Öneri Formu
Hadis Id, No:
15239, T002626
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو عُبَيْدَةَ بْنُ أَبِى السَّفَرِ - وَاسْمُهُ أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الْهَمْدَانِىُّ الْكُوفِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا حَجَّاجُ بْنُ مُحَمَّدٍ عَنْ يُونُسَ بْنِ أَبِى إِسْحَاقَ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ الْهَمْدَانِىِّ عَنْ أَبِى جُحَيْفَةَ عَنْ عَلِىٍّ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَنْ أَصَابَ حَدًّا فَعُجِّلَ عُقُوبَتُهُ فِى الدُّنْيَا فَاللَّهُ أَعْدَلُ مِنْ أَنْ يُثَنِّىَ عَلَى عَبْدِهِ الْعُقُوبَةَ فِى الآخِرَةِ وَمَنْ أَصَابَ حَدًّا فَسَتَرَهُ اللَّهُ عَلَيْهِ وَعَفَا عَنْهُ فَاللَّهُ أَكْرَمُ مِنْ أَنْ يَعُودَ فِى شَىْءٍ قَدْ عَفَا عَنْهُ » . قَالَ أَبُو عِيسَى وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ صَحِيحٌ . وَهَذَا قَوْلُ أَهْلِ الْعِلْمِ لاَ نَعْلَمُ أَحَدًا كَفَّرَ أَحَدًا بِالزِّنَا أَوِ السَّرِقَةِ وَشُرْبِ الْخَمْرِ .
Tercemesi:
Bize asıl adı Ahmed b. Abdullah el-Hemedânî el-Kûfî olan Ebu Ubeyde b. Ebü’s-Sefer, ona Haccac b. Muhammed, ona Yunus b. Ebu İshak, ona Ebu İshak el-Hemedânî, ona Ebu Cuhayfe, ona Hz. Ali Rasul-i Ekrem’in şöyle buyurduğunu rivayet etti: “Kim bir suç (had) işler de cezasını bu dünyada çekerse Allah ahirette kuluna cezayı ikileyerek tekrar vermeyecek kadar adildir. Kim bir suç (had) işler de Allah onu örter ve kendisini affederse, kıyamet günü (dünyada) affettiği bir suçtan dolayı (kuluna) tekrar ceza vermeyecek kadar kerîmdir.
Tirmizî: Bu hadis hasen-garib-sahihtir. İlim adamlarının görüşü, bu hadis doğrultusundadır. Zina, hırsızlık ve içki yüzünden kişinin kafir olacağına hüküm veren bir alim olduğunu bilmiyoruz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İmân 11, 5/16
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Avn b. Ebu Cuheyfe es-Süvâi (Avn b. Vehb b. Abdullah)
3. Ebu İsrail Yunus b. Ebu İshak es-Sebî'î (Yunus b. Amr b. Abdullah)
4. Ebu Muhammed Haccac b. Muhammed el-Mesîsî (Haccac b. Muhammed)
5. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
6. Ahmed b. Abdullah el-Hemdanî (Ahmed b. Abdullah b. Muhammed)
Konular:
Ceza, dünyada çekilen cezalar günahlara kefarettir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15249, T002631
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو حَفْصٍ عَمْرُو بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ قَيْسٍ عَنِ الْعَلاَءِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ :قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « آيَةُ الْمُنَافِقِ ثَلاَثٌ: إِذَا حَدَّثَ كَذَبَ وَإِذَا وَعَدَ أَخْلَفَ وَإِذَا اؤْتُمِنَ خَانَ » . قَالَ أَبُو عِيسَى :هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ مِنْ حَدِيثِ الْعَلاَءِ وَقَدْ رُوِىَ مِنْ غَيْرِ وَجْهٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم . وَفِى الْبَابِ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ وَأَنَسٍ وَجَابِرٍ . حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ أَبِى سُهَيْلِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ بِمَعْنَاهُ . قَالَ أَبُو عِيسَى :هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ وَأَبُو سُهَيْلٍ هُوَ عَمُّ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ وَاسْمُهُ نَافِعُ بْنُ مَالِكِ بْنِ أَبِى عَامِرٍ الأَصْبَحِىُّ الْخَوْلاَنِىُّ .
