Bize Yahya b. Halef Ebu Seleme, ona Abdüla'lâ, ona Katade, ona Zürâre b. Ebu Evfâ, ona Sa'd b. Hişam ona da Hz. Âişe'nin ( r. anhâ) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Her kim Allah'a kavuşmayı arzu ederseظ Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Her kim de Allah'a kavuşmayı arzu etmezseظ Allah da ona kavuşmayı arzu etmez." Bu söz üzerine kendisine denildi ki "Ya Rasulallah! Allah'a kavuşmayı arzu etmemek, ölüme kavuşmayı arzu etmeme sebebiyledir ve hiç birimiz de ölüme kavuşmayı arzu etmiyor." Buna karşılık Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Hayır (öyle değil). Bu ancak kişinin ölümü esnasında olur. Bu esnada kişi, Allah'ın rahmeti ve mağfireti ile müjdelendiği vakit Allah'a kavuşmayı arzu eder. Allah'ın azabı ile müjdelendiği vakit de Allah'a kavuşmayı arzu etmez."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32368, İM004264
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ خَلَفٍ أَبُو سَلَمَةَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى عَنْ سَعِيدٍ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ زُرَارَةَ بْنِ أَوْفَى عَنْ سَعْدِ بْنِ هِشَامٍ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ : « مَنْ أَحَبَّ لِقَاءَ اللَّهِ أَحَبَّ اللَّهُ لِقَاءَهُ وَمَنْ كَرِهَ لِقَاءَ اللَّهِ كَرِهَ اللَّهُ لِقَاءَهُ » . فَقِيلَ لَهُ : يَا رَسُولَ اللَّهِ كَرَاهِيَةُ لِقَاءِ اللَّهِ فِى كَرَاهِيَةِ لِقَاءِ الْمَوْتِ فَكُلُّنَا يَكْرَهُ الْمَوْتَ قَالَ : « لاَ إِنَّمَا ذَاكَ عِنْدَ مَوْتِهِ إِذَا بُشِّرَ بِرَحْمَةِ اللَّهِ وَمَغْفِرَتِهِ أَحَبَّ لِقَاءَ اللَّهِ فَأَحَبَّ اللَّهُ لِقَاءَهُ وَإِذَا بُشِّرَ بِعَذَابِ اللَّهِ كَرِهَ لِقَاءَ اللَّهِ وَكَرِهَ اللَّهُ لِقَاءَهُ » .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Halef Ebu Seleme, ona Abdüla'lâ, ona Katade, ona Zürâre b. Ebu Evfâ, ona Sa'd b. Hişam ona da Hz. Âişe'nin ( r. anhâ) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Her kim Allah'a kavuşmayı arzu ederseظ Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Her kim de Allah'a kavuşmayı arzu etmezseظ Allah da ona kavuşmayı arzu etmez." Bu söz üzerine kendisine denildi ki "Ya Rasulallah! Allah'a kavuşmayı arzu etmemek, ölüme kavuşmayı arzu etmeme sebebiyledir ve hiç birimiz de ölüme kavuşmayı arzu etmiyor." Buna karşılık Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Hayır (öyle değil). Bu ancak kişinin ölümü esnasında olur. Bu esnada kişi, Allah'ın rahmeti ve mağfireti ile müjdelendiği vakit Allah'a kavuşmayı arzu eder. Allah'ın azabı ile müjdelendiği vakit de Allah'a kavuşmayı arzu etmez."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 31, /691
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Sa'd b. Hişam el-Ensari (Sa'd b. Hişam b. Amir)
3. Ebu Hâcib Zürâre b. Evfâ el-Haraşî (Zürare b. Evfa)
4. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
5. Ebu Nadr Said b. Ebu Arûbe el-Adevî (Saîd b. Mihrân)
6. Ebu Muhammed Abdula'lâ b. Abdula'lâ el-Kuraşi (Abdula'lâ b. Abdula'lâ b. Muhammed)
7. Ebu Seleme Yahya b. Halef el-Cûbârî (Yahya b. Halef)
