حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الأَرُزِّىُّ وَإِبْرَاهِيمُ بْنُ خَالِدٍ أَبُو ثَوْرٍ الْكَلْبِىُّ - الْمَعْنَى - قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ - قَالَ مُحَمَّدٌ عَبْدُ الْوَهَّابِ بْنُ عَطَاءٍ - أَخْبَرَنَا سَعِيدٌ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ رَجُلاً عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يَبْتَاعُ وَفِى عُقْدَتِهِ ضَعْفٌ فَأَتَى أَهْلُهُ نَبِىَّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالُوا يَا نَبِىَّ اللَّهِ احْجُرْ عَلَى فُلاَنٍ فَإِنَّهُ يَبْتَاعُ وَفِى عُقْدَتِهِ ضَعْفٌ فَدَعَاهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَنَهَاهُ عَنِ الْبَيْعِ فَقَالَ يَا نَبِىَّ اللَّهِ إِنِّى لاَ أَصْبِرُ عَنِ الْبَيْعِ. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنْ كُنْتَ غَيْرَ تَارِكٍ الْبَيْعَ فَقُلْ هَاءَ وَهَاءَ وَلاَ خِلاَبَةَ."
[قَالَ أَبُو ثَوْرٍ عَنْ سَعِيدٍ.]
Bize Muhammed b. Abullah er-Rüzzi ve İbrahim b. Halid Ebu Sevr el-Kelbî -mana ile-, onlara Abdulvehhab (Muhammed, Abdulvehhab b. Ata dedi), ona Said, ona Katade, ona da Enes b. Malik şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) zamanında fayda ve zararını kavrayamayacak kadar akli dengesi zayıf bir adam alışveriş yapıyordu. Ailesi Hz. Peygamber'e (sav) gelerek, Ey Allah'ın Peygamberi! Bu kişinin alışveriş yapmasını kısıtla. Çünkü o akli dengesi zayıf olarak alışveriş yapmaktadır dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) onu çağırıp alışveriş yapmasını yasakladı. O kişi ise Ey Allah'ın Peygamberi! Alışveriş yapmadan duramam dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav); "eğer alışverişi terk edemiyorsan alış-veriş sırasında aldatma yok de" buyurdu.
[Ebu Sevr Said'den an rivayet lafzıyla nakletmiştir.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22634, D003501
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الأَرُزِّىُّ وَإِبْرَاهِيمُ بْنُ خَالِدٍ أَبُو ثَوْرٍ الْكَلْبِىُّ - الْمَعْنَى - قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ - قَالَ مُحَمَّدٌ عَبْدُ الْوَهَّابِ بْنُ عَطَاءٍ - أَخْبَرَنَا سَعِيدٌ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ رَجُلاً عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يَبْتَاعُ وَفِى عُقْدَتِهِ ضَعْفٌ فَأَتَى أَهْلُهُ نَبِىَّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالُوا يَا نَبِىَّ اللَّهِ احْجُرْ عَلَى فُلاَنٍ فَإِنَّهُ يَبْتَاعُ وَفِى عُقْدَتِهِ ضَعْفٌ فَدَعَاهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَنَهَاهُ عَنِ الْبَيْعِ فَقَالَ يَا نَبِىَّ اللَّهِ إِنِّى لاَ أَصْبِرُ عَنِ الْبَيْعِ. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنْ كُنْتَ غَيْرَ تَارِكٍ الْبَيْعَ فَقُلْ هَاءَ وَهَاءَ وَلاَ خِلاَبَةَ."
[قَالَ أَبُو ثَوْرٍ عَنْ سَعِيدٍ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abullah er-Rüzzi ve İbrahim b. Halid Ebu Sevr el-Kelbî -mana ile-, onlara Abdulvehhab (Muhammed, Abdulvehhab b. Ata dedi), ona Said, ona Katade, ona da Enes b. Malik şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) zamanında fayda ve zararını kavrayamayacak kadar akli dengesi zayıf bir adam alışveriş yapıyordu. Ailesi Hz. Peygamber'e (sav) gelerek, Ey Allah'ın Peygamberi! Bu kişinin alışveriş yapmasını kısıtla. Çünkü o akli dengesi zayıf olarak alışveriş yapmaktadır dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) onu çağırıp alışveriş yapmasını yasakladı. O kişi ise Ey Allah'ın Peygamberi! Alışveriş yapmadan duramam dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav); "eğer alışverişi terk edemiyorsan alış-veriş sırasında aldatma yok de" buyurdu.