Tercemesi:
Bize Ebu Hafs Amr b. Ali, ona Yahya b. Muhammed b. Kays, ona el-Alâ b. Abdurrahman, ona babası, ona Ebu Hüreyre, Rasul-i Ekrem’in şöyle dediğini rivayet etti: “Münafığın alameti üçtür: Konuştuğu zaman yalan söyler, söz verdiğinde sözünde durmaz, kendisine bir şey emanet edildiğinde ona hıyanet eder.”
Tirmizî: Bu hadis el-Alâ hadisi olarak hasen-garibtir. Ebû Hüreyre’den değişik yollarla rivâyet edilmiştir. Bu konuda İbn Mes’ud, Enes ve Câbir’den de hadis rivayet edilmiştir. Ali b. Hucr, İsmail b. Cafer, Ebu Süheyl b. Mâlik, babası Mâlik isnadıyla Ebu Hüreyre’den mana olarak bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir. Tirmizî: Bu hadis sahihtir. Ebu Süheyl, Mâlik b. Enes’in amcası olup adı Nâfi’ b. Mâlik b. Ebu Âmir el Asbahî el Havlânî’dir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İmân 14, 5/19
Senetler:
()
Konular:
Münafık, Münafığın Alametleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15251, T002632
Hadis:
حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُوسَى عَنْ سُفْيَانَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُرَّةَ عَنْ مَسْرُوقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ ابْنِ عَمْرٍو عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ : « أَرْبَعٌ مَنْ كُنَّ فِيهِ كَانَ مُنَافِقًا وَإِنْ كَانَتْ خَصْلَةٌ مِنْهُنَّ فِيهِ كَانَتْ فِيهِ خَصْلَةٌ مِنَ النِّفَاقِ حَتَّى يَدَعَهَا : مَنْ إِذَا حَدَّثَ كَذَبَ وَإِذَا وَعَدَ أَخْلَفَ وَإِذَا خَاصَمَ فَجَرَ وَإِذَا عَاهَدَ غَدَرَ » . قَالَ : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ الْخَلاَّلُ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ نُمَيْرٍ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُرَّةَ بِهَذَا الإِسْنَادِ نَحْوَهُ . قَالَ: أبُو عِيسى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ، وَإِنَّمَا مَعْنَى هَذَا عِنْدَ أَهْلِ العِلْمِ نِفَاقُ العَمَلِ، وَإِنَّمَا كَانَ نِفَاقُ التَّكْذِيبِ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ» هَكَذَا رُوِيَ عَنِ الحَسَنِ البَصْرِيِّ، شَيْءٌ مِنْ هَذَا أَنَّهُ قَالَ: " النِّفَاقُ نِفَاقَانِ: نِفَاقُ العَمَلِ، وَنِفَاقُ التَّكْذِيبِ .
Tercemesi:
Bize Mahmud b. Ğaylân, ona Ubeydullah b. Musa, ona Süfyan, ona el-A’meş, ona Abdullah b. Murra, ona Mesruk, ona Adullah b. Amr, Hz. Peygamber’in şöyle dediğini rivayet etti: “Dört özellik vardır ki bunlar kimde bulunursa o kişi münafık olur. Bunlardan biri bulunursa o özelliği terk edinceye kadar o kimsede münafıklık özelliği bulunmuş olur. Konuştuğu zaman yalan söyleyen, söz verdiği zaman sözünde durmayan, davalaştığında yalan söyleyen, sözleşme yaptığı zaman sözleşmesini bozan.”
