10612 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona Yahya, ona Muhammed b. Yahya b. Habbân, ona Enes b. Malik teyzesi Ümmü Haram bt. Milhan’ın şöyle anlattığını nakletti: Nebi (sav) bir gün bana yakın bir yerde uyudu, sonra gülümseyerek uyandı. “Seni güldüren nedir ki?” diye sordum. Rasulullah (sav) şöyle cevap verdi: "Ümmetimden bir takım insanlar şu yemyeşil deniz üstünde, hükümdarların tahtlarına kuruldukları gibi gemilere binerek (deniz harbine giderlerken) rüyamda bana gösterildiler (de ona güldüm)" dedi. Ümmü Haram: “Beni de onlardan (deniz gazilerinden) kılması için Allah'a dua ediver” dedi. Rasulullah da (sav) ona dua etti. Sonra ikinci defa uykuya daldı. Sonra aynısını yaptı (yine gülümseyerek uyandı.) Ümmü Haram da O'na önceki söylediğinin aynısı söyledi (Seni güldüren nedir? dedi.) Peygamber de (sav) ona önceki gibi cevap verdi. Ümmü Haram “Beni de onlardan kılması için Allah'a dua ediver!” dedi. Peygamber "Sen birincilerdensin (ikincilerden değilsin)" buyurdu. Sonraları Ümmü Haram, kocası Ubade b. Samit’le birlikte müslümanların Muâviye kumandasında gemilere binip çıktıkları ilk deniz gazasına bir gazi olarak çıktı. Nihayet o gaziler gazalarını bitirip Şam'a inmek üzere dönerlerken, Ümmü Harâm'a binmesi için bir hayvan getirildi. Hayvan Ümmü Harâm'ı yere çarptı o da bundan öldü.
Açıklama: Bu kayıt önceki kayıt (B002799) ile aynı!
Bize Ali b. Abdullah, ona Yahya b. Said, ona Süfyân, ona Mansûr, ona Mücâhid, ona Tâvûs, ona da İbn Abbâs, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Mekke'nin fethinden sonra hicret yoktur! Yalnız, cihad ve niyet vardır. Savaşa çağrıldığınızda savaşa çıkın!
Bize Müsedded, ona Yahya, ona İsmail, ona Kays b. Ebu Hâzim, ona da Cerîr'in naklettiğine göre Rasulullah (sav) ona (Cerir'e): "Şu Zülhalasa'dan beni kurtarmaz mısın?" dedi. (Zülhalasa) Has'am kabilesine ait, Yemenlilerin Kabe'si olarak adlandırılan bir bina (puthane) idi. Ben, at binmekte mahir olan Ahmes kabilesinden yüz elli atlıyla birlikte oraya gittim. At üzerinde pek sabit duramaz bazen düşerdim. (Bundan bahsedince) Rasulullah (sav) göğsüme öyle bir vurdu ki parmak izleri göğsüme çıktı. Ardından, "Allah'ım onu sabit kıl. Onu doğru yolu gösteren ve doğru yola erenlerden eyle" diye dua etti. Bunun üzerine Cerîr oraya gitti, orayı darmadağın etti ve ateşe verdi. Sonra (durumu haber vermesi için) Rasulullah'a (sav) birini gönderdi. Cerîr'in habercisi: 'Seni hak ile gönderene yemin olsun ki; ben ayrılırken o bina, kof yahut uyuz bir deve gibiydi (yanmaktan simsiyah ve harap olmuş bir haldeydi). dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) beş defa: "Allah (cc) Ahmes'in atlarını ve süvarilerini bereketlendirsin" diye dua etti.