حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ خَالِدٍ الْهَمْدَانِىُّ وَقُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ الثَّقَفِىُّ أَنَّ اللَّيْثَ حَدَّثَهُمْ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ
"أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم اشْتَرَى عَبْدًا بِعَبْدَيْنِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22207, D003358
Hadis:
حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ خَالِدٍ الْهَمْدَانِىُّ وَقُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ الثَّقَفِىُّ أَنَّ اللَّيْثَ حَدَّثَهُمْ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ
"أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم اشْتَرَى عَبْدًا بِعَبْدَيْنِ."
Tercemesi:
Bize Yezid b. Halid el-Hemdânî ve Kuteybe b. Said es-Sekafi, ona Leys, ona Ebu Zübeyr, ona da Cabir'in naklettiğine göre "Rasulullah (sav) iki köleye karşılık bir köle satın almıştır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 17, /784
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Zübeyr Muhammed b. Müslim el-Kuraşi (Muhammed b. Müslim b. Tedrus)
3. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
4. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Borç, borcu öderken gönülden fazla vermenin meşru olması
Ticaret, ticaret
حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ بْنِ مَيْسَرَةَ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ الْحَارِثِ حَدَّثَنَا سَعِيدٌ عَنْ يَعْلَى بْنِ حَكِيمٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ أَنَّ رَافِعَ بْنَ خَدِيجٍ قَالَ كُنَّا نُخَابِرُ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ أَنَّ بَعْضَ عُمُومَتِهِ أَتَاهُ فَقَالَ نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنْ أَمْرٍ كَانَ لَنَا نَافِعًا وَطَوَاعِيَةُ اللَّهِ وَرَسُولِهِ أَنْفَعُ لَنَا وَأَنْفَعُ. قَالَ قُلْنَا وَمَا ذَاكَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنْ كَانَتْ لَهُ أَرْضٌ فَلْيَزْرَعْهَا أَوْ فَلْيُزْرِعْهَا أَخَاهُ وَلاَ يُكَارِيهَا بِثُلُثٍ وَلاَ بِرُبُعٍ وَلاَ بِطَعَامٍ مُسَمًّى."
Açıklama: Hadisin metninde geçen "muhabera" fiiline alimler farklı anlamlar yüklemişlerdir. Bazılarına göre muhabera, tohum araziyi icar alan kişiye ait olmak üzere yapılan ürün ortaklığına dayalı akittir. Müzaraa ise tohum tarla sahibine ait olmak üzere yapılan ürün ortaklığına dayalı akittir. Bazı alimler ise ikisinin de aynı anlamda olduğunu savunmuşlardır. Böylece muhaberaya bir geniş bir de dar bir anlam yüklenmektedir. Ancak İmam Râfiî ve İmam Nevevî ikisinin farklı akitler olduğunu vurgulamışlardır. Mahsül ortaklığına dayalı arazi kiralamanın cevazına ilişkin farklı görüşler vardır. bkz. İmam Nevevî (r.h), Ravdatu't-tâlibîn ve umdetu'l-müftîn, Beyrut: el-Mektebu'l-İslâmî, 1991, V, 168.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22251, D003395
Hadis:
حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ بْنِ مَيْسَرَةَ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ الْحَارِثِ حَدَّثَنَا سَعِيدٌ عَنْ يَعْلَى بْنِ حَكِيمٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ أَنَّ رَافِعَ بْنَ خَدِيجٍ قَالَ كُنَّا نُخَابِرُ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ أَنَّ بَعْضَ عُمُومَتِهِ أَتَاهُ فَقَالَ نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنْ أَمْرٍ كَانَ لَنَا نَافِعًا وَطَوَاعِيَةُ اللَّهِ وَرَسُولِهِ أَنْفَعُ لَنَا وَأَنْفَعُ. قَالَ قُلْنَا وَمَا ذَاكَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنْ كَانَتْ لَهُ أَرْضٌ فَلْيَزْرَعْهَا أَوْ فَلْيُزْرِعْهَا أَخَاهُ وَلاَ يُكَارِيهَا بِثُلُثٍ وَلاَ بِرُبُعٍ وَلاَ بِطَعَامٍ مُسَمًّى."
