Öneri Formu
Hadis Id, No:
19730, D003103
Hadis:
حَدَّثَنَا الْقَعْنَبِىُّ عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ زَيْدِ بْنِ الْخَطَّابِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَارِثِ بْنِ نَوْفَلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبَّاسٍ قَالَ قَالَ عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ عَوْفٍ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"إِذَا سَمِعْتُمْ بِهِ بِأَرْضٍ فَلاَ تُقْدِمُوا عَلَيْهِ وَإِذَا وَقَعَ بِأَرْضٍ وَأَنْتُمْ بِهَا فَلاَ تَخْرُجُوا فِرَارًا مِنْهُ." يَعْنِى الطَّاعُونَ .
Tercemesi:
Bize (Abdullah b. Mesleme) el-Ka'neb, ona Malik (b. Enes), ona İbn Şihab (ez-Zührî), ona Abdülhamid b. Abdurrahman b. Zeyd b. Hattab, ona Abdullah b. Abdullah b. Haris b. Nevfel, ona (Abdullah) b. Abbas, ona da Abdurrahman b. Avf, Hz. Peygamber'den (sav) şöyle duyduğunu haber vermiştir:
"Eğer (Taun) hastalığının bir yerde olduğunu duyarsanız, oraya girmeyin. Eğer sizin olduğunuz bir bölgede ortaya çıkarsa hastalıktan kaçarak oradan çıkmayın." Bu hastalık Taun'dur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cenâiz 10, /726
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Avf ez-Zührî (Abdurrahman b. Avf b. Abduavf b. Abd b. el-Haris)
2. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
3. Ebu Yahya Abdullah b. Haris el-Haşimi (Abdullah b. Abdullah b. Haris b. Nevfel b. Haris b. Abdulmuttalib)
4. Ebu Ömer Abdülhamid b. Abdurrahman el-Adevi (Abdülhamid b. Abdurrahman b. Zeyd b. Hattab)
5. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
6. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
7. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Hastalık, Taun, karantina
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا حَكَّامُ بْنُ سَلْمٍ عَنْ عَلِىِّ بْنِ عَبْدِ الأَعْلَى عَنْ أَبِيهِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"اللَّحْدُ لَنَا وَالشَّقُّ لِغَيْرِنَا."
[قال ابو داود: هذا علي بن عبد الأعلى الثعلبي.]
Açıklama: Lahd (Cenazeyi kıble tarafında bir oyuğa koymak) ve Şak (Cenazeyi kabrin ortasındaki oyuğa koymak) Ehl-i kitaba muhalefet açısından değerlendirilse de tercihe bırakıldığı, lahd daha faziletli olmakla birlikte ikisinin de caiz olduğu konusunda görüşler vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20508, D003208
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا حَكَّامُ بْنُ سَلْمٍ عَنْ عَلِىِّ بْنِ عَبْدِ الأَعْلَى عَنْ أَبِيهِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"اللَّحْدُ لَنَا وَالشَّقُّ لِغَيْرِنَا."
[قال ابو داود: هذا علي بن عبد الأعلى الثعلبي.]
Tercemesi:
Bize İshak b. İsmail, ona Hakkâm b. Selm, ona Ali b. Abdula'la, ona babası (Abdula'la b. Amir), ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
"Lahd (kabrin kıble tarafını kazıp cenazeyi oraya yerleştirmek ve üzerini kerpiç, tahta ve taş gibi bir şeyle kapatmak) bize, Şak da (kabrin tam ortasını kazıp cenazeyi oraya koymak) başkalarına aittir."
[Ebû Davud isnattaki Ali b. Abdula'lâ'nın es-Sa'lebî olduğunu söylemiştir.]
