Öneri Formu
Hadis Id, No:
30961, İM003106
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ وَعُمَرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ قَالُوا حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ نَاجِيَةَ الْخُزَاعِىِّ - قَالَ عَمْرٌو فِى حَدِيثِهِ وَكَانَ صَاحِبَ بُدْنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم - قَالَ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ كَيْفَ أَصْنَعُ بِمَا عَطِبَ مِنَ الْبُدْنِ قَالَ « انْحَرْهُ وَاغْمِسْ نَعْلَهُ فِى دَمِهِ ثُمَّ اضْرِبْ صَفْحَتَهُ وَخَلِّ بَيْنَهُ وَبَيْنَ النَّاسِ فَلْيَأْكُلُوهُ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe T Ali b. Muhammed T Ömer b. Abdullah, onlara Vekî' (b. Cerrah), ona Hişam b. Urve (el-Esedî), ona babası (Urve b. Zübeyr el-Esedî), ona da Nâciye el-Huzâî -bu arada ravi Amr (b. Abdullah el-Evdî), rivayet ettiği hadiste Nâciye el-Huzâî'nin, Hz. Peygamber'e (sav) ait hedy develerine eşlik eden kişi olduğunu söylemiştir- rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Dedim ki; 'Ya Rasulallah! Ne buyurursunuz? Hedy develerinden yürüyemeyecek hale gelene ne yapmalıyım?' Bunun üzerine Rasulullah (sav); 'Onu kes. Ardından da (hedy nişanesi olmak üzere boynuna asılı olan) terliği hayvanın kanını batır. Sonra da (hedy olduğunun anlaşılması için) o terliği hayvanın hörgücünün yan tarafına vur. Ardından insanlarla onu baş başa bırak, yesinler.' buyurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 101, /506
Senetler:
1. Naciye b. A'cem (Naciye b. Cündeb b. Kâ'b)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Osman Amr b. Abdullah el-Evdî (Amr b. Muhammed b. Abdullah)
Konular:
Kurban, hedy kurbanı ve etlerinin yenmesi
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ هِشَامٍ - صَاحِبِ الدَّسْتَوَائِىِّ - عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم مُرَّ عَلَيْهِ بِبَدَنَةٍ فَقَالَ « ارْكَبْهَا » . قَالَ إِنَّهَا بَدَنَةٌ . قَالَ « ارْكَبْهَا » . قَالَ فَرَأَيْتُهُ رَاكِبَهَا مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى عُنُقِهَا نَعْلٌ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30957, İM003104
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ هِشَامٍ - صَاحِبِ الدَّسْتَوَائِىِّ - عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم مُرَّ عَلَيْهِ بِبَدَنَةٍ فَقَالَ « ارْكَبْهَا » . قَالَ إِنَّهَا بَدَنَةٌ . قَالَ « ارْكَبْهَا » . قَالَ فَرَأَيْتُهُ رَاكِبَهَا مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى عُنُقِهَا نَعْلٌ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Muhammed, ona Veki', ona Hişam -Sâhibi ed-Destevanî, ona Katade, ona da Enes b. Malik'ten (ra) rivayet edildiğine göre: Peygamber'in (sav) yanından kurbanlık bir deve geçirildi. Rasullullah (sav) (deveyi götürene):
" deveye bin" buyurdu. Adam: Bu deve kurbanlıktır, diye cevap verdi. Rasulullah (sav)
"Deveye bin" buyurdu. Enes demiştir ki: Sonra ben adamı devesine binmiş olduğu halde Peygamber'in (sav) beraberinde gördüm. Devenin boynunda bir pabuç takılı idi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 100, /505
Senetler:
()
Konular:
Kurban, üzerine binmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30963, İM003107
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ يُونُسَ عَنْ عُمَرَ بْنِ سَعِيدِ بْنِ أَبِى حُسَيْنٍ عَنْ عُثْمَانَ بْنِ أَبِى سُلَيْمَانَ عَنْ عَلْقَمَةَ بْنِ نَضْلَةَ قَالَ تُوُفِّىَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَأَبُو بَكْرٍ وَعُمَرُ وَمَا تُدْعَى رِبَاعُ مَكَّةَ إِلاَّ السَّوَائِبَ مَنِ احْتَاجَ سَكَنَ وَمَنِ اسْتَغْنَى أَسْكَنَ .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona İsa b. Yunus, ona Ömer b. Said b. Ebu Hüseyn, ona Osman b. Ebu Süleyman, ona Alkame b. Nadla şöyle demiştir: Mekke evlerine ancak sevâib (yâni oturanların mülkü olmayıp ihtiyaç sahihlerine terkedilmiş olarak) denile geldiği halde Rasulullah (sav), Ebu Bekr ve Ömer vefat ettiler. Kim (meskene) muhtaç ise (Mekke evlerinde) oturur ve kim muhtaç değil ise ihtiyacı olan (kirasız olarak) oturur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 102, /506
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Harem bölgesinin konumu ve bununla ilgili hükümler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30965, İM003108
Hadis:
حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ حَمَّادٍ الْمِصْرِىُّ أَنْبَأَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ أَخْبَرَنِى عَقِيلٌ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ مُسْلِمٍ أَنَّهُ قَالَ إِنَّ أَبَا سَلَمَةَ بْنَ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَوْفٍ أَخْبَرَهُ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَدِىِّ بْنِ الْحَمْرَاءِ قَالَ لَهُ رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ عَلَى نَاقَتِهِ وَاقِفٌ بِالْحَزْوَرَةِ يَقُولُ « وَاللَّهِ إِنَّكِ لَخَيْرُ أَرْضِ اللَّهِ وَأَحَبُّ أَرْضِ اللَّهِ إِلَى وَاللَّهِ لَوْلاَ أَنِّى أُخْرِجْتُ مِنْكِ مَا خَرَجْتُ » .
