin yanında bir mektup vardı. Abdullah b. Ebu Evfâ, kendisi Harîciler'e karşı savaşa çıkacağında Rasulullah'ın (sav) düşmanla karşılaştığı bir savaşında, "Ey İnsanlar! Düşmanla karşılaşmayı temenni etmeyin! Allah Teâlâ'dan afiyet isteyin! Onlarla karşılaştığınızda da sabır gösterin ve biliniz ki cennet, kılıçların gölgesi altındadır" buyurduğunu, ardından "Kitâb'ı indiren, bulutu sevk eden, düşmanları hezimete uğratan Allah'ım! Onları hezimete uğrat ve onlara karşı bize yardım et!" diye dua ettiği ile alakalı bir mektup yazdı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 98, /607
Senetler:
1. Ebu İbrahim Abdullah b. Ebu Evfâ el-Eslemî (Abdullah b. Alkame b. Halid b. Haris)
2. Ebu Nadr Salim b. Ebu Ümeyye el-Kuraşî (Salim b. Ebu Ümeyye)
3. Ebu Muhammed Musa b. Ukbe el-Kuraşî (Musa b. Ukbe b. Ebu Ayyaş)
4. Ebu İshak İbrahim b. Muhammed el-Fezârî (İbrahim b. Muhammed b. Hâris b. Esma b. Harice)
5. Mahbub b. Musa el-Antâkî (Mahbub b. Musa)
Konular:
Dua, savaşa başlamadan
Hz. Peygamber, duaları
Savaş, Düşmanla Karşılaşmayı Temenni Etmemek
Seçki, Hz. Peygamberin dilinden dualar
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ أَخْبَرَنَا أَبِى حَدَّثَنَا الْمُثَنَّى بْنُ سَعِيدٍ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا غَزَا قَالَ
"اللَّهُمَّ أَنْتَ عَضُدِى وَنَصِيرِى بِكَ أَحُولُ وَبِكَ أَصُولُ وَبِكَ أُقَاتِلُ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15963, D002632
Hadis:
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ أَخْبَرَنَا أَبِى حَدَّثَنَا الْمُثَنَّى بْنُ سَعِيدٍ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا غَزَا قَالَ
"اللَّهُمَّ أَنْتَ عَضُدِى وَنَصِيرِى بِكَ أَحُولُ وَبِكَ أَصُولُ وَبِكَ أُقَاتِلُ."
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali, ona ona babası (Ali b. Nasr), ona Müsenna b. Said, ona Katade, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) gazâ ettiğinde "Allah'ım! Destekçim ve yardımcım sensin. Senin ile düşmanlarımın tuzaklarından kurtulur, seni ile düşman üzerine atılır ve senin ile savaşırım!" diye dua ederdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 99, /607
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
3. Müsenna b. Said ed-Dubaî (Müsenna b. Said)
4. Ebu Hasan Ali b. Nasr el-Huddanî (Ali b. Nasr b. Ali b. Suhban b. Ebu Cehdami)
5. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
Dua, savaşa başlamadan
Hz. Peygamber, duaları
Seçki, Hz. Peygamberin dilinden dualar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15964, D002633
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ أَخْبَرَنَا ابْنُ عَوْنٍ قَالَ
"كَتَبْتُ إِلَى نَافِعٍ أَسْأَلُهُ عَنْ دُعَاءِ الْمُشْرِكِينَ عِنْدَ الْقِتَالِ فَكَتَبَ إِلَىَّ أَنَّ ذَلِكَ كَانَ فِى أَوَّلِ الإِسْلاَمِ وَقَدْ أَغَارَ نَبِىُّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى بَنِى الْمُصْطَلِقِ وَهُمْ غَارُّونَ وَأَنْعَامُهُمْ تُسْقَى عَلَى الْمَاءِ فَقَتَلَ مُقَاتِلَتَهُمْ وَسَبَى سَبْيَهُمْ وَأَصَابَ يَوْمَئِذٍ جُوَيْرِيَةَ بِنْتَ الْحَارِثِ حَدَّثَنِى بِذَلِكَ عَبْدُ اللَّهِ وَكَانَ فِى ذَلِكَ الْجَيْشِ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ هَذَا حَدِيثٌ نَبِيلٌ رَوَاهُ ابْنُ عَوْنٍ عَنْ نَافِعٍ وَلَمْ يُشْرِكْهُ فِيهِ أَحَدٌ.]
