Bize Müsedded ve İbn Ebu Halef, onlara Süfyan, ona ez-Zührî, ona el-A'rec, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Birinizin evinin duvarı üstüne, komşusu kalas koymak için izin isterse ona engel olmasın!" Bunu duyan insanlar başlarını eğdiler. O zaman Ebu Hureyre, görüyorum ki hoşunuza gitmedi! O zaman (bunun sorumluluğunu) sizin omuzlarınıza koyuyorum dedi.
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu, İbn Ebu Halef'in hadisidir ve eksiksiz bir rivayettir.]
Açıklama: Burada komşuların birbirlerine kolaylık göstermeleri, mübalağalı bir ifade ile anlatılmaktadır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22884, D003634
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ وَابْنُ أَبِى خَلَفٍ قَالاَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"إِذَا اسْتَأْذَنَ أَحَدُكُمْ أَخَاهُ أَنْ يَغْرِزَ خَشَبَةً فِى جِدَارِهِ فَلاَ يَمْنَعْهُ." فَنَكَسُوا فَقَالَ مَا لِى أَرَاكُمْ قَدْ أَعْرَضْتُمْ لأُلْقِيَنَّهَا بَيْنَ أَكْتَافِكُمْ.
[ قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَهَذَا حَدِيثُ ابْنِ أَبِى خَلَفٍ وَهُوَ أَتَمُّ .]
Tercemesi:
Bize Müsedded ve İbn Ebu Halef, onlara Süfyan, ona ez-Zührî, ona el-A'rec, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Birinizin evinin duvarı üstüne, komşusu kalas koymak için izin isterse ona engel olmasın!" Bunu duyan insanlar başlarını eğdiler. O zaman Ebu Hureyre, görüyorum ki hoşunuza gitmedi! O zaman (bunun sorumluluğunu) sizin omuzlarınıza koyuyorum dedi.
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu, İbn Ebu Halef'in hadisidir ve eksiksiz bir rivayettir.]
Açıklama:
Burada komşuların birbirlerine kolaylık göstermeleri, mübalağalı bir ifade ile anlatılmaktadır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Akdiye 31, /839
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Davud A'rec Abdurrahman b. Hürmüz (Abdurrahman b. Hürmüz)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Ebu Halef es-Sülemî (Muhammed b. Ahmed b. Muhammed)
Konular:
Komşuluk, komşuluk ilişkileri
KTB, İYİLİK, BİRR,
Uyumlu olmak, insanlarla iyi geçinmek,
Yardımseverlik, yardımlaşma
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272265, D003617-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ وَسَلَمَةُ بْنُ شَبِيبٍ قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ - قَالَ أَحْمَدُ قَالَ - حَدَّثَنَا مَعْمَرٌ عَنْ هَمَّامِ بْنِ مُنَبِّهٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"إِذَا كَرِهَ الاِثْنَانِ الْيَمِينَ أَوِ اسْتَحَبَّاهَا فَلْيَسْتَهِمَا عَلَيْهَا."
[قَالَ سَلَمَةُ قَالَ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ وَقَالَ إِذَا أُكْرِهَ الاِثْنَانِ عَلَى الْيَمِينِ.]
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel ve Seleme b. Şebîb, o ikisine Abdürrezzak (b. Hemmam), -Ahmed (b. Hanbel) Abdürrezzak Mamer'den naklederken haddesena sigasıyla nakletti demiştir- ona Mamer (b. Raşid), ona Hemmâm b. Münebbih, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
"(İhtilaflı olan) iki kişi yemin etmeyi isteseler de istemeseler de (sonunda) yemin etmek üzere (aralarında) kur'a çekmelidirler" buyurmuştur.
[(Ravi) Seleme (b. Şebîb) dedi ki: (Abdürrezzak bu hadisi bana): Bize Ma'mer haber verdi (tabiriyle) ve iki kişiye, istemedikleri halde yemin teklif edilirse (sözleriyle) rivayet etti.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Akdiye 22, /836
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Ukbe Hemmâm b. Münebbih el-Yemânî (Hemmâm b. Münebbih b. Kamil b. Sîc)
3. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
4. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Hanbel eş-Şeybanî (Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal b. Esed)
Konular:
Yargı, davalı için yemin,
Yargı, muhâkeme Usûlü
حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ بْنُ نَجْدَةَ وَمُوسَى بْنُ مَرْوَانَ الرَّقِّىُّ قَالاَ حَدَّثَنَا بَقِيَّةُ بْنُ الْوَلِيدِ عَنْ بَحِيرِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ خَالِدِ بْنِ مَعْدَانَ عَنْ سَيْفٍ عَنْ عَوْفِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّهُ حَدَّثَهُمْ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَضَى بَيْنَ رَجُلَيْنِ. فَقَالَ الْمَقْضِىُّ عَلَيْهِ لَمَّا أَدْبَرَ حَسْبِىَ اللَّهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ. فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّ اللَّهَ يَلُومُ عَلَى الْعَجْزِ وَلَكِنْ عَلَيْكَ بِالْكَيْسِ فَإِذَا غَلَبَكَ أَمْرٌ فَقُلْ حَسْبِىَ اللَّهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ."