Tercemesi:
Bize İsa b. Hammâd (et-Tücibî) el-Mısrî, ona Leys b. Sa’d (el-Fehmî), ona Ukayl (b. Halid b. Ukayl), ona da Muhammed b. Müslim (b. Ubeydulah b. Abdullah b. Şihâb), ona Ebu Seleme b. Abdurrahman b. Avf Abdullah b. Adiy el-Hamrâ’nın şöyle anlattığın nakletti: Rasulullah’ı (sav), dişi devesi üstünde (Mekke'de) el-Hazvere (denilen yer) de durmuş şöyle derken gördüm: “(Ey Mekke)! Vallahi sen Allah’ın arzının şüphesiz en hayırlısısın ve Allah’ın arzının bana en sevimlisisin. Vallahi (Allah’ın emriyle) senin dışına çıkarılmamış olsaydım senden çıkmazdım.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 103, /506
Senetler:
1. Abdullah b. Adiy es-Sekafi (Abdullah b. Adiy b. Hamra)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. İsa b. Hammad et-Tücibi (İsa b. Hammad b. Müslim b. Abdullah)
Konular:
IRKÇILIK
MEMLEKET SEVGİSİ
Sevgi, vatan-memleket sevgisi
Siyer, Mekke fethinin önemi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30966, İM003109
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا يُونُسُ بْنُ بُكَيْرٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ حَدَّثَنَا أَبَانُ بْنُ صَالِحٍ عَنِ الْحَسَنِ بْنِ مُسْلِمِ بْنِ يَنَّاقٍ عَنْ صَفِيَّةَ بِنْتِ شَيْبَةَ قَالَتْ سَمِعْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَخْطُبُ عَامَ الْفَتْحِ فَقَالَ « يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنَّ اللَّهَ حَرَّمَ مَكَّةَ يَوْمَ خَلَقَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضَ فَهِىَ حَرَامٌ إِلَى يَوْمِ الْقِيَامَةِ لاَ يُعْضَدُ شَجَرُهَا وَلاَ يُنَفَّرُ صَيْدُهَا وَلاَ يَأْخُذُ لُقَطَتَهَا إِلاَّ مُنْشِدٌ » . فَقَالَ الْعَبَّاسُ إِلاَّ الإِذْخِرَ فَإِنَّهُ لِلْبُيُوتِ وَالْقُبُورِ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِلاَّ الإِذْخِرَ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Yunus b. Bükeyr, ona Muhammed b. İshak, ona Eban b. Salih, ona el-Hasan b. Müslim b. Yenak, ona da Safiyye bt. Şeybe şöyle demiştir: Mekke'nin fetih yılı Peygamber'in (sav) hutbesini (O'ndan) dinledim. O, hutbesinde:
"Ey insanlar! Allah gökleri ve yeri yarattığı gün şüphesiz, Mekke'yi haram kılmış (yâni orada katıl ve her türlü saygısızlığı şiddetle yasaklamış)tur. Artık Mekke, kıyamete dek haramdır. (Şöyle ki:) Ağacı kesilmez, avı rahatsız edilmez ve lukatasım (yerde bulunan malı) münşid (ilânla tamtıcılık eden) kişiden başkası (yerden) almaz" buyurdu. Abbâs: İzhır (otu) müstesna, çünkü o evler ve kabirler içindir, dedi. (yâni müstesna edilmesini diledi.) Rasulullah (sav) de:
"İzhır bu hükmün dışındadır," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 103, /506
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Harem bölgesinin konumu ve bununla ilgili hükümler
Şehirler, Mekke, Haram Bölge Oluşu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30968, İM003110
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُسْهِرٍ وَابْنُ الْفُضَيْلِ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِى زِيَادٍ أَنْبَأَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ سَابِطٍ عَنْ عَيَّاشِ بْنِ أَبِى رَبِيعَةَ الْمَخْزُومِىِّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لاَ تَزَالُ هَذِهِ الأُمَّةُ بِخَيْرٍ مَا عَظَّمُوا هَذِهِ الْحُرْمَةَ حَقَّ تَعْظِيمِهَا فَإِذَا ضَيَّعُوا ذَلِكَ هَلَكُوا » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Ali b. Müshir ve İbn el-Fudayl, ona Yezid b. Ebu Ziyad, ona Abdurrahman b. Bâsıt, ona da Ayyaş b. Ebu Rebîa el-Mahzûmî'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Bu ümmet, (hac ve umre şiarlarına) şu hürmeti hakkıyla yücelttikleri sürece hayırlı biçimde devam edecektir. Bu tazimi zayi ettikleri zaman helak olurlar."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 103, /506
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Mekke, Haram Bölge Oluşu
Tarih algısı, Ümmet, Rasulullah'tan sonra yaşaması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30986, İM003111
