Giriş


    Öneri Formu
16285 D002687 Ebu Davud, Cihad, 119

Bize Ka'neb, ona Malik, ona İbn Şihab, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: Nebî (sav) Fetih yılında, başında miğfer varken Mekke'ye girdi. Kendisine “İbn Hatal, Kâbe'nin örtülerine yapıştı” denildi. Hz. Peygamber (sav) de "Onu öldürün" buyurdu. Ebû Davud der ki: İbn Hatal'ın adı Abdullah'tır ve onu Ebu Berze el-Eslemî öldürmüştür.


    Öneri Formu
16283 D002685 Ebu Davud, Cihad, 117

Bize Ahmed b. Muhammed b. Hanbel, ona Ebu Nuh, ona İkrime b. Ammar, ona Simak el-Hanefî, ona İbn Abbas, ona da Ömer b. Hattab şöyle rivayet etmiştir: "Bedir günü olduğunda (ve) Hz. Peygamber (sav) esirler karşılığında fidye aldı. Bunun üzerine Allah “Yeryüzünde düşmanı tamamıyla sindirip hâkim duruma gelmedikçe, hiçbir peygambere esir almak yakışmaz. Siz geçici dünya menfaatini istiyorsunuz, hâlbuki Allah ahireti (kazanmanızı) istiyor. Allah, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. Allah tarafından önceden verilmiş bir hüküm olmasaydı, aldığınız fidyeden ötürü size mutlaka büyük bir azap dokunurdu” (Enfal, 67-68) ayetlerini indirdi. Daha sonra Allah, onlar için ganimetleri helal kıldı." [Ebu Davud der ki: Ebu Nuh'un isminin Ahmed b. Hanbel'e sorulduğunu işittim. O, onun ismini ne yapacaksın! Onun ismi, kötü bir isimdir dedi. Ebu Davud der ki: Ebu Nuh'un ismi, Kurâd'dır. Ancak doğrusu onun ismi Abdurrahman b. Ğazvan'dır.]


    Öneri Formu
16289 D002690 Ebu Davud, Cihad, 121

Bize Ahmed b. Ebu Meryem, ona amcası Said b. Hakem, ona Leys b. Sa'd, ona Ukayl, ona İbn Şihab, ona Urve b. Zübeyr, ona da Mervan ve Misver b. Mahreme şöyle rivayet etmişlerdir: Hevâzin Kabilesi heyeti Müslüman olarak Rasullah'a (sav) gelip mallarının kendilerine geri verilmesini istediler. Hz. Peygamber (sav) onlara "Şüphesiz benim beraberimde şu görmekte olduğunuz insanlar vardır. Bana, sözün en hoş geleni doğru olanıdır. Tercih sizin; ya esirleri ya da malları seçin" buyurdu. Onlar da “esirlerimizi tercih ediyoruz” dediler. Nebî (sav) kalkıp Allah'ı övdü, ardından şöyle buyurdu: "Şimdi bu kardeşleriniz tövbekâr olarak geldiler. Ben, onlara esirleri vermeyi uygun buluyorum. Sizden bunu gönül hoşnutluğu ile yapacak olan yapsın. Her kim de kendi hissesinin karşılığını arzu ederse, Allah'ın bize ihsan edeceği ilk ganimet malından payını ona vermek üzere bunu yapsın." İnsanlar “ey Allah'ın Rasulü, bunu gönül hoşnutluğu ile yerine getiririz” dediler. Hz. Peygamber (sav) "sizden kimin izin verip kimin vermediği bilemiyoruz. Dönün de akil kimselerinizin görüşünü bize bildirin" buyurdu. İnsanlar da dönüp akil kimseleri ile konuştular. Onlar da bunu kabul edip izin verdiklerini bildirdiler.


    Öneri Formu
16292 D002693 Ebu Davud, Cihad, 121

Bize Muhammed b. Müsenna, ona Muaz b. Muaz; (T) Bize Harun b. Abdullah, ona Ravh, ona Said, ona Katade, ona Enes, ona da Ebu Talha şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav), bir kavmi mağlup ettiğinde, savaş meydanında üç gün kalırdı." İbn Müsenna ise şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) bir kavmi mağlup ettiğinde onların yerlerinde üç kalmayı severdi." [Ebu Davud der ki: Yahya b. Said el-Kattan bu hadisi tenkit ederdi. Çünkü (bu hadis), Said'in önceki rivayetlerinden değildir. Zira (Said), (yüz) kırk beş senesinde ihtilata maruz kalmıştır. Bu hadisi de ömrünün sonunda nakletmiştir. Ebu Davud der ki: Söylendiğine göre Veki, Said'in ihtilata uğradığı dönemde Said'den hadis almıştır.]


    Öneri Formu
16295 D002695 Ebu Davud, Cihad, 122

Bize Harun b. Abdullah, ona Haşim b. Kasım, ona İkrime, ona İyas b. Seleme, ona da babası (Seleme b. Ekva') şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Bekir ile bir gazveye çıktık. Rasulullah (sav) onu bize komutan tayin etmişti. Fezâre üzerine gazâ ettik de dört koldan saldırdık. Sonra insanlara baktım da içlerinde çocuklar ve kadınlar da vardı. Bir ok fırlattım. Onlarla dağ arasına düşüverdi. Oldukları yerde kaldılar. Ben de onları Ebu Bekir'e getirdim. Onların içinde Fezâre'den bir kadın vardı. Üzerinde de deriden bir elbise vardı. Beraberinde de Arab'ın en güzellerinden bir kız bulunmaktaydı! Ebu Bekir, o kadının kızını bana ganimet olarak verdi. Medine'ye geldim. Rasulullah (sav) beni karşılayıp bana “Ey Seleme! O kızı bana hibe et” buyurdu. Ben, “o benim hoşuma gitti ve ben onun elbisesini bile açmadım” dedim. Hz. Peygamber de (sav) sükût etti. Ertesi gün olduğunda Rasulullah (sav) benimle çarşıda karşılaşıp “Ey Seleme! Allah aşkına! O kızı bana hibe et” buyurdu. Ben, “Ya Rasulullah! Vallahi! Onun elbisesini bile açmadım. O senindir” dedim. Nebî (sav) o kızı Mekkelilere gönderdi. Onların elinde (Müslüman) esirler bulunmaktaydı. Bu kıza karşılık onları kurtardı."


    Öneri Formu
16300 D002697 Ebu Davud, Cihad, 124


    Öneri Formu
16284 D002686 Ebu Davud, Cihad, 118


    Öneri Formu
16286 D002688 Ebu Davud, Cihad, 120


    Öneri Formu
16288 D002689 Ebu Davud, Cihad, 120


    Öneri Formu
16291 D002692 Ebu Davud, Cihad, 121