Konular:
İnsan, iyi-kötü
KTB, ÖLÜM
Müslüman, Allah sevgisi
Ölü, ahiretteki yerinin gösterilmesi
Ölüm, esnasında ve sonrasında insan
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31847, İM004139
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ وَعَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ عُمَارَةَ بْنِ الْقَعْقَاعِ عَنْ أَبِى زُرْعَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ اجْعَلْ رِزْقَ آلِ مُحَمَّدٍ قُوتًا » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr ve Ali b. Muhammed (el-Kûfî), onlara Veki’ (b. Cerrah er-Ruâsî), ona (Süleyman b. Mihran) el-A’meş, ona Umara b. Ka’ka’ (ed-Dabbî), ona Ebu Zür’a (b. Amr el-Becelî), ona da Ebu Hüreyre, Rasul-i Ekrem’in (sav) şöyle dua buyurduğunu nakletti: “Allah’ım! Muhammed ailesinin rızkını (ele avuç açmadan geçimine) yetecek kadarcık ver!”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 9, /673
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Zür'a b. Amr el-Beceli (Herim b. Amr b. Cerir b. Abdullah)
3. Umare b. Ka'ka' ed-Dabbî (Umare b. Ka'ka' b. Şübrüme)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
6. Ali b. Muhammed el-Kûfî (Ali b. Muhammed b. İshak)
Konular:
Dünya, Mülk, Hz. Peygamberin mala-mülke karşı tavrı
Geçim, Hz. Peygamber, ailesinin geçimini sağlaması
Müslüman, kanaatkâr/haris/tamahkâr olmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31849, İM004141
Hadis:
حَدَّثَنَا سُوَيْدُ بْنُ سَعِيدٍ وَمُجَاهِدُ بْنُ مُوسَى قَالاَ حَدَّثَنَا مَرْوَانُ بْنُ مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِى شُمَيْلَةَ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ مِحْصَنٍ الأَنْصَارِىِّ عَنْ أَبِيهِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ أَصْبَحَ مِنْكُمْ مُعَافًى فِى جَسَدِهِ آمِنًا فِى سِرْبِهِ عِنْدَهُ قُوتُ يَوْمِهِ فَكَأَنَّمَا حِيزَتْ لَهُ الدُّنْيَا » .
Tercemesi:
Bize Süveyd b. Said ve Mücahid b. Musa (el-Hutteli), onlara Mervan b. Muaviye (el-Fezârî), ona Abdurrahman b. Ebu Şümeyle (el-Ensarî), ona Seleme b. Ubeydullah b. Mıhsan el-Ensarî, ona da babası (Ubeydullah b. Mihan el-Ensarî) Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: “(Ey Mü'minler!) Sizden kim vücutça sağlıklı, kalben huzurlu, yanında o gün yetecek kadarcık yiyecek bulunursa sanki bütün dünya ona verilmiş gibidir.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 9, /674
Senetler:
1. Ubeydullah b. Mihsan el-Ensarî (Abdullah b. Mihsan)
2. Seleme b. Ubeydullah b. Mihsan el-Ensarî (Seleme b. Abdullah b. Mihsan)
3. Abdurrahman b. Ebu Şümeyle el-Ensari (Abdurrahman b. Ebu Şümeyle)
4. Ebu Abdullah Mervan b. Muaviye el-Fezârî (Mervan b. Muaviye b. Haris b. Esma b. Harice)
5. Mücahid b. Musa el-Hutteli (Mücahid b. Musa b. Ferruh)
Konular:
Dünya, Mülk, Hz. Peygamberin mala-mülke karşı tavrı
KTB, TIBB-I NEBEVİ
Müslüman, kanaatkâr/haris/tamahkâr olmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32279, İM004210
Hadis:
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الْحَمَّالُ وَأَحْمَدُ بْنُ الأَزْهَرِ قَالاَ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى فُدَيْكٍ عَنْ عِيسَى بْنِ أَبِى عِيسَى الْحَنَّاطِ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنْ أَنَسٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
" الْحَسَدُ يَأْكُلُ الْحَسَنَاتِ كَمَا تَأْكُلُ النَّارُ الْحَطَبَ وَالصَّدَقَةُ تُطْفِئُ الْخَطِيئَةَ كَمَا يُطْفِئُ الْمَاءُ النَّارَ وَالصَّلاَةُ نُورُ الْمُؤْمِنِ وَالصِّيَامُ جُنَّةٌ مِنَ النَّارِ "
Tercemesi:
Bize Harun b. Abdullah el-Hammâl ve Ahmed b. el-Ezher, onlara İbn Ebu Fudeyk, ona İsa b. Ebu İsa el-Hannâd, ona Ebu’z-Zinâd, ona Enes'in (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Haset (kıskançlık) ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi hasenatı yer, bitirir. Sadaka ise suyun ateşi söndürdüğü gibi günahı söndürür. Namaz müminin nuru, oruç da ateşe karşı bir kalkandır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 22, /683
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Zinad Abdullah b. Zekvan el-Kuraşi (Abdullah b. Zekvan)
3. Ebu Muhammed İsa b. Ebu İsa el-Ğifari (İsa b. Meysere b. Hibban)
4. Ebu İsmail Muhammed b. Ebu Füdeyk ed-Dîlî (Muhammed b. İsmail b. Müslim b. Ebu Füdeyk)
5. Ahmed b. Ezher el-Abdî (Ahmed b. Ezher b. Meni')
5. Harun b. Abdullah el-Bezzâz (Harun b. Abdullah b. Mervan)
Konular:
Kıskançlık, Haset, iyilikleri yok eder
Sadaka, kötülükleri yok eder
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32281, İM004212
Hadis:
حَدَّثَنَا سُوَيْدُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا صَالِحُ بْنُ مُوسَى عَنْ مُعَاوِيَةَ بْنِ إِسْحَاقَ عَنْ عَائِشَةَ بِنْتِ طَلْحَةَ عَنْ عَائِشَةَ أُمِّ الْمُؤْمِنِينَ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَسْرَعُ الْخَيْرِ ثَوَابًا الْبِرُّ وَصِلَةُ الرَّحِمِ وَأَسْرَعُ الشَّرِّ عُقُوبَةً الْبَغْىُ وَقَطِيعَةُ الرَّحِمِ » .
Tercemesi:
Bize Süveyd b. Said, ona Salih b. Musa, ona Muaviye b. İshak, ona Aişe bt. Talha, ona da Müminlerin Annesi Aişe'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Karşılığı en hızlı verilen hayır, iyilik yapmak ve akraba ile ilgilenmek [sıla-i rahim]dir. Cezası en hızlı verilen kötülük ise zulmetmek ve akraba ile ilişkiyi kesmektir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 23, /683
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ümmü İmran Aişe bt. Talha el-Kurayşiyye (Aişe bt. Talha b. Ubeydullah)
3. Muaviye b. İshak et-Teymî (Muaviye b. İshak b. Talha b. Ubeydullah b. Osman)
4. Salih b. Musa et-Talhî (Salih b. Musa b. Ubeydullah b. İshak b. Talha)
5. Ebu Muhammed Süveyd b. Saîd el-Herevî (Süveyd b. Saîd b. Sehl b. Şehriyâr)
Konular:
Akraba, akrabalık ilişkileri, sıla-i rahim
İyilik, iyilik yapana kat kat karşılığı sevap olarak verilecektir
KTB, İYİLİK, BİRR,
Zulüm, zulüm cezasız kalmaz
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32296, İM004226