Tirmizî: Bu hadis hasen-sahihtir. Hasan b. Ali el Hallâl, Abdullah b. Nümeyr el-A’meş vasıtası ile Abdullah b. Murra’dan bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir. Tirmizî: Hadis hasen-sahihtir. Bu hadiste sözü edilen nifak, ilim adamlarınca amelde münafıklıktır. Yalanlama (inanç) nifakı, Rasulullah (sav) zamanında yapılmış olan nifaktır. Hasan-ı Basrî’den buna benzer bir şey rivayet edilmiştir ki o şöyle der: Nifak iki türlüdür. Amelde olan nifak, diğeri de yalanlama (inanç) nifakı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İmân 14, 5/19
Senetler:
()
Konular:
Münafık, Münafığın Alametleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15245, T002629
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو حَفْصُ بْنُ غِيَاثٍ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنْ أَبِى الأَحْوَصِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « إِنَّ الإِسْلاَمَ بَدَأَ غَرِيبًا وَسَيَعُودُ غَرِيبًا كَمَا بَدَأَ فَطُوبَى لِلْغُرَبَاءِ » . وَفِى الْبَابِ: عَنْ سَعْدٍ وَابْنِ عُمَرَ وَجَابِرٍ وَأَنَسٍ وَعَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ مِنْ حَدِيثِ ابْنِ مَسْعُودٍ إِنَّمَا نَعْرِفُهُ مِنْ حَدِيثِ حَفْصِ بْنِ غِيَاثٍ عَنِ الأَعْمَشِ وَأَبُو الأَحْوَصِ اسْمُهُ عَوْفُ بْنُ مَالِكِ بْنِ نَضْلَةَ الْجُشَمِىُّ تَفَرَّدَ بِهِ حَفْصٌ .
Tercemesi:
Bize Ebu Hafs b. Ğıyâs, Ona el-A’meş, ona Ebu İshak, ona Ebü’l-Ahvas, ona Abdullah b. Mes’ud Rasul-i Ekrem’in şöyle dediğini rivayet etti: “İslam garib (toplumlar arasında yabancı) bir halde başladı, ilk başladığı gibi yine garib bir hale dönecektir. Ne mutlu o gariblere.”
Bu konuda Sa’d, İbn Ömer, Câbir, Enes ve Abdullah b. Amr’dan da hadis rivayet edilmiştir. Tirmizî: İbn Mes’ûd rivâyeti olarak bu hadis hasen-sahih garibtir. Bu hadisi Hafs b. Ğıyâs’ın A’meş’den rivâyetiyle bilmekteyiz. Ebü’l Ahvas’ın ismi Avf b. Mâlik b. Nadle el-Cüşemî’dir. Kendisinden sadece Hafs rivayet etmiştir.
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
فطوبى للغرباء
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İmân 13, 5/18
Senetler:
()
Konular:
İslam, İslam garip olarak başlamış ve garip olarak bitecektir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15188, T002606
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أُمِرْتُ أَنْ أُقَاتِلَ النَّاسَ حَتَّى يَقُولُوا لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ فَإِذَا قَالُوهَا مَنَعُوا مِنِّى دِمَاءَهُمْ وَأَمْوَالَهُمْ إِلاَّ بِحَقِّهَا وَحِسَابُهُمْ عَلَى اللَّهِ » . وَفِى الْبَابِ عَنْ جَابِرٍ وَأَبِى سَعِيدٍ وَابْنِ عُمَرَ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Hennâd, ona Ebu Muaviye, ona el-A’meş, ona Ebu Salih, ona Ebu Hüreyre, Rasul-i Ekrem’in şöyle dediğini rivayet etti: “İnsanlarla Allah’tan başka ilah yoktur deyinceye kadar savaşmakla emrolundum. Bu cümleyi söylediklerinde -haklı olma durumu hariç- mallarını ve canlarını benden kurtarırlar. Ancak gizli durumlarının hesabı Allah’a kalmıştır.” Bu konuda Câbir, Ebu Sai’d ve İbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiştir. Tirmizî: Bu hadis hasen-sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İmân 1, 5/3
Senetler:
()
Konular:
KTB, TEVHİD
Siyer, Hz. Peygamberin müşriklere savaş ilanı
Tevhid, kelime-i tevhid getirenin öldürülmeyeceği
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15193, T002608
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ يَعْقُوبَ الطَّالْقَانِىُّ حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ أَخْبَرَنَا حُمَيْدٌ الطَّوِيلُ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أُمِرْتُ أَنْ أُقَاتِلَ النَّاسَ حَتَّى يَشْهَدُوا أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ وَأَنْ يَسْتَقْبِلُوا قِبْلَتَنَا وَيَأْكُلُوا ذَبِيحَتَنَا وَأَنْ يُصَلُّوا صَلاَتَنَا فَإِذَا فَعَلُوا ذَلِكَ حُرِّمَتْ عَلَيْنَا دِمَاؤُهُمْ وَأَمْوَالُهُمْ إِلاَّ بِحَقِّهَا لَهُمْ مَا لِلْمُسْلِمِينَ وَعَلَيْهِمْ مَا عَلَى الْمُسْلِمِينَ » . وَفِى الْبَابِ عَنْ مُعَاذِ بْنِ جَبَلٍ وَأَبِى هُرَيْرَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ . وَقَدْ رَوَاهُ يَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ عَنْ حُمَيْدٍ عَنْ أَنَسٍ نَحْوَ هَذَا .