Bize Abdülvehhab b. Necde ve Musa b. Mervan, o ikisine Bakiyye b. Velid, ona Bahîr b. Sa'd, ona Halid b. Ma'dân, ona Seyf (Şami), ona da Avf b. Malik şöyle rivayet etmiştir:
Hz. Peygamber'in (sav) iki kişi arasında hüküm verdi.. Aleyhine hüküm verilen kişi arkasını dönüp giderken “Hasbiyallah ve ni'mel vekîl (Allah bana yeter, o ne güzel vekildir)” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "Allah Teala işlerde gevşeklik gösterilmesini sevmez. Senin işini sıkı tutup ihtiyatlı davranman gerekirdi. Bir işin üstesinden gelmekten aciz kaldığın zaman 'Hasbiyallah ve ni'mel vekîl' de."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272274, D003627-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ بْنُ نَجْدَةَ وَمُوسَى بْنُ مَرْوَانَ الرَّقِّىُّ قَالاَ حَدَّثَنَا بَقِيَّةُ بْنُ الْوَلِيدِ عَنْ بَحِيرِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ خَالِدِ بْنِ مَعْدَانَ عَنْ سَيْفٍ عَنْ عَوْفِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّهُ حَدَّثَهُمْ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَضَى بَيْنَ رَجُلَيْنِ. فَقَالَ الْمَقْضِىُّ عَلَيْهِ لَمَّا أَدْبَرَ حَسْبِىَ اللَّهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ. فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّ اللَّهَ يَلُومُ عَلَى الْعَجْزِ وَلَكِنْ عَلَيْكَ بِالْكَيْسِ فَإِذَا غَلَبَكَ أَمْرٌ فَقُلْ حَسْبِىَ اللَّهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ."
Tercemesi:
Bize Abdülvehhab b. Necde ve Musa b. Mervan, o ikisine Bakiyye b. Velid, ona Bahîr b. Sa'd, ona Halid b. Ma'dân, ona Seyf (Şami), ona da Avf b. Malik şöyle rivayet etmiştir:
Hz. Peygamber'in (sav) iki kişi arasında hüküm verdi.. Aleyhine hüküm verilen kişi arkasını dönüp giderken “Hasbiyallah ve ni'mel vekîl (Allah bana yeter, o ne güzel vekildir)” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "Allah Teala işlerde gevşeklik gösterilmesini sevmez. Senin işini sıkı tutup ihtiyatlı davranman gerekirdi. Bir işin üstesinden gelmekten aciz kaldığın zaman 'Hasbiyallah ve ni'mel vekîl' de."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Akdiye 28, /838
Senetler:
1. Ebu Amr Avf b. Malik el-Eşcaî (Avf b. Malik)
2. Seyf eş-Şami ()
3. Ebu Abdullah Halid b. Ma'dân el-Kilâ'î (Halid b. Ma'dân b. Ebu Küreyb)
4. Ebu Halid Bahîr b. Sa'd es-Suhûlî (Bahîr b. Sa'd)
5. Ebu Muhammed Bakiyye b. Velîd el-Kilâ'î (Bakiyye b. Velîd b. Sâid b. Ka'b b. Harîz)
6. Ebu Muhammed Abdulvehhab b. Necde el-Hûtî (Abdulvehhab b. Necde)
Konular:
Teşvik Edilenler, Tedbir almak/tedbirli olmak
VEKALET
Yargı, Hüküm verirken delil ve şahidle hüküm vermek
Açıklama: Ahmed b. Hanbel rivayetinde hukuk yerine mallar konusundaki davalar zikredilmiştir. Hattâbî de bir yemin ve bir şahitle hüküm verme konusunun sadece mallar konusundaki davalarda geçerli olduğunu belirtmiştir. (Avnu'l-mabud, X, 22-23)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272253, D003609-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى وَسَلَمَةُ بْنُ شَبِيبٍ قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ مُسْلِمٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ بِإِسْنَادِهِ وَمَعْنَاهُ.
