6725 Kayıt Bulundu.
Bize İbrahim b. Musa, ona İsa b. Yunus, ona Muhammed b. İshak, ona Muhammed b. İbrahim et-Teymî, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Zeyd b. Halid el-Cühenî Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Müminlere sıkıntı vermeyeceğini bilseydim, her namaz için misvak kullanmalarını emrederdim." [Ebû Seleme şöyle dedi: 'Ben Zeyd'i, kulağına, kâtiplerin kulaklarına kalem koydukları yere misvak koymuş olarak mescidde otururken gördüm. Her namaza kalkışında misvak kullanırdı.']
Açıklama: Ağız temizliğini sağlamak için kullanılan misvak, huzura çıkış için hazırlık olarak yapıldığında namazdaki huşuya katkı sağlayacaktır. Zira ağızdaki yemek kırıntıları, koku vb. zihni meşgul edecek bir çok şeyden, misvak ile kurtulmak mümkün görülmektedir. Zeyd'in kulağının arkasına misvak koyduğuna yapılan vurgu, onunla günlük hayattaki ilişkisini göstermesi açısından önemlidir.
Bize Muhammed b. İsa, ona Anbese b. Abdülvahid, ona Hişam b. Urve, ona da babası [Urve b. Zubeyr], Hz. Aişe'nin şöyle dediğini aktarmıştır: "Rasulullah (sav) misvakla dişlerini temizliyordu. Yanında biri diğerinden daha yaşlı olan iki adam vardı. Misvakın fazileti ile ilgili Hz. Peygamber'e 'büyükle' yani misvakı yaşça büyük olana ver diye vahiy geldi." Ahmed -İbn Hazm- şöyle dedi: Ebu Saîd -İbnü'l-A'râbî- bize 'Bu hadis Medine ehlinin teferrüd ettiği hadislerdendir' dedi. Bize Ebu Davud, ona da Ebu Ca'fer Muhammed b. İsa şöyle dedi: 'Anbese b. Abdülvahid'i abdâlların mevâliden olduklarını bilmeden önce abdâl olarak zikrederdik.'
Açıklama: Bu hadisin Buhârî rivayetinde geçen olayın Hz. Peygamber'in (sav) rüyasında gerçekleştiği, o iki kişinin melek olduğu ifade edilmiştir. (Buhârî, Tahâre, 76, Hadis no: 246) Müslim ise bu olayın rüyada gerçekleştiği kanaatini hadisi kitabında rüya bölümünde (Kitâbu'r-rü'yâ, 19, hadis no: 2271) aktararak göstermiştir. Hadiste yeme, içme ve eşya kullanma gibi durumlarda başka tercih sebebi yoksa yaşı büyüklere öncelik verilmesi tavsiye edilmektedir. Hadiste Ebu Davud’un açıklamasında geçen abdâl (çoğulu budalâ) kavramı bizim kültürümüzde eren derviş gibi ifadelere karşılık gelmektedir. Hadis kaynaklarında Abdal ile ilgili birkaç rivayet yer almaktadır. Bu rivayetlerde; ümmet içinde her dönemde otuz ya da kırk abdâlın bulunacağı, ehl-i Şam’dan olacakları, ölen her abdâlın yerine bir başkasının geçeceği, yağmur suyu ile susuzluklarını giderecekleri, düşmanlarına karşı onlara yardım edilecekleri (Ahmed b. Hanbel, Müsned, Beyrut: Risâle, 1421/2001, 2: 231, hadis no: 896; 37: 413 hadis no: 22751), namaz, oruç ve zekat gibi ibadetler sayesinde değil de cömertlik ve Müslümanlara karşı samimi olmalarından dolayı bu seviyeye eriştikleri (Taberânî, Mu’cemü’l-kebîr, Riyad, 1415/1994, 10:181, hadis no: 10390) gibi bilgiler yer almaktadır. Abdâl ile ilgili rivayetlerin tamamı çok zayıf ya da mevzu (uydurma) olarak değerlendirilmektedir. Bizzat Ahmed b. Hanbel kitabına aldığı rivayetin (, 37: 413 hadis no: 22751) hemen altında yaptığı değerlendirmede hadisin münker olduğunu ifade etmiştir. İbn Kayyim el-Cevzî el-Menâ’ru'l-münîf’inde bu tür hadislerin tamamını uydurma olarak nitelerken (Halep, 1390/1970, 137) Suyûtî ve Ali el-Kârî dışındaki muhaddisler de ya mevzu ya da çok zayıf hükmünü vermişlerdir. (Sehâvî, Mekâsıdü’l-hasene, Beyrut, 1405/1985, 43-47) Abdalların namaz, oruç, zekat gibi ibadetler sayesinde değil de cömertlik ve müminler karşı samimi olma özellikleri sayesinde bu mertebeye erişmeleri ve yine kendilerine yapılan kötülüğe iyilikle karşılık verme, zulmedenleri bağışlama gibi özellikleri ( Sehâvî, 44) Yunus Emre’nin “Döğene elsiz gerek / söğene dilsiz gerek / Derviş gönülsüz gerek / sen derviş olamazsın” dizelerini andırmaktadır.