Tercemesi:
Bize Ubeydullah b. Ömer b. Meysera, ona Halid b. Haris, ona Said, ona Ya'la b. Hakim, ona Süleyman b. Yesar, ona da Râfi b. Hadîc'in naklettiğine göre o (Râfi b. Hadîc) şöyle demiştir: Biz Rasulullah (sav) döneminde (belirli bir oranda) ürün ortaklığı üzere arazilerimizi kiralardık. Amcalarımın biri gelip Rasulullah (sav) bizim açımızdan faydalı da olsa bir uygulamayı yasaklıyor. Allah (cc) ve Rasulunün (sav) emrine itaat bizim için daha yararlıdır dedi. Biz de o uygulama da ne? dedik. O da "Rasulullah (sav) arazisi olan ekip diksin. Ya da bir (müslüman) kardeşine versin de o ekip istifade etsin. (Ama) ürünün üçte biri, dörtte biri veya belirli bir oranda ürün karşılığı arazisini kiralamasın (kardeşinden karşılık/kira almasın)" buyurdu.
Açıklama:
Hadisin metninde geçen "muhabera" fiiline alimler farklı anlamlar yüklemişlerdir. Bazılarına göre muhabera, tohum araziyi icar alan kişiye ait olmak üzere yapılan ürün ortaklığına dayalı akittir. Müzaraa ise tohum tarla sahibine ait olmak üzere yapılan ürün ortaklığına dayalı akittir. Bazı alimler ise ikisinin de aynı anlamda olduğunu savunmuşlardır. Böylece muhaberaya bir geniş bir de dar bir anlam yüklenmektedir. Ancak İmam Râfiî ve İmam Nevevî ikisinin farklı akitler olduğunu vurgulamışlardır. Mahsül ortaklığına dayalı arazi kiralamanın cevazına ilişkin farklı görüşler vardır. bkz. İmam Nevevî (r.h), Ravdatu't-tâlibîn ve umdetu'l-müftîn, Beyrut: el-Mektebu'l-İslâmî, 1991, V, 168.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 32, /791
Senetler:
1. Ebu Abdullah Râfi' b. Hadîc el-Ensârî (Râfi' b. Hadîc b. Râfi' b. Adî b. Yezid b. Ceşm)
2. Ebu Türâb Süleyman b. Yesar el-Hilâlî (Süleyman b. Yesar el-Hilâlî)
3. Ya'la b. Hakim es-Sekafi (Ya'la b. Hakim)
4. Ebu Nadr Said b. Ebu Arûbe el-Adevî (Saîd b. Mihrân)
5. Halid b. Haris el-Hüceymî (Halid b. Haris b. Selim b. Süleyman)
6. Ebu Said Ubeydullah b. Ömer el-Cüşemî (Ubeydullah b. Ömer b. Meysera)
Konular:
Ticaret, arazi kiralama
Ticaret, Ortaklık
Ticaret, yasak olan şekilleri
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عِيسَى وَأَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَأَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ قَالُوا حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ ح
وَحَدَّثَنَا ابْنُ الْعَلاَءِ أَخْبَرَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ يَزِيدَ حَدَّثَنِى خَالِدُ بْنُ أَبِى عِمْرَانَ عَنْ حَنَشٍ عَنْ فَضَالَةَ بْنِ عُبَيْدٍ قَالَ أُتِىَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عَامَ خَيْبَرَ بِقِلاَدَةٍ فِيهَا ذَهَبٌ وَخَرَزٌ - قَالَ أَبُو بَكْرٍ وَابْنُ مَنِيعٍ فِيهَا خَرَزٌ مُعَلَّقَةٌ بِذَهَبٍ - ابْتَاعَهَا رَجُلٌ بِتِسْعَةِ دَنَانِيرَ أَوْ بِسَبْعَةِ دَنَانِيرَ فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"لاَ حَتَّى تُمَيِّزَ بَيْنَهُ وَبَيْنَهُ." فَقَالَ إِنَّمَا أَرَدْتُ الْحِجَارَةَ فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"لاَ حَتَّى تُمَيِّزَ بَيْنَهُمَا." قَالَ فَرَدَّهُ حَتَّى مُيِّزَ بَيْنَهُمَا. وَقَالَ ابْنُ عِيسَى أَرَدْتُ التِّجَارَةَ.