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ سِنَانٍ أَبُو سِنَانٍ الشَّيْبَانِىُّ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى ثَابِتٍ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَجُلٌ : يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّى أَعْمَلُ الْعَمَلَ فَيُطَّلَعُ عَلَيْهِ فَيُعْجِبُنِى قَالَ : "لَكَ أَجْرَانِ : أَجْرُ السِّرِّ وَأَجْرُ الْعَلاَنِيَةِ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Ebu Davud (Süleyman b. Davud et-Tayâlîsî), ona Ebu Sinan Said b. Sinan eş-Şeybânî, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Ebu Salih (es-Semmân), ona da Ebu Hüreyre şöyle rivayet etmiştir:
Bir adam, 'Ey Allah'ın Rasulü! Ben bir amel işliyorum, sonra insanlar yaptığım şeyi öğreniyorlar, bu da benim hoşuma gidiyor' dedi. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "[Bu durumda] sana iki sevap var: Biri, ameli gizli işleme sevabı; diğeri de açıktan işleme sevabı."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 25, /685
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Habib b. Ebu Sabit el-Esedî (Habib b. Kays b. Dinar)
4. Ebu Sinan Said b. Sinan el-Şeybanî (Said b. Sinan)
5. Ebû Dâvûd et-Tayâlîsî (Süleyman b. Davud b. Cârûd)
6. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Amel, açıkça yapmak
Amel, gizli yapmak
İyilik, iyilik yapana kat kat karşılığı sevap olarak verilecektir
KTB, İYİLİK, BİRR,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32369, İM004265
Hadis:
حَدَّثَنَا عِمْرَانُ بْنُ مُوسَى اللَّيْثِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَارِثِ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ صُهَيْبٍ عَنْ أَنَسٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « لاَ يَتَمَنَّى أَحَدُكُمُ الْمَوْتَ لِضُرٍّ نَزَلَ بِهِ فَإِنْ كَانَ لاَ بُدَّ مُتَمَنِّيًا الْمَوْتَ فَلْيَقُلِ : اللَّهُمَّ أَحْيِنِى مَا كَانَتِ الْحَيَاةُ خَيْرًا لِى وَتَوَفَّنِى إِذَا كَانَتِ الْوَفَاةُ خَيْرًا لِى » .
Tercemesi:
Bize İmran b. Musa (el-Leysî), ona Abdülvaris b. Said (el-Anberî), ona Abdülaziz b. Suheyb, ona da Enes'in (b. Malik) (ra) rivayet ettiğine Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Sizden hiç kimse başına gelen bir zarardan dolayı ölümü temenni etmesin. Eğer mutlaka ölümü temenni etmesi gerekiyorsa 'Allah'ım! Yaşamak benim için hayırlı olduğu sürece beni yaşat. Ölüm benim için hayırlı olduğu zaman da beni öldür.' desin."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 31, /691
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Abdülaziz b. Suheyb el-Bünanî (Abdülaziz b. Suheyb)
3. Ebu Ubeyde Abdulvâris b. Saîd el-Anberî (Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
4. İmran b. Musa el-Leysî (İmran b. Musa b. Hayyan)
Konular:
KTB, ÖLÜM
Ölüm, temenni etmemek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31846, İM004138
