6725 Kayıt Bulundu.
Bize Müsedded b. Müserhed, ona İsa b. Yunus, ona İsmail b. Abdülmelik, ona Ebu Zübeyr, ona da Câbir b. Abdullah şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) abdest bozmak istediği zaman, kendisini hiç kimse görmesin diye uzaklaşırdı."
Açıklama: el-Beraz, büyük abdest için kullanılan bir kelimedir. Bunun için avret mahallinin açılması gerekecektir. Bu nedenle 'kimse görmesin diye' vurgusu, sadece uzaklaşmayı değil, aynı zamanda kendini meraklı bakışlardan korumayı da gerekli kılmaktadır.
Bize Amr b. Merzuk, ona Şube, ona Katade, ona Nadr b. Enes, ona da Zeyd b. Erkâm, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Tuvaletler, cin ve şeytanların hazır bulunduğu yerlerdir. Sizden biriniz ihtiyacını gidermek için helaya gittiği zaman 'Eûzü billahi mine'l-hubusi ve'l-habâisi (Erkek ve dişi şeytandan Allah'a sığınırım) desin."
Açıklama: Tuvaletlerin evin iç mekanında olmadığı bir dönemde, tuvalet mahallinde bulunabilecek her türlü pislikten, şeytanlardan ve şeytanlaşmış varlıklardan Müslümanların korunmasını sağlamak, en azından farkındalık oluşturmak için Hz. Peygamber (sav), Allah'a sığınmaya teşvik etmiştir. Tuvaletlerin evin müştemilatı içine alınmasıyla bazı riskler ortadan kalksa bile, necasetten korunacak şekilde ve şeytandan Allah'a sığınarak ihtiyaç mahalline gidilmesi, kulluk bilincini diri tutan bir tuvalet adabı ve sünnet olarak devam etmektedir.
Bize Müsedded b. Müserhed, ona Ebu Muaviye, ona A'meş, ona İbrahim, ona Abdurrahman b. Yezid'in haber verdiğine göre Selman-ı Farisi'ye şöyle denilmiştir: 'Peygamberiniz size abdest bozarken nasıl oturulacağına varıncaya kadar her şeyi öğretti, öyle mi?' (Selman da): "Evet, O (sav) bizleri büyük ve küçük abdest bozarken kıbleye yönelmekten, sağ elle, üçten az taşla, hayvan tezeği veya kemikle temizlenmekten de nehyetti" diye cevap vermiştir.
Açıklama: Müslim'in (M000607) rivayetinde soruyu soranın müşrik olduğu vurgusu yapılmaktadır. Zira Müslüman her şeyi ondan öğrenmek için çaba harcarken, dışarıdan biri gibi ve biraz da alaycı bir eda ile "arkadaşınız size her şeyi öğretti öğle mi?" şeklindeki bir soruyu, başka bir sahabiye yöneltemez. Selman'ın günlük ve sıradan bir olguyu yani tuvaleti ve temizliğini, kendilerini ayrıştıran bir vasıf olarak zikretmesi önemlidir. En az üç taşla temizlenmek gibi temizlik hassasiyetine vurgu yapması ise, ümmetin temizlik algısına katkı sağlamaktadır.
Bize Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb el-Ka'nebî, ona Abdülaziz -b. Muhammed-, ona Muhammed -b. Amr-, ona da Ebu Seleme'nin rivayet ettiğine göre Muğire b. Şu'be şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) abdest bozmak için ayrıldığı zaman (kimsenin görmemesi için) iyice uzaklaşırdı."
Bize Hasan b. Amr -yani es-Sedûsî-, ona Vekî', ona Şube, ona Abdülaziz b. Suheyb, o da Enes b. Malik'ten bir önceki hadisin benzerini rivayet etmiş ve (Şube) şöyle demiştir: "Allahım, sana sığınırım." Şube dedi ki, (Abdülaziz bu hadisi) bir defa da: "Allah'a sığınırım" diye rivayet etti. Vüheyb, Abdülaziz'den rivayet ederken "(Kişi) Allah'a sığınsın" demiştir.
