10635 Kayıt Bulundu.
Bize Zekeriyya b. Yahya, ona Abdullah b. Nümeyr, ona Hişam b. Urve, ona da babası (Urve b. Zübeyr) şöyle rivayet etmiştir: "Âişe (kardeşi) Esma'dan geri vermek üzere borç olarak bir gerdanlık almıştı. Bu gerdanlık kayboldu. Peygamber (sav) aramak için bir adam gönderdi. Nihayet o gerdanlığı buldu. Kolyeyi aramaya gidenler için namaz vakti gelmişti. Yanlarında hiç su yoktu. (Abdestsiz oldukları hâlde) namazı kıldılar. Sonra bu yaptıkları işi Peygamber'e arz ettiler. Bunun akabinde Allah teyemmüm [Mâide, 6] ayetini indirdi. Bunun üzerine Üseyd b. Hudayr, Âişe'ye hitaben şöyle dedi: Allah seni hayırla mükâfatlandırsın. Vallahi senin başına gelen her hoşlanmadığın işte, Allah, senin için de Müslümanlar için de bir hayır bulundurmuştur."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: جَزَاكِ اللَّهُ خَيْرًا
Bize Haccâc, ona Şu'be, ona Zer, ona Said b. Abdurrahman b. Ebzâ, ona da babası (Abdurrahman b. Ebzâ) Ammar'ın bir önceki hadisini nakletti. (Ammar, bundan önce geçen Adem'in Şu'be'den olan rivayetindeki metni nakletti.) Haccâc şöyle devam etti: 'Şu'be iki elini yere vurdu, sonra ellerini ağzına yaklaştırdı. Sonra yüzünü ve iki elini meshetti.' Nadr dedi ki; bize Şu'be, ona Hakem, ona Zer, ona da Abdurrahman b. Ebzâ'nın oğlundan rivayet etti. Hakem dedi ki; ben bunu Abdurrahman'ın oğlundan duydum, o da babasından. Babası Abdurrahman b. Ebzâ, Ammar'dan şöyle nakletmiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Nadr b. Şümeyl arasında inkita vardır.
Bize Haccâc, ona Şu'be, ona Zer, ona Said b. Abdurrahman b. Ebzâ, ona da babası (Abdurrahman b. Ebzâ) Ammar'ın bir önceki hadisini nakletti. (Ammar, bundan önce geçen Adem'in Şu'be'den olan rivayetindeki metni nakletti.) Haccâc şöyle devam etti: 'Şu'be iki elini yere vurdu, sonra ellerini ağzına yaklaştırdı. Sonra yüzünü ve iki elini meshetti.' Nadr dedi ki; bize Şu'be, ona Hakem, ona Zer, ona da Abdurrahman b. Ebzâ'nın oğlundan rivayet etti. Hakem dedi ki; ben bunu Abdurrahman'ın oğlundan duydum, o da babasından. Babası Abdurrahman b. Ebzâ, Ammar'dan şöyle nakletmiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Nadr b. Şümeyl arasında inkita vardır.