Tercemesi:
Bize Said b. Mansur, ona İsmail b. İbrahim, ona da İbn Avn şöyle rivayet etmiştir:
"Nafi'ye, savaş esnasında müşrikleri (İslâm'a) davet etmeyi sormak için mektup yazdım. Bana bunun İslâm'ın ilk zamanlarına ait bir uygulama olduğunu, Allah'ın Nebî'sinin (sav) Mustalik oğulları üzerine baskın verdiğini, o esnada onların hayvanları ile meşgul olup (hayvanlarının) sulandığını, Hz. Peygamber'in (sav) onların savaşçılarını öldürdüğünü, kadın ve çocukları da esir aldığını, Rasulullah (sav) o gün Cüveyriye bt. Haris'i elde ettiğini yazdı ve bunu bana Abdullah (b. Ömer) nakletti ve kendisi bu ordudaymış dedi."
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu, sağlam (nebîl) bir hadistir. Bu hadisi İbn Avn, Nafi'den nakletmiş (ancak, İbn Avn'a) bu rivayette kimse eşlik edip (rivayette bulunmamıştır).]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 100, /607
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ebu Avn Abdullah b. Avn el-Müzenî (Abdullah b. Avn b. Ertabân)
4. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
5. Said b. Mansur el-Horasânî (Ebû Osman Said b Mansur b. Şu'be)
Konular:
Cihad, Müşrikler, savaşa başlamadan önce yapılması gerekenler açısından
Hz. Peygamber, hanımları. Hz. Cüveyriye
Siyer, Benî Mustalık
Siyer, Hz. Peygamberin müşriklere savaş ilanı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15970, D002637
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عُبَيْدٍ حَدَّثَنَا ابْنُ ثَوْرٍ عَنْ مَعْمَرٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم كَانَ إِذَا أَرَادَ غَزْوَةً وَرَّى غَيْرَهَا وَكَانَ يَقُولُ
"الْحَرْبُ خُدْعَةٌ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ لَمْ يَجِئْ بِهِ إِلاَّ مَعْمَرٌ يُرِيدُ قَوْلَهُ "الْحَرْبُ خُدْعَةٌ." بِهَذَا الإِسْنَادِ إِنَّمَا يُرْوَى مِنْ حَدِيثِ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ عَنْ جَابِرٍ وَمِنْ حَدِيثِ مَعْمَرٍ عَنْ هَمَّامِ بْنِ مُنَبِّهٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ و خرج مسلم الطريقين.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Ubeyd, ona İbn Sevr, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Abdurrahman b. Ka'b b. Malik, ona da babası (Ka'b b. Malik) şöyle rivayet etmiştir: Nebî (sav), (bir yere) gazâya etmek istediğinde başka bir yere gidecekmiş gibi yol alır ve "savaş, hiledir" buyururdu.
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadisteki "savaş, hiledir" ifadesini bu isnad ile sadece Ma'mer nakletmiştir. "Savaş, hiledir" ifadesinin yer aldı hadis, Amr b. Dinar'ın, Cabir'den naklettiği rivayet ile Ma'mer'in, Hemmâm b. Münebbih'ten, onun da Ebu Hureyre'den aktardığı rivayette yer almaktadır. (İmam) Müslim, her iki tarike de Sahin'inde yer vermiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 101, /608
Senetler:
1. Ka'b b. Malik el-Ensarî (Ka'b b. Malik b. Ebu Ka'b b. Kayn b. Ka'b)
2. Ebu Hattab Abdurrahman b. Ka'b el-Ensarî (Abdurrahman b. Ka'b b. Malik b. Ebu Kayn)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Sevr es-San'ai (Muhammed b. Sevr)
6. Muhammed b. Ubeyd el-Guberî (Muhammed b. Ubeyd b. Hisab)
Konular:
Savaş, hile oluşu
حَدَّثَنَا هَنَّادُ بْنُ السَّرِىِّ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنْ إِسْمَاعِيلَ عَنْ قَيْسٍ عَنْ جَرِيرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ بَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم سَرِيَّةً إِلَى خَثْعَمٍ فَاعْتَصَمَ نَاسٌ مِنْهُمْ بِالسُّجُودِ فَأَسْرَعَ فِيهِمُ الْقَتْلُ - قَالَ - فَبَلَغَ ذَلِكَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فأمر لهم بنصفِ العقلِ وَقَالَ