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ نُمَيْرٍ وَأَبُو أُسَامَةَ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ عَنْ خُبَيْبِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ حَفْصِ بْنِ عَاصِمٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ الإِيمَانَ لَيَأْرِزُ إِلَى الْمَدِينَةِ كَمَا تَأْرِزُ الْحَيَّةُ إِلَى جُحْرِهَا » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Abdullah b. Nümeyr ve Ebu Üsame, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Habib b. Abdurrahman, ona Hafs b. Âsım, ona da Ebu Hüreyre'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Yılan yuvasına toplandığı gibi imân da Medine'ye toplanır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 104, /507
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, önemi
حَدَّثَنَا بَكْرُ بْنُ خَلَفٍ حَدَّثَنَا مُعَاذُ بْنُ هِشَامٍ حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ أَيُّوبَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مَنِ اسْتَطَاعَ مِنْكُمْ أَنْ يَمُوتَ بِالْمَدِينَةِ فَلْيَفْعَلْ فَإِنِّى أَشْهَدُ لِمَنْ مَاتَ بِهَا » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30987, İM003112
Hadis:
حَدَّثَنَا بَكْرُ بْنُ خَلَفٍ حَدَّثَنَا مُعَاذُ بْنُ هِشَامٍ حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ أَيُّوبَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مَنِ اسْتَطَاعَ مِنْكُمْ أَنْ يَمُوتَ بِالْمَدِينَةِ فَلْيَفْعَلْ فَإِنِّى أَشْهَدُ لِمَنْ مَاتَ بِهَا » .
Tercemesi:
Bize Bekr b. Halef, ona Muaz b. Hişam, ona babası, ona Eyyüb, ona Nafi', ona da İbn Ömer'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Kim Medine'de (yerleşip ölünceye kadar orada oturmak suretiyle) ölebilirse yapsın (yâni ölünceye kadar orada ikamet etsin). Çünkü ben orada ölen kimse için şüphesiz şehâdet ederim (yâni şefaat ederim).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 104, /507
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, önemi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30990, İM003113
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو مَرْوَانَ مُحَمَّدُ بْنُ عُثْمَانَ الْعُثْمَانِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ أَبِى حَازِمٍ عَنِ الْعَلاَءِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « اللَّهُمَّ إِنَّ إِبْرَاهِيمَ خَلِيلُكَ وَنَبِيُّكَ وَإِنَّكَ حَرَّمْتَ مَكَّةَ عَلَى لِسَانِ إِبْرَاهِيمَ اللَّهُمَّ وَأَنَا عَبْدُكَ وَنَبِيُّكَ وَإِنِّى أُحَرِّمُ مَا بَيْنَ لاَبَتَيْهَا » . قَالَ أَبُو مَرْوَانَ لاَبَتَيْهَا حَرَّتَىِ الْمَدِينَةِ .
Tercemesi:
Bize Ebu Mervan Muhammed b. Osman el-Osmanî, ona Abdülaziz b. Ebu Hazim, ona el-Ala b. Abdurrahman, ona babası, ona da Ebu Hüreyre'den rivayet edildiğine göre; Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Allahım İbrahim (as) senin dostun ve peygamberindir ve sen Mekke'yi İbrahim'in dileği üzerine şüphesiz haram (muhterem veya ağacım kesmeyi, avını rahatsız etmeyi ve lukatasını almayı, kıtali haram) kıldın. Allahım! Ben de senin kulun ve peygamberinim. Ben de Medine'nin şu iki lâbetin arasındaki sahayı şüphesiz (ayni şekilde) haram kılıyorum.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 104, /507
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, duaları
Şehirler, Medine, Harem oluşu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30991, İM003114
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا عَبْدَةُ بْنُ سُلَيْمَانَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ أَرَادَ أَهْلَ الْمَدِينَةِ بِسُوءٍ أَذَابَهُ اللَّهُ كَمَا يَذُوبُ الْمِلْحُ فِى الْمَاءِ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Abde b. Süleyman, ona Muhammed b. Amr, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Kim Medine halkına bir kötülük etmek isterse, tuzun suda eridiği gibi Allah o kimseyi eritir (mahveder)."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 104, /507
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, önemi