Öneri Formu
Hadis Id, No:
32270, İM004201
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَامِرِ بْنِ زُرَارَةَ وَإِسْمَاعِيلُ بْنُ مُوسَى قَالاَ حَدَّثَنَا شَرِيكُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « قَارِبُوا وَسَدِّدُوا فَإِنَّهُ لَيْسَ أَحَدٌ مِنْكُمْ بِمُنْجِيهِ عَمَلُهُ » . قَالُوا وَلاَ أَنْتَ يَا رَسُولَ اللَّهِ . قَالَ « وَلاَ أَنَا إِلاَّ أَنْ يَتَغَمَّدَنِىَ اللَّهُ بِرَحْمَةٍ مِنْهُ وَفَضْلٍ » .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Âmir b. Zürâre ve İsmail b. Musa, onlara Şerîk b. Abdullah, ona el-A'meş, ona Ebu Sâlih, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
(Amellerde) orta yolu tutup doğru olun. Zira, sizden hiç kimseyi ameli kurtaramayacaktır. (Ashâb), ''yâ Rasulullah! Seni de mi'' dediler. O ise, ''beni de (kurtaramaz)! Ne var ki Allah, beni rahmet ve fazlı ile kuşatmıştır'' buyurdu.
"Yapmanız gerekeni yapın, ancak aşırılık göstermeyin. Zira hiçbirinizi ameli kurtaramayacaktır. Sahabiler, 'Seni de mi' diye sorduklarında Hz. Peygamber
"Evet, beni de. Ancak Allah beni rahnet ve lütfu ile kuşatmıştır." buyurmuştur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 20, /682
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Kâdî (Şerik b. Abdullah b. Haris b. Evs b. Haris)
5. Abdullah b. Âmir el-Hadramî (Abdullah b. Âmir b. Zürare)
Konular:
Ahirete İman, şeytanın tuzağına düşmemek için amellere güvenmemek gerekir
Allah İnancı, kullarına merhametlidir
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32277, İM004208
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا أَبِى وَمُحَمَّدُ بْنُ بِشْرٍ قَالاَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ أَبِى خَالِدٍ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى حَازِمٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لاَ حَسَدَ إِلاَّ فِى اثْنَتَيْنِ رَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ مَالاً فَسَلَّطَهُ عَلَى هَلَكَتِهِ فِى الْحَقِّ وَرَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ حِكْمَةً فَهُوَ يَقْضِى بِهَا وَيُعَلِّمُهَا » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona babası ve Muhammed b. Bişr, o ikisine İsmail b. Ebu Halid, ona Kays b. Ebu Hazim, ona da Abdullah b. Mes'ûd'dan rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"(Allah katında sevimli) imrenme yalnız (şu) iki (haslet) de vardır: Allah'ın bir mal verip de onu hak (yolun) da harcamaya muvaffak ettiği adam (m bu hasleti) ve Allah'ın bir hikmet verip de o hikmetle hükmeden ve onu öğreten adam (ın bu hasleti)."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 22, /683
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Abdullah Muhammed b. Bişr el-Abdî (Muhammed b. Bişr b. Fürâfisa b. Muhtar b. Rudeyh)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Bilgi, Öğrenilmesi, Öğretilmesi
Hikmet
İnfak, Allah yolunda
İnfak, Tasadduk, infak kültürü
KTB, SADAKA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32315, İM004241
