10617 Kayıt Bulundu.
Bana Bişr b. Muhammed, ona Abdullah, ona M'mer ve Yunus, onlara Zührî, Übeydullah b. Abdullah, ona da Âişe ve Abdullah b. Abbas (r.anhum) şöyle demiştir: Rasulullah (sav), hastalığı şiddetlendiğinde, kendisine ait yumuşak bir kumaşla yüzünü örtüyor, sonra da nefesi daraldığında yüzünü açıyordu. İşte bu halde iken "Allah'ın laneti Yahudilerin ve Hristiyanların üzerine olsun, Onlar peygamberlerinin kabirlerini kendilerine mescit edindiler" buyurarak, onların yaptıklarından ümmeti sakındırıyordu.
Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona İbrahim b. Sa'd, ona babası (Sa'd b. İbrahim), ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizden önceki ümmetler içinde kendilerine hakikatin ilham edildiği kimseler vardı. Eğer benim ümmetim içinde böyle bir kimse olsaydı, o Ömer b. Hattâb olurdu."
Açıklama: Ateş yakmayı ve çan çalmayı zikredenlere karşı bir grup da bunların Yahudi ve Hristiyanlar'a ait olduğunu ifade ettiler ve bunlardan vazgeçtiler.
Bize Musa b. İsmail, ona Ebu Avâne, ona Abdülmelik, ona da Rıb'î b. Hırâş şöyle demiştir: Ukbe b. Amr, Huzeyfe'ye “Rasulullah'tan işittiğiniz şeylerden bize bir şeyler rivayet etmez misin?” dedi. Huzeyfe de “Ben Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken işittim” dedi: "Deccal çıktığı zaman beraberinde bir su, bir de ateş bulunacaktır. Ancak insanların ateş olarak gördükleri şey soğuk bir su, insanların soğuk su olarak gördükleri de yakıcı bir ateştir. Sizlerden her kim deccalın ortaya çıkacağı zamana yetişirse ateş olarak gördüğü şeyin tarafında bulunsun. Çünkü o, tatlı soğuk bir sudur."
Huzeyfe der ki: Ben Hz. Peygamber'i şöyle derken işittim: "Bir adamın ölümü yaklaştı, artık hayattan ümidini kesince, aile halkına “ben ölürsem benim için çok miktarda odun toplayın, o odunu yakın, (beni de içine atın), nihayet ateş etimi yiyip kemiklerime kadar ulaşıp, kömür gibi kavrulacak olursam, o zaman onu alın ve öğütün, sonra da oldukça şiddetli bir günde onu denize savurun” dedi. Onlar da bunu yaptılar. (Allah) onu bir araya getirip topladı ve ona: “bunu ne diye yaptın?” dedi. O: “Senden korktuğum için” dedi. Allah da onun günahlarını bağışladı." Ukbe b. Amr der ki: Ben de Hz. Peygamber'i (sav) böyle derken işittim. O kişi bir kefen soyucusu idi.
Bize Saîd b. Telîd, ona İbn Vehb, ona Cerîr b. Hâzım, ona Eyyûb, ona Muhammed b. Sirîn, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) dediğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "İsrail oğulları fahişelerinden biri, susuzluktan neredeyse ölecek duruma gelmiş bir köpeğin, bir kuyunun etrafında dolaşıp durduğunu gördü. Hemen ayakkabısını çıkarıp onunla köpeğe su içirdi. Bundan dolayı onun günahları bağışlandı."