Bize Muhammed b. Selâm, ona Ebu Muaviye, ona A'meş, ona da Şakîk şöyle söylemiştir: Ben, Abdullah ve Ebu Musa el-Eşarî ile birlikte oturuyordum. Ebu Musa, Abdullah'a, 'Bir kimse cünüp olsa ve bir ay boyunca su bulamasa, o kimse teyemmüm etmeyecek ve namaz kılmayacak mı? Peki, Mâide suresindeki 'Eğer su bulamazsanız temiz toprakla teyemmüm edin.' ayetini ne yapacaksın?' dedi. Bunun üzerine Abdullah, 'Eğer onlara bu hususta bir ruhsat verilirse, su soğuk olduğunda dahi toprakla teyemmüm etmeye kalkacaklar' dedi. A'meş dedi ki, ben Şakîk'e 'Siz cünübün teyemmüm etmesini, suyu soğuk bulanın dahi teyemmüm edeceği endişesinden dolayı mı kerih gördünüz?' dedim. Şakîk de 'Evet' dedi. Bunun üzerine Ebu Musa, Abdullah'a 'sen Ammar'ın Ömer'e söylediğini duymadın mı?' dedi ve Ammar'dan şu nakilde bulundu: Rasulullah (sav) beni bir işe göndermişti. Ben cünüp oldum ve su bulamadım. Akabinde hayvanın toprakta yuvarlandığı gibi toprakta yuvarlandım. Ardından bunu Hz. Peygamber'e (sav) söyledim. Hz. Peygamber (sav) "Senin şöyle yapman yeterli olurdu deyip avucunu yere bir defa vurdu. Sonra elini silkeledi. Sonra onunla sol avucu ile sağ kolunun dışını veya sağ avucu ile sol kolunun dışını mesh etti. Sonra elleriyle yüzünü mesh etti." Bunun üzerine Abdullah b. Mesud dedi ki, 'Görmüyor musun Ömer, Ammar'ın sözüne kani olmamış.' Ya'lâ, A'meş'ten, o da Şakîk'ten yaptığı rivayete şunu ekledi: Şakîk şöyle demiştir: Ben, Abdullah ve Ebu Musa ile birlikteydim. Ebu Musa, Abdullah'a, 'Sen Ammar'ın Ömer'e şu söylediğini işitmedin mi? Rasulullah (sav) beni ve seni bir yere göndermişti. Ben cünüp oldum ve toprak üstünde yuvarlandım. Ardından Rasulullah'ın (sav) yanına gelip bunu kendisine haber verdik. Rasulullah da "Sana şu kadarı yeterli olurdu dedi ve yüzünü ve iki elini bir defa mesh etti."
Açıklama: Rivayet muallatır; Buhari ile Ya'la b. Ubeyd arasında inkita vardır.
Bize Muhammed b. Selâm, ona Ebu Muaviye, ona A'meş, ona da Şakîk şöyle söylemiştir: Ben, Abdullah ve Ebu Musa el-Eşarî ile birlikte oturuyordum. Ebu Musa, Abdullah'a, 'Bir kimse cünüp olsa ve bir ay boyunca su bulamasa, o kimse teyemmüm etmeyecek ve namaz kılmayacak mı? Peki, Mâide suresindeki 'Eğer su bulamazsanız temiz toprakla teyemmüm edin.' ayetini ne yapacaksın?' dedi. Bunun üzerine Abdullah, 'Eğer onlara bu hususta bir ruhsat verilirse, su soğuk olduğunda dahi toprakla teyemmüm etmeye kalkacaklar' dedi. A'meş dedi ki, ben Şakîk'e 'Siz cünübün teyemmüm etmesini, suyu soğuk bulanın dahi teyemmüm edeceği endişesinden dolayı mı kerih gördünüz?' dedim. Şakîk de 'Evet' dedi. Bunun üzerine Ebu Musa, Abdullah'a 'sen Ammar'ın Ömer'e söylediğini duymadın mı?' dedi ve Ammar'dan şu nakilde bulundu: Rasulullah (sav) beni bir işe göndermişti. Ben cünüp oldum ve su bulamadım. Akabinde hayvanın toprakta yuvarlandığı gibi toprakta yuvarlandım. Ardından bunu Hz. Peygamber'e (sav) söyledim. Hz. Peygamber (sav) "Senin şöyle yapman yeterli olurdu deyip avucunu yere bir defa vurdu. Sonra elini silkeledi. Sonra onunla sol avucu ile sağ kolunun dışını veya sağ avucu ile sol kolunun dışını mesh etti. Sonra elleriyle yüzünü mesh etti." Bunun üzerine Abdullah b. Mesud dedi ki, 'Görmüyor musun Ömer, Ammar'ın sözüne kani olmamış.' Ya'lâ, A'meş'ten, o da Şakîk'ten yaptığı rivayete şunu ekledi: Şakîk şöyle demiştir: Ben, Abdullah ve Ebu Musa ile birlikteydim. Ebu Musa, Abdullah'a, 'Sen Ammar'ın Ömer'e şu söylediğini işitmedin mi? Rasulullah (sav) beni ve seni bir yere göndermişti. Ben cünüp oldum ve toprak üstünde yuvarlandım. Ardından Rasulullah'ın (sav) yanına gelip bunu kendisine haber verdik. Rasulullah da "Sana şu kadarı yeterli olurdu dedi ve yüzünü ve iki elini bir defa mesh etti."