[قَالَ سَلَمَةُ فِى حَدِيثِهِ قَالَ عَمْرٌو فِى الْحُقُوقِ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya ve Seleme b. Şebîb, o ikisine Abdürrezzak (b. Hemmam), ona Muhammed b. Müslim, ona da Amr b. Dinar önceki hadisin isnadıyla aynı manayla hadisi nakletmiştir.
[Seleme (b. Şebîb) hadisi naklederken Amr'ın (b. Dinar) (bir yemin ve bir şahitle hüküm verme konusunun) hukukta geçerli olduğunu nakletmiştir.]
Açıklama:
Ahmed b. Hanbel rivayetinde hukuk yerine mallar konusundaki davalar zikredilmiştir. Hattâbî de bir yemin ve bir şahitle hüküm verme konusunun sadece mallar konusundaki davalarda geçerli olduğunu belirtmiştir. (Avnu'l-mabud, X, 22-23)
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Akdiye 21, /834
Senetler:
1. Amr b. Dinar el-Cümahî (Amr b. Dinar)
2. Muhammed b. Müslim b. Ses (Muhammed b. Müslim b. Şûnîz)
3. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
4. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Yargı, davacı için şahit,
Yargı, davalı için yemin,
Yargı, muhâkeme Usûlü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22760, D003582
Hadis:
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَوْنٍ قَالَ أَخْبَرَنَا شَرِيكٌ عَنْ سِمَاكٍ عَنْ حَنَشٍ عَنْ عَلِىٍّ عَلَيْهِ السَّلاَمُ قَالَ بَعَثَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِلَى الْيَمَنِ قَاضِيًا فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ تُرْسِلُنِى وَأَنَا حَدِيثُ السِّنِّ وَلاَ عِلْمَ لِى بِالْقَضَاءِ فَقَالَ
"إِنَّ اللَّهَ سَيَهْدِى قَلْبَكَ وَيُثَبِّتُ لِسَانَكَ فَإِذَا جَلَسَ بَيْنَ يَدَيْكَ الْخَصْمَانِ فَلاَ تَقْضِيَنَّ حَتَّى تَسْمَعَ مِنَ الآخَرِ كَمَا سَمِعْتَ مِنَ الأَوَّلِ فَإِنَّهُ أَحْرَى أَنْ يَتَبَيَّنَ لَكَ الْقَضَاءُ." قَالَ فَمَا زِلْتُ قَاضِيًا أَوْ مَا شَكَكْتُ فِى قَضَاءٍ بَعْدُ .
Tercemesi:
Bize Amr b. Avn, ona Şerik (b. Abdullah), ona Simak (b. Harb), ona Haneş b. Mu'temir, ona da Hz. Ali (as) şöyle haber vermiştir: Hz. Peygamber (sav) beni Yemen'e gönderdi. Ben de Ey Allah'ın Rasulü! Beni gönderiyorsun ama ben henüz küçük yaşta birisiyim ve kadılık (hüküm verme) işlerini bilmiyorum, dedim. Hz. Peygamber de (sav) şöyle buyurdu:
"Allah, senin kalbine yol gösterecek, dilini sabit kılacaktır. İki davalı senin önüne (hüküm vermen için) oturdukları zaman birincisini dinlediğin gibi ikincisini de dinlemeden hüküm verme. (Gerçek) hükmün açığa çıkması için bu daha doğrudur." Hz. Ali şöyle demiştir: Hala (bunu dikkate alarak) hüküm vermeye devam ediyorum veya bu uyarıdan sonra hüküm verme konusunda tereddütte kalmadım.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Akdiye 6, /828
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebü'Mu'temir Haneş b. Mu'temir el-Kinânî (Haneş b. Mu'temir)
3. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
4. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Kâdî (Şerik b. Abdullah b. Haris b. Evs b. Haris)
5. Ebu Osman Amr b. Avn es-Sülemî (Amr b. Avn b. Evs b. Ca'd)
Konular:
Ehl-i Beyt, Hz. Ali
Toplumsal barış, kaynağı Adalet, (temel prensip)
Yargı, muhâkeme Usûlü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22764, D003583