[Ebu Sevr Said'den an rivayet lafzıyla nakletmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İcâre 68, /812
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
3. Ebu Nadr Said b. Ebu Arûbe el-Adevî (Saîd b. Mihrân)
4. Ebu Nasr Abdulvehhab b. Ata el-Iclî (Abdulvehhab b. Ata)
5. Ebu Cafer Muhammed b. Abdullah er-Rüzzî (Muhammed b. Abdullah)
Konular:
Ahlak, ticaret ahlakı
Aldatmak, alış-verişte aldatmak
Aldatmak, hile yapmak
KTB, BUYU', ALIŞ-VERİŞ
Ticaret, Hasta, Özürlü, Akıl eksikliği olan, kişinin ticareti
Ticaret, yasak olan şekilleri
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ سُفْيَانَ حَدَّثَنِى فُلَيْتٌ الْعَامِرِىُّ عَنْ جَسْرَةَ بِنْتِ دِجَاجَةَ قَالَتْ قَالَتْ عَائِشَةُ رضى الله عنها مَا رَأَيْتُ صَانِعًا طَعَامًا مِثْلَ صَفِيَّةَ صَنَعَتْ لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم طَعَامًا فَبَعَثَتْ بِهِ فَأَخَذَنِى أَفْكَلٌ فَكَسَرْتُ الإِنَاءَ فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا كَفَّارَةُ مَا صَنَعْتُ قَالَ
"إِنَاءٌ مِثْلُ إِنَاءٍ وَطَعَامٌ مِثْلُ طَعَامٍ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22721, D003568
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ سُفْيَانَ حَدَّثَنِى فُلَيْتٌ الْعَامِرِىُّ عَنْ جَسْرَةَ بِنْتِ دِجَاجَةَ قَالَتْ قَالَتْ عَائِشَةُ رضى الله عنها مَا رَأَيْتُ صَانِعًا طَعَامًا مِثْلَ صَفِيَّةَ صَنَعَتْ لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم طَعَامًا فَبَعَثَتْ بِهِ فَأَخَذَنِى أَفْكَلٌ فَكَسَرْتُ الإِنَاءَ فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا كَفَّارَةُ مَا صَنَعْتُ قَالَ
"إِنَاءٌ مِثْلُ إِنَاءٍ وَطَعَامٌ مِثْلُ طَعَامٍ."
Tercemesi:
Bize Müsedded (b. Müserhed), ona Yahya (b. Said el-Kattan), ona Süfyan (es-Sevrî), ona Füleyt (b. Halife), ona da Cesra bt. Decace, Aişe'nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etti: Safiyye (r.anha) kadar (güzel) yemek yapan birisini görmedim. O, Rasulullah (sav)için bir yemek yapıp gönderdi. Beni bir titreme aldı ve kabı kırdım, (sonra) Ey Allah'ın Rasulü (sav), yaptığımın keffareti ne? dedim.
"Kabın misli kap ve yemeğin misli yemek" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İcâre 91, /825
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Cesra bt. Decace el-Âmiriyye (Cesra bt. Decâce)
3. Ebu Hassan Eflet b. Halife el-Amirî (Eflet b. Halife)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
6. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Aile, ailede erkeğin hak ve sorumlulukları
Aile, ailede iletişim, eşle sohbet
Aile, Erkeğin ailesine iyi davranması, geçimini sağlaması
Aile, eşler, arasında kıskançlık
Aile, Eşler, Birbirlerine Karşı Yükümlülükleri
Aile, Eşlerarası Problemlerin Giderilmesi
Aile, Fertleri ve Sorumlulukları
Akraba, kocasının akrabalarına karşı kadının tutumu
Hz. Peygamber, hanımları, Hz. Aişe
Hz. Peygamber, hanımları, Safiyye bt. Huyeyy
Hz. Peygamber, hanımlarıyla ilişkileri
Kadın, hak ve sorumlulukları
Sahabe, çektikleri sıkıntılar, yiyecek sıkıntısı
Bize Muhammed b. Amr er-Râzî, ona Seleme b. el-Fadl, ona Muhammed b. İshak, ona Said b. Ebu Said el-Makburi, ona babası, ona Ebu Hureyre Hz. Peygamber’in (sav) şöyle dediğini rivayet etti:
"Vallahi, bugünden sonra, Kureyşli Muhacirlerden, Ensârdan, Devslilerden ve Sakîflilerden başka hiç kimseden hediye kabul etmeyeceğim."