Tercemesi:
Bize Said b. Yakub et-Talkânî, ona İbnü’l-Mübârek, ona Humeyd et-Tavîl, ona Enes b. Malik, Rasul-i Ekrem’in (sav) şöyle dediğini rivayet etti: “Allah’tan başka ilah olmadığına, Muhammed’in (sav) O’nun kulu ve peygamberi olduğuna şehadet edinceye, bizim kıblemize dönünceye, kestiğimizi yiyinceye, bizim namazımızı kılıncaya kadar insanlarla savaşmam emredildi. Bunları yaptıkları takdirde canları ve malları –haklı olma durumu hariç- bize haram olur. (Bundan sonra) Müslümanların haklarından yararlanır, Müslümanların yükümlülükleri ile yükümlü olurlar.”
Bu konuda Muâz b. Cebel ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir. Tirmizî: Bu hadis bu şekliyle hasen-sahih-garibtir. Yahya b. Eyyûb Humeyd vasıtası ile Enes’den bu hadisin benzerini rivayet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İmân 2, 5/4
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
4. Said b. Yakub et-Talekani (Said b. Yakub)
Konular:
Siyer, Hz. Peygamberin müşriklere savaş ilanı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15191, T002607
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ عُقَيْلٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ أَخْبَرَنِى عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ بْنِ مَسْعُودٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ : لَمَّا تُوُفِّىَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَاسْتُخْلِفَ أَبُو بَكْرٍ بَعْدَهُ كَفَرَ مَنْ كَفَرَ مِنَ الْعَرَبِ فَقَالَ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ لأَبِى بَكْرٍ: كَيْفَ تُقَاتِلُ النَّاسَ وَقَدْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أُمِرْتُ أَنْ أُقَاتِلَ النَّاسَ حَتَّى يَقُولُوا : لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَمَنْ قَالَ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ عَصَمَ مِنِّى مَالَهُ وَنَفْسَهُ إِلاَّ بِحَقِّهِ وَحِسَابُهُ عَلَى اللَّهِ » . قَالَ أَبُو بَكْرٍ وَاللَّهِ لأُقَاتِلَنَّ مَنْ فَرَّقَ بَيْنَ الزَّكَاةِ وَالصَّلاَةِ فَإِنَّ الزَّكَاةَ حَقُّ الْمَالِ وَاللَّهِ لَوْ مَنَعُونِى عِقَالاً كَانُوا يُؤَدُّونَهُ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَقَاتَلْتُهُمْ عَلَى مَنْعِهِ فَقَالَ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ : فَوَاللَّهِ مَا هُوَ إِلاَّ أَنْ رَأَيْتُ أَنَّ اللَّهَ قَدْ شَرَحَ صَدْرَ أَبِى بَكْرٍ لِلْقِتَالِ فَعَرَفْتُ أَنَّهُ الْحَقُّ . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ وَهَكَذَا رَوَى شُعَيْبُ بْنُ أَبِى حَمْزَةَ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ . وَرَوَى عِمْرَانُ الْقَطَّانُ هَذَا الْحَدِيثَ عَنْ مَعْمَرٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِى بَكْرٍ وَهُوَ حَدِيثٌ خَطَأٌ وَقَدْ خُولِفَ عِمْرَانُ فِى رِوَايَتِهِ عَنْ مَعْمَرٍ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe, ona el-Leys, ona Ukayl, ona ez-Zührî, ona Ubeydullah b. Abbdullah b. Utbe b. Mess’ud, Ebu Hüreyre’nin şöyle anlattığını rivayet etti: “Rasulullah (sav) vefat edip de Ebu Bekir halife seçilince Araplardan kafir olup İslam’dan çıkanlar oldu. Ömer b. Hattâb, Ebu Bekir’e şöyle dedi: “Rasulullah’ın (sav), ‘Lâ ilâhe illallah (Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur) deyinceye kadar insanlarla savaşmakla emrolundum. Kim lâ ilâhe illallah derse –haklı olma durumu hariç- malını ve canını benden korumuş olur. (İçinde taşıdığı gerçek inancın) hesabı Allah’a kalmıştır’ şeklindeki sözü ortada iken insanlarla nasıl savaşacaksın?” Ebu Bekir de şu karşılığı verdi: Namaz ile zekâtı birbirinden ayıranlara karşı vallahi savaşacağım. Çünkü zekât malın hakkıdır. Allah’a yemin ederim ki Rasulullah’a (sav) verdikleri bir deve yularını bana vermeseler bunun verilmemesi yüzünden kendileriyle savaşırım. Bunun üzerine Ömer b. Hattâb şöyle dedi: Vallahi Ebu Bekir’in görüşünü kabul etmemin nedeni, Allah’ın savaş konusunda onun göğsüne genişlik verdiğini görmem ve kendisinin hak üzerinde olduğunu anlamam olmuştur.”