"أَنَا بَرِىءٌ مِنْ كُلِّ مُسْلِمٍ يُقِيمُ بَيْنَ أَظْهُرِ الْمُشْرِكِينَ." قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ لِمَ قَالَ
"لاَ تَرَاءَى نَارَاهُمَا."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ رَوَاهُ هُشَيْمٌ وَمُعْتَمِرٌ وَخَالِدٌ الْوَاسِطِىُّ وَجَمَاعَةٌ لَمْ يَذْكُرُوا جَرِيرًا.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15987, D002645
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادُ بْنُ السَّرِىِّ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنْ إِسْمَاعِيلَ عَنْ قَيْسٍ عَنْ جَرِيرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ بَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم سَرِيَّةً إِلَى خَثْعَمٍ فَاعْتَصَمَ نَاسٌ مِنْهُمْ بِالسُّجُودِ فَأَسْرَعَ فِيهِمُ الْقَتْلُ - قَالَ - فَبَلَغَ ذَلِكَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فأمر لهم بنصفِ العقلِ وَقَالَ
"أَنَا بَرِىءٌ مِنْ كُلِّ مُسْلِمٍ يُقِيمُ بَيْنَ أَظْهُرِ الْمُشْرِكِينَ." قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ لِمَ قَالَ
"لاَ تَرَاءَى نَارَاهُمَا."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ رَوَاهُ هُشَيْمٌ وَمُعْتَمِرٌ وَخَالِدٌ الْوَاسِطِىُّ وَجَمَاعَةٌ لَمْ يَذْكُرُوا جَرِيرًا.]
Tercemesi:
Bize Hennâd b. Serî, ona Ebu Muaviye, ona İsmail b. Kays, ona da Cerir b. Abdullah şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav), Has'am tarafına bir müfreze sevk etti. (Oranın) insanlar (ı da) secde ederek (gâzilerden) korunmak (istediler ama secde halinde oluşları) içlerindeki öldürmeyi (daha da ) hızlandırdı. Bu (durum) Hz. Peygamber'e (sav) ulaştı da onlar için diyetin yarısına hükmetti ve "müşriklerin arasında ikamet eden her müslümandan uzağım" buyurdu. (İnsanlar), Ya Rasulullah! Niçin? dediler. Nebî (sav) "(Müslümanların ve kafirlerin evinden çıkan) ateşler birbirlerini görmesin!" buyurdu.
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadisi Hüşeym, Mu'temir, Halid el-Vâsitî ve bir grup ravi nakletmişler (ancak, senette) Cerir'i zikretmemişlerdir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 105, /610
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Yargı, diyet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15989, D002646
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو تَوْبَةَ الرَّبِيعُ بْنُ نَافِعٍ حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ جَرِيرِ بْنِ حَازِمٍ عَنِ الزُّبَيْرِ بْنِ خِرِّيتٍ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ نَزَلَتْ "(إِنْ يَكُنْ مِنْكُمْ عِشْرُونَ صَابِرُونَ يَغْلِبُوا مِائَتَيْنِ)" فَشَقَّ ذَلِكَ عَلَى الْمُسْلِمِينَ حِينَ فَرَضَ اللَّهُ عَلَيْهِمْ أَنْ لاَ يَفِرَّ وَاحِدٌ مِنْ عَشَرَةٍ ثُمَّ إِنَّهُ جَاءَ تَخْفِيفٌ فَقَالَ "(الآنَ خَفَّفَ اللَّهُ عَنْكُمْ)" قَرَأَ أَبُو تَوْبَةَ إِلَى قَوْلِهِ "(يَغْلِبُوا مِائَتَيْنِ)" قَالَ فَلَمَّا خَفَّفَ اللَّهُ تَعَالَى عَنْهُمْ مِنَ الْعِدَّةِ نَقَصَ مِنَ الصَّبْرِ بِقَدْرِ مَا خَفَّفَ عَنْهُمْ.
Tercemesi:
Bize Ebu Tevbe Rabî' b. Nâfi', ona İbn Mübarek, ona Cerîr b. Hazım, ona Zübeyr b. Hirrît, ona İkrime, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir:
"Sizden sabırlı yirmi kişi olursa iki yüz (kafire) galip gelir" ayeti indiğinde, Allah'ın bir kişinin on kişiden kaçmamasını farz kılması müslümanlara ağır geldi. Ardından bir hafifletme geldi de "Allah sizin yükünüzü hafifletti" (ayeti indi).