Açıklama:
Lahd (Cenazeyi kıble tarafında bir oyuğa koymak) ve Şak (Cenazeyi kabrin ortasındaki oyuğa koymak) Ehl-i kitaba muhalefet açısından değerlendirilse de tercihe bırakıldığı, lahd daha faziletli olmakla birlikte ikisinin de caiz olduğu konusunda görüşler vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cenâiz 65, /749
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Abdula'la b. Amir es-Sa'lebî (Abdula'la b. Amir)
4. Ebu Hasan Ali b. Abdula'la es-Sa'lebî (Ali b. Abdula'la b. Amir)
5. Ebu Abdurrahman Hakkâm b. Selm el-Kinanî (Hakkâm b. Selm)
6. İshak b. İsmail el-Yetim (İshak b. İsmail)
Konular:
Kabir, lahd yapmak
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ - يَعْنِى ابْنَ زَيْدٍ - عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ أَنَّ غُلاَمًا مِنَ الْيَهُودِ كَانَ مَرِضَ فَأَتَاهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يَعُودُهُ فَقَعَدَ عِنْدَ رَأْسِهِ فَقَالَ لَهُ
"أَسْلِمْ." فَنَظَرَ إِلَى أَبِيهِ وَهُوَ عِنْدَ رَأْسِهِ فَقَالَ لَهُ أَبُوهُ أَطِعْ أَبَا الْقَاسِمِ . فَأَسْلَمَ فَقَامَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ يَقُولُ
"الْحَمْدُ لِلَّهِ الَّذِى أَنْقَذَهُ بِى مِنَ النَّارِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19722, D003095
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ - يَعْنِى ابْنَ زَيْدٍ - عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ أَنَّ غُلاَمًا مِنَ الْيَهُودِ كَانَ مَرِضَ فَأَتَاهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يَعُودُهُ فَقَعَدَ عِنْدَ رَأْسِهِ فَقَالَ لَهُ
"أَسْلِمْ." فَنَظَرَ إِلَى أَبِيهِ وَهُوَ عِنْدَ رَأْسِهِ فَقَالَ لَهُ أَبُوهُ أَطِعْ أَبَا الْقَاسِمِ . فَأَسْلَمَ فَقَامَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ يَقُولُ
"الْحَمْدُ لِلَّهِ الَّذِى أَنْقَذَهُ بِى مِنَ النَّارِ."
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Harb, ona Hammad b. Zeyd, ona Sabit (b. Eslem) ona da Enes b. Malik şöyle haber vermiştir: Yahudi bir çocuk hastalanmıştı. Hz. Peygamber (sav), onu ziyaret edip başucuna oturdu ve ona "müslüman ol" dedi. Çocuk başucundaki babasına baktı, babası da ona Ebu'l-Kasım'a itaat et, dedi. Bunun üzerine çocuk Müslüman oldu ve Hz. Peygamber (sav) çocuğun yanından şöyle diyerek kalktı.
"Benim sayemde onu cehennemden kurtaran Allah'a hamdolsun."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cenâiz 5, /725
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
4. Ebu Eyyüb Süleyman b. Harb el-Vâşihî (Süleyman b. Harb b. Büceyl)
Konular:
Diyalog, Hz. Peygamber'in / Sahabenin Yahudilerle ilişkileri
Hz. Peygamber, daveti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19738, D003108
Hadis:
حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ هِلاَلٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَارِثِ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ صُهَيْبٍ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"لاَ يَدْعُوَنَّ أَحَدُكُمْ بِالْمَوْتِ لِضُرٍّ نَزَلَ بِهِ وَلَكِنْ لِيَقُلِ اللَّهُمَّ أَحْيِنِى مَا كَانَتِ الْحَيَاةُ خَيْرًا لِى وَتَوَفَّنِى إِذَا كَانَتِ الْوَفَاةُ خَيْرًا لِى."