Hadis:
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ رَافِعٍ حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الأَشْعَرِىُّ عَنْ عِيسَى بْنِ جَارِيَةَ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ : مَرَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى رَجُلٍ يُصَلِّى عَلَى صَخْرَةٍ فَأَتَى نَاحِيَةَ مَكَّةَ فَمَكَثَ مَلِيًّا ثُمَّ انْصَرَفَ فَوَجَدَ الرَّجُلَ يُصَلِّى عَلَى حَالِهِ فَقَامَ فَجَمَعَ يَدَيْهِ ثُمَّ قَالَ : « يَا أَيُّهَا النَّاسُ عَلَيْكُمْ بِالْقَصْدِ » . ثَلاَثًا : « فَإِنَّ اللَّهَ لاَ يَمَلُّ حَتَّى تَمَلُّوا » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Râfi', ona Yakub b. Abdullah el-Eş'arî, ona İsa b. Câriye, ona da Câbir b. Abdullah şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav), kaya üzerinde namaz kılan bir adamın yanından geçti. (Sonra), Mekke'nin civarın(d)a (bir yere gelip az bir süre (orada) kaldı. Ardından (oradan) ayrıldı. O adamı (önceki) hali üzere namaz kılarken buldu! (Bunun üzerine) ayağa kalkıp ellerini birleştirdi. Daha sonra da üç kere ''ey insanlar! (İbadetlerinizde) orta yolu tutun'' buyurup ''çünkü Allah, sizler usanana dek usanmaz'' dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 28, /687
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. İsa b. Cariye el-Ensari (İsa b. Cariye)
3. Yakub b. Abdullah el-Eş'arî (Yakub b. Abdullah b. Sa'd b. Malik)
4. Ebu Hacer Amr b. Rafi el-Becelî (Amr b. Râfi' b. Furat b. Râfi')
Konular:
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
İbadet, zorlukla yapılan
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32370, İM004266
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « لَيْسَ شَىْءٌ مِنَ الإِنْسَانِ إِلاَّ يَبْلَى إِلاَّ عَظْمًا وَاحِدًا وَهُوَ عَجْبُ الذَّنَبِ وَمِنْهُ يُرَكَّبُ الْخَلْقُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr9, ona (Ebu Muhammed Süleyman b. Mihrân) el-A'meş, ona Ebu Salih (es-Semmân), ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Bir kemik hariç insan bedeninde çürümeyecek hiçbir kemik yoktur. O kemik, kuyruk sokumudur ve Kıyamet Günü yeniden yaratılış, o kemikten terkip edilecektir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 32, /691
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
İman, Esasları: Ahirete iman, diriliş, ba's
KTB, İMAN
KTB, ÖLÜM
KTB, YARATILIŞ
Yaratma, Yaratılış
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281325, İM004208-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا أَبِى وَمُحَمَّدُ بْنُ بِشْرٍ قَالاَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ أَبِى خَالِدٍ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى حَازِمٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لاَ حَسَدَ إِلاَّ فِى اثْنَتَيْنِ رَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ مَالاً فَسَلَّطَهُ عَلَى هَلَكَتِهِ فِى الْحَقِّ وَرَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ حِكْمَةً فَهُوَ يَقْضِى بِهَا وَيُعَلِّمُهَا » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona babası ve Muhammed b. Bişr, o ikisine İsmail b. Halid, ona Kays b. Ebu Hazım, ona da Abdullah b. Mes'ûd'dan rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"(Allah katında sevimli) imrenme yalnız (şu) iki (haslet) de vardır: Allah'ın bir mal verip de onu hak (yolun) da harcamaya muvaffak ettiği adam (ın bu hasleti) ve Allah'ın bir hikmet verip de o hikmetle hükmeden ve onu öğreten adam (ın bu hasleti)."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 22, /683
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Hişam Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî (Abdullah b. Nümeyr b. Abdullah b. Ebu Hayye)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Bilgi, Öğrenilmesi, Öğretilmesi
Hikmet
İnfak, Allah yolunda
İnfak, Tasadduk, infak kültürü
KTB, SADAKA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32366, İM004262
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا شَبَابَةُ عَنِ ابْنِ أَبِى ذِئْبٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَمْرِو بْنِ عَطَاءٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ : « الْمَيِّتُ تَحْضُرُهُ الْمَلاَئِكَةُ فَإِذَا كَانَ الرَّجُلُ صَالِحًا قَالُوا : اخْرُجِى أَيَّتُهَا النَّفْسُ الطَّيِّبَةُ كَانَتْ فِى الْجَسَدِ الطَّيِّبِ اخْرُجِى حَمِيدَةً وَأَبْشِرِى بِرَوْحٍ وَرَيْحَانٍ وَرَبٍّ غَيْرِ غَضْبَانَ فَلاَ يَزَالُ يُقَالُ لَهَا ذَلِكَ حَتَّى تَخْرُجَ ثُمَّ يُعْرَجُ بِهَا إِلَى السَّمَاءِ فَيُفْتَحُ لَهَا فَيُقَالُ : مَنْ هَذَا فَيَقُولُونَ : فُلاَنٌ . فَيُقَالُ : مَرْحَبًا بِالنَّفْسِ الطَّيِّبَةِ ، كَانَتْ فِى الْجَسَدِ الطَّيِّبِ ادْخُلِى حَمِيدَةً ، وَأَبْشِرِى بِرَوْحٍ وَرَيْحَانٍ وَرَبٍّ غَيْرِ غَضْبَانَ . فَلاَ يَزَالُ يُقَالُ لَهَا ذَلِكَ حَتَّى يُنْتَهَى بِهَا إِلَى السَّمَاءِ الَّتِى فِيهَا اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ وَإِذَا كَانَ الرَّجُلُ السُّوءُ قَالَ اخْرُجِى أَيَّتُهَا النَّفْسُ الْخَبِيثَةُ كَانَتْ فِى الْجَسَدِ الْخَبِيثِ اخْرُجِى ذَمِيمَةً وَأَبْشِرِى بِحَمِيمٍ وَغَسَّاقٍ . وَآخَرَ مِنْ شَكْلِهِ أَزْوَاجٌ . فَلاَ يَزَالُ يُقَالُ لَهَا ذَلِكَ حَتَّى تَخْرُجَ ثُمَّ يُعْرَجُ بِهَا إِلَى السَّمَاءِ فَلاَ يُفْتَحُ لَهَا فَيُقَالُ : مَنْ هَذَا فَيُقَالُ : فُلاَنٌ . فَيُقَالُ : لاَ مَرْحَبًا بِالنَّفْسِ الْخَبِيثَةِ كَانَتْ فِى الْجَسَدِ الْخَبِيثِ ارْجِعِى ذَمِيمَةً فَإِنَّهَا لاَ تُفْتَحُ لَكِ أَبْوَابُ السَّمَاءِ فَيُرْسَلُ بِهَا مِنَ السَّمَاءِ ثُمَّ تَصِيرُ إِلَى الْقَبْرِ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Şebâbe (b. Sevvâr el-Fezârî), ona (Ebu Hâris Muhammed) b. Ebu Zi’b, ona Muhammed b. Amr b. Atâ, ona Said b. Yesâr, ona da Ebu Hureyre’nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