Bize Muhammed b. Avf et-Tâî, ona Ahmed b. Halid, ona Muhammed b. İshak, ona da Muhammed b. Yahya b. Habbân şöyle dedi: "Abdullah b. Ömer'in oğlu Abdullah'a 'İbn Ömer'in abdestli ve abdestsiz iken her namaz için abdest almasının sebebi nedir?' dedim. Abdullah da Esma bt. Zeyd b. Hattâb'ın kendisine, Abdullah b. Hanzala b. Ebu Amir'in şöyle dediğini nakletti: "Resûlullah (sav) abdestli veya abdestsiz olsun, her namaz için yeniden abdest almakla emrolundu. Bu ona zor gelince her namaz için misvak kullanmakla emredildi." İbn Ömer ise kendisinde bu gücü bulduğundan her namaz için abdest almaya devam etti. [Ebu Davud şöyle dedi: 'Bu hadisi İbrahim b. Sa'd, Muhammed b. İshak'tan rivayet etmiş, ancak ibrahim, Abdullah b. Abdullah yerine Ubeydullah b. Abdullah demiştir.']
Bize Müsedded ve Süleyman b. Davud el-Atekî, onlara Hammad b. Zeyd, ona Gaylan b. Cerir, ona Ebu Bürde, ona da babası (Ebu Musa el-Eş'ari) şöyle demiştir: -lafız Müsedded'e aittir- "Bizi (Tebûk gazvesine) götürecek bir hayvan temin etmesi için Rasulullah'ın (sav) yanına geldiğimizde, Onu dilini misvaklarken gördüm." [Ebû Davud şöyle demiştir: Süleyman b. Davud'dan gelen rivayette Ebu Musa el-Eş'arî'nin şöyle dediği yer almaktadır: Hz. Peygamber'in yanına girdim. Misvakı dilinin ucuna koymuş, ih ih diyerek diline sürtüyordu.] [Ebû Davud, Müsedded'in; hadis daha uzundu ancak ben onu ihtisar ettim' dediğini haber vermektedir.]
Bize İbrahim b. Musa er-Razî, ona İsa b. Yunus, ona Mis'ar (b. Kidam el-âmirî), ona Mikdam b. Şurayh, ona da babası (Ebu Mikdâm Şurayh b. Hânî) şöyle demiştir: "Hz. Aişe'ye, 'Resûlullah (sav) evine girdiği zaman ilk iş olarak ne yapardı?' diye sordum. 'Dişlerini misvaklardı' cevabını verdi."
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Muhammed b. Abdullah el-Ensari, ona Anbese b. Said el-Kûfî el-Hâsib, ona Kesîr, Hz. Aişe'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) misvak kullandıktan sonra misvakı yıkamam için bana verirdi. Ben de önce misvakı kullanır sonra yıkayıp kendisine verirdim."
Bize Muhammed b. 'Alâ, ona Muaviye b. Hişam, ona Yunus b. Haris, ona İbrahim b. Ebu Meymune, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'den rivayet ederek şöyle demiştir: "'Orada temiz olmayı arzu eden ve seven kişiler vardır' (Tevbe, 9/108) âyeti, su ile temizlenmelerinden dolayı Kubâ'daki müslümanlar hakkında nazil olmuştur."
Bize İbrahim b. Halid, ona Esved b. Amir, ona Şerik -lafız ona aittir-; (T) Bize Muhammed b. Abdullah -yani el-Muharrimî-, ona Veki', ona Şerik, ona İbrahim b. Cerir, ona Muğira, ona Ebu Zür'a, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'den şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) helaya gitmek istediği zaman, ona tevr yahut rekve denilen kaplardan biriyle su götürürdüm. Rasulullah (sav) onunla taharetlenirdi." [Ebû Davud: Veki'in rivayetinde sonra elini toprağa silerdi ifadesini zikretti. Sonra bir başka kapla su getirirdim, ondan abdest alırdı, dedi.] [Ebû Davud şöyle demiştir: Hadisin Esved b. Amir tarikiyle gelen rivayeti daha sağlamdır, dedi.]
Bize Kuteybe b. Said, ona Süfyan (b. Uyeyne), ona Ebu'z-Zinad (Abdullah b. Zekvân), ona A'rec (Abdurrahman b. Hürmüz), ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in(sav) şöyle dediğini nakletmiştir: "Mü'minlere zor gelmeyeceğini bilseydim, yatsı namazını geciktirmelerini ve her namaz öncesi dişlerini misvakla temizlemelerini emrederdim."
Bize Yahya b. Main, ona Veki', ona Zekeriyya b. Ebu Zâide, ona Musab b. Şeybe, ona Talk b. Habib, ona İbn Zübeyr, ona da Aişe, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "On şey fıtrattandır: Bıyığın kısaltılması, sakalın düzeltilmesi, dişlerin temizlenmesi, burna su çekilip temizlenmesi, tırnakların kesilmesi, parmak eklemlerinin yıkanması, koltuk altı kıllarının kesilmesi, eteklerin tıraş edilmesi, pisliğin su ile temizlenmesi." [Ravilerden Zekeriyya, Musab'dan şunu nakletmiştir: 'Onuncuyu unuttum, ancak bu mazmaza olabilir.']