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَكَانَ فِى كِتَابِهِ الْحِجَارَةُ فَغَيَّرَهُ فَقَالَ التِّجَارَةَ.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22187, D003351
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عِيسَى وَأَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَأَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ قَالُوا حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ ح
وَحَدَّثَنَا ابْنُ الْعَلاَءِ أَخْبَرَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ يَزِيدَ حَدَّثَنِى خَالِدُ بْنُ أَبِى عِمْرَانَ عَنْ حَنَشٍ عَنْ فَضَالَةَ بْنِ عُبَيْدٍ قَالَ أُتِىَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عَامَ خَيْبَرَ بِقِلاَدَةٍ فِيهَا ذَهَبٌ وَخَرَزٌ - قَالَ أَبُو بَكْرٍ وَابْنُ مَنِيعٍ فِيهَا خَرَزٌ مُعَلَّقَةٌ بِذَهَبٍ - ابْتَاعَهَا رَجُلٌ بِتِسْعَةِ دَنَانِيرَ أَوْ بِسَبْعَةِ دَنَانِيرَ فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"لاَ حَتَّى تُمَيِّزَ بَيْنَهُ وَبَيْنَهُ." فَقَالَ إِنَّمَا أَرَدْتُ الْحِجَارَةَ فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"لاَ حَتَّى تُمَيِّزَ بَيْنَهُمَا." قَالَ فَرَدَّهُ حَتَّى مُيِّزَ بَيْنَهُمَا. وَقَالَ ابْنُ عِيسَى أَرَدْتُ التِّجَارَةَ.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَكَانَ فِى كِتَابِهِ الْحِجَارَةُ فَغَيَّرَهُ فَقَالَ التِّجَارَةَ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. İsa, Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ahmed b. Meni', onlara İbn Mübarek; (T)
Bize İbn Alâ, ona İbn Mübarek, ona Said b. Yezid, ona Hâlid b. Ebu İmrân, ona Haneş, ona da Fadale b. Ubeyd şunları nakletmiştir: Hayber'in fethedildiği yıl Rasulullah'a (sav) altın ve değerli taşlarla süslenmiş bir kolye getirildi. - (Hadisin ravilerinden) Ebu Bekir ve İbn Men' (bundan farklı olarak) altınla tutturulmuş değerli taşlarla bezenmiş dediler-. Bir adam onu dokuz dinara almıştı. Bunun üzerine Rasulullah (sav); "hayır! İkisini (taş ile altını) birbirinden ayırmadıkça (satın alman caiz) olmaz" dedi. (Adam) Ben sadece taşlarını (almak) istedim deyince Rasulullah (sav); "ikisini birbirinden ayırmadıkça (alman caiz olmaz!)" buyurdu. Bunun üzerine (adam gerdanlığı aldığı kişiye) ikisini birbirinden ayırması için geri verdi. (Ravilerden Muhammed) b. İsa (hadisi taşlarını almak istedim yerine) ticaret yapmak istedim ifadesiyle nakletmiştir.