“Ölmek üzere olan kişinin yanına melekler hazır bulunurlar ve bu kişi, salih biri olursa ona şöyle derler; ‘Ey güzel bedende bulunan güzel nefis! Övgüye mazhar olarak bedenden çık. Huzur, güzel rızık, öfkeli olmayan bir Rab’la müjdeler olsun sana!’ Ruhu çıkıncaya kadar da kendisine böyle söylenmeye devam edilir. Sonra da ruhu, semaya doğru yükseltilir. Semanın kapıları kendisine açılır ve oradaki melekler; ‘Kim bu?’ diye sorarlar. Ruhu getiren melekler; ‘Falancadır.’ diye cevap verirler. Bunun üzerine kendisine; ‘Güzel bedende bulunan güzel nefis! Merhaba! Övgüye mazhar olarak gir. Huzur, güzel rızık, öfkeli olmayan bir Rab’la müjdeler olsun sana!’ Allah azze ve cellenin [arşının] bulunduğu semaya varıncaya kadar kendisine bu sözler söylenmeye devam edilir. Ölmek üzere olan bu kişi, kötü biri olduğunda ise ölüm meleği ona; ‘Ey pis bedende bulunan pis ruh! Yerilmiş olarak çık o bedenden. Kaynar su, irin ve bunlara benzer çeşitli azaplarla müjdeler olsun sana!’ der. Bedenden çıkıncaya kadar kendisine bu sözler söylenmeye devam edilir. Sonra semaya doğru yükseltilir ancak ona sema kapıları açılmaz. Semadaki melekler; ‘Kim bu?’ diye sorarlar. Onlara; ‘Falancadır.’ şeklinde cevap verilir. Bunun üzerine ona; ‘Pis bedende bulunan pis nefse merhaba olmaz. Yerilmiş olarak geri dön. Çünkü semanın kapıları sana asla açılmayacaktır.’ denilir. Bunun üzerine o ruh, semadan geri gönderilir ve kabrine döner.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 31, /690
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Hubab Said b. Yesar (Said b. Yesar)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Amiri (Muhammed b. Amr b. Ata b. Ayyaş b. Alkame)
4. İbn Ebu Zi'b Muhammed b. Abdurrahman el-Amiri (Muhammed b. Abdurrahman b. Muğîre el-Kureşî el-Âmirî)
5. Ebu Amr Şebabe b. Sevvar el-Fezarî (Şebabe b. Sevvar)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
İman, Esasları, Melekler
İnsan, iyi-kötü
KTB, İMAN
KTB, ÖLÜM
Ölüm, esnasında ve sonrasında insan
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281100, İM004228-3
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ سَالِمِ بْنِ أَبِى الْجَعْدِ عَنْ أَبِى كَبْشَةَ الأَنْمَارِىِّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « مَثَلُ هَذِهِ الأُمَّةِ كَمَثَلِ أَرْبَعَةِ نَفَرٍ : رَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ مَالاً وَعِلْمًا فَهُوَ يَعْمَلُ بِعِلْمِهِ فِى مَالِهِ يُنْفِقُهُ فِى حَقِّهِ وَرَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ عِلْمًا وَلَمْ يُؤْتِهِ مَالاً فَهُوَ يَقُولُ : لَوْ كَانَ لِى مِثْلُ هَذَا عَمِلْتُ فِيهِ مِثْلَ الَّذِى يَعْمَلُ » . قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « فَهُمَا فِى الأَجْرِ سَوَاءٌ وَرَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ مَالاً وَلَمْ يُؤْتِهِ عِلْمًا فَهُوَ يَخْبِطُ فِى مَالِهِ يُنْفِقُهُ فِى غَيْرِ حَقِّهِ وَرَجُلٌ لَمْ يُؤْتِهِ اللَّهُ عِلْمًا وَلاَ مَالاً فَهُوَ يَقُولُ : لَوْ كَانَ لِى مِثْلُ مَالِ هَذَا عَمِلْتُ فِيهِ مِثْلَ الَّذِى يَعْمَلُ » . قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « فَهُمَا فِى الْوِزْرِ سَوَاءٌ » .