Bize Abdullah b. Muhammed en-Nüfeylî, ona İbnü'l-Mübarek, ona Muhammed b. Aclan, ona Ka'kâ' b. Hakîm, ona Ebu Salih, ona da Ebû Hureyre rivayet etmektedir: "Resûlüllah (sav) 'Ben, sizin babanız mesabesindeyim, sizlere (gereken şeyleri) öğretiyorum. Sizden biri büyük abdestini bozmak istediği zaman önünü veya arkasını kıbleye dönmesin, sağ eliyle temizlenmesin." [Ebu Hureyre, 'Hz. Peygamber bize, üç taş ile temizlenmemizi emreder, tezek ve çürümüş kemiklerle temizlenmeyi ise yasaklardı' dedi.]
Bize Müsedded b. Müserhed, ona Süfyân, ona Zührî, ona da Ata b. Yezid el-Leysî'nin naklettiğine göre Ebû Eyyûb bir rivayette şöyle dedi: "Tuvalete gittiğinizde, ne küçük ne de büyük abdestinizi giderirken kıbleye dönmeyiniz. Fakat doğu veya batıya dönünüz." [(Ebû Eyyûb devamla) Şam'a gittiğimizde tuvaletlerin kıbleye doğru inşa edildiğini gördük. Ancak biz kıbleden farklı tarafa yönümüzü çeviriyor ve Allah'tan af diliyorduk. İbn A'rabî, bize ez-Za'ferânî, ona Süfyan b. Uyeyne bu isnad ve mana ile hadisi nakletti dedi.]
Bize Ebu Şeybe'nin iki oğlu Osman ve Ebu Bekir, onlara Ömer b. Sa'd, ona Süfyan, ona Dahhak b. Osman, ona Nafi', ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir: "Peygamber (sav) küçük abdest bozarken bir adam çıkageldi ve O'na selam verdi. Rasulullah adamın selamını almadı." [Ebû Davud şöyle demiştir: İbn Ömer'den ve başkalarından rivayet edildiğine göre Peygamber (sav) teyemmüm etmiş sonra o adamın selamını almıştır.]
Bize Müsedded b. Müserhed, ona Hammad b. Zeyd ve Abdülvaris, onlara Abdülaziz b. Suheyb'in rivayet ettiğine göre Enes b. Malik şöyle demiştir: Rasulullah (sav) helaya girmek istediğinde, -Hammad rivayetinde- "Allahım sana sığınırım" diye dua ederdi." Abdulvâris rivayetine göre ise "Hubus ve habâis (her türlü pislik ve kötülük)ten Allah'a sığınırım" diye dua ederdi. [Ebû Davud şöyle dedi: "Bu hadisi Şube, Abdulaziz'den bir defa 'Allahım sana sığınırım', bir defa da "Allah'a sığınırım" ifadeleriyle rivayet etmiştir." Vüheyb ise, '(Kişi) Allah'a sığınsın' şeklinde rivayet etmiştir."]
Bize İbrahim b. Halid, ona Esved b. Amir, ona Şerik -lafız ona aittir-; (T) Bize Muhammed b. Abdullah -yani el-Muharrimî-, ona Veki', ona Şerik, ona İbrahim b. Cerir, ona Muğira, ona Ebu Zür'a, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'den şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) helaya gitmek istediği zaman, ona tevr yahut rekve denilen kaplardan biriyle su götürürdüm. Rasulullah (sav) onunla taharetlenirdi." [Ebû Davud: Veki'in rivayetinde sonra elini toprağa silerdi ifadesini zikretti. Sonra bir başka kapla su getirirdim, ondan abdest alırdı, dedi.] [Ebû Davud şöyle demiştir: Hadisin Esved b. Amir tarikiyle gelen rivayeti daha sağlamdır, dedi.]