Açıklama: Bu rivayetin sebeb-i vurudu, Beni Fezarioğullarından bir adam ormanda bulduğu develerinden bir dişi deveyi Hz. Peygamber'e hediye etti, buna karşılık bazı hediyeler aldı bu aldığı hediyelere de kızdı. Hz. Peygamber minberde bu durumu duydu. Bir adma bana hediyede bulunuyor ve yanımda bulunanla ona karşılık verince de kızıyor. Sonra da bu öfkesini devam ettiriyor..." şeklinde naklediliyor. Bkz. Buhârî, Muhammed b. İsmail, el-Edebü'l-Müfred,thk. Muhammed Fuat Abdülbâkî, (Beyrut: Dâru'l-Beşâirü'l-İslamiyye, 1409/1989), 1: 208; Tirmizî,Muhammed b. İsa b. Sevre, Sünene et-tirmizî, thk. Ahmed Muhammed Şakir (Mısır: Mektebeti Mustafa el-Bâbî, 1395/1975), 5/730.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22670, D003537
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرٍو الرَّازِىُّ حَدَّثَنَا سَلَمَةُ - يَعْنِى ابْنَ الْفَضْلِ - حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِى سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"وَايْمُ اللَّهِ لاَ أَقْبَلُ بَعْدَ يَوْمِى هَذَا مِنْ أَحَدٍ هَدِيَّةً إِلاَّ أَنْ يَكُونَ مُهَاجِرًا قُرَشِيًّا أَوْ أَنْصَارِيًّا أَوْ دَوْسِيًّا أَوْ ثَقَفِيًّا."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Amr er-Râzî, ona Seleme b. el-Fadl, ona Muhammed b. İshak, ona Said b. Ebu Said el-Makburi, ona babası, ona Ebu Hureyre Hz. Peygamber’in (sav) şöyle dediğini rivayet etti:
"Vallahi, bugünden sonra, Kureyşli Muhacirlerden, Ensârdan, Devslilerden ve Sakîflilerden başka hiç kimseden hediye kabul etmeyeceğim."
Açıklama:
Bu rivayetin sebeb-i vurudu, Beni Fezarioğullarından bir adam ormanda bulduğu develerinden bir dişi deveyi Hz. Peygamber'e hediye etti, buna karşılık bazı hediyeler aldı bu aldığı hediyelere de kızdı. Hz. Peygamber minberde bu durumu duydu. Bir adma bana hediyede bulunuyor ve yanımda bulunanla ona karşılık verince de kızıyor. Sonra da bu öfkesini devam ettiriyor..." şeklinde naklediliyor. Bkz. Buhârî, Muhammed b. İsmail, el-Edebü'l-Müfred,thk. Muhammed Fuat Abdülbâkî, (Beyrut: Dâru'l-Beşâirü'l-İslamiyye, 1409/1989), 1: 208; Tirmizî,Muhammed b. İsa b. Sevre, Sünene et-tirmizî, thk. Ahmed Muhammed Şakir (Mısır: Mektebeti Mustafa el-Bâbî, 1395/1975), 5/730.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İcâre 82, /819
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Said Keysan el-Makburî (Keysan Ebu Said)
3. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
4. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
5. Ebu Abdullah Seleme b. Fadl el-Ensarî (Seleme b. Fadl)
6. Muhammed b. Amr et-Temimi (Muhammed b. Amr b. Bekir b. Salim b. Habhab)
Konular:
Hediye, hediyeleşmek muhabbeti artırır
Hediye, hediyeye hediye ile karşılık vermek
Hz. Peygamber, Kişiliği, Hayatı ve Örnekliği
Hz. Peygamber, örnekliği
KTB, HEDİYELEŞMEK
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22635, D003502
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ قَالَ قَرَأْتُ عَلَى مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ أَنَّهُ بَلَغَهُ عَنْ عَمْرِو بْنِ شُعَيْبٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ أَنَّهُ قَالَ
"نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنْ بَيْعِ الْعُرْبَانِ."