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ الْمَرْوَزِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَنْبَأَنَا مَعْمَرٌ - مُعَمَّرٌ - عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ سَالِمِ بْنِ أَبِى الْجَعْدِ عَنِ ابْنِ أَبِى كَبْشَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم ح وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ بْنِ سَمُرَةَ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ عَنْ مُفَضَّلٍ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ سَالِمِ بْنِ أَبِى الْجَعْدِ عَنِ ابْنِ أَبِى كَبْشَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ali b. Muhammed, onlara Vekî' (b. Cerrah), ona A'meş (Süleyman b. Mihran), ona Salim b. Ebu Ca'd, ona da Ebu Kebşe (Said b. Amr) el-Enmârî şöyle demiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Bu ümmetin durumu, şu dört kişinin durumu gibidir (Birincisi), Allah'ın mal ve ilim verdiği bir adamdır. Bu adam, malı (harcama) hakkında ilmiyle amel ederek onu hakkı (olan zekat, sadaka vb.) uğrunda harcar. (İkincisi), Allah'ın ilim verip de mal vermediği adamdır. Bu adam da (içinden): Eğer şu malın bir benzeri benim olsaydı, ben de şu (birinci) adamın yaptığı gibi yapardım, der." Rasulullah (sav) şöyle devam etti: "Bu iki adam sevapta eşittir. (Üçüncüsü), Allah'ın mal verip de ilim vermediği adamdır. Bu adam, malında şuursuzca hareket ederek harcar ve (dördüncüsü), Allah'ın ne ilim ne de mal verdiği adamdır. Bu adam da (içinden): Eğer bu malın bir benzeri benim olsaydı, ben de bu (üçüncü) adamın yaptığı şeylerin bir benzerini yapardım (malımı şahsi menfaatler yolunda harcardım), der." Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Bu iki adam da günahta eşittir."
bize İshak b. Mansur el-Mervezî, ona Abdürrezzak, ona Ma'mer (Muammer de denmiştir), ona Mansur, ona Salim b. Ebu Ca'd, ona İbn Ebu Kebşe, ona babası, ona da Rasulullah (sav); (T) Bize Muhammed b. İsmail b. Semura, ona Ebu Üsame, ona Mufaddal, ona Masnur, ona Salim b. Ebu Ca'd, ona İbn Ebu Kebşe, ona babası, ona da Rasulullah (sav) bu hadisin bir benzerini söylemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 26, /685
Senetler:
1. Ebu Kebşe Said b. Amr el-Enmarî (Sa'd b. Amr)
2. İbn Ebu Kebşe Muhammed b. Ömer el-Enmari (Muhammed b. Sa'd b. Ömer)
3. Salim b. Ebu Ca'd el-Eşceî (Salim b. Rafi')
4. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
5. Ebu Abdurrahman Mufaddal b. Mühelhel es-Sa'di (Mufaddal b. Mühelhil)
6. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
7. Muhammed b. İsmail el-Ahmesi (Muhammed b. İsmail b. Semure)
Konular:
Amel, faziletlileri
İhlas, ihlas ve samimiyet
İnfak, Allah yolunda
Niyet, ameller niyetlere göre değerlendirilir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281101, İM004228-4
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ سَالِمِ بْنِ أَبِى الْجَعْدِ عَنْ أَبِى كَبْشَةَ الأَنْمَارِىِّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « مَثَلُ هَذِهِ الأُمَّةِ كَمَثَلِ أَرْبَعَةِ نَفَرٍ : رَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ مَالاً وَعِلْمًا فَهُوَ يَعْمَلُ بِعِلْمِهِ فِى مَالِهِ يُنْفِقُهُ فِى حَقِّهِ وَرَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ عِلْمًا وَلَمْ يُؤْتِهِ مَالاً فَهُوَ يَقُولُ : لَوْ كَانَ لِى مِثْلُ هَذَا عَمِلْتُ فِيهِ مِثْلَ الَّذِى يَعْمَلُ » . قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « فَهُمَا فِى الأَجْرِ سَوَاءٌ وَرَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ مَالاً وَلَمْ يُؤْتِهِ عِلْمًا فَهُوَ يَخْبِطُ فِى مَالِهِ يُنْفِقُهُ فِى غَيْرِ حَقِّهِ وَرَجُلٌ لَمْ يُؤْتِهِ اللَّهُ عِلْمًا وَلاَ مَالاً فَهُوَ يَقُولُ : لَوْ كَانَ لِى مِثْلُ مَالِ هَذَا عَمِلْتُ فِيهِ مِثْلَ الَّذِى يَعْمَلُ » . قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « فَهُمَا فِى الْوِزْرِ سَوَاءٌ » .