Tercemesi:
Bize Bişr b. Hilal, ona Abdulvâris (b. Saîd), ona Abdülaziz b. Suheyb, ona da Malik b. Enes, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
"Sizden biriniz başına gelmiş bir sıkıntıdan dolayı ölümü arzu etmesin. Fakat şöyle desin, Allah'ım hayat benim için hayırlıysa beni yaşat. Ölüm benim için daha hayırlıysa o zaman da benim canımı al."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cenâiz 13, /727
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Abdülaziz b. Suheyb el-Bünanî (Abdülaziz b. Suheyb)
3. Ebu Ubeyde Abdulvâris b. Saîd el-Anberî (Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
4. Ebu Muhammed Bişr b. Hilal es-Savvâf (Bişr b. Hilal)
Konular:
Ölüm, temenni etmemek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19759, D003112
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ سَعْدٍ أَخْبَرَنَا ابْنُ شِهَابٍ أَخْبَرَنِى عُمَرُ بْنُ جَارِيَةَ الثَّقَفِىُّ حَلِيفُ بَنِى زُهْرَةَ - وَكَانَ مِنْ أَصْحَابِ أَبِى هُرَيْرَةَ - عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ
"ابْتَاعَ بَنُو الْحَارِثِ بْنِ عَامِرِ بْنِ نَوْفَلٍ خُبَيْبًا - وَكَانَ خُبَيْبٌ هُوَ قَتَلَ الْحَارِثَ بْنَ عَامِرٍ يَوْمَ بَدْرٍ - فَلَبِثَ خُبَيْبٌ عِنْدَهُمْ أَسِيرًا حَتَّى أَجْمَعُوا لِقَتْلِهِ فَاسْتَعَارَ مِنَ ابْنَةِ الْحَارِثِ مُوسَى يَسْتَحِدُّ بِهَا فَأَعَارَتْهُ فَدَرَجَ بُنَىٌّ لَهَا وَهِىَ غَافِلَةٌ حَتَّى أَتَتْهُ فَوَجَدَتْهُ مُخْلِيًا وَهُوَ عَلَى فَخِذِهِ وَالْمُوسَى بِيَدِهِ فَفَزِعَتْ فَزْعَةً عَرَفَهَا فِيهَا فَقَالَ أَتَخْشَيْنَ أَنْ أَقْتُلَهُ مَا كُنْتُ لأَفْعَلَ ذَلِكَ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ رَوَى هَذِهِ الْقِصَّةَ شُعَيْبُ بْنُ أَبِى حَمْزَةَ عَنِ الزُّهْرِىِّ قَالَ أَخْبَرَنِى عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عِيَاضٍ أَنَّ ابْنَةَ الْحَارِثِ أَخْبَرَتْهُ أَنَّهُمْ حِينَ اجْتَمَعُوا - يَعْنِى لِقَتْلِهِ - اسْتَعَارَ مِنْهَا مُوسَى يَسْتَحِدُّ بِهَا فَأَعَارَتْهُ.]
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona İbrahim b. Sad, ona İbn Şihab (ez-Zührî), ona Zühre oğullarının müttefiki Ömer b. Cariye es-Sekafî -ki kendisi Ebu Hureyre'nin yakın talebelerindendir-, ona da Ebu Hureyre şöyle haber vermiştir:
"Haris b. Âmir b. Nevfel'in oğulları Hubeyb'i (köle olarak) satın almıştı. Hubeyb de Bedir'de Hâris b. Âmir'i öldürmüştü. Hubeyb onların yanında bir müddet esir olarak kaldı. Kendisini öldürmeye karar verdikleri zaman temizlenmek için Haris'in kızından ödünç bir ustura istedi. Kızı da usturayı ona verdi. Bu esnada Haris'in kızı dalgınken küçük oğlu, Hubeyb'in yanına gitti. Kadın Hubeyb'in yanına gidince bir elinde ona verdiği ustura dizinde de oğlunu başka kimse olmadığı halde buldu ve çok korktu. Hubeyb onun bu halini anladı ve onu öldürmemden mi korkuyorsun? Bunu yapacak değilim, dedi."
