10631 Kayıt Bulundu.
Bize Süleyman b. Abdurrahman, ona Sa'dân b. Yahya, ona Muhammed b. Ebu Hafsa, ona Zuhrî, ona Ali b. Hüseyin, ona da Amr b. Osman şöyle rivayet etmiştir: Üsame b. Zeyd, Hz. Peygamber'e (sav) "Ey Allah'ın Rasulü, yarın Mekke'de nerede konaklayacaksınız?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) " Akîl bize konak mı bıraktı ki" buyurdu.
Açıklama: Hadisin devamı ve tahvilin olduğu bölüm bir sonraki hadiste [B004283] yer almaktadır. Fakat bu hadisin devamı olduğu için tahviller bu kayda eklenmiştir. Hadisin devamı da buraya eklenmiştir. [ثُمَّ قَالَ « لاَ يَرِثُ الْمُؤْمِنُ الْكَافِرَ ، وَلاَ يَرِثُ الْكَافِرُ الْمُؤْمِنَ » . قِيلَ لِلزُّهْرِىِّ وَمَنْ وَرِثَ أَبَا طَالِبٍ قَالَ وَرِثَهُ عَقِيلٌ وَطَالِبٌ . قَالَ مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ أَيْنَ تَنْزِلُ غَدًا . فِى حَجَّتِهِ ، وَلَمْ يَقُلْ يُونُسُ حَجَّتِهِ وَلاَ زَمَنَ الْفَتْحِ.]
Bize Mamer, ona Eyyüb, ona İkrime, ona da İbn Abbas (ra); "Peygamber (sav) fetih yılında, Ramazan ayında sefere çıktı demiş ve hadisi rivayet etmiştir." [Yine Hammad b. Zeyd, ona Eyyüb, ona İkrime, ona da İbn Abbas, o da Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir.]
Bize Ali b. Abdullah, ona Cerîr, ona Mansur, ona Mücâhid, ona Tâvus, ona da İbn Abbâs şöyle demiştir: Rasullullah ramazanda sefere çıktı ve Usfân'a ulaşıncaya kadar orucunu bozmadı. Sonra bir kap su istedi ve insanlara göstermek için gündüz vakti bu suyu içip orucunu bozdu. Mekke'ye gelinceye kadar oruç tutmadı. Ravi der ki: İbn Abbâs “Rasulullah seferde oruç tuttu ve aynı seferde orucu bozdu. Bunun üzerine dileyen oruç tuttu, dileyen tutmadı” derdi.
Bize Ebu Velid, ona Şube, ona Muaviye b. Kurra, ona da Abdullah b. Muğaffel şöyle demiştir: "Ben Mekke'nin fethi günü Rasulullah'ı dişi devesi üzerinde, sesini kâh alçaltıp kâh yükselterek nağmeli bir şekilde Fetih Suresi'ni okurken gördüm. Muaviye; insanların etrafıma toplanmayacağını bilsem ben de Abdullah b. Muğaffel'in (Rasulullah'ın (sav) okuyuşunu göstermek üzere) nağmeli okuduğu gibi okurdum."
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Ebu Zinâd, ona Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah Mekke'nin fethini nasip ettiğinde, inşallah bir sonraki varacağımız yer, Müşriklerin küfür üzere yemin edip anlaştıkları Hayf olacaktır."
Bize Musa b. İsmail, ona İbrahim b. Sa'd, ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle demiştir: Peygamber (sav) Huneyn'e gitmek istediğinde "Allah'ın izniyle yarın menzilimiz, Kureyş ile Kinane oğullarının küfür üzerinde sözleştikleri Kinâne oğulları yurdu olacaktır" buyurmuştur.
Bize Yahya b. Kazaa, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona da Enes İbn Mâlik (ra) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) Mekke'ye fetih senesinde, başında miğfer olduğu halde Mekke'ye girdi. Başından miğferi çıkardığında, bir adam yanına gelip “İbn Hatal, Kabe'nin örtülerine tutunmuş duruyor” dedi. Rasulullah (sav) da "onu öldürün" buyurdu. Malik der ki: Allah bilir, ama görünen o ki, O gün Rasulullah (sav) ihramlı değildi.
Bize Übeyd b. İsmail, ona Ebu Usame, ona Hişâm, ona babası (Urve b. Zübeyir) şöyle rivayet etmiştir: Peygamber (sav) fetih yılında Mekke'ye üst tarafından, Kedâ'dan girdi.
Leys der ki: Bana Yunus, ona Nâfi, ona da Abdullah b. Ömer (r.anhuma) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) fetih günü, Mekke'nin en üst tarafından devesi üzerinde, arkasına Usame b. Zeyd'i bindirmiş olarak, yanında Bilâl ve Kâbe'yi koruyup hizmet edenlerden biri olan Osman b. Talha bulunduğu halde Mescide (Kâbe'ye) gelip orada devesini çöktürdü ve Osman b. Talha'ya Kâbe'nin anahtarlarını getirmesini emretti. Sonra Kâbe'ye girdi. Usame b. Zeyd, Bilâl ve Osman b. Talha da onunla birlikte içeri girdi. Rasulullah (sav) içeride uzunca bir müddet kaldıktan sonra dışarıya çıktı. Bu sırada insanlar Kâbe'ye girmek üzere koşuştular. Abdullah b. Ömer, Kâbe'ye ilk giren kimse oldu. Kapının arkasında Bilal'i ayakta dikilmiş olarak buldu ve ona “Rasulullah (sav) nerede namaz kıldı?” diye sordu. Bilâl de ona Rasulullah'ın namaz kıldığı yeri işaret edip gösterdi. Abdullah der ki: Rasulullah'ın kaç rekât namaz kıldığını sormayı unuttum.