[Ebû Davud şöyle dedi: (Muhammed b. İsa'nın) kitabında taş yazıyordu. Ama sonra değiştirip ticaret dedi.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 13, /782
Senetler:
1. Fedale b. Ubeyd el-Ensari (Fedale b. Ubeyd b. Nafiz b. Kays b. Süheybe)
2. Ebu Rişdîn Haneş es-San'ani (Haneş b. Abdullah b. Amr b. Hanzala b. Fehd)
3. Hâlid b. Ebu İmrân et-Tücibî (Halid b. Zeyd b. Ebî İmrân)
4. Ebu Şucâ' Said b. Yezid el-Hımyerî (Said b. Yezid)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Ahmed b. Meni' el-Begavî (Ahmed b. Meni' b. Abdurrahman)
Konular:
Faiz, Riba
Ticaret, altın-boncuk karışımı kolyenin satışı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22190, D003352
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ أَبِى شُجَاعٍ سَعِيدِ بْنِ يَزِيدَ عَنْ خَالِدِ بْنِ أَبِى عِمْرَانَ عَنْ حَنَشٍ الصَّنْعَانِىِّ عَنْ فَضَالَةَ بْنِ عُبَيْدٍ قَالَ اشْتَرَيْتُ يَوْمَ خَيْبَرَ قِلاَدَةً بِاثْنَىْ عَشَرَ دِينَارًا فِيهَا ذَهَبٌ وَخَرَزٌ فَفَصَّلْتُهَا فَوَجَدْتُ فِيهَا أَكْثَرَ مِنَ اثْنَىْ عَشَرَ دِينَارًا فَذَكَرْتُ ذَلِكَ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ
"لاَ تُبَاعُ حَتَّى تُفَصَّلَ."
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys, ona Said b. Yezid, ona Hâlid b. Ebu İmrân, ona Haneş es-San'ani, ona da Fadale b. Ubeyd şunları nakletmiştir:
Hayber ('in fethedildiği) gün on iki dinara, üzerinde altın ve değerli taşlar bulunan bir kolye aldım. (Daha sonra) İkisini (değerli taşlarla altını) birbirinden ayırdım ve on iki dinardan fazla altın çıktı. Bunun üzerine durumu Rasulullah'a (sav) anlattım. O da "(Altın ile taşlar) birbirinden ayrılmadıkça satılamaz (caiz değildir)." buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 13, /782
Senetler:
1. Fedale b. Ubeyd el-Ensari (Fedale b. Ubeyd b. Nafiz b. Kays b. Süheybe)
2. Ebu Rişdîn Haneş es-San'ani (Haneş b. Abdullah b. Amr b. Hanzala b. Fehd)
3. Hâlid b. Ebu İmrân et-Tücibî (Halid b. Zeyd b. Ebî İmrân)
4. Ebu Şucâ' Said b. Yezid el-Hımyerî (Said b. Yezid)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Faiz, Riba
Ticaret, altın-boncuk karışımı kolyenin satışı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22197, D003355
Hadis:
حَدَّثَنَا حُسَيْنُ بْنُ الأَسْوَدِ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ أَخْبَرَنَا إِسْرَائِيلُ عَنْ سِمَاكٍ بِإِسْنَادِهِ وَمَعْنَاهُ وَالأَوَّلُ أَتَمُّ لَمْ يَذْكُرْ
"بِسِعْرِ يَوْمِهَا."
Tercemesi:
Bize Hüseyin b. Esved, ona Ubeydullah, ona da İsrail Simak'tan önceki isnadın aynısıyla ve anlam bakımından yakın olarak (yukarıdaki hadisi) nakletti. Bir önceki tarikle nakledilen metin daha geniş ve ayrıntılıdır. Zira İsrâil "o günün piyasa değeri" sözünü zikretmemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 14, /783
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
4. Ebu Yusuf İsrail b. Yunus es-Sebîî (İsrail b. Yunus b. Ebu İshak)
5. Ubeydullah b. Musa el-Absi (Ubeydullah b. Musa b. Bazam)
6. Ebu Abdullah Hüseyin b. Esved el-Iclî (Hüseyin b. Ali b. Esved)
Konular:
Faiz, Riba
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22204, D003357
Hadis:
حَدَّثَنَا حَفْصُ بْنُ عُمَرَ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنْ يَزِيدَ بْنَ أَبِى حَبِيبٍ عَنْ مُسْلِمِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ عَنْ عَمْرِو بْنِ حَرِيشٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو
"أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَمَرَهُ أَنْ يُجَهِّزَ جَيْشًا فَنَفِدَتِ الإِبِلُ فَأَمَرَهُ أَنْ يَأْخُذَ فِى قِلاَصِ الصَّدَقَةِ فَكَانَ يَأْخُذُ الْبَعِيرَ بِالْبَعِيرَيْنِ إِلَى إِبِلِ الصَّدَقَةِ."