Tirmizî: Bu hadis, hasen-sahihtir. Şuayb b. Ebu Hamza, Zührî, Ubeydullah b. Abdullah vasıtası ile Ebû Hüreyre’den bu şekilde bir rivayette bulunmuştur. İmran el Kattan, bu hadisi Ma’mer, Zührî, Enes b. Mâlik vasıtası ile Ebu Bekir’den rivayet etmiştir. Ancak bu rivayet yanlıştır. İmrân’a Ma’mer’den yaptığı rivayette muhalefet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İmân 1, 5/3
Senetler:
()
Konular:
KTB, TEVHİD
Tevhid, kelime-i tevhid getirenin öldürülmeyeceği
Zekat, vermemenin cezası
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15194, T002609
Hadis:
حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عُمَرَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ سُعَيْرِ بْنِ الْخِمْسِ التَّمِيمِىِّ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى ثَابِتٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « بُنِىَ الإِسْلاَمُ عَلَى خَمْسٍ شَهَادَةُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللَّهِ وَإِقَامُ الصَّلاَةِ وَإِيتَاءُ الزَّكَاةِ وَصَوْمُ رَمَضَانَ وَحَجُّ الْبَيْتِ » . وَفِى الْبَابِ عَنْ جَرِيرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ وَقَدْ رُوِىَ مِنْ غَيْرِ وَجْهٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوُ هَذَا . وَسُعَيْرُ بْنُ الْخِمْسِ ثِقَةٌ عِنْدَ أَهْلِ الْحَدِيثِ . حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ حَنْظَلَةَ بْنِ أَبِى سُفْيَانَ الْجُمَحِىِّ عَنْ عِكْرِمَةَ بْنِ خَالِدٍ الْمَخْزُومِىِّ عَنِ ابْنِ عُمَرَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyan b. Uyeyne, ona Suayr b. el-Hıms et-Temîmî, ona Habîb b. Ebu Sâbit, ona İbn Ömer Rasul-i Ekrem’in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: “İslam beş esas üzerine kurulmuştur: Allah’tan başka ilah olmadığına, Muhammed’in Allah’ın kulu ve elçisi olduğuna şehâdet etmek, namazı dosdoğru kılmak, zekâtı vermek, Ramazan orucunu tutmak ve Ka’be’yi haccetmek.”