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رُمْحٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ لَهِيعَةَ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى جَعْفَرٍ وَحُمَيْدِ بْنِ هَانِئٍ الْخَوْلاَنِىِّ أَنَّهُمَا سَمِعَا أَبَا عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْحُبُلِىَّ يُخْبِرُ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرِو بْنِ الْعَاصِ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَالَ « قَدْ أَفْلَحَ مَنْ هُدِىَ إِلَى الإِسْلاَمِ وَرُزِقَ الْكَفَافَ وَقَنِعَ بِهِ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Rumh (et-Tücibî), ona Abdullah b. Lehia (el-Hadramî), ona Ubeydullah b. Ebu Cafer ve Humeyd b. Hani el-Havlanî, onlara Ebu Abdurrahman (Abdullah b. Yezid el-Meafirî) el-Hubulî, ona da Abdullah b. Amr b. Âs, Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: “İslam’a (giden yol kendisine) gösterilen, yetecek derecede rızık verilen ve buna kanat eden kimse muhakkak kurtuluşa ermiştir.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 9, /673
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Yezid el-Meafirî (Abdullah b. Yezid)
3. Humeyd b. Hani el-Havlanî (Humeyd b. Hani)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Lehîa el-Hadramî (Abdullah b. Lehîa b. Ukbe)
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Rumh et-Tücibî (Muhammed b. Rumh b. Muhacir b. Muharrar)
Konular:
Din, Allah nezdinde makbul olan din İslam Dinidir
Müslüman, kanaatkâr/haris/tamahkâr olmak
Rızık, Rızık, Rızıklanma
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32436, İM004332
Hadis:
حَدَّثَنَا الْعَبَّاسُ بْنُ عُثْمَانَ الدِّمَشْقِىُّ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ مُهَاجِرٍ الأَنْصَارِىُّ حَدَّثَنِى الضَّحَّاكُ الْمَعَافِرِىُّ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ مُوسَى عَنْ كُرَيْبٍ - مَوْلَى ابْنِ عَبَّاسٍ - قَالَ حَدَّثَنِى أُسَامَةُ بْنُ زَيْدٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ يَوْمٍ لأَصْحَابِهِ « أَلاَ مُشَمِّرٌ لِلْجَنَّةِ فَإِنَّ الْجَنَّةَ لاَ خَطَرَ لَهَا هِىَ وَرَبِّ الْكَعْبَةِ نُورٌ يَتَلأْلأُ وَرَيْحَانَةٌ تَهْتَزُّ وَقَصْرٌ مَشِيدٌ وَنَهَرٌ مُطَّرِدٌ وَفَاكِهَةٌ كَثِيرَةٌ نَضِيجَةٌ وَزَوْجَةٌ حَسْنَاءُ جَمِيلَةٌ وَحُلَلٌ كَثِيرَةٌ فِى مَقَامٍ أَبَدًا فِى حَبْرَةٍ وَنَضْرَةٍ فِى دُورٍ عَالِيَةٍ سَلِيمَةٍ بَهِيَّةٍ » . قَالُوا نَحْنُ الْمُشَمِّرُونَ لَهَا يَا رَسُولَ اللَّهِ . قَالَ « قُولُوا إِنْ شَاءَ اللَّهُ » . ثُمَّ ذَكَرَ الْجِهَادَ وَحَضَّ عَلَيْهِ .
Tercemesi:
Bize Abbas b. Osman ed-Dimeşkî, ona Velid b. Müslim, ona Muhammed b. Muhacir el-Ensarî, ona Dahhâk el-Meâfirî, ona Süleyman b. Musa, ona Küreyb (b. Ebu Müslim) -İbn Abbas'ın azatlısı- , ona da babası Üsame b. Zeyd (r.anhüma), Rasulullah'ın (sav) bir gün sahabilerine şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"(İçinizde) cennet için çabalayıp gayret edecek kimse yok mu? Şüphesiz, cennete denk hiç bir şey yoktur. Kabe'nin Rabbine yemin ederim ki, cennet, güzel, sağlam ve yüksek saraylarda, yüz parlaklığı ve mutluluk-refah içinde sonsuza dek devamlı kalınacak, parlayan nur, (rüzgar esintisiyle) sallanıp dalgalanan güzel kokulu yeşillik, sağlam köşk, akan nehir, olgunlaşmış bol meyve, (huyu) beğenilen ve (şeklen) güzel hanım ve çok giysiden ibarettir. Sahabe: Cennet için çabalayıp gayret edenler bizleriz, Ey Allah'ın Rasulü (sav), dediler. O: İnşâallah deyiniz, buyurdu. Sonra cihad etmeyi anlatarak (sahabileri) ona teşvik etti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 39, /702