Tercemesi:
Bize Hafs b. Ömer, ona Hammad b. Seleme, ona Muhammed b. İshak, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Müslim b. Cübeyr, ona Ebu Süfyan, ona Amr b. Harîş, ona da Abdullah b. Amr'ın naklettiğine göre "Rasulullah ona (Abdullah b. Amr'a) ordu hazırlaması için emir verdi. Ancak develer eksik geldi (her mücahide yetecek kadar yoktu). Bunun üzerine (Rasulullah -sav-) ona zekât develerinin gençlerinden almasını emretti. O da zekât develerinin gelişine kadar ertelemek suretiyle iki deve karşılığında bir deve alıyordu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 16, /783
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Muhammed Amr b. Harîş ez-Zübeydî (Amr b. Harîş)
3. Ebu Süfyan (Saduk, hasenü'l-hadis) (Ebu Süfyan)
4. Müslim b. Cübeyr el-Cüraşî (Müslim b. Cübeyr)
5. İbn Ebu Habib Yezid b. Kays el-Ezdî (Yezid b. Süveyd)
6. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
7. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
8. Hafs b. Ömer ed-Darîr (Hafs b. Ömer)
Konular:
Savaş, Savaşa hazır olmak, at vs. ile
Ticaret, ticaret
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22219, D003363
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا ابْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ عَنْ بَشِيرِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ سَهْلِ بْنِ أَبِى حَثْمَةَ
"أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَهَى عَنْ بَيْعِ الثَّمَرِ بِالتَّمْرِ وَرَخَّصَ فِى الْعَرَايَا أَنْ تُبَاعَ بِخَرْصِهَا يَأْكُلُهَا أَهْلُهَا رُطَبًا."
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona İbn Uyeyne, ona Yahya b. Said, ona Beşir b. Yesar, ona da Sehl b. Ebu Hasme'nin naklettiğine göre "Rasulullah (sav) (aynı ağırlıkta/ölçekte olmak üzere) yaş hurmanın kuru hurma karşılığı satımını yasaklamıştır. Arâyâ satımına ise izin verdi. Arâyâ satımı, (yaş hurmanın kuruduğunda ne kadar kilo döveceğini) tahminen kestirmek suretiyle (bir ölçü belirlenip belirlenen ölçü miktarı kuru hurma karşılığı) satılmasıdır. Alan kişi onu yaş olarak tüketir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 20, /785
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Sehl b. Ebu Hasme el-Ensarî (Sehl b. Abdullah b. Sâ'ide b. Adiy)
2. Ebu Keysan Büşeyr b. Yesar el-Harisî (Büşeyr b. Yesar)
3. Ebu Said Yahyâ b. Saîd el-Ensârî (Yahyâ b. Saîd b. Kays b. Amr)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Ticaret, arâyâ/ariyye satışı ve usulü
Ticaret, ticaret
Ticaret, yasak olan şekilleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22221, D003365
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ سَعِيدٍ الْهَمْدَانِىُّ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عَمْرُو بْنُ الْحَارِثِ عَنْ عَبْدِ رَبِّهِ بْنِ سَعِيدٍ الأَنْصَارِىِّ أَنَّهُ قَالَ
"الْعَرِيَّةُ الرَّجُلُ يُعْرِى الرَّجُلَ النَّخْلَةَ أَوِ الرَّجُلُ يَسْتَثْنِى مِنْ مَالِهِ النَّخْلَةَ أَوْ الاِثْنَتَيْنِ يَأْكُلُهَا فَيَبِيعُهَا بِتَمْرٍ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Said el-Hemdânî, ona İbn Vehb, ona da Amr b. Haris'in naklettiğine göre Abdurrabbih b. Said el-Ensârî "Ariyye, bir adamın başka bir adama yaş hurma (meyvelerini hayrına, karşılıksız olarak) vermesi veya bir adamın, yemek için ayırdığı bir iki ağaç hariç bahçesindeki ağaçların dalındaki yaş meyveleri kurutulmuş hurma karşılığı satmasıdır dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 22, /785
