10631 Kayıt Bulundu.
Bize Abdân, ona Abdullah b. Yunus, ona Zuhrî, ona Salim, ona da İbn Ömer (r.anhuma) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) insanlar içinde ayağa kalktı ve Allah'ı lâyık olduğu sıfatlarla övdü. Sonra Deccâl'den bahsederek şöyle buyurdu: "Ben sizi kesin bir şekilde Deccâl'e karşı uyarıyorum. İstisnasız her Peygamber kendi kavmini Deccâl'e karşı uyarmıştır. Nuh da kavmini ona karşı uyarmıştır. Lâkin şimdi ben sizlere onun, hiçbir peygamberin kavmine söylemediği bir özelliğini söylüyorum. Deccâl şaşıdır. Allah ise şaşı değildir."
Bize Ebu Nuaym, ona Şeybân, ona Yahya, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (S) şöyle buyurmuştur: "Dikkat buyurun! Size, Deccâl'a dair, hiç bir peygamberin kendi ümmetine söylemediği, bir haber vereceğim. Onun bir gözü kördür. Yanında cennetin ve cehennemin yalancı temsilini gezdirecektir. Fakat onun cennet dediği cehennem, cehennem dediği de cennettir. Ben de sizi, tıpkı Nuh'un kavmini uyardığı gibi, Deccâl tehlikesine karşı uyarıyorum."
Bize Beyân b. Amr, ona Nadr, ona İbn Avn, ona da Mucâhid şöyle rivayet etmiştir: İbn Abbâs'a (r.anhuma) Deccal'dan bahsedip “onun iki gözünün arasında "Kâfir" yahut "KFR" yazılmıştır” dediler. İbn Abbâs der ki: Ben bunu Rasulullah'tan (sav) işitmedim. Ama Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "İbrahim'e gelince, (onu görmek istiyorsanız, -Rasulullah kendisini kast ederek-) arkadaşınıza bakınız. Mûsâ ise buğday renkli, etli ve toplu gövdelidir. Onun lifle yular vurulmuş kızıl bir deve üzerinde vadide akıp gidişi hala gözlerimin önünde."
Bize Ahmed b. Said Ebu Abdullah, ona Vehb b. Cerir, ona babası, ona Eyyub, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas'ın söylediğine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah, İsmail'in annesine rahmet etsin. Zemzemi hızlıca çevrelemeseydi zemzem yeryüzünde akan bir pınar olurdu."
Hz. Peygamber (sav) gece yürüyüşünden (İsrâ'dan) bahsetti ve "Mûsâ buğday renkli, uzun boylu olup, Şenûe kabilesinin adamlarından birini andırmaktadır" buyurdu. Ve yine Rasulullah (sav) "İsâ bedeni toplu ve orta boyludur" buyurdu. Konuşmasında cehennem bekçisi Mâlik'ten ve Deccal'den de bahsetti.
Bize Muhammed b. Yusuf, ona Süfyân, ona Amr b. Yahya, ona babası (Yahya b. Umare), ona da Ebu Said'in (ra) söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "İnsanlar kıyamet günü bayılacaklar, ben ilk uyananlardan olacağım. O sırada Musa'yı, Arş'ın direklerinden birine tutunmuş olarak göreceğim. Ama önce ben mi uyandım, yoksa o Tur Dağı'ndaki çığlıkla mı bayılmadan önce mi uyanmış, bilmiyorum."
Bize Katâde, Enes b. Mâlik, ona Mâlik b. Sa'saa'nın rivayetine göre Hz. Peygamber (sav) onlara İsrâ gecesinden bahsetmiş ve şöyle buyurmuştur: "Sonra yükselip, ikinci kat semaya vardı ve oranın kapısının açılmasını istedi. Kendisine “kimdir o?” denildi. “Cibril'dir” diye cevap verdi. “beraberindeki kimdir?” denildi. “Muhammed'dir” cevabını verdi. “kendisine davet gönderildi mi?” denildi “evet gönderildi” dedi. İkinci kat semaya vardığımda, orada Yahya ve İsa Peygamberlerle karşılaştım. Yahya ile İsa teyze oğullarıdır. Cibril bana “bu gördüklerin Yahya ile İsa'dır, bunlara selâm ver” dedi. Ben de onlara selâm verdim. Onlar da selâmımı aldılar ve “merhaba hayırlı kardeş ve sâlih Peygamber” dediler..."
Bize İbrahim b. Münzir, ona Ebu Damra, ona Mûsâ, ona da Nâfi şöyle demiştir: Abdullah b. Ömer der ki: Peygamber (sav) bir gün insanların arasında iken Deccâl Mesih'ten bahsetti ve şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah şaşı değildir. Ama bilin ki, Deccâl Mesih'in sağ gözü şaşıdır. Onun gözü, sanki salkımda ayırt edilen iri bir üzüm tanesi gibidir."
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Zuhrî, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Ben insanlar içinde Meryemoğlu'na en yakın olanım. Peygamberler anneleri ayrı, babaları bir evlatlardır. Benimle İsa arasında başka bir peygamber yoktur."