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu olayı Şuayb b. Ebu Hamza, Zührî'den, o da Ubeydullah b. Iyad'dan nakletmiş ve şöyle demiştir: Haris'in kızı, ailesi Hubeyb'i öldürmeye karar verdiklerinde temizlenmek için ondan ödünç bir ustura istediğini ve usturayı ona verdiğini nakletmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cenâiz 16, /728
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. İbn Ebu Süfyan Amr b. Ebu Süfyan es-Sekafî (Amr b. Ebu Süfyan b. Üseyd b. Cariye b. Abdullah b. Ebu Seleme)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu İshak İbrahim b. Sa'd ez-Zührî (İbrahim b. Sa'd b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avf)
5. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Savaş, esirlik
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı
Zaman, haram aylar
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِذَا حَضَرْتُمُ الْمَيِّتَ فَقُولُوا خَيْرًا فَإِنَّ الْمَلاَئِكَةَ يُؤَمِّنُونَ عَلَى مَا تَقُولُونَ." فَلَمَّا مَاتَ أَبُو سَلَمَةَ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا أَقُولُ قَالَ
"قُولِى اللَّهُمَّ اغْفِرْ لَهُ وَأَعْقِبْنَا عُقْبَى صَالِحَةً." قَالَتْ فَأَعْقَبَنِى اللَّهُ تَعَالَى بِهِ مُحَمَّدًا صلى الله عليه وسلم .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19762, D003115
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِذَا حَضَرْتُمُ الْمَيِّتَ فَقُولُوا خَيْرًا فَإِنَّ الْمَلاَئِكَةَ يُؤَمِّنُونَ عَلَى مَا تَقُولُونَ." فَلَمَّا مَاتَ أَبُو سَلَمَةَ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا أَقُولُ قَالَ
"قُولِى اللَّهُمَّ اغْفِرْ لَهُ وَأَعْقِبْنَا عُقْبَى صَالِحَةً." قَالَتْ فَأَعْقَبَنِى اللَّهُ تَعَالَى بِهِ مُحَمَّدًا صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan (es-Sevrî), ona (Süleyman b. Mihran) el-A'meş, ona Ebu Vâil (Şakik b. Seleme), ona da (Hz. Peygamber'in eşi) Ümmü Seleme, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Cenazenin yanına geldiğinizde hayır konuşun. Zira melekler sizin dediklerinize âmin derler." (Kocam) Ebu Seleme vefat ettiğinde Ey Allah'ın Rasulü! Ne diyeyim? dedim. Şöyle buyurdu: "Allahım onu affet, ondan sonra bize daha hayırlısını ver, diye dua et." Ümmü Seleme sonra şöyle devam etti: Allah ondan sonra bana Hz. Muhammed'i (sav) nasip etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cenâiz 19, /729
Senetler:
1. Ümmü Seleme Zevcü'n Nebi (Hind bt. Huzeyfe b. Muğire)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
Ölüm, sonrası tezkiye
حَدَّثَنَا هَنَّادُ بْنُ السَّرِىِّ عَنْ عَبْدَةَ وَأَبِى مُعَاوِيَةَ - الْمَعْنَى - عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّ الْمَيِّتَ لَيُعَذَّبُ بِبُكَاءِ أَهْلِهِ عَلَيْهِ." فَذُكِرَ ذَلِكَ لِعَائِشَةَ فَقَالَتْ وَهِلَ - تَعْنِى ابْنَ عُمَرَ - إِنَّمَا مَرَّ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عَلَى قَبْرٍ فَقَالَ
"إِنَّ صَاحِبَ هَذَا لَيُعَذَّبُ وَأَهْلُهُ يَبْكُونَ عَلَيْهِ." ثُمَّ قَرَأَتْ "(وَلاَ تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ أُخْرَى)"
[قَالَ عَنْ أَبِى مُعَاوِيَةَ عَلَى قَبْرِ يَهُودِىٍّ.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19822, D003129
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادُ بْنُ السَّرِىِّ عَنْ عَبْدَةَ وَأَبِى مُعَاوِيَةَ - الْمَعْنَى - عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّ الْمَيِّتَ لَيُعَذَّبُ بِبُكَاءِ أَهْلِهِ عَلَيْهِ." فَذُكِرَ ذَلِكَ لِعَائِشَةَ فَقَالَتْ وَهِلَ - تَعْنِى ابْنَ عُمَرَ - إِنَّمَا مَرَّ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عَلَى قَبْرٍ فَقَالَ
"إِنَّ صَاحِبَ هَذَا لَيُعَذَّبُ وَأَهْلُهُ يَبْكُونَ عَلَيْهِ." ثُمَّ قَرَأَتْ "(وَلاَ تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ أُخْرَى)"
[قَالَ عَنْ أَبِى مُعَاوِيَةَ عَلَى قَبْرِ يَهُودِىٍّ.]