(Ravi) Ebu Tevbe, ayetin sonuna kadar okudu. (Sözlerine devam eden İbn Abbas), "Allah müslümanlardan sayı meselesini hafifletince sabrı da bir o kadar hafifletti" demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 106, /610
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Zübeyr b. Hirrît el-Basri (Zübeyr b. Hırrit)
4. Ebu Nadr Cerîr b. Hazım el-Ezdî (Cerir b. Hâzim b. Zeyd b. Abdullah b. Şucâ')
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Ebu Tevbe Rabî' b. Nâfi' el-Halebî (Rabî' b. Nâfi')
Konular:
Sabır, savaşta sabır
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15990, D002647
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ أَبِى زِيَادٍ أَنَّ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ أَبِى لَيْلَى حَدَّثَهُ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ حَدَّثَهُ أَنَّهُ كَانَ فِى سَرِيَّةٍ مِنْ سَرَايَا رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ فَحَاصَ النَّاسُ حَيْصَةً فَكُنْتُ فِيمَنْ حَاصَ - قَالَ - فَلَمَّا بَرَزْنَا قُلْنَا كَيْفَ نَصْنَعُ وَقَدْ فَرَرْنَا مِنَ الزَّحْفِ وَبُؤْنَا بِالْغَضَبِ فَقُلْنَا نَدْخُلُ الْمَدِينَةَ فَنَتَثَبَّتُ فِيهَا وَنَذْهَبُ وَلاَ يَرَانَا أَحَدٌ - قَالَ - فَدَخَلْنَا فَقُلْنَا لَوْ عَرَضْنَا أَنْفُسَنَا عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَإِنْ كَانَتْ لَنَا تَوْبَةٌ أَقَمْنَا وَإِنْ كَانَ غَيْرَ ذَلِكَ ذَهَبْنَا - قَالَ - فَجَلَسْنَا لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَبْلَ صَلاَةِ الْفَجْرِ فَلَمَّا خَرَجَ قُمْنَا إِلَيْهِ فَقُلْنَا نَحْنُ الْفَرَّارُونَ فَأَقْبَلَ إِلَيْنَا فَقَالَ
"لاَ بَلْ أَنْتُمُ الْعَكَّارُونَ." قَالَ فَدَنَوْنَا فَقَبَّلْنَا يَدَهُ فَقَالَ
"أَنَا فِئَةُ الْمُسْلِمِينَ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona Yezid b. Ebu Ziyad, ona da Abdurrahman b. Ebu Leyla, Abdullah b. Ömer'den naklen şöyle rivayet etmiştir: Kendisi, Hz. Peygamber'in (sav) sevk ettiği müfrezelerden birinde imiş. (Abdullah anlatıyor): İnsanlar savaştan kaçtılar. Ben de kaçanlar içindeydim. Sakinliğe erince ne yapalım? Savaştan kaçtık! Allah'ın gazabına uğradık! dedik. (Sonra), Medine'ye girip orada kalalım ve kimse bizi görmeden gidelim dedik. (Medine'ye) girdik (ama), Rasulullah'a (sav) bir gözükseydik! Eğer tövbe etmemiz gerekiyorsa tövbe ederdik. Şayet başka bir şey yapmamız gerekiyorsa gider (yapardık) dedik. Rasulullah'ın (sav) kapısında, sabah namazından önce oturduk. Çıktığında kendisine gelip biz savaştan kaçanlarız! dedik. Bize doğru gelip "hayır! Aksine siz dönüp dönüp savaşanlarsanız!" buyurdu. Biz de yanına iliştik ve elini öptük! Hz. Peygamber (sav), "ben de müslümanların (sığındığı bir savaşçı) birliğiyim!" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 106, /610
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
3. Ebu Abdullah Yezid b. Ebu Ziyad el-Haşimî (Yezid b. Ebu Ziyad)
4. Züheyr b. Muaviye el-Cu'fî (Züheyr b. Muaviye b. Hadîc b. Rahîl b. Züheyr b. Hayseme)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Yunus et-Temimî (Ahmed b. Abdullah b. Yunus b. Abdullah b. Kays)
Konular:
Savaş, Savaştan kaçmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15992, D002649
