10635 Kayıt Bulundu.
Bana Muhammed b. Beşşâr, ona Yahya, ona Saîd, ona ona Katâde, ona da Enes (ra) şöyle demiştir: Peygamber (sav) beraberinde Ebu Bekir, Ömer ve Osman olduğu hâlde Uhud Dağı'na çıkmıştı. Orada bulundukları sırada dağ deprendi. Peygamber (sav) "ey Uhud sakin ol, senin üzerinde bir Peygamber, bir Sıddık ve iki şehit bulunmaktadır" buyurdu.
Bana Velîd b. Salih, ona İsa b. Yunus, ona Ömer Saîd b. Ebu Hüseyin el-Mekkî, ona Ebu Müleyke, ona da İbn Abbâs (r.anhuma) şöyle demiştir: Ömer b. Hattâb'ın na'şı başında onun için Allah'a dua eden bir topluluk içinde duruyordum. Bu sırada arkamda bir adam dirseğini omuzum üzerine koymuş “Allah sana merhamet etsin. Ben umuyorum ki Allah seni iki dostunla bir araya getirecektir. Çünkü Rasulullah'ın (sav) çok defa "Ben, Ebu Bekir ve Ömer'le şöyle idim", "Ben Ebu Bekir ve Ömer'le şöyle yaptım", "Ben Ebu Bekir ve Ömer'le şuraya gittim" dediğini işitir dururdum. Bunun için ben, Allah'ın seni muhakkak iki dostunla bir arada bulunduracağını umuyorum” diyordu. bir de baktım, bu kişi Ali b. Ebu Tâlib'di.
Bize Yahya b. Süleyman, ona İbn Vehb, ona Ömer b. Muhammed, ona Zeyd b. Eslem, ona babası (Eslem) şöyle demiştir: İbn Ömer bana, Ömer'in hâl ve şanına dair bir şeyler sordu ben de ona anlattım. Bunun üzerine İbn Ömer “Rasulullah'tan (sav) sonra, Rasulullah'ın (sav) vefatından Ömer b. Hattâb'ın hayatının sonuna kadar, insanlar arasında, Ömer'den daha ciddi ve iyi huylu bir kimseyi görmedim” dedi.
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Muhammed b. Bişr, ona Ebu Bekir b. Salim, ona Salim, ona da Abdullah b. Ömer'in (r.anhuma) rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Rüyamda gördüm ki ben bir kuyu başında küçük bir kova ile su çekiyorum. O sırada Ebu Bekir geldi, Allah onu bağışlasın, güçsüz bir şekilde kuyudan bir yahut iki kova su çekti. Sonra Ömer b. Hattâb geldi ve o küçük kova büyük bir kovaya dönüştü. Ben Ömer gibi, kuyudan mükemmel bir şekilde su çeken, birini daha görmedim. O kadar ki insanlar suya kandı ve orayı develerine sulak ve otlak edindiler". İbn Cübeyr der ki: "Abkarîyy", oldukça güzel yaygı demektir. Yahya der ki: "Zerabi" ince ve çok saçakları bulunan güzel yaygılar demektir.
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Saîd, ona ona Katâde, ona da Enes (ra) şöyle demiştir: Peygamber (sav) beraberinde Ebu Bekir, Ömer ve Osman olduğu hâlde Uhud Dağı'na çıkmıştı. Orada bulundukları sırada dağ deprendi. Peygamber (sav) -zannediyorum ayağıyla dağa vurup- "ey Uhud sakin ol, senin üzerinde bir Peygamber, bir Sıddık ve iki şehit bulunmaktadır" buyurdu.
Bize Muhammed b. Râfi, ona Hüseyin, ona Zâide, ona Ebu Hasîn, ona da Sa'd B. Ubeyde şöyle demiştir: Bir adam İbn Ömer'e gelip Osman hakkında fikrini sordu. İbn Ömer, Osman'ın güzel tavır ve işlerinden bahsetti sonra da o kimseye “herhalde bu anlattığım şeyler hoşuna gitmedi” dedi. O kimse “Evet” dedi. İbn Ömer “Allah senin burnunu sürtsün” dedi. Sonra o kimse İbn Ömer'e Ali hakkındaki fikrini sordu. İbn Ömer, Ali'nin güzel tavır ve davranışlarını saydı ve “işte Ali budur, evi de Peygamber'in (sav) evlerinin tam ortasındadır (en güzelidir)” dedi, sonra “herhalde bu anlattığım şeyler hoşuna gitmedi” dedi. O adam “evet” dedi. Bunun üzerine İbn Ömer ona “Allah senin burnunu sürtsün. Git benim aleyhime elinden ne geliyorsa onu yap” dedi.
Bana Muhammed b. Beşşâr, ona Ğunder, ona Şu'be, ona İbrahim b. Sa'd, ona da (babası) Sa'd b. Ebu Vakkâs şöyle demiştir: Peygamber (sav), Ali'ye hitaben "Senin benim yanımdaki konumunun Harun'un Musa'nın yanındaki konumu gibi olmasından hoşnut olmaz mısınız?" buyurdu.
Bize Ali b. Ca'd, ona Şu'be, ona Eyyûb, ona İbn Sîrîn, ona Abîde, ona da Alî (ra) şöyle demiştir: Bundan evvel hüküm veregeldiğiniz gibi hüküm veriniz. Şüphesiz ben insanların arasında ortak bir hüküm oluşuncaya ya da dostlarımın vefat ettiği gibi vefat edene kadar (Ebu Bekir ve Ömer'in hükmüne) muhalefeti çirkin görürüm. İbn Şîrîn, Hz. Ali'ye nispet edilen (ve Hz. Ebu Bekir ve Ömer'e muhalefet içeren) haberlerinin genelinin uydurma olduğu görüşündedir.