[قَالَ مَالِكٌ وَذَلِكَ - فِيمَا نَرَى وَاللَّهُ أَعْلَمُ - أَنْ يَشْتَرِىَ الرَّجُلُ الْعَبْدَ أَوْ يَتَكَارَى الدَّابَّةَ ثُمَّ يَقُولُ أُعْطِيكَ دِينَارًا عَلَى أَنِّى إِنْ تَرَكْتُ السِّلْعَةَ أَوِ الْكِرَاءَ فَمَا أَعْطَيْتُكَ لَكَ.]
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik b. Enes, ona Amr b. Şuayb, ona babası (Şuayb b. Muhammed), ona da dedesi (Abdullah b. Amr), "Hz. Peygamber'in (sav), (Alışverişte) kapora vermeyi yasakladığını haber vermiştir."
[Malik şöyle demiştir: Bu satış, -Allah bilir ama kanaatimize göre- şöyledir. Bir adam bir köle satın alır veya hayvan kiralar. Sonra şöyle der: Sana bir dinar veriyorum. Malı almaktan veya kiradan vazgeçersem verdiğim bir dinar da senindir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İcâre 69, /813
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Şuayb b. Muhammed es-Sehmi (Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
3. Ebu İbrahim Amr b. Şuayb el-Kuraşi (Amr b. Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Ticaret, ticaret
Ticaret, ticari ilişkiler
Ticaret, yasak olan şekilleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22638, D003505
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى - يَعْنِى ابْنَ سَعِيدٍ - عَنْ زَكَرِيَّا حَدَّثَنَا عَامِرٌ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ بِعْتُهُ - يَعْنِى بَعِيرَهُ - مِنَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَاشْتَرَطْتُ حُمْلاَنَهُ إِلَى أَهْلِى قَالَ فِى آخِرِهِ
"تُرَانِى إِنَّمَا مَاكَسْتُكَ لأَذْهَبَ بِجَمَلِكَ خُذْ جَمَلَكَ وَثَمَنَهُ فَهُمَا لَكَ."
Tercemesi:
Bize Müsedded (b. Müserhed), ona Yahya b. Said (Kattan), ona Zekeriya (b. Ebu Zaide), ona Amir (eş-Şa'bî), ona da Cabir b. Abdullah şöyle haber vermiştir: Devemi, (bir yolculukta) Hz. Peygamber'e (sav) sattım ve ailemin yanına gidinceye kadar yük taşımasını şart koştum. Rivayetinde sonunda (Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dediğini nakletti:
"Benim seninle deveni alıp götüreceğim düşüncesiyle pazarlık yaptığımı mı zannediyorsun? Deven de parası da senindir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İcâre 71, /813
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Zekeriyya b. Ebu Zâide el-Vâdiî (Zekeriyya b. Halid b. Meymun b. Fîruz)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Ticaret, hayvanların
Ticaret, Teslim-tesellüm
Ticaret, ticaret
Ticaret, yasak olan şekilleri
حَدَّثَنَا مُسْلِمُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا أَبَانُ عَنْ قَتَادَةَ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"عُهْدَةُ الرَّقِيقِ ثَلاَثَةُ أَيَّامٍ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22639, D003506
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسْلِمُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا أَبَانُ عَنْ قَتَادَةَ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"عُهْدَةُ الرَّقِيقِ ثَلاَثَةُ أَيَّامٍ."
Tercemesi:
Bize Müslim b. İbrahim, ona Ebân (b. Yezîd), ona Katade (b. Diame), ona Hasan (el-Basrî), ona da Ukbe b. Âmir, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
"Kölenin satışında (köledeki ortaya çıkacak herhangi bir kusurdan dolayı) sorumluluk üç gündür."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İcâre 72, /813
Senetler:
1. Ebu Amr Ukbe b. Âmir el-Cühenî (Ukbe b. Âmir b. Abs b. Amr b. Adî)
2. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Ebu Yezid Ebân b. Yezîd el-Attâr (Ebân b. Yezîd)
5. Ebu Amr Müslim b. İbrahim el-Ferahidi (Müslim b. İbrahim)
Konular:
Köle, üzerinde tasarruf
Ticaret, alış verişte risk
Ticaret, muhayyerlik
Ticaret, Teslim-tesellüm
Ticaret, ticaret
Ticaret, ticari ilişkiler
Ticaret, yasak olan şekilleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22640, D003507
Hadis:
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنِى عَبْدُ الصَّمَدِ حَدَّثَنَا هَمَّامٌ عَنْ قَتَادَةَ بِإِسْنَادِهِ وَمَعْنَاهُ زَادَ
"إِنْ وَجَدَ دَاءً فِى الثَّلاَثِ اللَّيَالِى رُدَّ بِغَيْرِ بَيِّنَةٍ وَإِنْ وَجَدَ دَاءً بَعْدَ الثَّلاَثِ كُلِّفَ الْبَيِّنَةَ أَنَّهُ اشْتَرَاهُ وَبِهِ هَذَا الدَّاءُ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ هَذَا التَّفْسِيرُ مِنْ كَلاَمِ قَتَادَةَ.]