Hadis:
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَوْنٍ أَخْبَرَنَا هُشَيْمٌ وَخَالِدٌ عَنْ إِسْمَاعِيلَ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى حَازِمٍ عَنْ خَبَّابٍ قَالَ أَتَيْنَا رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ مُتَوَسِّدٌ بُرْدَةً فِى ظِلِّ الْكَعْبَةِ فَشَكَوْنَا إِلَيْهِ فَقُلْنَا أَلاَ تَسْتَنْصِرْ لَنَا أَلاَ تَدْعُو اللَّهَ لَنَا فَجَلَسَ مُحْمَرًّا وَجْهُهُ فَقَالَ
"قَدْ كَانَ مَنْ قَبْلَكُمْ يُؤْخَذُ الرَّجُلُ فَيُحْفَرُ لَهُ فِى الأَرْضِ ثُمَّ يُؤْتَى بِالْمِنْشَارِ فَيُجْعَلُ عَلَى رَأْسِهِ فَيُجْعَلُ فِرْقَتَيْنِ مَا يَصْرِفُهُ ذَلِكَ عَنْ دِينِهِ وَيُمْشَطُ بِأَمْشَاطِ الْحَدِيدِ مَا دُونَ عَظْمِهِ مِنْ لَحْمٍ وَعَصَبٍ مَا يَصْرِفُهُ ذَلِكَ عَنْ دِينِهِ وَاللَّهِ لَيُتِمَّنَّ اللَّهُ هَذَا الأَمْرَ حَتَّى يَسِيرَ الرَّاكِبُ مَا بَيْنَ صَنْعَاءَ وَحَضْرَمَوْتَ مَا يَخَافُ إِلاَّ اللَّهَ تَعَالَى وَالذِّئْبَ عَلَى غَنَمِهِ وَلَكِنَّكُمْ تَعْجَلُونَ."
Tercemesi:
Bize Amr b. Avn, ona Hüşeym ve Halid, onlara İsmail, ona Kays b. Ebu Hazim, ona da Habbâb şöyle rivayet etmiştir: Kâbe'nin gölgesinde elbise(sini) yastık yapmış vaziyette iken Rasulullah'ın (sav) yanına gelip (durumumuzu) kendisine şikâyet ettik (ve) bizim için zafer istemeyecek misin? Bizim için Allah'a dua etmeyecek misin? dedik. Yüzü kızarmış hâlde oturup "sizden öncekiler(den) bir adam alınır, kendisi için yerde çukur kazılır, ardından testere getirilir de başı üzerine konulurdu. Başı ikiye ayrılırdı da bu, onu dininden döndürmezdi! (Aynı şekilde) demir tırnaklarla kemiği üzerindeki eti ve siniri soyulur da bu, onu dininden döndürmezdi. Vallahi! Allah bu işi tamama erdirecektir! Öyle ki atlı, San'â' ile Hadramevt arasında yol alacak da Allah Teâlâ'dan ve koyunlarına musallat olacak kurttan başka bir şeyden korkmayacak! Ancak siz acele ediyorsunuz!" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 107, /611
Senetler:
1. Bint Habbâb b. Eret (Bint Habbâb b. Eret b. Cendele b. Sa'd b. Huzeyme)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Halid b. Abdullah et-Tahhan (Halid b. Abdullah b. Abdurrahman)
5. Ebu Osman Amr b. Avn es-Sülemî (Amr b. Avn b. Evs b. Ca'd)
Konular:
Sabır, inananların sabır ve metanetinden örnekler
Sabır, inanç uğruna sabır
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15993, D002650
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ عَمْرٍو حَدَّثَهُ حَسَنُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ عَلِىٍّ أَخْبَرَهُ عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ أَبِى رَافِعٍ - وَكَانَ كَاتِبًا لِعَلِىِّ بْنِ أَبِى طَالِبٍ - قَالَ سَمِعْتُ عَلِيًّا عَلَيْهِ السَّلاَمُ يَقُولُ بَعَثَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَا وَالزُّبَيْرَ وَالْمِقْدَادَ فَقَالَ
"انْطَلِقُوا حَتَّى تَأْتُوا رَوْضَةَ خَاخٍ فَإِنَّ بِهَا ظَعِينَةً مَعَهَا كِتَابٌ فَخُذُوهُ مِنْهَا." فَانْطَلَقْنَا تَتَعَادَى بِنَا خَيْلُنَا حَتَّى أَتَيْنَا الرَّوْضَةَ فَإِذَا نَحْنُ بِالظَّعِينَةِ فَقُلْنَا هَلُمِّى الْكِتَابَ . فَقَالَتْ مَا عِنْدِى مِنْ كِتَابٍ . فَقُلْتُ لَتُخْرِجِنَّ الْكِتَابَ أَوْ لَنُلْقِيَنَّ الثِّيَابَ . فَأَخْرَجَتْهُ مِنْ عِقَاصِهَا فَأَتَيْنَا بِهِ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَإِذَا هُوَ مِنْ حَاطِبِ بْنِ أَبِى بَلْتَعَةَ إِلَى نَاسٍ مِنَ الْمُشْرِكِينَ يُخْبِرُهُمْ بِبَعْضِ أَمْرِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ
"مَا هَذَا يَا حَاطِبُ." فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ لاَ تَعْجَلْ عَلَىَّ فَإِنِّى كُنْتُ امْرَأً مُلْصَقًا فِى قُرَيْشٍ وَلَمْ أَكُنْ مِنْ أَنْفُسِهَا وَإِنَّ قُرَيْشًا لَهُمْ بِهَا قَرَابَاتٌ يَحْمُونَ بِهَا أَهْلِيهِمْ بِمَكَّةَ فَأَحْبَبْتُ إِذْ فَاتَنِى ذَلِكَ أَنْ أَتَّخِذَ فِيهِمْ يَدًا يَحْمُونَ قَرَابَتِى بِهَا وَاللَّهِ يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا كَانَ بِى مِنْ كُفْرٍ وَلاَ ارْتِدَادٍ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"صَدَقَكُمْ." فَقَالَ عُمَرُ دَعْنِى أَضْرِبْ عُنُقَ هَذَا الْمُنَافِقِ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"قَدْ شَهِدَ بَدْرًا وَمَا يُدْرِيكَ لَعَلَّ اللَّهَ اطَّلَعَ عَلَى أَهْلِ بَدْرٍ فَقَالَ اعْمَلُوا مَا شِئْتُمْ فَقَدْ غَفَرْتُ لَكُمْ."
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Süfyân, ona Amr, ona Hasan b. Muhammed b. Ali, ona Hz. Ali'nin kâtibi olan Ubeydullah b. Ebu Râfi', ona da Ali (as) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) beni, Zübeyr'i ve Mikdad'ı gönderip "Hâh bahçesine gidene dek yol alın! Orada bir kadın, beraberinde de bir mektup var. (Mektubu) ondan alın" buyurdu. Biz de atlarımızı dört nala koşturup yola koyulduk. Neticede o bahçeye geldik. Bir de baktık ki kadın ile karşı karşıyayız! (Ona), Mektubu ver! dedik. (Kadın), Bende mektup (falan) yok! dedi. Ben, ya mektubu çıkaracaksın ya da elbiseler(ini) soyacağız! dedik. (Hemen mektubu) topuzundan çıkarttı. (Mektubu) Hz. Peygamber'e (sav) getirdik. Bir de baktık ki (mektup), Hatib b. Ebu Belte'a'dan müşriklerden (bazı) insanlara Rasulullah'ın (sav) bazı iş(lerini) haber vermek üzere (yazılmış)! Nebî (sav), "Ey Hatib! Bu da nedir?" buyurdu. (Hatib), Ya Rasulullah! Hakkımda acele etme! Ben Kureyş ile antlaşmalı idim, (aslen) onlardan değildim. (Oysa), Kureyş (li muhacirlerin) Mekke'deki ailelerini koruyacak akrabaları var! Bu mektup onlara ulaşırsa onların içinden Mekke'deki akrabalarımı koruyacak bir dayanak edinmiş olmayı arzu ettim! Vallahi Ya Rasulullah! Ben de ne küfür ne dinden dönme vardır! dedi. Hz. Peygamber (sav), "sizlere doğru(yu) söyledi" buyurdu. Ömer de beni bırak da bu münafığın boynunu vurayım! dedi. Hz. Peygamber (sav), "(Hatib) Bedir'de hazır bulundu. Ne biliyorsun; belki de Allah, Bedir'e katılanların haline muttali olup dilediğinizi yapın! Sizleri bağışladım buyurmuştur" dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 108, /611
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. ibn Ebu Râfi' Ubeydullah b. Eslem el-Medeni (Ubeydullah b. Eslem)
3. Ebu Muhammed Hasan b. Hanefiyye el-Haşimî (Hasan b. Muhammed b. Ali b. Ebu Talib)
4. Amr b. Dinar el-Cümahî (Amr b. Dinar)
5. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
6. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Siyer, Mekke'nin fethi