Giriş

Bize Sâlim, ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) insanlar içinde ayağa kalktı ve Al­lah'ı lâyık olduğu sıfatlarla övdü. Sonra Deccâl'den bahsederek şöyle bu­yurdu: "Ben sizi kesin bir şekilde Deccâl'e karşı uyarıyorum. İstisnasız her Peygamber kendi kavmini Deccâl'e karşı uyarmıştır. Nuh da kavmini ona karşı uyarmıştır. Lâkin şimdi ben sizlere onun, hiçbir peygamberin kavmine söylemediği bir özelliğini söyleyeceğim. Deccâl şa­şıdır. Allah ise şaşı değildir.


Açıklama: İsnadın tamamı için bk. B003055.

    Öneri Formu
30511 B003057 Buhari, Cihad, 178

Bize Mahmud, ona Abdürrezzâk, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona da Muhammed b. Cübeyr, babası (Cübeyr b. Mut'im) -Bedir esirleri için (Medine'ye) geldiğinde şöyle demiştir: "Nebî'nin (sav) akşam namazında Tûr suresini okuduğunu işittim."


    Öneri Formu
30380 B003050 Buhari, Cihad, 172

Bize Ebu Nuaym, ona Ebu Umeys, ona İyâs b. Seleme b. Ekva', ona da babası (Seleme b. Ekva) şöyle rivayet etmiştir: Yolculuk halinde iken Hz. Peygamber'in (sav) yanına müşriklerden bir casus geldi, ashabın yanına oturup konuştuktan sonra gitti. Nebî (sav), "onu bulup öldürün" buyurdu. (Seleme) onu öldürdü ve Hz. Peygamber (sav) de casusun eşyasını ona verdi.


    Öneri Formu
30381 B003051 Buhari, Cihad, 173

Bize Kabîsa, ona İbn Uyeyne, ona Süleyman el-Ahvel, ona da Said b. Cübeyr şöyle rivayet etmiştir: İbn Abbâs (ra), “Perşembe günü! Ah o perşembe günü!” dedi. Ardından ağladı, hatta göz yaşları çakıl taşlarını ıslattı. Sonra da “Rasulullah'ın (sav) ağrısı perşembe günü şiddetlendi ve "bana yazacak bir şey getirin de size ondan sonra asla sapmayacağınız bir şey yazayım" buyurdu. Hz. Peygamber'in huzurunda tartışmak yakışıksız olduğu halde, oradakiler aralarında tartışıp 'Rasulullah (sav) ne dediğini bilecek halde değil' dediler. Rasulullah (sav) da "beni (rahat) bırakın! İçinde bulunduğum durum, beni çağırdığınızdan daha hayırlıdır" buyurdu ve üç şeyi tavsiye etti: "Müşrikleri Arap yarımadasından çıkarın, heyetlere benim muamele ettiğim gibi muamele edin." Üçüncüsünü ise unuttum. Yakub b. Muhammed şöyle der ki: Muğire b. Abdurrahman'a Arap yarımadası hakkında sordum. O da “Mekke, Medine, Yemâme ve Yemen'dir” dedi. Yakub der ki: Arc, Tihâme'nin başlangıcıdır.


    Öneri Formu
30405 B003053 Buhari, Cihad, 176

Bize Mahmud, ona Abdürrezzâk, ona Ma'mer, ona Zührî, ona Ali b. Hüseyin, ona Amr b. Osman b. Affân, ona da Usame b. Zeyd şöyle rivayet etmiştir: Ben Hz. Peygamber'e “ey Allah'ın Rasulü, yarın, haccın esnasında nerede konaklayacaksın?” diye sordum, Hz. Peygamber (sav), "Akîl bize ev mi bıraktı ki" buyurdu. Ardından, "Biz yarın Kureyş'in küfür üzere antlaşma yaptığı Kinâne oğullarındaki Muhassab vadisinde konaklayacağız" buyurdu. Burası Hâşim oğulları ile alışveriş yapmamak ve onları barındırmamak üzere, Kinâne oğulları ile Kureyş'in antlaşma yaptıkları yerdi. Zührî der ki: Hayf, vadi demektir.


    Öneri Formu
30412 B003058 Buhari, Cihad, 180


Açıklama: Zikredildiğine göre Hz. Peygamber'in elinde Duhan suresinin ismi yazılı imiş ve İbn Sayyâd, Duhan'ın hepsini göremeyip sadace "duh" kısmını görebilmiş ve "ed-Duhân" (الدُّخان) demek istemiş ancak sadece "ed-Duh" (الدُّخُّ) diyebilmiştir. Ayrıntılı malumat için bk. Aynî, Umdetü'l-kârî, XIV, 302 (Şâmile versiyonu).

    Öneri Formu
30407 B003055 Buhari, Cihad, 178


Açıklama: B003055 numaralı hadisin devamıdır.

    Öneri Formu
30409 B003056 Buhari, Cihad, 178


    Öneri Formu
30361 B003047 Buhari, Cihad, 171


    Öneri Formu
30378 B003048 Buhari, Cihad, 172


    Öneri Formu
30382 B003052 Buhari, Cihad, 174