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ زَيْنَبَ بِنْتِ أُمِّ سَلَمَةَ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّمَا أَنَا بَشَرٌ وَإِنَّكُمْ تَخْتَصِمُونَ إِلَىَّ وَلَعَلَّ بَعْضَكُمْ أَنْ يَكُونَ أَلْحَنَ بِحُجَّتِهِ مِنْ بَعْضٍ فَأَقْضِىَ لَهُ عَلَى نَحْوِ مَا أَسْمَعُ مِنْهُ فَمَنْ قَضَيْتُ لَهُ مِنْ حَقِّ أَخِيهِ بِشَىْءٍ فَلاَ يَأْخُذْ مِنْهُ شَيْئًا فَإِنَّمَا أَقْطَعُ لَهُ قِطْعَةً مِنَ النَّارِ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyan (es-Sevrî), ona Hişam b. Urve, ona Urve (b. Zübeyr), ona Zeyneb bt. Ümmü Seleme, ona da Ümmü Seleme, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu haber vermiştir:
"Ben de bir insanım. Sizler bana davalarınızı getiriyorsunuz. Belki de kiminiz delilini ifade etme konusunda diğerlerinden daha maharetli olabilir. Ben de ondan dinlediğim kadarıyla lehine hüküm verebilirim. Ben kim için kardeşinin hakkı olan bir şeyde lehine hükmedersem onda hiçbir şey almasın. Ben ona cehennemden bir parça vermiş olurum."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Akdiye 7, /828
Senetler:
1. Ümmü Seleme Zevcü'n Nebi (Hind bt. Huzeyfe b. Muğire)
2. Berra Zeyneb bt. Ümmü Seleme el-Mahzumiyye (Zeyneb bt. Abdullah b. Abdulesed b. Hilal)
3. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
4. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
5. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
6. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, bilgi kaynakları
Müslüman, Hakka riayet etmek
Yargı, Hz. Peygamber'in Hakimlik görevi
Yargı, muhâkeme Usûlü
حَدَّثَنَا الرَّبِيعُ بْنُ نَافِعٍ أَبُو تَوْبَةَ حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ أُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ رَافِعٍ مَوْلَى أُمِّ سَلَمَةَ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ قَالَتْ أَتَى رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَجُلاَنِ يَخْتَصِمَانِ فِى مَوَارِيثَ لَهُمَا لَمْ تَكُنْ لَهُمَا بَيِّنَةٌ إِلاَّ دَعْوَاهُمَا فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ مِثْلَهُ فَبَكَى الرَّجُلاَنِ وَقَالَ كُلُّ وَاحِدٍ مِنْهُمَا حَقِّى لَكَ. فَقَالَ لَهُمَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"أَمَّا إِذْ فَعَلْتُمَا مَا فَعَلْتُمَا فَاقْتَسِمَا وَتَوَخَّيَا الْحَقَّ. ثُمَّ اسْتَهِمَا ثُمَّ تَحَالاَّ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22768, D003584
Hadis:
حَدَّثَنَا الرَّبِيعُ بْنُ نَافِعٍ أَبُو تَوْبَةَ حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ أُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ رَافِعٍ مَوْلَى أُمِّ سَلَمَةَ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ قَالَتْ أَتَى رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَجُلاَنِ يَخْتَصِمَانِ فِى مَوَارِيثَ لَهُمَا لَمْ تَكُنْ لَهُمَا بَيِّنَةٌ إِلاَّ دَعْوَاهُمَا فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ مِثْلَهُ فَبَكَى الرَّجُلاَنِ وَقَالَ كُلُّ وَاحِدٍ مِنْهُمَا حَقِّى لَكَ. فَقَالَ لَهُمَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"أَمَّا إِذْ فَعَلْتُمَا مَا فَعَلْتُمَا فَاقْتَسِمَا وَتَوَخَّيَا الْحَقَّ. ثُمَّ اسْتَهِمَا ثُمَّ تَحَالاَّ."
