10635 Kayıt Bulundu.
Bize Ahmed b. Yunus, ona İbrahim b. Sa'd, ona İbn Şihab, ona Ebu Seleme ve el-Eğar, onlara da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Cuma günü mescidin her bir kapısına melekler oturur ve Cuma namazına gelenleri ilk geliş sırasına göre kaydeder. İmam minbere oturduğunda melekler defterleri kapatır ve hutbeyi dinlemek üzere mescide girer."
Abdürrezzak, Ma'mer'den rivayetle der ki: (İbn Mesud) “Ebu Lübâbe ya da Zeyd b. Hattab beni gördü” demiştir. Yunus, İbn Uyeyne, İshak el-Kelbî ve Zübeydî bu hadisin rivayetinde Ma'mer'e mütabaatta bulunmuşlardır. Salih, İbn Ebu Hafsa ve İbn Mücemmi, Zührî'den, o da Sâlim'den rivayetle İbn Ömer'in “Ebu Lübâbe ve Zeyd b. Hattab beni gördü” dediğini aktarmıştır.
Açıklama: İsnadın tamamı için bk. B003297.
Abdürrezzak, Ma'mer'den rivayetle der ki: (İbn Mesud) “Ebu Lübâbe ya da Zeyd b. Hattab beni gördü” demiştir. Yunus, İbn Uyeyne, İshak el-Kelbî ve Zübeydî bu hadisin rivayetinde Ma'mer'e mütabaatta bulunmuşlardır. Salih, İbn Ebu Hafsa ve İbn Mücemmi, Zührî'den, o da Sâlim'den rivayetle İbn Ömer'in “Ebu Lübâbe ve Zeyd b. Hattab beni gördü” dediğini aktarmıştır.
Açıklama: İsnadın tamamı için bk. B003297.
Abdürrezzak, Ma'mer'den rivayetle der ki: (İbn Mesud) “Ebu Lübâbe ya da Zeyd b. Hattab beni gördü” demiştir. Yunus, İbn Uyeyne, İshak el-Kelbî ve Zübeydî bu hadisin rivayetinde Ma'mer'e mütabaatta bulunmuşlardır. Salih, İbn Ebu Hafsa ve İbn Mücemmi, Zührî'den, o da Sâlim'den rivayetle İbn Ömer'in “Ebu Lübâbe ve Zeyd b. Hattab beni gördü” dediğini aktarmıştır.
Açıklama: İsnadın tamamı için bk. B003297.
Bize Saîd b. Ufeyr, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Urve, ona da Âişe (ra) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav), keler cinsinden olan alaca keler için "çok zararlıdır" buyurmuştur, ancak ben öldürülmesini emrettiğine dair bir şey duymadım. Sa'd b. Ebu Vakkas ise, “Hz. Peygamber (sav) onun öldürülmesini emretmiştir” iddiasındadır.
Açıklama: İbn Hacer, Sa'd'dan rivayette bulunanların Aişe, Urve ve İbn Şihâb olabileceğini kaydetmekte ancak tercihe şayan olanın İbn Şihâb olduğunu ifade etmektedir. Ayrıntılı bilgi için bk. Fethu'l-Bârî, Dârü'l-Ma'rife, VI, 354. Rivayet munkatıdır; Sa'd ile İbn Şihâb arasında inkıta vardır.
Bize Müsedded, ona Hammâd b. Zeyd, ona Kesîr, ona Atâ, ona da Cabir b. Abdullah (r.anhuma) hadisi Hz. Peygamber'e (sav) nispet ederek şöyle rivayet etmiştir: "Yemek kapların ağzını örtün, su kırbalarının ağız iplerini bağlayın, kapıları kapatın, yatsı vaktinde çocuklarınızı dışarıya bırakmayın. Çünkü o zamanda cinler yayılır ve hızlıca çalıp giderler. Uyku sırasında kandilleri söndürünüz. Çünkü fare bazen yanan fitili çeker de ev halkını yakar." İbn Cureyc ve Hubeyb, Atâ'dan yaptıkları rivayette (cinler yerine) şeytanlar ifadesini kullanmıştır.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile İbn Cüreyc arasında inkıta vardır.
Bize Müsedded, ona Hammâd b. Zeyd, ona Kesîr, ona Atâ, ona da Cabir b. Abdullah (r.anhuma) hadisi Hz. Peygamber'e (sav) nispet ederek şöyle rivayet etmiştir: "Yemek kapların ağzını örtün, su kırbalarının ağız iplerini bağlayın, kapıları kapatın, yatsı vaktinde çocuklarınızı dışarıya bırakmayın. Çünkü o zamanda cinler yayılır ve hızlıca çalıp giderler. Uyku sırasında kandilleri söndürünüz. Çünkü fare bazen yanan fitili çeker de ev halkını yakar." İbn Cureyc ve Hubeyb, Atâ'dan yaptıkları rivayette (cinler yerine) şeytanlar ifadesini kullanmıştır.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Habib b. Zaide arasında inkıta vardır.
Bize İshak, ona Ravh, ona İbn Cüreyc, ona Atâ, ona da Câbir b. Abdullah (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Gece karanlığı bastığı -yahut gecelediğiniz- vakit, gecenin (koyu karanlık) bir kısmı geçene kadar çocuklarınızı dışarıya (çıkmaktan) alıkoyun. Çünkü şeytan (zarar ve musibet) o zaman yayılır. Besmele ile kapıları kapayın, çünkü şeytan kapalı kapıyı açamaz." [Bize Amr b. Dînâr, ona da Cabir b. Abdullah, hadisi Atâ'nın naklettiği gibi rivayet etti ama "besmele çekin" ifadesini zikretmedi.]
Bize Nasr b. Ali, ona Abdüla'lâ, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Nafi', ona da İbn Ömer (ra) rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Bir kadın, bağlayıp hapsettiği ve yemek vermediği, diğer yandan, yerin haşerelerinden yiyerek karnını doyurmasına fırsat vermediği bir kedi sebebiyle ateşe girmiştir." [Râvi Abdüla'lâ der ki: Bize Ubeydullah, ona Saîd el-Makburî, ona da Ebu Hureyre (ra), Hz. Peygamber'den (sav) bu hadisin benzerini rivayet etmiştir.]
Bize Hasan b. Sabbâh, ona İshak el-Ezrak, ona Avf, ona Hasan ve İbn Sîrîn, onlara da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Fahişe bir kadın bir kuyunun başında susuzluktan dili dışarıda bir köpekle karşılaştı, köpek susuzluktan ölmek üzereydi. Kadın ayakkabısını çıkarıp onu baş örtüsü ile bağlayarak (kuyuya sarkıtıp) o köpek için kuyudan su çekti. Kadın bu davranışı sebebiyle bağışlandı."