Tercemesi:
Bize Harun b. Abdullah, ona Abdussamed (b. Abdulvâris), ona Hemmâm (b. Yahya), ona da Katade (b. Diame), (bir önceki hadisle) aynı isnadla ve aynı manayla nakletti ve şunu ilave etti. "Eğer (kölede) üç gün içerisinde bir hastalık bulursa herhangi bir delil getirmeksizin iade edebilir. Ancak üç gün sonra bir hastalık bulursa iade etmesi için satın aldığı zaman hastalığın bulunduğuna dair bir delil getirmesi gerekir."
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu açıklama Katade'nin sözüdür.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İcâre 72, /813
Senetler:
1. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
2. Ebu Abdullah Hemmâm b. Yahya el-Avzî (Hemmâm b. Yahya b. Dinar)
3. Ebu Sehl Abdussamed b. Abdulvâris et-Temimî (Abdussamed b. Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
4. Harun b. Abdullah el-Bezzâz (Harun b. Abdullah b. Mervan)
Konular:
Köle, üzerinde tasarruf
Ticaret, alış verişte risk
Ticaret, muhayyerlik
Ticaret, Teslim-tesellüm
Ticaret, ticaret
Ticaret, yasak olan şekilleri
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى ذِئْبٍ عَنْ مَخْلَدِ بْنِ خُفَافٍ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"الْخَرَاجُ بِالضَّمَانِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22641, D003508
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى ذِئْبٍ عَنْ مَخْلَدِ بْنِ خُفَافٍ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"الْخَرَاجُ بِالضَّمَانِ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Yunus, ona İbn Ebu Zi'b (Muhammed b. Abdurrahman), ona Mahled b. Hufâf, ona Urve (b. Zübeyir), ona da Aişe (bt. Ebu Bekir) (r.anha) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Nimet külfet karşılığındadır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İcâre 73, /814
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Mahled b. Hufaf el-Ğıfarî (Mahled b. Hufaf b. Eymâ b. Rahdâ b. Hurbe)
4. İbn Ebu Zi'b Muhammed b. Abdurrahman el-Amiri (Muhammed b. Abdurrahman b. Muğîre el-Kureşî el-Âmirî)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Yunus et-Temimî (Ahmed b. Abdullah b. Yunus b. Abdullah b. Kays)
Konular:
Ticaret, alış verişte risk
Ticaret, muhayyerlik
Ticaret, Teslim-tesellüm
Ticaret, ticaret
Ticaret, ticari ilişkiler
Ticaret, yasak olan şekilleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22642, D003509
Hadis:
حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ خَالِدٍ الْفِرْيَابِىُّ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ مَخْلَدِ بْنِ خُفَافٍ الْغِفَارِىِّ قَالَ كَانَ بَيْنِى وَبَيْنَ أُنَاسٍ شَرِكَةٌ فِى عَبْدٍ فَاقْتَوَيْتُهُ وَبَعْضُنَا غَائِبٌ فَأَغَلَّ عَلَىَّ غَلَّةً فَخَاصَمَنِى فِى نَصِيبِهِ إِلَى بَعْضِ الْقُضَاةِ فَأَمَرَنِى أَنْ أَرُدَّ الْغَلَّةَ فَأَتَيْتُ عُرْوَةَ بْنَ الزُّبَيْرِ فَحَدَّثْتُهُ فَأَتَاهُ عُرْوَةُ فَحَدَّثَهُ عَنْ عَائِشَةَ عَلَيْهَا السَّلاَمُ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"الْخَرَاجُ بِالضَّمَانِ."