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ الْمَرْوَزِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَنْبَأَنَا مَعْمَرٌ - مُعَمَّرٌ - عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ سَالِمِ بْنِ أَبِى الْجَعْدِ عَنِ ابْنِ أَبِى كَبْشَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم ح وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ بْنِ سَمُرَةَ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ عَنْ مُفَضَّلٍ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ سَالِمِ بْنِ أَبِى الْجَعْدِ عَنِ ابْنِ أَبِى كَبْشَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ali b. Muhammed, onlara Vekî' (b. Cerrah), ona A'meş (Süleyman b. Mihran), ona Salim b. Ebu Ca'd, ona da Ebu Kebşe (Said b. Amr) el-Enmârî şöyle demiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Bu ümmetin durumu, şu dört kişinin durumu gibidir (Birincisi), Allah'ın mal ve ilim verdiği bir adamdır. Bu adam, malı (harcama) hakkında ilmiyle amel ederek onu hakkı (olan zekat, sadaka vb.) uğrunda harcar. (İkincisi), Allah'ın ilim verip de mal vermediği adamdır. Bu adam da (içinden): Eğer şu malın bir benzeri benim olsaydı, ben de şu (birinci) adamın yaptığı gibi yapardım, der." Rasulullah (sav) şöyle devam etti: "Bu iki adam sevapta eşittir. (Üçüncüsü), Allah'ın mal verip de ilim vermediği adamdır. Bu adam, malında şuursuzca hareket ederek harcar ve (dördüncüsü), Allah'ın ne ilim ne de mal verdiği adamdır. Bu adam da (içinden): Eğer bu malın bir benzeri benim olsaydı, ben de bu (üçüncü) adamın yaptığı şeylerin bir benzerini yapardım (malımı şahsi menfaatler yolunda harcardım), der." Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Bu iki adam da günahta eşittir."
bize İshak b. Mansur el-Mervezî, ona Abdürrezzak, ona Ma'mer (Muammer de denmiştir), ona Mansur, ona Salim b. Ebu Ca'd, ona İbn Ebu Kebşe, ona babası, ona da Rasulullah (sav); (T) Bize Muhammed b. İsmail b. Semura, ona Ebu Üsame, ona Mufaddal, ona Masnur, ona Salim b. Ebu Ca'd, ona İbn Ebu Kebşe, ona babası, ona da Rasulullah (sav) bu hadisin bir benzerini söylemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 26, /685
Senetler:
1. Ebu Kebşe Said b. Amr el-Enmarî (Sa'd b. Amr)
2. İbn Ebu Kebşe Muhammed b. Ömer el-Enmari (Muhammed b. Sa'd b. Ömer)
3. Salim b. Ebu Ca'd el-Eşceî (Salim b. Rafi')
4. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
5. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
6. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
7. İshak b. Mansur el-Kevsec (İshak b. Mansur b. Behram)
Konular:
Amel, faziletlileri
İhlas, ihlas ve samimiyet
İnfak, Allah yolunda
Niyet, ameller niyetlere göre değerlendirilir
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Yezid b. Harun; (T)
Bize Muhammed b. Rumh, ona Leys b. Sa'd, onlara Yahya b. Said, ona Muhammed b. İbrahim et-Teymî, ona da Alkame b. Vakkas el-Leysî, Ömer b. Hattab'ın insanlara hutbede şöyle dediğini söylemiştir: Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Ameller niyetlere göredir. Herkes sadece niyetinin karşılığını alır. Her kim Allah'a ve Rasulü'ne hicret ederse, onun hicreti Allah'a ve Rasulü'nedir. Kim de erişeceği bir dünyalık veya evleneceği bir kadın için hicret ederse, onun hicreti hicret etmiş olduğu şeyedir."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32298, İM004227