Tercemesi:
Bize Hennâd b. Serî, ona Abde ve Ebu Muaviye -aynı manayla- o ikisine Hişam b. Urve ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da (Abdullah) b. Ömer, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
"Ölü, ailesinin kendisine ağlaması yüzünden azap görür." Bu hadis Hz. Aişe'ye aktarılınca şöyle dedi: Abdullah b. Ömer yanılmıştır. Hz. Peygamber (sav) bir kabre uğradığında şöyle demiştir:
"Bu kabrinde azap görüyor, ailesi de ona ağlıyor." Sonra şu ayeti okumuştur. "(Kimse başkasının günahını yüklenmez.)" (Fatır, 35/18)
[Ebu Muaviye, Hz. Peygamber'in (sav) uğradığı kabrin Yahudi kabri olduğunu nakletmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cenâiz 29, /733
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Muhammed Abde b. Süleyman el-Kufî (Abdurrahman b. Süleyman b. Hacib b. Zürare)
5. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Hz. Peygamber, hanımları, Hz. Aişe
Sahabe, anlayış farklılıkları
Sahâbe, sahabiler ve hadîs
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ حَدَّثَنَا الأَوْزَاعِىُّ حَدَّثَنَا الزُّهْرِىُّ عَنِ الْقَاسِمِ بْنِ مُحَمَّدٍ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ
"أُدْرِجَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى ثَوْبٍ حِبَرَةٍ ثُمَّ أُخِّرَ عَنْهُ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19848, D003149
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ حَدَّثَنَا الأَوْزَاعِىُّ حَدَّثَنَا الزُّهْرِىُّ عَنِ الْقَاسِمِ بْنِ مُحَمَّدٍ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ
"أُدْرِجَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى ثَوْبٍ حِبَرَةٍ ثُمَّ أُخِّرَ عَنْهُ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Velid b. Müslim, ona el-Evzaî, ona (İbn Şihab) ez-Zührî, ona Kasım b. Muhammed, ona da Hz. Aişe şöyle demiştir:
"Hz. Peygamber (sav) vefat ettiğinde Hıbera (denilen yemen kumaşına) sarıldı, (daha sonra kefenlemek için) bu örtü çıkarıldı."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cenâiz 34, /737
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ebu Muhammed Kasım b. Muhammed et-Teymî (Kasım b. Muhammed b. Ebu Bekir es-Sıddîk)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Amr Abdurrahman b. Amr el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr b. Yahmed)
5. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
6. Ebu Abdullah Ahmed b. Hanbel eş-Şeybanî (Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal b. Esed)
Konular:
Hz. Peygamber, gömülmesi
Hz. Peygamber, vefatı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19895, D003164
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ حَاتِمِ بْنِ بَزِيعٍ حَدَّثَنَا أَبُو نُعَيْمٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ مُسْلِمٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ أَخْبَرَنِى جَابِرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ - أَوْ سَمِعْتُ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ - قَالَ رَأَى نَاسٌ نَارًا فِى الْمَقْبَرَةِ فَأَتَوْهَا فَإِذَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى الْقَبْرِ وَإِذَا هُوَ يَقُولُ
"نَاوِلُونِى صَاحِبَكُمْ." فَإِذَا هُوَ الرَّجُلُ الَّذِى كَانَ يَرْفَعُ صَوْتَهُ بِالذِّكْرِ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Hatim b. Bezî', ona Ebu Nuaym (Fadl b. Dükeyn), ona Muhammed b. Müslim, ona Amr b. Dinar, ona da Cabir b. Abdullah şöyle haber vermiştir: İnsanlar mezarlıkta (etrafı aydınlatmak için) yanan bir ateş görmüşlerdi. Oraya gittiklerinde Hz. Peygamber'i (sav) mezarlıkta buldular. Bu esnada Hz. Peygamber (sav) şöyle dedi:
"Arkadaşınızı (kabre koymak için) bana veriniz." İnsanlar baktıklarında cenazenin yüksek sesle Kur'an okuyan bir adama ait olduğunu gördüler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cenâiz 41, /739
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Amr b. Dinar el-Cümahî (Amr b. Dinar)
3. Muhammed b. Müslim b. Ses (Muhammed b. Müslim b. Şûnîz)
4. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
5. Muhammed b. Hatim el-Basri (Muhammed b. Hatim b. Bezî')
Konular:
Kur'an, açıktan ve gizli okumak
Kur'an, okumak, kurtuluş vesilesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19911, D003169
Hadis:
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ وَعَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ حُسَيْنٍ الْهَرَوِىُّ قَالاَ حَدَّثَنَا الْمُقْرِئُ حَدَّثَنَا حَيْوَةُ حَدَّثَنِى أَبُو صَخْرٍ - وَهُوَ حُمَيْدُ بْنُ زِيَادٍ - أَنَّ يَزِيدَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ قُسَيْطٍ حَدَّثَهُ أَنَّ دَاوُدَ بْنَ عَامِرِ بْنِ سَعْدِ بْنِ أَبِى وَقَّاصٍ حَدَّثَهُ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ كَانَ عِنْدَ ابْنِ عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ إِذْ طَلَعَ خَبَّابٌ صَاحِبُ الْمَقْصُورَةِ فَقَالَ يَا عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ أَلاَ تَسْمَعُ مَا يَقُولُ أَبُو هُرَيْرَةَ إِنَّهُ سَمِعَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"مَنْ خَرَجَ مَعَ جَنَازَةٍ مِنْ بَيْتِهَا وَصَلَّى عَلَيْهَا."
[فَذَكَرَ مَعْنَى حَدِيثِ سُفْيَانَ فَأَرْسَلَ ابْنُ عُمَرَ إِلَى عَائِشَةَ فَقَالَتْ صَدَقَ أَبُو هُرَيْرَةَ.]
Tercemesi:
Bize Harun b. Abdullah ve Abdurrahman b. Hüseyin el-Herevî, o ikisine (Abdullah b. Yezid el-Mahzûmî) el-Mukri, ona Hayve (b. Şurayh), ona Ebu Sahr (Humeyd b. Ziyad), ona Yezid b. Abdullah b. Kuseyt, ona Davud b. Âmir b. Sa'd b. Ebu Vakkas, ona da babası (Âmir b. Sa'd) şöyle haber vermiştir: Âmir, (Abdullah) b. Ömer'in yanında iken bulundukları evin sahibinin arkadaşı olan (Fatıma bt. Utbe'nin azatlı kölesi) Habbab çıkageldi ve Ey Abdullah b. Ömer! Ebu Hüreyre'nin ne dediğini duymuyor musun? O Hz. Peygamber'den (sav) şöyle duyduğunu naklediyor:
"Kim cenazeyle birlikte evinden çıkar ve cenaze namazını kılarsa..." (Âmir) burada Süfyan'ın hadisini mana olarak zikretmiştir. Daha sonra (Abdullah) b. Ömer, Hz. Aişe'ye bunu sormak için birini gönderdi de Hz. Aişe; Ebu Hüreyre doğru söylemiştir, dedi.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cenâiz 45, /740
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Müslim Habbab el-Medenî (Habbab)
3. İbn Ebu Vakkas Amir b. Sa'd el-Kuraşî (Amir b. Sa'd b. Malik b. Vüheyb)
4. İbn Ebu Vakkas Davud b. Âmir ez-Zührî (Davud b. Âmir b. Sa'd b. Malik b. Vüheyb)
5. Ebu Abdullah Yezid b. Kuseyt el-Leysî (Yezid b. Abdullah b. Kuseyt b. Üsame b. Umeyr)
6. Ebu Sahr Humeyd b. Ebu Muharik el-Medenî (Humeyd b. Ziyad)
7. Ebu Zür'a Hayve b. Şurayh et-Tücîbî (Hayve b. Şurayh b. Safvan b. Malik)
8. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Yezid el-Adevî (Abdullah b. Yezid)
9. Harun b. Abdullah el-Bezzâz (Harun b. Abdullah b. Mervan)
Konular:
Hz. Peygamber, hanımları, Hz. Aişe
Sahâbe, sahabiler ve hadîs
Sahabe, sünneti sorarak öğrenmeleri