Tercemesi:
Bize Mahmud b. Halid el-Firyâbî, ona Süfyan, ona Muhammed b. Abdurrahman, ona Mahled b. Hufâf el-Ğıfârî'nin şöyle dediğini rivayet etti: Ben bazıları ile bir kölede ortak idim. Ortakların biri yokken ben onu çalıştırdım. Bana bir miktar gelir getirdi. O kişi beni bir hâkime dava etti. Hâkim bana geliri geri vermemi emretti. Bunun üzerine ben Urve b. ez-Zübeyr'e gittim, ona durumu anlattım, Urve, hâkimin yanına geldi ve ona Aişe'nin (selam ona) Rasulullah'tan (sav) şöyle buyurduğuna dair hadisini zikretti:
"Menfaat sorumluluk karşılığındadır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İcâre 73, /814
Senetler:
1. Mahled b. Hufaf el-Ğıfarî (Mahled b. Hufaf b. Eymâ b. Rahdâ b. Hurbe)
2. İbn Ebu Zi'b Muhammed b. Abdurrahman el-Amiri (Muhammed b. Abdurrahman b. Muğîre el-Kureşî el-Âmirî)
3. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
4. Mahmud b. Halid es-Sülemî (Mahmud b. Halid b. Yezîd)
Konular:
Ahlak, ticaret ahlakı
Köle, üzerinde tasarruf
Ticaret, alış verişte risk
Ticaret, Ortaklık
Ticaret, ticaret
Ticaret, yasak olan şekilleri
Yargı, hakemlik, bir olayı çözmek için
Yargı, Ticari ihtilaflarda yemine başvurmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
274924, D003416-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ وَحُمَيْدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الرُّؤَاسِىُّ عَنْ مُغِيرَةَ بْنِ زِيَادٍ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ نُسَىٍّ عَنِ الأَسْوَدِ بْنِ ثَعْلَبَةَ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ قَالَ عَلَّمْتُ نَاسًا مِنْ أَهْلِ الصُّفَّةِ الْكِتَابَ وَالْقُرْآنَ فَأَهْدَى إِلَىَّ رَجُلٌ مِنْهُمْ قَوْسًا فَقُلْتُ لَيْسَتْ بِمَالٍ وَأَرْمِى عَنْهَا فِى سَبِيلِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ لآتِيَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَلأَسْأَلَنَّهُ فَأَتَيْتُهُ فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ رَجُلٌ أَهْدَى إِلَىَّ قَوْسًا مِمَّنْ كُنْتُ أُعَلِّمُهُ الْكِتَابَ وَالْقُرْآنَ وَلَيْسَتْ بِمَالٍ وَأَرْمِى عَنْهَا فِى سَبِيلِ اللَّهِ. قَالَ
"إِنْ كُنْتَ تُحِبُّ أَنْ تُطَوَّقَ طَوْقًا مِنْ نَارٍ فَاقْبَلْهَا."
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Veki' ve Humeyd b. Abdurrahman er-Ruâsî, ona Muğira b. Ziyad, ona Ubade b. Nüsey, ona el-Esved b. Sa'lebe, ona da Ubade b. Samit'in şöyle dediğini rivayet etti: Ben Suffa ehlinden bazı kimselere yazı yazmayı ve Kur'an'ı öğrettim. Onlardan bir adam bana bir yay hediye etti. Ben nasıl olsa bu bir mal değildir, aziz ve celil Allah yolunda bu yay ile ok atarım diye düşündüm. Ama şüphesiz Rasulullah'a (sav) gidip ona bunu soracağım dedim. Onun huzuruna gittim ve ona sordum: Ey Allah'ın Rasulü, kendilerine yazı yazmayı ve Kur'an'ı öğrettiklerimden birisi bana bir yay hediye etti. Bu ise bir mal değildir ve ben bu yay ile Allah yolunda ok atarım, dedim. O; "eğer senin boynuna ateşten bir halka takılmasını güzel bir şey olarak görüyorsan, o yayı kabul et" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İcâre 37, /797
Senetler:
1. Ebu Velid Ubade b. Samit el-Ensari (Ubade b. Samit b. Kays)
2. Esved b. Sa'lebe el-Kindi (Esved b. Sa'lebe)
3. Ebu Ömer Ubade b. Nüsey el-Kindi (Ubade b. Nüsey)
4. Muğira b. Ziyad el-Becelî (Muğira b. Ziyad)
5. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Hediye, memurun hediye alması
Kazanç, haram kazançlar
Kulluk, haramdan kaçınmak
Kültürel Hayat, Savaş aletleri, harbe/mızrak, yay, ok vs.
Kur'an, öğrenmek, öğretmek, okumak, okutmak
Sahabe, Ashab-ı Suffa
Sahabe, Fazileti
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Sahabe, sünneti sorarak öğrenmeleri