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ ح وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رُمْحٍ أَنْبَأَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ قَالاَ أَنْبَأَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ أَنَّ مُحَمَّدَ بْنَ إِبْرَاهِيمَ التَّيْمِىَّ أَخْبَرَهُ أَنَّهُ سَمِعَ عَلْقَمَةَ بْنَ وَقَّاصٍ أَنَّهُ سَمِعَ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ وَهُوَ يَخْطُبُ النَّاسَ فَقَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ :
" إِنَّمَا الأَعْمَالُ بِالنِّيَّاتِ وَلِكُلِّ امْرِئٍ مَا نَوَى فَمَنْ كَانَتْ هِجْرَتُهُ إِلَى اللَّهِ وَإِلَى رَسُولِهِ فَهِجْرَتُهُ إِلَى اللَّهِ وَإِلَى رَسُولِهِ وَمَنْ كَانَتْ هِجْرَتُهُ لِدُنْيَا يُصِيبُهَا أَوِ امْرَأَةٍ يَتَزَوَّجُهَا ، فَهِجْرَتُهُ إِلَى مَا هَاجَرَ إِلَيْهِ "
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Yezid b. Harun; (T)
Bize Muhammed b. Rumh, ona Leys b. Sa'd, onlara Yahya b. Said, ona Muhammed b. İbrahim et-Teymî, ona da Alkame b. Vakkas el-Leysî, Ömer b. Hattab'ın insanlara hutbede şöyle dediğini söylemiştir: Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Ameller niyetlere göredir. Herkes sadece niyetinin karşılığını alır. Her kim Allah'a ve Rasulü'ne hicret ederse, onun hicreti Allah'a ve Rasulü'nedir. Kim de erişeceği bir dünyalık veya evleneceği bir kadın için hicret ederse, onun hicreti hicret etmiş olduğu şeyedir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 26, /685
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Ebu Yahya Alkame b. Vakkas el-Utvârî (Alkame b. Vakkâs b. Mihsan b. Kelede)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. İbrahim et-Teymî el-Kuraşî (Muhammed b. İbrahim b. Hâris b. Hâlid)
4. Ebu Said Yahyâ b. Saîd el-Ensârî (Yahyâ b. Saîd b. Kays b. Amr)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Rumh et-Tücibî (Muhammed b. Rumh b. Muhacir b. Muharrar)
Konular:
İhlas, ihlas ve samimiyet
Niyet, ameller niyetlere göre değerlendirilir
Niyet, zihin ve kalbin arındırılması
حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ مُعَاذٍ الضَّرِيرُ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « يَهْرَمُ ابْنُ آدَمَ وَيَشِبُّ مِنْهُ اثْنَتَانِ : الْحِرْصُ عَلَى الْمَالِ وَالْحِرْصُ عَلَى الْعُمُرِ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32305, İM004234
Hadis:
حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ مُعَاذٍ الضَّرِيرُ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « يَهْرَمُ ابْنُ آدَمَ وَيَشِبُّ مِنْهُ اثْنَتَانِ : الْحِرْصُ عَلَى الْمَالِ وَالْحِرْصُ عَلَى الْعُمُرِ » .
Tercemesi:
Bize Bişr b. Muaz ed-Darir, ona Ebu Avane, ona Katade, ona da Enes'ten rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Âdemoğlu yaşlanır. Fakat on (un ahlâkın) dan iki haslet gençleşir (yani kuvvetlenip gelişir): Mal (biriktirme ve çoğaltma) üzerine ihtiras ve ömür (uzunluğu) üzerine ihtiras."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 27, /687
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
3. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
4. Bişr b. Muaz el-Akdi (Bişr b. Muaz)
Konular:
İnsan, dünyaya bakışı ve arzuları
İnsan, ecel ve emel arasında
İnsan, ihtiyarlık, yaşlanması
İnsan, yaratılış özellikleri
KTB, YARATILIŞ
Mal, mal - mülk hırsı