Senetler:
1. Abdurabbih b. Said el-Ensari (Abdurabbih b. Said b. Kays b. Amr b. Sehl)
2. Amr b. Haris el-Ensarî (Amr b. Haris b. Yakub)
3. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
4. Ahmed b. Said el-Kurtubî (Ahmed b. Said b. Beşr b. Ubeydullah)
Konular:
Ticaret, arâyâ/ariyye satışı ve usulü
Ticaret, ticaret
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22225, D003369
Hadis:
حَدَّثَنَا حَفْصُ بْنُ عُمَرَ النَّمَرِىُّ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ يَزِيدَ بْنِ خُمَيْرٍ عَنْ مَوْلًى لِقُرَيْشٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ
"نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنْ بَيْعِ الْغَنَائِمِ حَتَّى تُقْسَمَ وَعَنْ بَيْعِ النَّخْلِ حَتَّى تُحْرَزَ مِنْ كُلِّ عَارِضٍ وَأَنْ يُصَلِّىَ الرَّجُلُ بِغَيْرِ حِزَامٍ."
Tercemesi:
Bize Hafs b. Ömer en-Nemerî, ona Şube, ona Yezid b. Humeyr, ona Kureyş kabilesinin özgürleştirdiği bir köle, ona da Hz. Ebu Hureyre'nin (ra) naklettiğine göre "Rasulullah (sav) paylaştırılmadıkça ganimet eşyalarının satımını, doğal afetlerden etkilenmez ve zarar görmez duruma gelmedikçe (iyice olgunlaşmadıkça) daldaki yaş hurmaların satımını ve (eğilip kalktıkça açılıp avret yerlerin görünmesi ihtimali varsa) kuşakla elbiseyi bağlamadan namaz kılınmasını yasakladı."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 23, /786
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Mevlâ Li Kureyş (Mevlâ Li Kureyş)
3. Ebu Ömer Yezid b. Humeyr er-Rahabi (Yezid b. Humeyr b. Yezid)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebu Ömer Hafs b. Ömer el-Ezdî (Hafs b. Ömer b. Hâris b. Sehbera)
Konular:
Ganimet, taksim edilmeden kullanımı
Ticaret, yasak olan şekilleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22226, D003370
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ مُحَمَّدُ بْنُ خَلاَّدٍ الْبَاهِلِىُّ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنْ سَلِيمِ بْنِ حَيَّانَ أَخْبَرَنَا سَعِيدُ بْنُ مِينَاءَ قَالَ سَمِعْتُ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ يَقُولُ
"نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنْ تُبَاعَ الثَّمَرَةُ حَتَّى تُشَقِّحَ. قِيلَ وَمَا تُشَقِّحُ قَالَ تَحْمَارُّ وَتَصْفَارُّ وَيُؤْكَلُ مِنْهَا."
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir Muhammed b. Hallad Bahili, ona Yahya b. Said, ona Selim b. Hayyan, ona Said b. Mînâ, ona da Cabir'in naklettiğine göre "Rasulullah (sav) daldaki meyvelerin işkah olmadan önce satılmasını yasaklamıştı. İşkah nedir? diye sorulunca (daldaki meyvenin) kızarıp sararıp yenecek hale gelmesidir buyurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 23, /786
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Velid Said b. Mînâ el-Hicazi (Said b. Mînâ)
3. Selim b. Hayyan el-Hüzeli (Selim b. Hayyan b. Bistam)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Muhammed b. Hallad el-Bahili (Muhammed b. Hallad b. Kesir)
Konular:
Ticaret, yasak olan şekilleri