Bu konuda Cerir b. Abdullah’tan da hadis rivayet edilmiştir. Tirmizî: Bu hadis hasen-sahihtir. Değişik şekillerde de İbn Ömer’den buna benzer hadis rivayet edilmiştir. Suayr b. Hıms hadisçiler nezdinde güvenilir bir kişidir. Bize Ebu Küreyb, ona Vekî’, ona Hanzale b. Ebu Sufyân el Cumahî, ona İkrime b. Hâlid el Mahzûmî, ona İbn Ömer, bu hadisin bir benzerini rivayet etmişlerdir. Tirmizî: Bu hadis, hasen-sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İmân 3, 5/5
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Habib b. Ebu Sabit el-Esedî (Habib b. Kays b. Dinar)
3. Ebu Malik Süayr b. Hıms et-Temimi (Süayr b. Hıms)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Muhammed b. Ebu Ömer el-Adenî (Muhammed b. Yahya b. Ebu Ömer)
Konular:
İman, Esasları, Allah'a İman
İslam, İslamın Şartları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15247, T002630
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَخْبَرَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ أَبِى أُوَيْسٍ حَدَّثَنِى كَثِيرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرِو بْنِ عَوْفِ بْنِ زَيْدِ بْنِ مِلْحَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ: « إِنَّ الدِّينَ لَيَأْرِزُ إِلَى الْحِجَازِ كَمَا تَأْرِزُ الْحَيَّةُ إِلَى جُحْرِهَا وَلَيَعْقِلَنَّ الدِّينُ مِنَ الْحِجَازِ مَعْقِلَ الأُرْوِيَّةِ مِنْ رَأْسِ الْجَبَلِ إِنَّ الدِّينَ بَدَأَ غَرِيبًا وَيَرْجِعُ غَرِيبًا فَطُوبَى لِلْغُرَبَاءِ الَّذِينَ يُصْلِحُونَ مَا أَفْسَدَ النَّاسُ مِنْ بَعْدِى مِنْ سُنَّتِى » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Abdurrahman, ona İsmail b. Ebu Üveys, ona Kesir b. Abdullah b. Amr b. Avf b. Zeyd b. Milha, ona babası, ona dedesi Resul-i Ekrem’in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: “Yılanın toplanıp deliğine girdiği gibi din de (dini yaşayanlar da) toplanıp hicaz bölgesine çekilecektir. Dağ keçilerinin dağların başında toplandıkları gibi din de (dini yaşayanlar da) Hicaz bölgesinde toplanacaktır. Din, garib (yabancı bir sistem) olarak başlamıştır ve ileride tekrar garib hale gelecektir. Ne mutlu o gariblere ki benden sonra insanların sünnetimden bozdukları şeyleri değiştirip düzelteceklerdir.” Tirmizî: Bu hadis hasen-sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İmân 13, 5/18
Senetler:
()
Konular:
Din, din eksikliği
İslam, İslam garip olarak başlamış ve garip olarak bitecektir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15281, T002644
Hadis:
حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ أَخْبَرَنَا شُعْبَةُ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى ثَابِتٍ وَعَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ رُفَيْعٍ وَالأَعْمَشِ كُلُّهُمْ سَمِعُوا زَيْدَ بْنَ وَهْبٍ عَنْ أَبِى ذَرٍّ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « أَتَانِى جِبْرِيلُ فَبَشَّرَنِى فَأَخْبَرَنِى أَنَّهُ مَنْ مَاتَ لاَ يُشْرِكُ بِاللَّهِ شَيْئًا دَخَلَ الْجَنَّةَ » . قُلْتُ وَإِنْ زَنَى وَإِنْ سَرَقَ قَالَ « نَعَمْ » . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى الدَّرْدَاءِ .
Tercemesi:
Biz Mahmud b. Ğaylan, ona Ebu Davud, ona Şu’be, ona Habib b. Ebu Sâbit, Abdulaziz b. Rufey’ ve el-A’meş, bunların üçüne Zeyd b. Vehb, Ebu Zerr’in şöyle anlattığını rivayet etti: Rasul-i Ekrem (sav) bana “Cebrail bana geldi ve Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmayarak ölen kimsenin Cennete gireceğini müjdeledi” dedi. Ben de “Zina etse de hırsızlık yapsa da mı?” diye sordum. Rasulullah (sav) “Evet” cevabını verdi. Tirmizî: Bu hadis hasen-sahihtir. Bu konuda Ebü’d Derdâ’dan da hadis rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İmân 18, 5/27
Senetler:
1. Ebu Zer el-Ğıfârî (Cündüb b. Abdullah b. Cünade)
2. Ebu Süleyman Zeyd b. Vehb el-Cühenî (Zeyd b. Vehb)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebû Dâvûd et-Tayâlîsî (Süleyman b. Davud b. Cârûd)
6. Ebu Ahmed Mahmud b. Ğaylan el-Adevi (Mahmud b. Ğaylan)
Konular:
Kelime-i Şahadet, Kelime-i Şehadetin Fazileti