Senetler:
1. Üsame b. Zeyd el-Kelbî (Üsame b. Zeyd b. Harise)
2. Ebu Rişdîn Küreyb b. Ebu Müslim el-Kuraşî (Küreyb b. Ebu Müslim)
3. Ebu Eyyub Süleyman b. Musa el-Kuraşî (Süleyman b. Musa)
4. Dahhâk el-Meâfirî (Dahhâk)
5. Muhammed b. Muhacir el-Eşhelî (Muhammed b. Muhacir b. Dinar)
6. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
7. Ebu Fadl Abbas b. Osman el-Beceli (Abbas b. Osman b. Muhammed)
Konular:
CENNET TASVİRLERİ
Cennet,
Cennet, Cenneti kazanmak için çalışmak
Cennet, Dereceleri
Cennet, Nimetleri
Cihad, fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281773, İM004309-2
Hadis:
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ بْنِ حَبِيبٍ قَالاَ حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ الْمُفَضَّلِ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ يَزِيدَ عَنْ أَبِى نَضْرَةَ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَمَّا أَهْلُ النَّارِ الَّذِينَ هُمْ أَهْلُهَا فَلاَ يَمُوتُونَ فِيهَا وَلاَ يَحْيَوْنَ وَلَكِنْ نَاسٌ أَصَابَتْهُمُ نَارٌ بِذُنُوبِهِمْ أَوْ بِخَطَايَاهُمْ فَأَمَاتَتْهُمْ إِمَاتَةً حَتَّى إِذَا كَانُوا فَحْمًا أُذِنَ لَهُمْ فِى الشَّفَاعَةِ فَجِىءَ بِهِمْ ضَبَائِرَ ضَبَائِرَ فَبُثُّوا عَلَى أَنْهَارِ الْجَنَّةِ فَقِيلَ يَا أَهْلَ الْجَنَّةِ أَفِيضُوا عَلَيْهِمْ فَيَنْبُتُونَ نَبَاتَ الْحِبَّةِ تَكُونُ فِى حَمِيلِ السَّيْلِ » . قَالَ فَقَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ كَأَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ كَانَ فِى الْبَادِيَةِ .
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali ve İshak b. İbrahim, onlara Bişr b. Mufaddal, ona Said b. Yezid, ona Ebu Nadre (Münzir b. Malik), ona da Ebu Said el-Hudrî (ra), Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Ateş ehli olan (yâni ebedî olarak cehennemde kalacakları Kur'ân'da bildirilen) cehennemliklere gelince, şüphesiz onlar ateşte ne ölürler ne de yaşarlar (yani devamlı azapta olurlar). Lakin günahları yüzünden veya hataları sebebiyle kendilerine cehennem ateşi isabet eden bir takım insanlar da vardır ki ateş onları tam manasıyla öldürür. Nihayet onlar (yanıp) kömür olunca onlar için şefaata izin verilir ve onlar guruplar halinde getirilip cennet nehirlerine dağıtılırlar. Sonra: (Cennet halkına hitaben):
Ey Cennetlik olanlar! Şunların üzerine cennet nehirlerinin sularını dökünüz, denilir. Bunun üzerine (su dökülünce) onlar selin taşıdığı (çamur ve benzeri) kalıntıda olan tohum (hızla) bittiği gibi biti-verirler. Bu buyruk üzerine cemaattan biri: Rasulullah (sav) (sel durumlarını bilmesi açısından) çölde imiş gibidir, dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 37, /699
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Ebu Nadre Münzir b. Malik el-Avfî (Münzir b. Malik b. Kuta'a)
3. Ebu Mesleme Said b. Yezid et-Tahî (Said b. Yezid b. Mesleme)
4. Ebu İsmail Bişr b. Mufaddal er-Rakâşi (Bişr b. Mufaddal b. Lahik)
5. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
Cehennem, Cehennemlikler
Cennet, Cehennem, cennet ve cehennem ebedidir
Şefaat, Hz. Peygamber'in