Tercemesi:
Bize Ebu Tevbe Rabî' b Nâfi', ona (Abdullah) b. Mübarek, ona Üsame b. Zeyd, ona Ümmü Selame'nin mevlası Abdullah b. Râfi', ona da Ümmü Seleme şöyle haber vermiştir. Hz. Peygamber'e (sav) iki adam gelerek mirasları konusunda davalaştılar. İkisinin de elinde kendi iddialarından başka herhangi bir delil yoktu. Hz. Peygamber'in bunun üzerine şöyle dedi, diyerek (önceki rivayette söylenenin) benzerini nakletti. Bunun üzerine iki adam ağlamaya başladılar ve ikisi de diğerine hakkım senin olsun, dediler. Hz. Peygamber de (sav) ikisine şöyle dedi:
"İkiniz de bu yaptığınız gibi davrandıysanız, malı ortadan ikiye bölün ve adaleti talep edin. Sonra aranızda paylaştırıp helalleşin."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Akdiye 7, /828
Senetler:
1. Ümmü Seleme Zevcü'n Nebi (Hind bt. Huzeyfe b. Muğire)
2. Ebu Râfi' Abdullah b. Râfi' el-Mahzûmi (Abdullah b. Râfi' b. Ebu Râfi')
3. Ebu Zeyd Üsame b. Zeyd el-Leysî (Üsame b. Zeyd)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
5. Ebu Tevbe Rabî' b. Nâfi' el-Halebî (Rabî' b. Nâfi')
Konular:
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, bilgi kaynakları
Yargı, Hz. Peygamber'in Hakimlik görevi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272252, D003608-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَالْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ أَنَّ زَيْدَ بْنَ الْحُبَابِ حَدَّثَهُمْ حَدَّثَنَا سَيْفٌ الْمَكِّىُّ - قَالَ عُثْمَانُ سَيْفُ بْنُ سُلَيْمَانَ - عَنْ قَيْسِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ
"أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَضَى بِيَمِينٍ وَشَاهِدٍ."
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe ve Hasan b. Ali, o ikisine Zeyd b. Hubab, ona Seyf el-Mekkî, -Osman (b. Ebu Şeybe) (ravi Seyf'i) Seyf b. Süleyman olarak zikretmiştir- ona Kays b. Sa'd, ona Amr b. Dinar, ona da İbn Abbas; "Hz. Peygamber'in (sav) bir yemin ve bir şahide dayanarak hüküm verdiğini nakletmiştir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Akdiye 21, /834
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Amr b. Dinar el-Cümahî (Amr b. Dinar)
3. Kays b. Sa'd el-Habeşi (Kays b. Sa'd)
4. Ebu Süleyman Seyf b. Ebu Süleyman el-Mahzumi (Seyf b. Süleyman)
5. Ebu Huseyin Zeyd b. Hubab et-Temimi (Zeyd b. Hubab b. Reyyan)
6. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Yargı, davacı için şahit,
Yargı, davalı için yemin,
Yargı, muhâkeme Usûlü
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ قُدَامَةَ وَمُؤَمَّلُ بْنُ هِشَامٍ - قَالَ ابْنُ قُدَامَةَ - حَدَّثَنِى إِسْمَاعِيلُ عَنْ بَهْزِ بْنِ حَكِيمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ - قَالَ ابْنُ قُدَامَةَ - إِنَّ أَخَاهُ أَوْ عَمَّهُ وَقَالَ مُؤَمَّلٌ - إِنَّهُ قَامَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ يَخْطُبُ فَقَالَ جِيرَانِى بِمَا أَخَذُوا. فَأَعْرَضَ عَنْهُ مَرَّتَيْنِ ثُمَّ ذَكَرَ شَيْئًا فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"خَلُّوا لَهُ عَنْ جِيرَانِهِ."
[لَمْ يَذْكُرْ مُؤَمَّلٌ وَهُوَ يَخْطُبُ.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272275, D003631-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ قُدَامَةَ وَمُؤَمَّلُ بْنُ هِشَامٍ - قَالَ ابْنُ قُدَامَةَ - حَدَّثَنِى إِسْمَاعِيلُ عَنْ بَهْزِ بْنِ حَكِيمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ - قَالَ ابْنُ قُدَامَةَ - إِنَّ أَخَاهُ أَوْ عَمَّهُ وَقَالَ مُؤَمَّلٌ - إِنَّهُ قَامَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ يَخْطُبُ فَقَالَ جِيرَانِى بِمَا أَخَذُوا. فَأَعْرَضَ عَنْهُ مَرَّتَيْنِ ثُمَّ ذَكَرَ شَيْئًا فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"خَلُّوا لَهُ عَنْ جِيرَانِهِ."
[لَمْ يَذْكُرْ مُؤَمَّلٌ وَهُوَ يَخْطُبُ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kudame (el-Messîsî) ve Müemmel b. Hişam (el-Yeşküri), onlara İsmail b. Uleyye el-Esedî, ona babası (Behz b. Hakim el-Kuşeyrî), ona da dedesi (Hakîm b. Muaviye el-Behzî) rivayet etmiştir: Ravi Muhammed b. Kudame'ye göre Behz b. Hakim'in dedesinin kardeşi veya amcası, Müemmel'e göre ise bizzat dedesi, hutbe irat ettiği esnada Hz. Peygamber'in (sav) yanına geldi ve komşularım ne sebeple tutuklandılar? diye sordu. Hz. Peygamber (sav), iki defa ondan yüz çevirdi. Sonra adam, bir şeyler daha söyledi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav); "onun için komşularını serbest bırakın" buyurdu.
[Bu olaya ilişkin olarak ravi Müemmel, hutbe irat ederken kaydını zikretmemiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Akdiye 29, /838
Senetler:
1. Ebu Hakîm Muaviye b. Hayde el-Kuşeyri (Muaviye b. Hayde b. Muaviye b. Kuşayr b. Kab b. Rabi'a)
2. Hakim b. Muaviye el-Behzî (Hakim b. Muaviye b. Hayde b. Muaviye)
3. Ebu Abdulmelik Behz b. Hakim el-Kuşeyrî (Behz b. Hakim b. Muaviye b. Hayde b. Muaviye b. Kuşeyr b. Kab b. Amir)
4. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Kudame el-Messîsî (Muhammed b. Kudame b. A'yen b. Misver)
Konular:
Affetmek, suçluların affedilmesi
Cuma namazı, hutbe ile namaz arasında konuşma
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
Hutbe, hutbenin sosyal hayat ile ilişkisi
Hutbe, zaruri durumlarda ara verilmesi
KTB, CUMA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272288, D003640-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ خَالِدٍ أَنَّ مُحَمَّدَ بْنَ عُثْمَانَ حَدَّثَهُمْ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ مُحَمَّدٍ عَنْ أَبِى طُوَالَةَ وَعَمْرِو بْنِ يَحْيَى عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ
"اخْتَصَمَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَجُلاَنِ فِى حَرِيمِ نَخْلَةٍ - فِى حَدِيثِ أَحَدِهِمَا فَأَمَرَ بِهَا فَذُرِعَتْ فَوُجِدَتْ سَبْعَةَ أَذْرُعٍ وَفِى حَدِيثِ الآخَرِ - "فَوُجِدَتْ خَمْسَةَ أَذْرُعٍ فَقَضَى بِذَاكَ."
[ قَالَ عَبْدُ الْعَزِيزِ فَأَمَرَ بِجَرِيدَةٍ مِنْ جَرِيدِهَا فَذُرِعَتْ.]
Tercemesi:
Bize Mahmud b. Halid, ona Muhammed b. Osman, ona Abdülaziz b. Muhammed, ona Ebu Tuvale ve Amr b. Yahya, o ikisine (Amr b. Yahya'nın) babası (Yahya b. Umare), ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle haber vermiştir:
"İki adam bir hurma ağacının bulunduğu bölgenin sınırları konusunda anlaşamayıp davalarını Hz. Peygamber'e (sav) arz ettiler." (Hadisi Yahya b. Umare'den nakleden Amr b. Yahya ile Ebu Tıvale'nin) ikisinden birinin rivayeti şöyledir." Hz. Peygamber (sav) emretti de ağaç ölçüldü ve yedi arşın geldi. Ravilerden diğerinin rivayetinde beş arşın geldiği nakledilmiştir. Hz. Peygamber (sav) de bu ölçüye göre hüküm verdi."
[Abdülaziz (b. Muhammed) Hz. Peygamber'in (sav) hurma ağacının dallarıyla ölçülmesini emrettiğini ve öyle ölçüldüğünü haber vermiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Akdiye 31, /840
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Yahya b. Umare el-Ensarî (Yahya b. Umare b. Temim b. Abd)
3. Ebu Tuvâle Abdullah b. Abdurrahman el-Ensarî (Abdullah b. Abdurrahman b. Mamer b. Hazm b. Zeyd)
4. Ebu Muhammed Abdülaziz b. Muhammed ed-Derâverdî (Abdülaziz b. Muhammed b. Ubeyd b. Ebu Ubeyd)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Osman et-Tenûhî (Muhammed b. Osman b. Abdurrahman)
6. Mahmud b. Halid es-Sülemî (Mahmud b. Halid b. Yezîd)
Konular:
Miras,
Ticaret, Ölçü ve Tartıda dikkatli olmak